Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/837 E. 2019/384 K. 29.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/837 Esas
KARAR NO : 2019/384

DAVA : İSTİRDAT
DAVA TARİHİ : 21/09/2017
KARAR TARİHİ : 29/03/2019
K.YAZIM TARİHİ : 11/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İSTİRDAT davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle; tekstil işi ile iştigal eden müvekkilinin işyerinde 09/04/2017 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayında şirkete ait 25 adet boş çek yap- rağının bulunduğu çek koçanı ile birlikte müvekkilinin meşru hamili olduğu 5 adet müşteri çekinin çalındığını, Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyasına konu … .. AŞ’nin hesabına tanımlı … nolu 08/06/2017 tarihli 74.000,00 TL çekin de bu çeklerden biri olduğunu , söz konusu çekler ile Güneyli Polis Merkezi ve Bağcılar Emniyet Müdürlüğü’ne ve İstanbul Anadolu CBS’na başvuruda bulunduklarını, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açtıkları …. Esas sayılı hasımsız çek iptali davasında icra takibine konu çek ile ilgili istirdat davası açmak üzere süre verildiğini beyanla Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına konu …. AŞ’nin hesabına tanımlı …. nolu 08/06/2017 tarihli 74.000,00 TL çekin/çek bedelini ödenmesi halinde bedelinin istirdatı ile müvekkiline iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Dava, TTK 792 md dayalı istirdat talebine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlık, davacının dava konusu çekin yasal ve meşri hamili olup olmadığı, davalının dava konusu çeki iktisapta ağır kusurlu ve kötü niyetli olup olmadığı, dava konusu çek/ve çek bedeli yönünden davacıya iade/istirdat koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
Çek kayıtları, Bakırköy …. Asliye Ticaret mahkemesi’nin…. Esas nolu dosyası, İstanbul Ana- dolu CBS’nın ve Bakırköy CBS’nın soruşturma evrakı, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takep dosyası vs deliller celp edilmiş; davacı şirket yetkilisinin, 09/04/2017 tarihinde “işyerinde meydana gelen hırsızlık olayında şirkete ait 25 adet boş çek yaprağının bulunduğu çek koçanı ile 5 adet müşteri çekinin çalındığı” iddiasıyla ilgili kolluk birimlerine şikayette bulunduğu, olay ile ilgili olarak İstanbul Anadolu CBS ve Bakırköy CBS’Nca soruşturma başlatıldığı, ayrıca Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde bir kısım çekler hakkında zayi nedeniyle iptal talepli…. Esas sayılı davanın açıldığı, bilahare hırsızlık olayına ve iş bu davaya konu …. .. AŞ’nin hesabına tanımlı …. nolu 08/06/2017 tarihli 74.000,00 TL çek hakkında ciranta durumundaki (davalı) …. tarafından tarafından keşideci ….A.Ş ve lehdar durumundaki (davacı) …..Ltd.Şti, ciranta (davalı) …. Ltd.Şti aleyhine icra takibine girişildiği , … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen ara karar gereğince mahkememizde iş bu istirdat davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu çek görüntüsünün tetkikinde; dava konusu çekin dava dışı …. .. AŞ’nin ….BANK …. Şubesi’ndeki hesabına tanımlı olduğu, lehdarının (davacı) …Ltd.Şti, cirantasının …. Ltd.Şti olduğu, en son hamil …tarafından bankaya ibrazında Bakırköy Bakırköy …. ATM tarafından verilen ödeme yasağı kararı gereğince ödeme yapılmadığı ,çek aslının ibraz edene iade edildiği tespit edilmiştir.
Mahkememizce verilen bilirkişi incelemesine dair ara karara ve yapılan ihtarata rağmen davalı taraf ticari defter ve belgelerini bilirkişi incelemesine sunmamış, davacının defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu “davacının dava konusu çeki dava dışı … … A.Ş. olan ticari ilişkisi kapsamında iktisap ettiği,çekin çıkışına ilişkin kayıt bulunmadığı, davalılar ile ticari ilişkisinin bulunmadığı”, celp olunan soruşturma va dava dosyalarından dava konusu çekin davacının rızası hilafına elinden çıktığı tespit edilmiştir.
Her ne kadar davacı taraf dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında ,davacı müvekkili ile dava- lılar arasında akdi ve ticari ilişki bulunmadığını beyanla dava konusu çekin/bedelinin ödenmesi halinde öde- nen bedelinin istirdatını talep etmiş ise de, davanın yasal dayanağını oluşturan TTK ’92 md de ”çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olupta hamil hakkını 790. Maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetli iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür ” denilmektedir.
İş bu davada ispat yükü davacıda olup, davacının çeklerin rızası hilafına elinden çıktığını ayrıca çekleri elinde bulunduran şahsın kötüniyetli ve iktisabında ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerekmektedir ki, davacı tarafça bu hususları ispata yarar somut delil sunulmamıştır.
Davalının, dava konusu çeki hangi nedenle elinde bulundurduğunu ispat ile yükümlü olmadığı gözetildiğinde ; ispat yükünü ters tarafa yükleyen “davalılar tarafından, dava konusu çekin iktisabında ağır kusurlu olmadıklarına dair her hangi delil sunulmadığı ” şeklindeki -hukuki yanılgıya dayalı- bilirkişi tespitine itibar edilmemiş, sübuta ermeyen davanın reddine karar verilerek şağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın Reddine,

2-Harçlar Kanunu hesaplanan ve tahsili gereken 44,40 TL karar ilam harcının peşin alınan 1.445,96 TL harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 1.401,56 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,

3- a.)Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
b.)Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına ,
c.)Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine dair,
Davacı vekilinin yüzüne karşı , davalı tarafın yokluğunda 5235 Sayılı Kanunun geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanununun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/03/2019
Katip …

Hakim …