Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/692 E. 2020/105 K. 07.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/692 Esas
KARAR NO : 2020/105

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/07/2017
KARAR TARİHİ : 07/02/2020
K. YAZIM TARİHİ : 20/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin 04/05/2017 tarihinde … model …. marka çekici kamyoneti 118.000,00 TL bedelle davalıdan satın aldığını, 19 gün sonra ( 23/05/2017 tarihinde) söz konusu kamyonetin arızalanması sonucu yolda kaldığını, çekici marifetiyle servise getirildiğini, tespit edilen motor arızasının 37.936,16 TL ödenerek tamir edildiğini,söz konusu motor arızasının gerçekte araçta uzun dönem uygun olmayan yakıt kullanıl- masından kaynaklandığını ve esasen aracın satışı anında mevcut olduğunu, ancak müvekkilinin bu durumu bilmediğini, davalının bu ayıp nedeniyle davacının maruz kaldığı maddi zararın giderilme- sinden sorumlu olduğunu beyanla söz konusu araçtaki arızanın giderilmesi için ödenen 37.936,16 TL tutarındaki tamir bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ,yargılama gideri ve vekalet ücreti ile birlikmte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle;davacının tacir olduğuna veya dava konusu aracı mesleki amaçla satın aldığına dair bir bilgi bulunmadığından davanın Tüketici Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğini, her ne kadar davacı bu aracı 118.000,00 TL bedelle satın aldı- ğını beyan etmiş ise de , kesilen fatura tutarının 80.000,00 TL olduğunu, davacının gerekli kontrollleri yaptırmadan aracı satın almasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, aracın tramer kaydında her hangi bir arıza kaydının bulunmadığını, satın alınan araç ile ilgili olarak davacı tarafa garanti verilme- diğini, noter huzurunda yapılan araç satış sözleşmesine göre davacının söz konusu aracı halihazır durumu ile görüp beğenerek kabul ettiğini , müvekkilinin tamir bedeli ile ilgili sorumluluğunun bulun- madığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, ticari satım sözleşmesinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olup ayıp iddiasına dayalıdır.
Dava konusu uyuşmazlık; davacının davalıdan satın aldığı çekicinin satışı sırasında ayıplı olup olmadığı, ayıbın açık veya gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı, aracın bu ayıp nedeniyle arızalanıp arızalanmadığı, arızanın giderilmesi için ödenen dava konusu tamir bedelinden davalının sorumlu olup olmadığı hususunda toplanmaktadır.
Dava konusu araç kayıtları, ruhsat örneği, Sultanbeyli … Noterliği’nde yapılan 04/05/2017 tarihli Araç Satış Sözleşmesi , faturalar celp ve ibraz edilmiştir.
Toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre; dava konusu …. plakalı …. marka …. model, …. cinsi, … tipi, …. Motor – …. şasi nolu dizel yakıtlı ticari aracın Sultanbeyli … Noterliği’nde yapılan 04/05/2017 tarihli Araç Satış Söz- leşmesi gereğince 80.000,00 TL bedelle davalı … Otomotiv. Dış. Ticaret A.Ş. Tara- fından davacı …’e satılıp devredildiği, ticari mahiyetteki uyuşmazlığın çözümünde mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça ibraz olunan tutanak ile ekli fatura içeriğine göre söz konusu aracın 23/05/2017 tarihinde,yani satışından 19 gün sonra ……. mevkinde arızalandığı, çekici ile servise götürüldüğü, tespit edilen arızanın 37.936,16 TL bedelle tamir edildiği anlaşılmıştır.

Mahkememizce verilen ara karar gereğince, dava konusu hurda araç üzerinde Kocaeli … Asliye Ticaret Mahkemesi vasıtasıyla Prof. Dr. Mak. Yük. Müh. …. tarafından keşfen yapılan inceleme sonucu düzenlenen 04/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;”… plaklı aracın motorunun yatak sardığının tespit edildiği ve motor komple yere indirip sökül- mesi sonucunda, motor bloğunda, krank milinde, pistonlarda, yataklarda ve gömleklerde aşırı dere- cede aşınma hasarı bulunduğu, aracın motorunun onarılıp çalışır hale gelmesi için toplam 37.936,16 TL masraf yapıldığı, araçtaki arıza nedeninin satış sonrasında sürücü kaynaklı olmadığı, dava konusu araç satılmadan önce yaklaşık 328663 km yol gittiği, bu süre içerisinde araçta standartlara uygun yakıt kullanılmamasına bağlı olarak aracın motorunda ve parçalarındaki arızanın meydana gelmiş olabileceği, bu durumun, araca standart olmayan yakıt koyulmasına müsaade eden sürücü hatası ola- rak bilindiği, standart olmayan yakıtın araçta kullanılması zaman içerisinde araçta hasar oluştu- racağı ve bu hasarın gizli ayıp nitelikteki hasar olacağı, aracın satışından önceki kullanılmasına bağlı olarak oluşan aşınma hasarının aracın üretiminden kaynaklanmadığı” hususu belirtilmiştir.
Sonuç olarak; dava konusu motor arızası ,aracın davacıya satışından önceki dönemde uzun süre standarta uygun olmayan yakıt kullanımına bağlı aşınma sonucu oluşmuş olup, aracın üretimi veya davacının kullanımı ile ilgisinin bulunmamaktadır ve söz konusu hasar “gizli ayıp” niteliğindedir.
Her ne kadar davacı araçtaki söz konusu ayıp nedeniyle onarım zararının davalı tarafça tazmi- nini talep ve dava etmiş ise de ; somut olaya uygulanan 6102 sayılı TTK’nun 23/1-c maddesine göre; “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda TBK’nun 223.maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.” denilmektedir.
Mahkememizce anılan yasa hükmü çerçevesinde somut olay bazında yapılan inceleme sonu- cu; dava konusu ürünün satışı anında ayıplı olduğunu en geç tamirat faturasının düzenlediği 08/06/ 2017 tarihinde öğrenmiş sayıldığı,ancak TTK 23 maddesinde belirtilen 2 ve 8 günlük süreler içinde aracı inceleyip/veya inceletip tespit olunan ayıbı satıcıya bildirdiğine dair delil sunamadığı,bu du- rumda aracı mevcut hali ile kabul etmiş sayılacağı ve davalıdan tazminat talep edemeyeceği göze- tilerek davanın reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-DAVANIN REDDİNE,

2- Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 54,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 23,00 TL nin davacıdan tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydına,

3-Davacı tarafından sarf olunan toplam yargılama giderinin kendi üzeride bırakılmasına,

Davalı tarafça sarf olunan
nin davacı taraftan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,
Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine yürürlükteki AAÜT ve Av. Kan gereğince takdir olunan 5.690,42 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine dair,

Davacı vekilinin yüzüne karşı , davalının yokluğunda 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. Mad- desine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başla- malarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. madde hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/02/2020

Katip …

Hakim …