Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/997 E. 2020/122 K. 12.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/997 Esas
KARAR NO : 2020/122 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/11/2017
KARAR TARİHİ : 12/02/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile davalı şirket ile müvekkili şirket arasında yer alan ticari ilişki nedeniyle, müvekkili şirket davalı şirkete bir takım hizmet sunduğunu ve yine bir takım araç malzeme satımı yaptığını, dava konusu olan faturaların davalı şirkete teslim edildiğini, yine bu faturalar ile ilgili mail üzerinden / mail yolu ile taraflar arasında mutabakat yapıldığını, ve bu faturaların müvekkilinin usule uygun olarak tutulan ticari defterlerine işlediğini, ancak davalı şirketin müvekkili tarafından yerine getirilen hizmet ve satım edimlerinin karşılığını müvekkili şirkete ödemediğini bu sebeple müvekkili şirketin zarara uğradığını, davalı şirketin borcunu ödememesi üzerine davalı şirkete karşı Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin açılan icra takibine sadece “müvekkili şirketin alacaklı gözüken firmaya herhangi bir borcu yoktur” şeklinde bir açıklama ile itiraz ettiğini ve açılan takibi durdurduğunu, itirazın iptali ve takibin kaldığı yerden devamına, borçlu şirkete ait araçlar üzerine ve yine borçlu şirkete ait başkaca menkul -gayrimenkul ve 3. kişilerde bulunan hak vc alacakları ile ilgili olarak ihtiyati tedbîr, kararı verilmesini, % 20’den az olmamak üzere borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile müvekkili araçlarının bakım ve onarım işlerini bir müddet davacı tarafa yaptırdığını, ancak davacı taraf araçların bakım ve onarım işini tam ve eksiksiz olarak yapmadığını, müvekkilinin davacı tarafa onarımını yaptırdığı araçların kısa bir süre sonra aynı arızayı yeniden verdiğini, hatta davacının hatalı onarımı nedeni ile araçlarda daha büyük hasarlar meydana geldiğini, müvekkilinin işbu ayıpların giderilmesini davacıdan talep ettiğini, ancak davacı tarafın kendisinin bir kusuru olmadığını, araçların onarılması halinde yeniden ücret talep edeceğini bildirdiğini, bu nedenle de müvekkilinin davacı ile çalışmayı bıraktığını, bozulan araçlarının onarımının …. otomotiv adlı firmada yaptırıldığını, Müvekkilinin davacı tarafın yaptığı ve ayıplı olmayan onarımlara ilişkin borcunu ödediğini, ancak ayıplı olan onarımlarla ilgili olarak bahse konu ayıpların ve işbu ayıpların davacı tarafça giderilmemesi nedeni ile herhangi bir ödeme yapmadığını, davacının faturaların tamamını müvekkiline tebliğ edildiği ve taraflar arasında hesap mutabakatı sağlandığı iddiasının hakikate aykırı olduğunu, müvekkilinin ayıplı ifaya dair faturaları tebliğ almadığını ve taraflar arasında bir hesap mutabakatı da sağlanmadığını, müvekkilin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini, davacının alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydı ile tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas Sayılı icra takip dosyası mahkememizin işbu dosyası içerisine alınmıştır.
Dosyaya sunulan 12/06/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda … Plakalı aracın … Oto Servisi tarafından değiştirilen parçalardan Kategorize Edilmiş Yapılan İşlemlerden, Kısa Ömürlü Parçalar – Periyodik Bakımda Değişenler alt başlığında yer alan değişen tüm parçaların inceleme konusu olmadığı, yukarıda Kategorize Edilmiş Yapılan İşlemlerden, Kısa Ömürlü Parçalar – Ek Parça ve Sarf Malzemeler alt başlığında yer alan parçaların hiçbirinde inceleme konusu olmadığı ya da değişimi sonrasında performansı etkilemeyeceği ya da mekanik farklı problemlere yol açmayacağı, Kategorize Edilmiş Yapılan İşlemlerden, Uzun Ömürlü Parçalar – Değişince Problem Teşkil Edebilecek Parçalar alt başlığında yer alan parçalar “B.l.lll. Yöntem” Esasına göre değerlendirildiği ve bir problemin olmadığı, …. Plakalı aracın ….. Oto Servisi tarafından değiştirilen parçalardan Kategorize Edilmiş Yapılan İşlemlerden, Kısa Ömürlü Parçalar – Periyodik Bakımda Değişenler alt başlığında yer alan değişen tüm parçaların inceleme konusu olmadığı, yukarıda Kategorize Edilmiş Yapılan İşlemlerden, Kısa Ömürlü Parçalar – Ek Parça ve Sarf Malzemeler alt başlığında yer alan parçaların hiçbirinde inceleme konusu olmadığı yada değişimi sonrasında performansı etkilemeyeceği ya da mekanik farklı problemlere yol açmayacağı, Kategorize Edilmiş Yapılan işlemlerden, Uzun Ömürlü Parçalar – Değişince Problem Teşkil Edebilecek Parçalar alt başlığında yer alan parçalar “B.l.lll. Yöntem” Esasına göre değerlendirildiği ve bir problemin olmadığı, …. Plakalı aracın … Oto Servisi tarafından değiştirilen parçalardan Kategorize Edilmiş Yapılan İşlemlerden, Kısa Ömürlü Parçalar – Periyodik Bakımda Değişenler alt başlığında yer alan değişen tüm parçaların inceleme konusu olmadığı, yukarıda Kategorize Edilmiş Yapılan İşlemlerden, Kısa Ömürlü Parçalar – Ek Parça ve Sarf Malzemeler alt başlığında yer alan parçaların onarım esnasında yan malzeme olarak kullanıldığı, bu parçaların ya da işlemlerin yapımından kaynaklı bir problemin tespit edilmediği, Kategorize Edilmiş Yapılan İşlemlerden, Uzun Ömürlü Parçalar – Değişince Problem Teşkil Edebilecek Parçalar alt başlığında yer alan parçalar “B.l.lll. Yöntem” Esasına göre değerlendirildiği ve bir problemin olmadığı, … Plakalı aracın …. Oto Servisi tarafından değiştirilen parçalardan birçoğunun inceleme konusu olmadığı, bazılarının yan malzeme olarak kullanıldığı ve probleme yol açacak şekilde kullanılmadığı, …. Plakalı aracın …. Oto Servisi tarafından değiştirilen parçalardan kaliper hariç hiçbirinin inceleme konusu olmadığı, kaliper için “B.l.lll. Yöntem” esasına göre değerlendirme yapıldığı ve bir problemin olmadığı, Yapılan Bakım ve Tamir İşleri olarak toplam da: 123.680,61 TL işlem yapıldığı, yapılan işlemler açıklamalı olarak Faturalandırılarak Cari Hesap Kayıtları üzerinden ticari alış- verişin takip edildiği, kesilen faturalar toplamı üzerinden C.H. bakiyesi olarak muavin defter kayıtlarında da borçlu şirket tarafından 78.586,91 TL’nin ödeme olarak yapılması sonucunda; C.H. Bakiyesi olarak: 45.093,70 TL’nin kaldığı, Dolayısı ile Davacı … Servisi – …. firmasına Davalı … Tarım Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti’ nin BORÇLU olduğunun yapılan incelemeler neticesinde tespit edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Yargıtay’a göre; “Likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ise; ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Bu koşullar yoksa, likit bir alacaktan söz edilemez”(HGK. 14.07.2010 gün ve 2010/19-376 E, 2010/397 K, HGK, Y.HGK. 17.10.2012 gün ve 2012/9-838 E, 2012/715 K).
Taraf beyanları, dosyada mevcut bilgi belgeler, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı alacağını ve takibi davalı tarafa satılan bir takım hizmet ve araç malzeme satımına için ilişkin düzenlenen faturaya dayandırmış olup, Yargıtay 19 Hukuk Dairesi’ nin 2016/7819 esas ve 2017/2738 karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere öncelikle davacı tarafından icra takibine konu faturadaki malın davalıya tesliminin usulüne uygun delillerle ispatlaması gerekmekte olup davalı cevap dilekçesi ile teslimatın yapıldığını ancak bir süre davacı tarafa bakım onarım işi yaptırıldıktan sonra ürünlerin arıza vermesi nedeni ile araçlarda hasarlar meydana geldiği, bu nedenle ürünlerin ve hizmetin ayıplı olduğu iddiasında bulunmuştur. Davalının iddiası bakımından dosya bilirkişilere tevdii edilmekle düzenlenen raporda davalının iddia ettiği gibi ayıp olmadığının tespit edildiği, alacak miktarının olup olmadığının tespiti için ise, taraflara ticari defterlerini sunmaları için kesin kesin verilmiş davacı tarafından sunulan ticari defterlerin incelenmesi sonucunda düzenlenen 11.06.2019 tarihli bilirkişi raporunda davacının davalıdan davacının davalıdan 45.093,70 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş olup, davacının takibinin 45.093,70-TL olduğu anlaşılmakla davalının yapmış olduğu itirazının iptaline, alacağın likit olması nedeni ile de asıl alacağın %20 si olan 9.018,74-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın 45.093,70-TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin bu miktar üzerinden devamına,
2-Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2.md gereğince T.C. Merkez Bankası tarafından kısa vadeli avans kredilerine uygulanan faiz uygulanmasına,
3-Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/borçlunun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine,
4-Alınması gerekli 3.080,35 TL harçtan peşin alınan 151,69 TL peşin harcın mahsubu ile 2.928,66 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 6.662,18 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 183,09 TL harç, 170,25 TL tebligat müzekkere gideri, 1.600 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.953,34 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
12/02/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”