Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/944 E. 2021/533 K. 18.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/944 Esas
KARAR NO : 2021/533

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/10/2017
KARAR TARİHİ : 18/06/2021
K. YAZIM TARİHİ : 22/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; 08/03/2017 tarihinde, davalılardan …’in sürücüsü ,diğer davalının ZMMS sigortacısı olduğu … plakalı aracın yaya olarak yürümekte olan davacı …’ya çarptığını, diğer müvekkili …’ya teğet geçtiğini, kaza sonucu …’nın yaralandığını, davalı …’in yardım etmek bir kenara yardım dahi etmediği, uzun tedavi sürecine rağmen…’nın maluliyetin ortaya çıktığını, tedavi gideri sarf ettiğiklerini, olay nedeniyle ailenin tüm yaşamının alt üst olduğunu, psikolojilerinin bozulduğunu beyanla 2.000,00 TL maddi ve davacı … için 100.000,00 TL, davacı … için 50.000,00 TL manevi tazminatın müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kaza ile lgili olarak davadan önce müvekkili şirkete başvuru yapılmadığından davanın usulden reddini gerektiğini, davacıların zararlarını ve uygun illiyet bağını ispat etmesi halinde müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu , manevi tazminatın teminat dışında kaldığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Diğer Davalı … vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle ; kaza ile ilgili üzüntünün paylaşılması için müvekkilinin uzlaşma teklifinde bulunduğunu, ancak davacı taarfın buna yanaşmadığını, trafik kazısı ile ilgili bulunmayan …’nın aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, kazanın oluşumunda davacı tarafın asli kusurlu olduğunu, talep edilen maddi ve manevi tazminat talebinin yasal dayanağının bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuş, karşı davasında dava konusu kaza nedeniyle şok geçiren ve çok büyük üzüntü yaşan müvekkilinin araç kullanamaz ve işini yapamaz hale geldiğini beyanla müvekkili lehine 70.000,00 TL manevi tazminat takdirini talep etmiştir.
Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlık; 08.03.2017 tarihinde yaya olarak karşıdan karşıya geçmekte olan davacı …’ya davalı … Toprakın kullandığı … plaka sayılı araç ile çarpması neticesinde …’nın yaralanmasına ilişkin kazada kimin kusurlu olduğu, kaza nedeniyle maluliyet oluşup oluşmadığı ve davacılara davalı … ve araç zorunlu sigortacısı diğer davalı tarafından maddi ve manevi tazminat verilip verilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dai- resi’nce düzenlenen …. sayı ve 04/04/2019 tarihli raporda:
”A)Davalı sürücü …’ın %60 (yüzde altmış)oranında kusurlu olduğu,
B)Davacı yaya …’nın %40 (yüzde kırk)oranında kusurlu olduğu” belirtilmiştir.
Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’nca düzenlenen …. nolu 06/11/2019 tarihli raporda ise;
”A) Kişinin tüm vücut engellilik oranı: %7 (yüzdeyedi) olduğu,
B) İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği” belirtilmiştir.
Tazminat Hesap Uzmanı Aktuerya Bilirkişisi … ile Ortopedi ve Travmaoloji Uzmanı Op.Dr. …. tarafından dosyamıza ibraz edilen ve dosyadaki delillere uygunluğu nedeniyle itibara layık bulunan raporda;
”Sağlık kurumlarındaki tedavi giderlerinin SUT fiyatları esasıyla SGK tarafından karşılandığı, sağlık kurumlarına fark ücreti olarak 6.781,00 TL ödediği, davacının kazanın meydana gelmesinde %40 oranında kusurlu olduğundan sağlık kurumlarına ödediği 6.781,00 TL fark ücretinin 4.068,60 TL kısmını talep edebileceği, 1.000,00 TL evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve ilaç giderleri,2.500,00 TL hastanelere kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri için olmak üzere toplam 3.500,00 TL gideri olduğu, davacının kazanın meydana gelmesinde %40 oranında kusuru olduğundan 3.500,00 TL tedavi giderinin 2.100,00 TL kısmını talep edebileceği, davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 6.862,05 TL olduğu, davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 27.487,78 TL olduğu, temerrüt başlangıcının sigorta şirketi yönünden 18.10.2017 dava tarihi, davalı sürücü ve işleten yönünden ise 08.03.2017 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu, davacı …’ nın geçici iş göremezlik süresi ve sürekli iş göremezlik oranına ilişkin bir tespit bulunmadığından davacı … yönünden değerlendirme yapılamadığı” hususu belirtilmiştir.
Kazaya karışan aracın davalı … tarafından kullanıldığı, mülkiyetinin davalıya ait olduğu ve kaza tarihinde davalı … şirketinin aracın zorunlu sigortacısı olduğu hususunda bir tartışma bulunmamaktadır.
Dava konusu kaza olayına ilişkin düzenlenen kaza tespit tutanağında davalının tali oranda kusurlu oluğu tespit edilmiştir. Adli Tıp Trafik İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen raporda davalının kazada yüzde altmış oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir. Tarafların itirazı üzerine Adli Tıp Kurumu Genişletilmiş Uzmanlar Komisyonu’ndan alınan raporda davalı sürücünün kusur oranı yüzde altmış olarak belirtildiğinden davalının bu oranda kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
Adli tıp kurumu … ihtisas dairesi tarafından düzenlenen raporda kaza nedeniyle davacının vücudunda yüzde yedi oranında maluliyet oluştuğu ve kaza nedeniyle dokuz aya kadar iş göremeyeceği tespit edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu tarafından belirlenen kusur ve maluliyet oranları, davacı tarafından sunulan tedaviye ve giderlere ilişkin belgeler gözetilerek ve Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin uygulaması dikkate alınarak TRH-2010 yaşam tablosuna göre muhtemel ömrü gözetilerek ve progressive rant tablosuna göre maddi zararı %10 artış ve iskonto yaparak denetime elverişli ve tekniğine uygun olarak hazırlanan hesap bilirkişisi tarafından hazırlanan rapora itibarla davacı taleplerini aşmayacak , davalılardan müteselsil olarak alınacak şekilde maddi tazminat taleplerinin kabülüne karar verilmiştir.
H ü k ü m : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl dava yönünden;
Davanın Kısmen Kabulüne,
6.168,60 TL tedavi ve bakım giderlerinin 08/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
34.349,83 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının 08/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5.000,00 TL manevi tazminatın 08/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlike davalı …’tan alınarak davacı …’ya verilmesine,
1.000,00 TL manevi tazminatın 08/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlike davalı …’tan alınarak davacı …’ya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,

2-)Alınması gerekli 3.177,67 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 519,16 TL ile tamamlama harcı olarak yatırılan 131,56 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.526,95 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye İRAD KAYDINA,

d.)Yargılama Gideri/Delil-Gider Avansı:
Davacı tarafından sarf olunan 1.576,50 TL ATK Trafik İhtisas Kurulu Rapor + 1.800,00 TL bilirkişi raporu + 655,95 TL posta/tebligat ve müzekkereden ibaret toplam 4.032,455 TL yargılama giderinin müteselsilen ve müştereken tüm davalılardan tahsil edilerek davacılara ödenmesine,
bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalılar tarafından sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yar olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

e.) Vekalet Ücreti:
Maddi tazminat yönünden; Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı … lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 6.067,40 TL vekalet ücretinin müteselsilen ve müştereken tüm davalılardan tahsil edilerek bu davacıya ödenmesine,
Kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine reddedilen değere göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan tahsil edilerek davalılara ödenmesine,

Manevi tazminat yönünden; kendisini vekil ile temsil ettiren davacı … lehine hüküm altına alınan manevi tazminat değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/1 md gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan tahsil edilerek bu davacıya ödenmesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı … lehine hüküm altına alınan manevi tazminat değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/1 md gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan tahsil edilerek bu davacıya ödenmesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı … vekili lehine red olunan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek adı geçen bu davalıya ödenmesine,

B-) Karşı dava yönünden ;

1-DAVANIN REDDİNE ,

2-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 16,50 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 42,80 TL harcın davalı-karşı davacı …’tan tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydına,
3-Davalı-karşı davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,

Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı-karşı davalılar lehine red olunan dava değerine göre hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin dava-karşı davacıdan tahsil edilerek davacı-karşı davalı tarafa ödenmesine dair,

Davacılar-karşı davalılar vekili ile davalılar-karşı davacı … vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır