Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/704 E. 2020/138 K. 14.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/704 Esas
KARAR NO : 2020/138

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/07/2017
KARAR TARİHİ : 14/02/2020
G.K. YZM TARİHİ : 28/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile duruşmadaki beyanlarında özetle;12/05/2014 tarihinde, davalılardan …’nın maliki, …’nın sürücüsü ve diğer davalı … şirketinin trafik sigortacısı olduğu …. plakalı ticari taksinin çarpması sonucu davacıların miras bırakanı/ desteği konumundaki ….’in vefat ettiğini, dava konusu olay ile ilgili olarak davalı sürücü … hakkında Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası üze- rinden yargılaması yapılan kamu davası sonunda ; “müteveffa …’in asli, sanık-sürücünün tali kusurlu olduğu”na dair bilirkişi raporuna itibar edilerek mahkumiyet hükmü verildiğini, sürücünün polis karakolunda verdiği ifade ile savcılık ifadesinin çelişki içermesi ayrıca kusur oranının belirtilme- mesi nedeniyle bu raporu kabul etmediklerini, kusur oranı hakkında yeniden bilirkişi incelemesi talep ettiklerini, kaza tarihinde 68 yaşında ve emekli olan müteveffanın 1.450,00 TL emekli aylığı aldığını, henüz önünde yaşayacağı uzun ve güzel günler bulunduğunu, kaza nedeniyle davacılar … ve …’un genç yaşta babasız ve …’in ise dul kaldığını beyanla,- fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere- şimdilik destekten yoksun kalma nedeniyle 500,00 TL, defin giderleri için 500,00 TL, kredi kartı veya kullanılan krediler varsa faiz ve sair zararlar için 500,00TL olmak üzere 1.500,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini, ayrıca müteveffanın ölüm şekli dolayısıyla davacıların oldukça acı ve elem duyduklarından bahisle davacılardan …. için 10.000,00 TL , …. ile …. için 7.500,00’er TL olmak üzere toplam 25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işle- yecek yasal faiziyle birlikte müteselsilen ve müştereken davalı taraftan tahsilini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesini talep ve dava etmiş, ön inceleme duruşmasında kredi kartı ve kullanılan kredi ile ilgili taleplerinin bulunmadığını belirtmiştir.
… Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; bahsi geçen kazaya karıştığı belirtilen …. plakalı aracın 30/07/2013-2014 vadeli …. numaralı ZMMS poleçisi gereğince müvek- kili şirket tarafından teminat altına alındığını,müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürü- cüsünün kusur oranı ve poliçe limiti olan 268.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, dosyada ATK Trafik İhtisas Dairesi’nce kusur incelemesinin yapılması gerektiğini, müvekkil şirketin davacılardan müte- veffanın eşi …’e 22/09/2016 tarihinde 17,691,74 TL ödeme yaptığını, destek tazminatı hesabında PMF tablosu, % 0 teknik faiz ve % 25 kusur oranının esas alındığını, dosyanın yeniden aktüer bilirkişisine gitmesi halinde yapılan ödeme tutarının yanında faiz güncellemesinin dikkate alınarak hesaplanan tazminat tutarından mahsubunun,bakiye tazminat talebinde ödeme tarihindeki verilerin dikkate alınmasının, ayrıca destekten yoksun kaldığı iddiasında olan davacıların gerçekten müteveffanın desteğinden yoksun kalıp kalmadıklarının tespitinin,hesaplamada ise asgari ücretin dikkate alınması gerektiğini, cenaze ve defin giderlerinin dolaylı zararlardan olması nedeniyle teminat kapsamı dışında kaldığını, örf ve âdete bağlı yapılan harcamaların haksız fiil sorumlusuna yüklene- meyeceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
… vekili cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle; 14/05/ 2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle açılan iş bu davada talebin zamanaşımına uğra- dığını, müvekkilinin ceza davasında tali müteveffanın asli kusurlu olduğuna karar verildiğini, müvek- kilinin asli kusurlu olmaması sebebiyle davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafın kusur durumunun yeniden tespitine ilişkin taleplerini kabul etmediklerini, kusurun zaten Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesi’nce yapılan keşif sonucunda düzenlenen kusur raporlarıyla belirlendiğini, kazanın transit yolda gerçekleşmesi nedeniyle müteveffanın asli kusurlu olduğunu, ceza davasından verilen kararın hukuk davasında delil olduğunu,müvekkilinin kusuru bulunmadığından davacıların tazminat talep- lerinin yersiz olduğunu, davacıların destekten yoksun kalıp kalmadıklarının tespitinin gerektiğini, cenaze ve defin giderlerinin devlet ve belediye tarafından ücretsiz olarak karşılandığını, örf ve âdete bağlı yapılan harcamaların müvekkiline yüklenemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava, motorlu taşıt işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasına bağlı ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olup araç malikinin,sürücüsünün ve trafik sigortacısının hukuki sorumluluğuna dayanmaktadır.
Her ne kadar davalı … cevap dilekçesinde , tazminat talebinin zamanaşımına uğ- radığını beyan etmiş ise de, somut olaya uygulanan 2918 sayılı KTK’nun 109.maddesinde aynen ;
“Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.
Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.
Zamanaşımı, tazminat yükümlüsüne karşı kesilirse, sigortacıya karşı da kesilmiş olur. Sigortacı bakı- mından kesilen zamanaşımı, tazminat yükümlüsü bakımından da kesilmiş sayılır ” denilmektedir.
Ölümle sonuçlanan dava konusu olayın 12/05/2014 tarihinde meydana geldiği ve aynı zaman- da cezayı gerektiren bir fiil olduğu, tazminat talebini içerir iş bu davanın uzamış zamanaşımı süresine tabi olduğu, olayın vuku bulduğu tarihten iş bu davanın açıldığı tarihe kadar bu sürenin dolmadığı anlaşılmakla zamanaşımı def’ine itibar edilmemiştir.
Dava konusu uyuşmazlık; davacıların murisi ….’in 12/05/2014 tarihinde vuku bulan kaza sonucu ölümü nedeniyle davacıların maddi ve manevi zararlarının doğup doğmadığı, kusur durumu ve oranına göre davalıların bu zararları tazmin ile sorumlu olup olmadıkları , tazmini gereken gerçek zarar miktarının ne olduğu hususunda toplanmaktadır.
Dava konusu olay ile ilgili olarak …. plakalı aracın sürücüsü … hak- kında Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yar- gılama sırasında İTÜ öğretim üyeleri Prof. Dr.Müh. M. … Doç. Dr. Müh. …. ve Prof. Dr. …. tarafından düzenlenen 10/10/2015 tarihli raporda “sürücü …’nın tali,müteveffa ….’in ise asli kusurlu olduğu” belirtilmiş, yargılama sonunda bu rapora itibar edilerek davalı sürücünün mahkumiyetine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince ATK Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen 29/11/ 2018 tarih ve … sayılı kusur raporunda:
“Kaza tutanağı ve Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası içeriğine göre , olayın 12/05/ 2014 günü saat 14:20 sıralarında davalı sürücü …’nın sevk ve idaresindeki …. plakalı otomobil ile Zeytinburnu istikametinden Yeşilköy istikametine doğru, ….. Caddesi üzerinde sol şeritte seyir halindeyken, ….. otobüs durağı önlerine geldiğinde, aracının ön-sağ kısım- larıyla, sağ ilerisindeki refüjden kaplamaya girerek karşıdan karşıya geçmekte olan yaya ….’e çarpması sonucu yayanın ölmesi şeklinde meydana geldiği,
Davalı sürücü …’nın idaresindeki otomobil ile bariyerlerle bölünmüş meskun mahaldeki caddede seyir halindeyken, yol kenarında ve üzerinde geçiş yapmakta olan yayayı gördüğünde bu mahalden geçişini daha kontrollü gerçekleştirmesi gerektiği hususuna yeterince riayet etmediği olayda tali derecede ve % 20 oranında kusurlu olduğu,
(Müteveffa) yaya ….’in ise, olay mahallindeki yaya geçidinin bulunmadığı bariyerlerle bölünmüş yolda kurallara aykırı ve kendi can güvenliği açısından tehlikeli biçimde kaplama üzerinden karşıdan karşıya geçiş yaptığı, trafik yoğunluğunun fazla olduğu yolda geçişi sırasında gerekli-yeterli kontrolleri yapmadığı, ilk geçiş hakkını yolda seyir halinde bulunan araçlara bırakmadığı ve yaklaşmakta olan otomobilin hızını-mesafesini de dikkate almadan karşıdan karşıya geçmekte olduğu sırada otomobilin çarpmasına maruz kaldığı olayda asli derecede % 80 oranında kusurlu olduğu ” belirtilmiştir.
(Müteveffa) …. ‘in davacılar ile bağlantılı aile nüfus kayıtları , kaza tarihindeki sigortalılık kayıtları ve hizmet cetveli celp edilmiş, sosyo-ekonomik durum araştırması yapılmıştır.
Davalı tarafa ait aracın 30/07/2012014 vadeli …. nolu ZMMS poliçesi, davacıların iş bu davadan önce sigorta şirketine yaptıkları başvuruya binaen oluşturulan hasar dosyası ve davacılara yapılan ödeme belgeleri celp edilmiştir.
Davacıların maddi tazminat talepleri ile ilgili olarak yapılan değerlendirmeye göre ;
…. ile ….’ın babalarının ölümü tarihi itibariyle reşit ve evli olup müteveffa ile destek iliş- kisinin bulunduğuna dair delil ibraz edilmemiştir.
Aktüerya bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda “davacı Eş ….’ın destekten yoksun kal- ma nedeniyle oluşan güncel zararının 19.296,18 TL olduğu, iş bu davadan önce davalı … şirke- tince ödenen 21.382,28 TL’nin mahsubu sonucu adı geçen davacıya fazladan 2.086,10 TL ödeme yapıldığı, bu aşamada tazmini gereken bakiye zararının bulunmadığı” belirtilmiştir.
Davacılar vekili ön inceleme duruşmasında ‘kredi kartı ve kullanılan kredi ile ilgili talepleri- nin bulunmadığını beyan ettiği’nden bu talep ile ilgili hesap yapılmamıştır.
Cenaze ve defin giderleriyle ilgili olarak İBBB mezarlıklar Daire Başkanlığı Avrupa Yakası Mezarlıklar Müdürlüğü’nün defin tarihi olan 2014 yılı itibariyle hazırlanan verileri ve kusur oranı dikkate alındığında talep edilen 500,00 TL defin gideri makul olarak değerlendirilmiş, buna göre maddi tazminat talebi -sadece cenaze masrafları yönünden – kısmen kabul hükmüne bağlanmıştır.
Toplanan delillere,dinlenen tanık beyanlarına ve dosyadaki bilgi ve belgelere göre; dava ko- nusu trafik kazası ile davacıların murisinin ölümü arasında doğrudan illiyet bağı bulunduğu, davacı- ların eş ve babalarının ölümü nedeniyle ruhsal sağlıkları ile aile bütünlüğünün bozulduğu, mütevef- fanın maddi ve manevi desteğinden mahrum kaldıkları, davalı tarafın oluşan manevi zararın tazmini ile sorumlu oldukları tartışmasızdır.
Ancak ,Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin 2016/1176 Esas, ….. karar nolu 22/11/2018 tarihli ilamında; ”…. manevi tazminat zarara uğrayan da manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşımaktadır. Buna göre manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasında amaç edilmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, tazminat sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır” denilmektedir.
Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi gereğince , somut olayın özelliğine, zararın ağırlığına ve ta- raflar üzerindeki etkisine, kusur durumuna, sosyal ekonomik duruma göre yapılan değerlendirme so- nucu talep edilen manevi tazminat tutarının fazla olduğu ve ZMMS poliçesinin manevi zararı kap- samadığı değerlendirilmekle ; davacıların davalılar … ve … aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, … Sigorta A.Ş aleyhine açılan davanın husumet sıfatı yokluğundan reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle:

1-Maddi Tazminat : Davacıların davalılar …, … ve … Sigorta A.Ş. aleyhine açtıkları MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜNE,
Def’in giderine ilişkin 500,00 TL maddi tazminatın müteselsilen ve müştereken adı geçen davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
Hüküm altına alınan maddi tazminata davalılar …, … yönünden kaza tarihi olan 12/05/2014 gününden, diğer davalı …yönünden dava tarihi olan 28/07/2017 gününden itibaren yasal faiz işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,

2-Manevi Tazminat : A-Davalılar …, … aleyhine açılan MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜNE,
Davacı … için 3.000,00 TL, davacı … için 2.000,00 TL ve diğer davacı … için 2.000,00 TL olmak üzere takdir ve tespit olunan 6.000,00 TL manevi tazminatın adı geçen davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsil edilerek davacılara ödenmesine,
Hüküm altına alınan manevi tazminata kaza tarihi olan 12/05/2014 gününden itibaren yasal faiz işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine ,
B- Manevi zarar sigorta poliçesi ile teminat altına alınmadığından … Sigorta A.Ş aleyhine açılan davanın husumet sıfatı yokluğundan reddine,

3- Harçlar: Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 444.02 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 90,52 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 353,50 TL harcın müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydına,
Davacılar tarafından yatırılan 31.40 TL başvuru harcı + 9.20 TL vekalet harcı + 90,52 TM peşin/ nispi harçtan ibaret toplam 131,12 TL harcın müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsil edilerek davacılara ödenmesine,

4-Yargılama gideri/delil-gider avansı:
a.) Davacılar tarafından sarf olunan 314,50 TL ATK kusur rapor ücreti+ 800,00 TL aktüerya bilirkişi ücreti + 367,15 TL posta/ müzekkere /tebligattan ibaret toplam 1.508,65 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 377,16 TL’sinin müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsil edilerek davacılara ödenmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

5- VEKALET ÜCRETİ:
a.)Maddi tazminat talebi yönünden;
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalıcar lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükteki AAÜT’nin ve Av. Kan.gereğince takdir olunan 500,00 TL vekalet ücretinin müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsil edilerek davacılara ödenmesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar … ve … Sigorta A.Ş. lehine yürür- lükteki AAÜT’nin ve Av. Kan. gereğince takdir olunan 3.420,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsil edilerek davalılara ödenmesine,

b.)Manevi tazminat yönünden;
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacılar lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/1 md gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı ….’dan tahsil edilerek davacılara ödenmesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı … lehine red olunan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/2 md gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsil edilerek adı geçen davalıya ödenmesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren ve hakkında husumet yönünden red hükmü verilen davalı …. lehine yürürlükte bulunan Av. Kan.ve AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsil edilerek adı geçen davalıya ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere Davacılar Vekili Av. … ile , Davalı … Vekili Av. …un yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/02/2020

Katip …

Hakim …