Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/762 E. 2020/388 K. 10.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/762 Esas
KARAR NO : 2020/388

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/08/2017
KARAR TARİHİ : 10/07/2020
K. YAZIM TARİHİ : 20/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle;
Dava dışı …. Doğrama Sistemleri Ltd.Şti’nin maliki olduğu … ili,… İlçesinde kain … Ada …. parselde kayıtlı taşınmazın 04/02/2014 tarihli kira sözleşmesi gereğince ve 10 yıl süre ile davacıya kiralandığını, kira sözleşmesinin tapuya şerh verildiğini, anılan kira sözleşmesi gereğince taşınmazın her türlü kullanım hakkının 10 yıl süre ile davacı şirkete ait olduğunu,
Müvekkili şirket ile dava dışı … Petrol Ltd. Şti arasında müvekkilinin kullanım hak- kına sahip olduğu taşınmaz üzerinde kurulu akaryakıt istasyonunun işletilmesi için Bayilik Sözleş- mesi ve Çerçeve Protokol akdedildiğini,
… Petrol’ün 27/05/2016 tarih ve …. yevmiye nolu ihtarname ile davacı müvekkili ile akdettiği Bayilik Sözleşmesi’ni haksız olarak feshettiğini , bu feshin hemen ardından dava dışı …. Petrol’ün müvekkiline ait kurumsal kimlikleri söktüğünü ve davalı ,,,, Petrolcülük ile akdettiği biyilik sözleşmesi kapsamında davalının bayisi olarak faaliyetine başladığını,
Dava dışı … Petrol’ün dava konusu taşınmaz üzerindeki haksız işgali nedeniyle … … Asliye Hukuk Mahkemesi’nde …. Esas sayılı el atmanın önlenmesi davasının açıldığını ve bu davanın halen derdest olduğunu, söz konusu dava dosyasına sunulan 05/06/2017 tarihli bilirkişi rapo- runda … Petrol’ün , davalının bayisi olarak ….. Petrolcülük marka ve logosu altında akar- yakıt satış ve servis hizmetlerini sürdürdüğünün tespit edildiğini,
Akaryakıt piyasasının genel işleyişine ilişkin teamül ve uygulamanın dağıtım şirketinin akar- yakıt istasyonu kurulu taşınmazın mal sahipleri ile taşınmazın kullanım hakkına ilişkin anlaşma ak- detmesi ve ardından söz konusu akaryakıt istasyonunun kendi markası altında işletilmesi şartıyla ak- dettiği bayilik sözleşmeleri ile bayiye tevdi edilmesi şeklinde olduğunu, yine akaryakıt istasyonunda akaryakıt satışında kullanılacak demirbaşların da taşınmazın kullanım hakkı sahibi tarafından sağlan- dığını, 11 yıldır piyasada faaliyet gösteren davalının da bu uygulamadan pek tabii haberdar olduğunu,
Müvekkili tarafından Beşiktaş Noterliği’nin 10/07/2017 tarih …. yevmiye nolu ihtarname- sinin keşide edilerek ‘taşınmazın kullanım hakkının müvekkiline ait olduğunun ve hukuka aykırı ey- lemlerine derhal son verilmesi gerektiğinin’ bildirildiğini, ancak davalının hukuka aykırı eylemlerini sürdürdüğünü,
Esasen davalının bir plan dahilinde hareket ettiğini, dava dışı … Petrol’ü , davacı ile olan anlaşmasını sona erdirmeye , taahhütlerini ihlal etmeye yönelttiğini, … Petrol’ün müvekkilin- den hemen sonra davalı şirketin bayiliğini üstlenmiş olmasının bunun en büyük kanıtı olduğunu, ayrıca davalı şirketin kira bedeli müvekkili tarafından ödenen ve tüm demirbaşları kullandığını ve cebinden beş kuruş para çıkmadan kendi ürünlerini sattığını,
Tüm bu eylemlerin TTK 54 md gereğince haksız rekabet oluşturduğunu beyanla davacının zararının artmasının önlenmesi için davalı şirketin dava konusu taşınmazda satışının tedbiren dur- durulmasını ve davalıya ait görsellerin kaldırılmasını, yargılama sonundu haksız rekabetin tespiti ile men’ini, 10.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle;
Davacı tarafın ” 10 yıl süre ile kiraladığı ve tapu kaydına şerh verdiği taşınmaz üzerindeki istasyonu işleten bayisinin (… Petrol) bayilik sözleşmesini süresinden önce haksız surette feshettiğini ve esas olarak müvekkil şirketin bu işlem için … Petrol’ü yönlendirdiğini ve müvekkil şirketin haksız rekabet oluşturan bu eylemi nedeniyle zarar gördüğünü” belirterek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğunu, ancak davacı tarafın bu iddialarının gerek maddi gerçeklik gerekse hukuki anlamda hiçbir dayanağı bulunmadığını,
Müvekkili şirketin tamamen serbest piyasa rekabet koşulları dahilinde hareket ederek ticari koşullarda anlaştığı bir bayi adayı ile bayilik sözleşmesi akdettiğini, bu sözleşme öncesinde bayinin eski dağıtıcısının kim olduğunun veya eski dağıtıcının taşınmaz üzerinde sınırlı bir ayni hakka sahip olup olmadığının bir önemi olmadığını, zira bayi olabilmenin en önemli şartının GSM ruhsatı oldu- ğunu, müvekkili şirket bayi adayı ile ticari koşullarda anlaştığını ve tarafların karşılıklı olarak taahhüt ve yükümlülük altına girdikleri bayilik sözleşmesi ve ek protokolleri akdettiğini, gerek sözleşme öncesi süreçte gerekse bayilik ilişkisinin devamında müvekkili şirketin TTK’nın 54 ve 55. Madde- lerinde tanımı yapılan ve sınırlı sayıda olmamakla birlikte başlıca ihlal hallerinin sayıldığı haksız reka- bet anlamına gelecek hiçbir davranışı, eylemi ve işlemi söz konusu olmadığını,davacının dilekçesinde müvekkile atfen belirttiği ihlal anlamına gelen davranışların müvekkili ile uzaktan yakından ilgisi bulunmadığını ve ispata muhtaç olduğunu,
Aynı sektörde faaliyet gösteren, pazar payı ve sıralamasında müvekkili şirketin önünde yer alan davacının sözleşmesini feshetmiş bir bayisinin müvekkil şirketle bayilik sözleşmesi akdetmesinin son derece normal olduğunu, aksi halde sektör içerisinde her bayi değişiminin haksız rekabet açı- sından sorgulanır hale geleceğini, davacının bu yaklaşımının kabul edilmesi halinde EPDK’nın dahi haksız rekabete sebebiyet verecek veya yardımcı olacak şekilde işlem tesis ettiğinin söylenebileceğini, zira, davacının kira hakkına sahip olduğu taşınmaz üzerindeki akaryakıt istasyonu ile ilgili olarak EPDK’nın davacıya sormadan veya öncelikli olarak bu durumu incelemeden üçüncü bir şahsa lisans verdiğini, gerek müvekkili şirketin, gerekse EPDK’ın GSM ruhsatı kimin adına ise o kişiyi hak sahibi olarak gördüğünü ve bu ruhsat sahibini gerçek muhatap olarak kabul ettiğini,
Huzurda ikame edilen dava her ne kadar tek başına müvekkili …. Petrolcülük Taş. Tic. San. İth. ve İhr. A.Ş.’ye yöneltilmiş ise de , esasen dava konusu taleplerinin muhatabının dava dışı … Petrol olduğunu,
Taahhütlerini yerine getirmeyen bayinin karşılaşacağı cezai şart vs. yaptırımların taraflar ara- sında akdedilmiş sözleşme ve protokollerde kararlaştırıldığını, 5 yıl süreli bayilik sözleşmesinin imza- lanmasından sonra müvekkili şirketin bayinin bu süre boyunca bayilik ilişkisini devam ettirerek taah- hütlerini yerine getirmesini beklediğini, … Petrol’ün bayilik sözleşmesini süresinden önce haksız olarak feshetmesi halinde müvekkil şirketin uğrayacağı zararları kendisinden talep edeceğini bildiğini, tıpkı müvekkili şirket ile … Petrol arasında akdedilmiş bayilik sözleşmelerinde olduğu gibi da- vacı taraf ile … Petrol arasında akdedilmiş sözleşmelerde de benzer hükümlere yer veril- diğini, davacı tarafça dosyaya sunulan Standart Bayilk Sözleşmesi’nin 6, 23, 24 ve 25. maddeleri, Çerçeve Protokol’ün 5. maddesinin 3 ve 4. fıkraları, aynı Protokol’ün 8 ve 13. maddeleri ayrıntılı bir şekilde sözleşmenin sona ermesi veya feshedilmesi halinde bayinin taahhüt ve yükümlülüklerini uymayarak ariyet malzemelerini iade etmemesi, istasyonu işgal etmesi vs. şekilde ihlallerine karşı davacının talep haklarını düzenlediğini, bu hükümlere göre bayinin cezai şart, kullanım bedeli, geç teslim bedeli, kar mahrumiyeti vs. şekilde davacının uğrayacağı zarar ve ziyanları ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini,
Bu hükümler karşısında, davacı taraf GSM’nin geçersiz olduğunu ileri sürüyorsa bu ruhsatın iptalini ikame edeceği bir idari dava ile, … Petrol’ün taşınmazda hak sahibi olmadığını ve taşınmazı işgal ettiğini düşünüyorsa bu hususu ikame edeceği bir müdahalenin meni ve ecrimisil talepli bir dava ile, iade edilmeyen menkul malların teslimini istiyorsa bunların iadesini talep eden bir dava ile sadece bu sözleşmelerin tarafı olan veya haksız fiil işlediğini ileri sürdüğü … petrol’den isteyebileceğini,
Müvekkili şirketin istasyonu kullanan veya haksız olarak işgal eden taraf olamayacağını, söz konusu istasyonda bulunan demirbaşların mülk sahibine mi, istasyonu işletene mi, bir önceki kiracıya mı ait olduğunun müvekkili şirket tarafından bilinemeyeceğini, müvekkili şirketin davacı şirket ve dava dışı … Petrol arasında imzalanan sözleşmelerin sona ermesinde herhangi bir girişimi ve yönlendirmesi söz konusu olmadığını,
Rekabet Kurulu’nun T:23.11.2006 Dosya Sayısı: … Karar Sayısı …. sayılı kararından da anlaşılacağı somut olayda ileri sürülen iddiaların ve ihtilafın müvekkili şirkete değil dava dışı … Petrol’e yöneltilmesi gerektiğini, müvekkili aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddinin gerektiğini,
Davacı şirket dilekçesinde müvekkil şirketin planlı olarak hareket ettiğini, … Petrol’ün taahhütlerini ihlal etmeye ve sözleşmeyi sona erdirmeye yönelttiğini, bayilik ilişkisinin sona ermesi sonrasında hemen bayilik sözleşmesi imzaladığını beyan etmiş ise de , davacı şirket ile … Petrol arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin … Petrol’ün davacıya göndermiş olduğu Beşiktaş ….. Noterliği’nin 27.05.2016 tarih – …. yev. no.’lu ihtarnamesiyle ve … Petrol’ün bayilik ilişki- sinin teminatı olarak vermiş olduğu teminat mektubunun davacı tarafından sözleşme süresi içerisinde nakde çevrilmesi nedeniyle sona erdiğini , fesihin sözleşmenin tarafı olan her iki firma arasındaki ticari ilişkiden kaynaklandığını,
Davacının manevi tazminat talebinin de hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, haksız rekabet nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Uyuşmazlık, davalının bir plan çerçevesinde hareket ederek , davacının bayisi olan dava dışı … Petrol’ü sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal ve bayilik sözleşmesini sona erdirmesi hususunda ayartıp ayartmadığı, davacının intifa hakkı sahibi olduğu akaryakıt istasyonunu ve buradaki demirbaşları kullanarak haksız kazanç sağlayıp sağlamadığı, davalı yönünden haksız rekabet nede- niyle maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
Davacı ile dava dışı bayi arasındaki bayilik sözleşmesi ,protokol,taahhütname, taraflar arasında keşide olunan ihtarnameler, … … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası, EPDK kayıtları vs deliller celp edilmiştir.

Dosyadaki mevcut belgelerden;
– Dava konusu akaryakıt istasyonunun kurulu olduğu taşınmazın dava dışı …. Doğrama Sistemleri Tarım Hayvancılık İnşaat. Taah. İth. İhr. San. ve Tic Ltd. Şti. adına tapuya kayıtlı olduğu,
– Dava dışı işbu taşınmazın sahibi tarafından 04/02/2014 tarihli kira sözleşmesi gereğince 10 yıl süre ile davacı …. ‘e kiralandığı ve bu kira sözleşmesinin ilgili tapuya şerh edildiği;

– 04/02/2014 tarihli işbu Kira Sözleşmesi’nin,
3/1. Maddesinde ”100.000 USD + KDV tutarında peşin kira bedeli ile her sözleşme yılının İlk 5. günü içerisinde peşin olarak 150.000 USD+KDV kira bedelinin ödeneceği ”,
2. Maddesinde; ” işbu sözleşmenin 10 yıl süre ile geçerli olduğu”
9. Maddesinde; ”….’in işbu kira sözleşmesini bütün hukuk ve vecibeleri ile birlikte kısmen veya tamamen hissedarlarına, ortak girişi ya da sair şekilde ortaklık tesis edeceği kişi, şirket veya firmalar ile bunların üçünçü kişilere devretmek hakkına haiz olduğu kiralayanın peşinen kabul ettiği” hükümlerine yer verildiği görülmüştür.
Davacı …. kullanma hakkına sahip olduğu işbu taşınmaz üzerinde kurulu akaryakıt istasyo- nunun işletilmesi, kendi logo ve amblemi, markası altında ürünlerinin tüketicilere satılması için dava dışı … Petrol Ürünleri Otomotiv İnş. Lojistik İth. Ihr. San. ve Tic. Ltd. Şti ile 15/09/2014 tarihli Çerçeve Protokol ile Standart Bayilik Sözleşmesi ve Ürün Alım Taahhütnamesi’ni akdetmiştir.

15/09/2014 Tarihli İş Bu Protokolün;
1. Maddesinde; ”Akaryakıt İstasyonunda 5015 Sayılı Petrol Piyasası Kanunu, ilgili mevzuat
hükümleri ile taraflar arasında imzalanacak standart bayilik anlaşması hükümlerine uygun …. markası altında bayilik, işleticilik faaliyetinde bulunmasına ilişkin tarafların karşılıklı hak ve yükümlülüklerini düzenlemek amacıyla imzalanmıştır.”
2. Maddesinde; ” Bayi satış yerinde münhasıran ….’in her türlü ürünlerini evsafını değiştirmeden satmayı, başka hakiki veya hükmü şahıs mallarım hiçbir şekilde satmamayı, teşhir etmemeyi kabul ve taahhüt etmiştin Bayi başka hakiki veya hükmü şahıs petrol ürünlerini ikmal etmesi ve satışa arzetmesi Bayilik Anlaşması ve işbu Protokolün açık ihlali olarak kabul edilmiştir.”
8. Maddesinde; ” Bayi sözleşme süresi sonuna kadar geçerli olmak üzere 3.000 USD + KDV miktarlarında işle- ticilik ücreti ödeyecektir. Ödemeler her ayın 5. günü içersinde peşin olarak TL karşılığı yapılacaktır. ‘ hükmüne yer ve- rilmiştir.

25/07/2014 tarihli Standart Bayilik Sözleşmesinin;
1.Maddesinde;. ”Bayi …. haricinde başkaca gerçek veya tüzel kişinin mallarını hiçbir şekilde satmamayı, teşhir etmemeyi kabul ve taahhüt etmiştir.”
5.Maddesinde; ”İşbu Bayilik Sözleşmesi ve ekleri 5 yıl süre geçerli olmak üzere imzalanmıştır. EPDK dan bayilik lisansı temin ederek …. markası altındaki satış faaliyetinin imza tarihinden sonra başlaması halinde işbu sözleşmenin süresi lisans alma tarihinden itibaren 5 yıldır.”
13. Maddesinde; ” İşbu sözleşme ile bayie verilen bayilik hakkı kendisine sözkonusu ticari marka, işaret ve renkler üzerinde hiçbir surette tasarruf hakkı veya başkaca bir menfaat sağlayamaz.” hükmüne yer verilmiştir.

Ne var ki; Davacı …. Şirketinin bayisi olan dava dışı … Petrol tarafından, 27/05/2016 tarihi itibariyle tek taraflı olarak işbu bayilik sözleşmesinin feshedilip, bu akaryakıt sektöründe faa- liyet gösteren diğer dağıtım şirketi …. Petrol Taşımacılık Tic. San. İth. Ihr. A.Ş ile bayilik sözleşmesinin imzalandığı ve 10/06/2016 tarihinde EPDK nezdinde dağıtıcı tadilinin yaptırılması suretiyle davalı dağıtım Şirketi …. Petrol Şti’nin bayisi olarak dava konusu olan işbu akaryakıt istasyonunda faaliyete devam edildiği anlaşılmıştır.
Davacı …. Şirketi tarafından davalı …. Petrol Şirketine gönderilen Beyoğlu … Noterliği’nin 12/01/2017 tarihli ihtarnamesi ile ”kendisinin (….’in) kira hakkının ve bayilik ilişki- sinin İhlal edildiği bu nedenle anılan uygulamaya son verilmesi”nin,
Yine davacı …. Şirketi’nce davalı … Petrol Şirketi’ne gönderilen İstanbul Beşiktaş … Noterliği’nden 10/07/2017 tarihinde keşide edilen ihtarname ile ”anılan akaryakıt istasyonunun kurulu olduğu gayrimenkulun dava dışı bayisi olan … Petrol tarafından fuzuli (haksız) işgal edildiği, fuzuli işgali bulunan dava dışı … Petrol ile bayilik ilişkisine girilmesinin hukuka aykırı olduğu ve ticari faaliyetini derhal sona erdirilmesinin” ihtaren bildirildiği görülmüştür.
Dava dilekçesinde ”davalının bir plan çerçevesinde hareket ederek, müşterisi olan dava dışı … Petrol’ü ayarttığı, müşteri ile yürürlükte bulunan anlaşmayı sona erdirmeye, taahhütlerini ihlal etmeye yönelttiği, kendisi tarafından kira bedelleri ödenen aynı zamanda tüm demirbaşları sağ- lanan akaryakıt istasyonunda kendi ürünlerinin satışım sağladığını ve haksız rekabette bulunduğunu” iddia ile maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmaktadır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 54/2 maddesi ”haksız rekabet”i; rakipler arasında veya tedarik eden- lerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar” şeklinde tanımlanmış daha sonra TTK. 55. maddesinde uygu- lamada en sık görülen haksız rekabet hallerine, sınırlayıcı olmamak koşulu ile, örnekler vermiştir.
Haksız rekabet halleri arasında; sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yöneltmek, özellikle üçüncü kişilerin işçilerine, vekillerine ve diğer yardımcı kişilerine, hak etmedikleri ve onları işlerinin ifasında yükümlülüklerine aykırı davranmaya yöneltebilecek yararlar sağlayarak veya önererek kendisine veya başkalarına çıkar sağlamaya çalışmak, işçileri, vekilleri veya diğer yardımcı kişileri, işverenlerinin veya müvekkillerinin üretim ve iş sırlarım ifşa etmeye veya ele geçirmeye yöneltmek, üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek…” vs durumlar sayılmıştır.

TTK’nun haksız rekabete ilişkin “Hukuki Sorumluluk” başlığını taşıyan 56. Md. hükmüne göre:
” Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse;
a) Fiilin haksız olup olmadığının tespitini,
b) Haksız rekabetin men’ini,
c) Haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını,
d) Kusur varsa zarar ve ziyanın tazminini,
e) Türk Borçlar Kanununun 58 inci maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini isteyebilir.
Davacı lehine ve (d) bendi hükmünce tazminat olarak hâkim, haksız rekabet sonucunda dava- lının elde etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığına da karar verebilir.
Yine TTK’nun 59 md. hükmüne göre: ‘Mahkeme, davayı kazanan tarafın istemiyle, gideri hak- sız çıkan taraftan alınmak üzere, hükmün kesinleşmesinden sonra ilan edilmesine de karar verebilir, ilanın seklini ve kapsamını mahkeme belirler ”.

Somut olaya gelince; taşınmaz üzerinde davalı lehine intifa hakkı tesis edilmeden, akaryakıt istasyonu ile ilgili olarak Gayri Sıhhi Müessese ruhsatına sahip olduğu için davacının eski bayisi … Petrol ile 5 yıl süreli akaryakıt bayilik sözleşmesi akdedildiği görülmektedir.
Davacı ile dava dışı … Petrol arasındaki bayilik sözleşmesi, ”sözleşmenin nispiliği ilkesi” gereği sadece tarafları bağlamaktadır. Bu sözleşmenin dava dışı ,,,yıtçı Petrol tarafından haklı ne- denle feshedilip feshedilmediği hususu üçüncü kişi konumundaki davalıya karşı ileri sürülemeye- ceği gibi davalının da taraflar arasındaki ilişkiyi araştırma yükümlülüğü bulunmamaktadır.
Basiretli davranma yükümlülüğü bulunan ve bu yükümlülük uyarınca ruhsat haklarını da intifa hakkıyla birlikte devralması gereken davacının bu yükümlülüğünü yerine getirmediği, ruhsat hakkının dava dışı … Petrol’de olduğu ve bu hakka dayanılarak davalı şirketle yeni bir bayilik sözleşmesi yapıldığı anlaşılmaktadır. Bir başka deyişle; davalı ile dava dışı … Petrol arasında bayilik sözleş- mesi yapıldığı sırada, istasyonun işletilmesi için herhangi bir yasal engel bulunmamaktadır. Nitekim yapılan bayilik sözleşmesinin EPDK’nm denetiminden geçerek istasyonun faaliyetine başlamış olması da bu hususu teyit etmektedir.
Davacı ile dava dışı … Petrol arasındaki sözleşmenin … Petrol tarafından ihlal edilmiş olup olmadığı ayrı bir davanın konusu olup bu sözleşmenin ihlaline ilişkin iddiaların davalıya karşı ileri sürülmesi ” sözleşmenin nisbiliği ilkesi” gereğince mümkün değildir.

Davacı tarafından, dava dışı … Petrol’ün ayartılarak bayilik sözleşmesinin sona erdiril- mesinin sağlandığı ve bu şirketle yeni bir bayilik sözleşmesi yapılarak haksız rekabet eyleminde bulunulduğu iddia edilmiş ise de, MK. ‘nun. 6 hükmüne göre: “Kanunda aksine bir hüküm bulun- madıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür’. HMK. m. 190/1 hükmüne göre: “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir”. Bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur. Anılan ispat kuradan gereği, davacının, davalının dava dışı … Petrol şirketini ayarttığı yönündeki iddialarının geçerli delillerle kanıt- laması gerektiği açıktır. Ancak davacı tarafından bu yönde herhangi bir somut delil sunulmamıştır. Sözleşmesini fesheden ve elinde akaryakıt istasyonu çalıştırma ruhsatı bulunan bir bayinin herhangi bir dağıtım şirketiyle sözleşme yapmasının ve faaliyette bulunmasının doğal olduğu da açıktır. Dava- lıya, çalışma ruhsatı bulunan ve sözleşme yapmak isteyen bir bayinin daha önce çalışmış olduğu da- ğıtım şirketiyle ihtilafının bulunup bulunmadığını araştırma, ihtilafının bulunması halinde bu ihtilafın çözülmesini bekleme ya da ihtilaf yaşanan dağıtım şirketinin yapılacak sözleşmeye onay vermesini arama gibi bir yükümlülük getirmek, ancak yasal düzenlemelerle öngörülebilen ”sözleşme serbestisi” ilkesine aykırılık oluşturmaktadır.
Toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre; davalının haksız rekabette bulunduğuna dair delil elde edilemediğinden davanın reddine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın reddine,

2- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.878,53 TL nispi harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına , bakiye 1.824,13 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,

3-Davacı tarafından sarf olunan toplam yargılama giderinin kendi üzeride bırakılmasına,

Davalı tarafından sarf olunan 315,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek dava- lıya ödenmesine,
Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine yürürlükteki AAÜT ve Av. Kan gereğince maddi tazminat yönünden 3.400,00 TL+ manevi tazminat yönünden 3.400,00 TL takdir olunan toplam 6.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/07/2020

Katip …

Hakim …