Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/880 E. 2018/1128 K. 06.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/880
KARAR NO : 2018/1128

DAVA :Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/06/2015
KARAR TARİHİ : 06/11/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA;
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 09/06/2015 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde;iş yerinde kurulu …. nolu tesisat ile ilgili 16/04/2015 tarihli ve …. seri nolu zabıt gereği ,… sistemi zayıf sinyal verdiğinden ¨72.657,30 kaçak tahakkuk ve ¨28.883,40 ek kaçak tahukkuk olmak üzere toplamda ¨101.540,70 elektrik bedeli tahakkuk etttirildiğini, ticari faaliyeti gereği tükettiği enerji bedelini tamamen ödenmiş olması nedeni ile kaçak ve ek kaçak olarak tahakkuk ettirilen varsıyıma dayalı bu enerji bedelinden borçlu olmadığının tespiti talep ve dava olunmuştur.
SAVUNMA:
Davalı vekili tarafından mahkememize verilen 30/06/2015 tarihli cevap dilekçesi kapsamından , öncelikle husumetin kendilerine yöneltilemeyeceği, Bedaş’a yöneltilmesi gerektiği, kendilerinin abonelik verilmesi, elektriğin perakende satışı ile iştigal eden ve EPDK kararı ile kurulmuş ayrı bir tüzel kişiliği haiz perakende satış şirketi oldukları, abonelik sözleşmelerine dayalı normal elektrik tüketim faturalarından kaynaklanan uyuşmazlıkların muhatabı olup, dağıtım sistemi kapsamında kaçak kullanıma ilişkin uyuşmazlıkların muhatabının Bedaş olduğu gerekçesi ile davanın husumetten reddini talep ettiği, ayrıca emsal bir başka davada daha mahkemece pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiğini beyanla ( İstanbul …. ATM …. yetki itirazında bulunduğu, İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürdüğü, esas yönünden de yapılan kontrolde sayacın eksik kontrol yapması sağlanarak kaçak elektrik kullandığı tespit edildiğinden , kaçak tutanağı düzenlendiği, bu mahalde davalı adına abonelik sözleşmesi bulunduğu, tutanağın düzenlenme sebebinin hem ölçüm verilerine hem de yerinde yapılan tespite dayandığı, dolayısıyla hata söz konusu olmadığı , daha önce de, aynı nitelikte başka tutanaklar da düzenlendiği gerekçesi ile yönetmelik ve tarife hükümleri ile yasal düzenlemeler çerçevesinde tahakkuk ettirilen kaçak kulanım bedeline yönelik davanın reddinin istenildiği anlaşılmıştır .
Mahkememizce davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine ilişkin ilk kararı Yüksek Yargıtay …. ncü Hukuk Dairesi’nin 07/06/2017 tarih ve …. Esas, ….Karar sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkamemizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava,davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen Kaçak Elektrik Tüketim Tahakkuk faturası ve Kaçak Elektrik Tüketim Ek Tahakkuk faturasından dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Yüksek Yargıtay 3 ncü Hukuk Dairesi’nin yukarıda anılan bozma ilamı doğrultusunda yapılan araştırma sonucunda,davacının dava tarihinde ve hâlen davalının abonesi olması ve TTK’nın 176 ncı maddesi gözönüne alındığında davalı şirketin pasif husumetinin bulunduğu sonucuna varılarak davalı vekilinin pasif husumet itirazının reddine karar verilmiştir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi … tarafından sunulan 04/04/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu 16/04/2015 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı, davacı şirketçe kullanılan …. seri numaralı elektrik savacının bulunduğu panoda “S” ve “T” fazlarına ait akım trafolarının S1 uçlarına diyotla seri bağlantı yaparak sayacın eksik kayıt yapmasını sağlayarak kaçak elektrik kullanımı içerikli olduğunu,Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Madde 26 gereği tutanak tarihi İtibariyle davacı şirket tüketiminin kaçak elektrik tüketimi kabul edilmesi gerektiğini,kaçak ve kaçak ek tahakkuk hesaplamalarında, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Madde 28 gereği öncelikle tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerinin dikkate alınması gerektiğinin açıkça vurgulandığını,davalı kurumca dava konusu kaçak ve kaçak ek tahakkuk hesaplamalarında; davacı şirket sayacının 08/01/2015 – 20/01/2015 tarihleri arsında doğru tüketim kayıt ettiği kabul edilen günlük 4326.27 kwh. tüketim dikkate alınarak hesaplama yapıldığını,bu hususun uygun olmadığını,12 günlük tüketimin is potansiyeli kapsamında yanıltıcı sonuç verebileceği kanaatine varıldığını,bu nedenle rapordaki çizelge 1 – A maddesinde detayı verilen sayacın ilk takıldığı döneme ait ve dava konusu akım trafolarından farklı akım trafolarınca kayıt edilen 26/07/2014- 29/08/2014 tarihler arasındaki tüketimlerin tutanak öncesinde sayaç tarafından kayıt altına alınmış 2.931,18 kwh/gün doğru tüketim olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine varıldığını,bu kanaati destekleyecek gerekçeler olarak; Davacı şirketin abonelik döneminin hiçbir zaman aralığında davalı kurumca hesaplamaya dahil günlük 4326,63 fcwh kadar enerji tüketiminin olmadığı,dava konusu tutanak sonrasında dahi günlük tüketimlerin (Çizelge 1 F – G) en fazla 1376,00 kwh. Mertebesinde olduğunu,davacı şirket vekilince 1376,00 kwh. lik tüketimin gerçek tüketim olduğu kabul edilmesi yönünde talep olması halinde bu talebin kabul görmemesi gerektiğini,çünkü davacı şirket yetkilileri akım trafolarının uçları daha önceden de kısa devre edildiğini,bu husus dava konusu olmasa da 08/01/2015 mükerrer (önceki) tutanak ile sabit olduğunu,08/01/2015 tarihli mükerrer (önceki) tutanak içeriği dava konusu tutanak içeriği ile aynı müdahale emarelerini içerdiğini,üstelik davalı kurum görevlilerince imza altına alınan 08/01/2015 tarihli tutanak içeriğinde fabrika ile sayaç panosunun ayrı ayrı yerlerde olduğu arada 100-150 metre mesafe bulunduğunu, sayaç panosunun olduğu yerin çit ve duvar ile örülü olduğu hatta köpek bağlı olduğu, sayacın kontrolü için Bedaş yetkililerinin fabrikayı aramasının talep edildiği, bu süre zarfında kaçak bağlantının düzeltilmekte olduğu açıkça vurgulandığını,,davacı şirketin, dava konusu tutanak öncesinde sayacının doğru olarak kaydetmiş olduğu sayaç değeri (sayacın ilk takıldığı döneme ait ve dava konusu akım trafolarından farklı akım trafolarınca kayıt edilen) 26/07/2014- 29/08/2014 Tarihler arasındaki günlük 2931,18 kwh. lik tüketim dikkate alınarak,Yukarıda “Kaçak” ve “Kaçak Ek Tahakkuku” başlıkları altında yapılan değerlendirmeler doğrultusunda;¨37.313,39 kaçak tahakkuku +¨839,64 kaçak ek tahakkuku toplamı olan ¨38.153,03 bedelden sorumlu tutulması gerektiği, ¨101 540,70 – ¨38.153,03 = ¨63.387,67 kadar menfi tespit talebinin olabileceğini,dava konusu olmayan 08/01/2015 tarihli tutanağa konu kaçak tahakkuku hesap edilirken davalı kurumca 29/08/2014 tarihi öncesindeki dönemde sayaca müdahalede bulunulmadığının kabul edildiğini (eksik tüketim hesaplaması 29/08/2014 tarihinden itibaren başlatılmıştır.) bu durum da yukarıdaki kanaati destekler mahiyette olduğunu,bildirdiği görülmüştür.
Taraf vekillerinin itirazları üzerine bilirkişiden ek rapor alınmış,bilirkişi kök rapordaki görüş ve kanaatinin devam ettiğini bildirdiği görülmüştür.
Uyuşmazlık, davalı kurum tarafından kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen faturadan dolayı davacının borçlu olup olmadığı, borçlu ise ne miktar borcu bulunduğu noktasında toplanmaktadır.
Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği 01/03/2003 tarihinde yürürlükten kaldırılmış ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği yürürlüğe girmiştir. Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 13. maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15. madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirleneceği açıklanmıştır.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;Davacı ile davalı arasında, … nolu tesisat üzerinde elektrik abonman sözleşmesi bulunduğu ve bu sözleşme uyarınca davacının davalıdan elektrik enerjisi satın aldığı,davacının işyerinde yapılan kontrol sonucu davacının kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği ve 16/04/2015 tarihli tutanağa istinaden ¨72.657,30’likkaçak elektrik tüketim tahakkuku faturası ile ¨28.883,40’lik kaçak elektrik tüketim ek tahakkuku faturasının düzenlenerek davacıya tebliğ edildiği,hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporuna göre davacının kullanmış olduğu elektriğin kullanım şeklinin, EPDK ‘nın Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddeleri gereği kaçak elektrik kullanımı olduğu,yapılan son hesaplamaya göre kaçak elektrik kullanım bedelinin ;¨37.313,39 , kaçak ek tüketim bedelinin ise ¨839,64 olduğu anlaşıldığından davacının,davalıya davacının toplam ¨63.387,67 borçlu olmadığının tespitine,davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın kısmen KABUL kısmen REDDİ ile davacının, davalıya ¨63.387,67 borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Davacının,fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
4–Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken ¨4.330,01 peşin harcın davacı tarafından yatırılan ¨1.734,07’den mahsubu ile bakiye ¨2.595,94 harcın davalıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,
5-Davacı tarafından ödenen ¨27,70 Başvurma Harcı ile ¨1.734,07 Peşin Harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 13 tebligat+posta ücreti ¨417,00, bir bilirkişi inceleme ücreti ¨700,00 olmak üzere toplam ¨1.117,00 yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan ¨697,30’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davalı tarafından yapılan 6 adet tebligat+posta ücreti ¨53,00 yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan ¨19,91’nin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
8-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen ¨7.322,64 ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
9-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen ¨4.546,83 ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
10-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafından peşin olarak yatırılan ¨475,00 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
11-Davalı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davalıya İADESİNE,
Dair,6100 sayılı HMK’nun geçici 3 üncü maddesinin 2 inci fıkrası yollamasıyla mülga 1086 sayılı HUMK’nun 26/09/2004 gün ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümleri uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı.06/11/2018

KÂTİP …

HÂKİM ….