Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/825 E. 2018/942 K. 14.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/825 Esas
KARAR NO : 2018/942

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 19/09/2017
KARAR TARİHİ : 14/09/2018
K. YAZIM TARİHİ : 20/09/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davalının talebi üzerine müvekkili sigorta şirketi tarafından 09/02/2016 tarihli ihtarnamede detayları verilen … , … , …. ve … nolu poliçelerin tanzim edildiğini, daha sonra yine davalının talebi üzerine iş bu poliçenin gün esaslı olarak iptal edildiğini, davalının tahakkuk eden 55.282,66 USD tutarındaki borcunu ödememesi nedeniyle davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin sigorta poliçesi tanzimi hususunda bir talebinin bulunmadığını, sigorta prim ücretindeki peşinat ve taksitlerin hiç bir zaman ödenmediğini, sigorta sözleşmesinin yürürlüğe girmediğini, davayı kabul anlamına gel- memek kaydıyla davacının sigorta sözleşmesinden caydığını, prim alacağının muacceliyet günü olan 27/05/2016 tarihinden itibaren üç aylık süre içinde takip ve dava yoluna başvurulmadığını, müvekkili aleyhine başlatılan takibin haksız, itirazın yerinde olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.

Celp olunan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının tetki- kinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine sigorta prim borcuna dayalı 55.282,66 USD alacağın tahsili istemiyle 22/05/2017tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 26/05/2017 tarihinde tebellüğ eden borçluyu temsilen vekilinin 31/05/2017 tarihinde (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile “takipte İstanbul İcra dairelerini yetkili olduğu”ndan bahisle icra dairesinin yetkisine , ayrıca “alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı, alacağın zamanaşımına uğra- dığı”ndan bahisle borca , faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı/borçlu “takipte İstanbul İcra dairelerini yetkili olduğu”ndan bahisle icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise de ; takibin İİK 50 ve HMK 6 gereğince davalı şirketin adresi iti- bariyle Bakırköy İcra Dairelerinde veya BK 89 md gereğince alacaklı şirketin adresinin bulunduğu yer itibariyle yetkili İstanbul Anadolu İcra dairelerinde başlatılabileceği, alacaklının bu hususta seçimlik hakka sahip olduğu, nitekim bu seçimlik hakkını kullanarak yetkili icra dairelerinden biri olan Bakırköy İcra Müdürlüğü nezdinde geçerli bir takip başlattığı anlaşılmakla davalının icra dairesinin yetkisine vaki itirazının reddine karar verilmiştir.
Borca ilişkin itiraza gelince ;dava konusu itilaf ,taraflar arasında akdi ilişki bulunup bulun- madığı, ne tür bir ilişki bulunduğu, davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu sigorta prim borcu nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borç- lunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplandığı tespit edilmiş ve taraflar uyuşmazlığın sulh ve arabuluculuk yoluyla çözümü hususunda teşvik edilmiş ise de; bu yönde talep ve başvuru bulunmadığından tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Takip ve dava konusu alacağın dayanağı olan poliçe, ticaret sicili kayıtları, taraflarca dayanılan diğer yazılı deliller celp edilmiş, dava konusu alacağın varlığı ve miktarın tespiti hususunda rapor aldırılmak üzere tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesine karar verilmiştir.
SMMM … tarafından dosya ve davacı tarafın ticari defteleri üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 27/06/2018 tarihli raporda;
”Taraflardan ibraz edilen 2016-2017 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun bir şekilde açılış kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde tutulduğu,
Davacı tarafından, …Sigorta aracılığı ile davalının …. İşletmeleri rizikoları için 26.05.2016-26.05.2017 tarih aralığını kapsayan 4 ad. 194.021,07 USD bedelli Sigorta Poliçesi tanzim edildiği, sonrasında 07/09/2016 tarihinde Sigorta Poliçelerinin iptal edildiği ve 138.738,41 USD bedelli İptal Zeyilnamelerinin düzenlendiği, icra takip tarihinde davacının davalıdan Sigorta Poliçelerinden kaynaklı (194.021,07 USD -138.738,41 USD) 55.282,66 USD Alacaklı olduğu,
Davalı ticari defterlerinde, dava konusu edilen Sigorta Poliçelerinin kayıtlı olmadığı ve dolayısıyla davacıya veya …Sigorta’ya herhangi bir borcunun gözükmediği,
Davacı tarafından, dava konusu Sigorta Poliçelerinin davalı tarafından talep edildiğine veya yenileme talebi olduğuna ilişkin herhangi bir ispat vasıtası sunulmadığı, keza Sigorta Poliçelerinin imza karşılığında davalıya teslim edildiğine ilişkin de herhangi bir ispat vasıtası sunulmadığı,
Davacı tarafın davalının Sigorta Poliçelerini kabul ettiği iddialarında; davalı firmadan …’nin … …. .com.tr e-mail hesabından, davacının … dava dışı …. …[email protected] adresine 07/09/2016 tarihinde gönderilen e-mailde “…. bey, …. İsletmesine ait tüm poliçelerin iptalinin yapılmasını rica ederim” denilmesine da- yandığı,
Davalı tarafın …. İşletmeleri için 26/05/2016-26/05/2017 tarih aralığını kapsayan dönemde davacıdan Sigortalama hizmeti almadığını/talep etmediğini iddia ettiğinden, …. işletmesi için 26.05.2016 tarihinden itibaren başkaca hangi firmadan Sigortalama hizmeti alındığına yönelik yapılan incelemelerde; 26/05/2016- 07/09/2016 tarihleri aralığında herhangi bir firmadan …. işletmeleri için Sigortalama hizmeti alınmadığı, 08/09/2016 tarihinden itibaren ise dava dışı …Sigorta’dan Sigorta hizmeti almaya başladığının görüldüğü, bir diğer ifade ile tam olarak davacının 07/09/2016 tarihinde Sigorta Poliçelerini iptal etmesinden 1 gün sonra dava dışı …Sigorta’dan …. İşletmesi için sigorta hizmeti almaya başladığının görüldüğü,
İcra takip tarihinde davacının alacaklı olduğu 55.282,66 USD’nin TL karşılığının, 55.282,66 USD x TCMB Efektif satış kuru 3,6247 TL = 200.383,06 TL olduğu” hususu belirtilmiştir.

Toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre ;davacı ve davalı şirket arasındaki sözleşme kapsamında davalının …. İşletmeleri rizikoları için 26.05.2016-26.05.2017 tarih aralığını kapsayan poliçe düzenlendiği, söz konusu poliçelerin 07/09/2016 tarihinde iptal edildiği ve 138.738,41 USD bedelli İptal Zeyilnamelerinin düzenlendiği, icra takip tarihinde davacının davalıdan sigorta poliçeleri kapsamında (194.021,07 USD -138.738,41 USD) 55.282,66 USD alacaklı olduğu, davalı şirketin likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla sübut bulan davanın kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 55.282,66 USD’ lik borca vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 1 yıl vadeli USD cinsinden mevduata uygulanan faizin uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/ borçlunun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine,

2- Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 13.088,16 TL karar ve ilam harcın- dan peşin alınan 2.270,13 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 1.101,92 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.716,14 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,

3- a.) Davacı tarafından sarf olunan ( 31,40 TL başvurma harcı + 2.270,13 TL peşin nispi harç + 4,60 TL vekalet harcından ibaret ) 2.306,13 TL harç ile ( 700,00 TL bilirkişi ücreti + 552,00 posta/tebligat/müzekkereden ibaret ) 1.252,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av.Kan ve AAÜT gereğince takdir olunan 17.446,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/09/2018

Katip …

Hakim …