Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/596 E. 2020/158 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/596 Esas
KARAR NO : 2020/158 Karar

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/06/2017
KARAR TARİHİ : 19/02/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin davalı ile aralarındaki ticari ilişki sebebiyle sözleşme kapsamında alacaklı olduğu, davalının … Yapı isimli şirketin ….’da inşa ettiği … İsimli projenin yüklenicilerinden olduğunu, bahsi geçen firma adresinde davalı şirket ile 26.12.2016 tarihli …. İmalat sözleşmesi ile işin taşeron olarak müvekkiline verildiğini, her ayın son günü hakediş düzenlenecek denmesine rağmen yapılmadığını, davalının dava tarihine kadar yapılan imalatların karşılığı ödemeleri müvekkiline yapılmadığını, bu konunun davalıya 20.04.2017 tarihinde noter aracılığı ile ihtar edildiğini, tebliğ edildiği halde cevap verilmediğini, sonuç olarak bahsi geçen hak edişlerden dolayı bahsi geçen alacağın davalıdan tahsiline, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile sözleşmenin mevcut olduğunu ve sözleşmeye göre davacının hak edişinin ödenmediğini iddia etmiş ise de bu iddianın gerçek dışı olduğunu, davacıya müvekkili şirket tarafından 8.800 TL elden ödeme yapıldığını kalan ödemelerin de daha sonra yapıldığını, davacının iş bitiminde birçok işi eksik yaptığı tespit edildiği halde tüm ödemelerinin eksiksiz yapıldığını, davacının kardeşinde dilekçe ekinde verilen banka dekontları ile toplam 6.000 TL yapılarak davacının hesabının kapatıldığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Dosyaya sunulan 23/05/2018 tarihli bilirkişi SMM …., İnşaat Mühendisi …. tarafından düzenlenen raporda alacak davasına konu olan 2016 yılında sözleşmeye bağlı …. istemleri ile ilgili davacının iddia ettiği sözleşme kapsamındaki İşlerin Sigortalı çalışan olarak yerine getirdiği, davalının mali yönden dosyaya ibraz ettiği ödemelerin defterin boş işlenmemiş olması, SGK hizmet dökümü dışında bir bilgi ve belgenin ibraz edilmemiş olması nedeniyle davalının savunmasında ödediği yönündeki iddalarını karşılayan banka onaysız ve veya üçüncü kişilere yapılan ödemelerin dekontların defter kayıtlarında defterlerin tamamen işlenmemiş olması nedeniyle yapılamadığını, davacının şahıs olduğu bahsi geçen yıllara vergi mükellefiyeti olmadığı, davalı şirkette sigortalı çalışan olduğu yapılan mali incelemede tespit edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce itirazlar doğrultusunda ek rapor alınması için dosya bilirkişiye tevdii edilmiş 18/06/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda davaya konu …. Bloğa ait projede yer alan metrajlar ile yapılan hesaplamalarda; konu olan binada davacının yaptığı …. asmatavan imalatı metrajının 2.976,99 m2 olarak hesaplanabileceği ve davanın tarafları arasında imzalanan 26.12.2016 tarihli Sözleşmede belirtilen 18 TL birim fiyat ile bu toplam metrajın çarpılması sonucunda yapılan imalatın toplam bedelinin 53.585,82 TL kadar hesaplanabileceği, davalı tarafından davacıya (dava dosyasına sunulan ödeme belgeleri ile) yapıldığı anlaşılan 6.000 TL bedelin bu tutardan düşülmesi sonucunda bakiye tutarın 47.585,82 TL kadar hesaplanabileceğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
Bir davada çekişmeli olguların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği konusuna, ispat yükü denir. İspat yükü ve kuralları TMK’nun 6. ve 7. maddelerinde düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunun 6. maddesine göre “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.”
HMK’nın 190. Maddesinde ise ispat yükü düzenlenmiştir. Maddeye göre;”1- İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.2- Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnaların dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
Taraf beyanları, dosyada mevcut bilgi belgeler, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 26.12.2016 tarihli …. İmalat sözleşmesi olduğu, bu sözleşmeye göre taşeron işi olarak …. İmalat sözleşmesinin davacı tarafa verildiği ve hizmetin ifa edilmesine rağmen ödemelerin yapılmadığından bahisle iş bu davanın açıldığı, davalının cevap dilekçesi ile tüm alacakların davacı tarafa ödendiğini iddia etmiştir. Davalının ödeme iddiası bakımından ispat yükü davalı tarafta olup bu kapsamda 16.10.2018 tarihli dilekçesi ile ödeme belgeleri sunulmuş olup tarafların iddia ve savunmaları, ödeme belgeleri dikkate alınarak dosya bilirkişiye tevdii edilmiş 17.06.2018 tarihli rapor ile davalının iddia ettiği 6.000,00-TL lik ödeme de düşüldükten sonra ödeme bakiye borcun 47.585,82-TL olduğu tespit edilmiş olup, düzenlenen rapor ve davacının ıslah dilekçesi de dikkate alınarak açılan davanın kabulüne 47.585,82-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Toplam 47.585,82-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Alınması gerekli 3.250,58 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile 3.219,18 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 6.986,16 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 858,80 TL harç, 133,20 TL tebligat müzekkere gideri, 2.100 TL bilirkişi ücreti toplamı 3.092TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
19/02/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”