Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/566 E. 2019/78 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

BAKIRKÖY (3) NO’LU ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ KARARIDIR

ESAS NO : 2017/566
KARAR NO : 2019/78

DAVA :Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)

DAVA TARİHİ : 15/06/2017
KARAR TARİHİ : 24/01/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 19/06/2017 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı kooperatifin 7004 sayılı ortağı olduğunu, türü itibariyle yapı kooperatifi olan davalının kuruluş amacına uygun olarak işyerlerini inşa ederek ferdileşme işlemlerini tamamlayarak tapularını sahiplerine temin ettiğini, müvekkilinin de 17/05/2013 tarihinde taşınmazının tapuda adına kaydını sağladığını, ancak 1989 yılında kurulmuş olan davalı kooperatif tarafından tüm taşınmazların devri sağlanmadığından hukuki statüsünün devam ettiğini, davalı kooperatifin 16/05/2017 tarihinde yapılan 2016 yılına ilişkin Olağan Genel Kurul Toplantısında 2017 yılı çalışma programı ve tahmini bütçenin okunması, müzakereye açılması ve oylanması, yönetim kuruluna bu konuda yetki verilmesine ilişkin 8.madde gereğince aidatların bütçede yer aldığı şekilde toplanması, ödeme yükümlülüğünü zamanında yerine getirmeyen ortaklardan aylık % 1,5 oranında gecikme zammı tahsil edilmesine, bununla birlikte yönetim kurulunun teklifi ile belirli parsellerden m2 başına 0,80 kuruş, bazı parsellerden de m2 başına 0,50 kuruş aidat alınmasına karar verildiğini, müvekkili şirket yetkilisinin toplantıya katıldığını ve alınan karara muhalefet ederek muhalefet şerhi koydurduğunu, kooperatif bünyesindeki sitede birinci etaptaki ortakların taşınmazları bir handaki dükkanlar şeklinde, ikinci kısımdaki müvekkili şirketin de maliki olduğu taşınmazların ise bağımsız bölümler şeklinde olduğunu, hal böyle olunca birinci kısımdaki dükkanlar m2 olarak küçük olduğundan dolayı ödemesi gereken aidat tutarlarının daha düşük olduğunu, müvekkili şirketin sahibi olduğu etapta ise m2 olarak büyük ve bağımsız bölüm taşınmazlar olduğundan dolayı aidat ödemelerinin yüksek çıktığını, bu nedenle aidat ödemelerinin adil olmadığını, diğer sitelerde olduğu gibi belirli m2 üzerlerine tavan aidat uygulaması sistemi getirilmesi gerektiğini, aidat bedeli yüksek olmasına karşın müvekkili şirketin kooperatif yönetiminden aldığı bir hizmet de bulunmadığını, kooperatifin birinci etabı giriş çıkışı tek bir yerden olmakla birlikte güvenlik, altyapı hizmetleri, asansör hizmetleri bakımları, temizlik hizmetleri vs. gibi tüm ortak hizmetlerin kooperatif yönetimi tarafından sağlandığını, buna karşılık bağımsız bölüme sahip müvekkili şirketin kendi güvenliği, altyapı hizmetleri ve temizlik hizmetlerinin ise site yönetiminden ayrı olduğunu, davalı kooperatif yönetiminin müvekkili şirketten vermediği hizmetin karşılığını talep etmekte olduğunu, davalı kooperatif tarafından alınan genel kurul kararına göre müvekkilinin ödemesi gereken aidat tutarının aylık ¨10.000,00-¨12.000,00 yıllık ise ¨100.000,00’nin üzerinde bir tutara denk geldiğini, bu bedelin kooperatifin amacına uygun olmamakla birlikte hiç hizmet almadan bu bedelin talep edilmesi ve bu yönde genel kurul kararı alınmasının iyi niyet kuralına ve ana sözleşmeye aykırı olduğunu, kanun gereği üyeler arasında hak ve yükümlülüklerde eşitlik olması gerektiğini ileri sürerek davalı …….. ….. Sitesi Yapı Kooperatifi’nin 16/05/2017 tarihli genel kurul toplantısında alınan 8 nolu kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 22/08/2017 tarihli cevap dilekçesinde; Davacının genel kurul toplantısında alınan kararın iptali için ileri sürdüğü sebeplerin gerek kanunda gerekse de ana sözleşmede belirtilen iptal sebepleri arasında yer almadığı gibi, iddia edilen hususların gerçeklikle ilgisinin bulunmadığını, aidat ödeme yükümlülüğünden kurtulmaya yönelik olarak davanın kötü niyetli olarak açıldığını, davalı kooperatifin 2016 yılına ilişkin Olağan Genel Kurul Toplantısının 8.maddesi ile inşaat-yatırım ve iştirak bedelleri ile aidat ödemelerini zamanında yerine getirmeyenlerden aylık %1,5 oranında gecikme zammı uygulanmasına, 6’lı A-B-C-D-E-F Blok, 4’lü B-C-D ve Çarşı Bloklarda yer alan iş yerlerinden metrekare başına aylık 0,80 kuruş, 4’lü A Blok’ta yer alan ve belirtilen ada ve parsellerdeki iş yerlerinden de metrekare başına aylık 0,50 Kuruş aidat alınmasına karar verildiğini, iptali istenen kararın gerek kanun ve ana sözleşme hükümleri gerekse de iyi niyet kurallarına uygun olduğunu, yasa ve kooperatif ana sözleşmesine göre müvekkili kooperatifin ortaklarından aidat isteyebileceği gibi bilanço açıklarının kapatılabilmesi için aidat dışında ek mali külfetler yükleyebileceğini, bu mali külfetlerin sınırlı veya sınırsız olabileceği, işyeri hacmi veya paylarla orantılı şeklinde dağıtılabileceğini, 16/05/2017 tarihli toplantıda ortakların, kooperatiften aldıkları çevre aydınlatma, güvenlik, alt ve üst yapı gibi hizmetler karşılığında ödemeleri gereken aidatların belirlenerek kabul edildiğini, dolayısıyla alınan kararda kooperatif ana sözleşmesine ve kanuna aykırı herhangi bir usulsüzlük, aykırılık bulunmadığını, iş yeri hacimleri büyük olan ortakların, kooperatiften aldıkları hizmetlerde yine doğru orantılı şekilde küçük hacimli iş yerlerine göre daha fazla olduğunu, ticaret hacimlerinin büyük olmasına dayalı olarak kooperatif içindeki yollardan, kapılardan, aydınlatmalardan diğer iş yerlerine nazaran daha yüksek oranda yararlanmakta olduğunu, buna karşılık da kooperatife ödedikleri aidat bedelinin daha yüksek olduğunu, müvekkilinin genel kurul ve yönetim kurulunun, anılan site yönetim planı çerçevesinde halen yetkili olduğunu, netice itibariyle; iş bu dava ile iptali istenen ve aidat ödeme yükümlülüğüne ilişkin 16/05/2017 tarihli genel kurul kararının 8.maddesinin ana sözleşme ve kanuna uygun şekilde, iyi niyet ve eşitlik çerçevesinde alınmış bir karar olup, iptal sebeplerinin mevcut olmadığını, davacı tarafça aidat ödeme yükümlülüğünden kaçınmak amacıyla, kötü niyetle, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun şekilde huzurdaki davanın ikame edildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava,davalı kooperatifin 16/05/2017 tarihli olağan genel kurulunda, 2017 hesap yılı çalışma programı tahmini bütçenin görüşülmesine ilişkin 8 nolu gündem maddesinin iptali istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişiler… tarafından düzenlenen 05/04/2018 havale tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle;Davacı şirketin, davalı kooperatifin üyesi olduğu, davalı kooperatifin yapı kooperatifi olduğunun, ibraz edilen ana sözleşme gereği tevsik edildiği, iptale konu 2006 hesap yılına ait genel kurulda davalı kooperatifin ,ana sözleşme değişikliği ( nevi değişikliği) ile işletme kooperatifine dönüşmesine yönelik gündem maddesi konulmadığı gibi ana sözleşme değişikliğine dair karar alınmadığı, işletme kooperatifine dönüşen konut yapı kooperatifinin, site işletme kooperatifi ana sözleşme hükümleri kapsamında 634 sayılı kat mülkiyeti kanununa göre yetki verildiğinde ancak site yönetimini üstlenmelerinin mümkün olabileceği, yapı Kooperatifi olan davalı kooperatifin, işletme kooperatifine dönüşmediğinden kat mülkiyeti kanunu kapsamında site toplu yönetimi ve idaresi dahilinde verilmesi gereken hizmetler karşılığı site yönetimi gibi hareket edemeyeceği, çap örneğine göre davacı şirkete ait olduğu anlaşılan ….İlçesi, ….Mahallesi, ….Ada, 3 Parselde yer alan E Blok binanın, aynı ada-parselde yer alan C Blok bina komşuluğunda müstakil konumda bulunduğu, tapu müdürlüğünden gelen, tüm tapu kayıtları ve ekli 15 adet site yönetim planı gereğince, davalı kooperatif bünyesinde, birden fazla parselden oluşan bu taşınmazlara yönelik olarak her bir taşınmaz parseli için BİRDEN FAZLA site yönetim planının düzenlendiği,…. Toplu Yapı Site Yönetim planının bulunmadığı, site yönetim planlarında , parsel bazında ortak yerlerin genel giderleri, bakım, onarım, güvenlik harcamalarının bu yönetim planları dahilinde kat maliklerinden toplanmasına karar verildiği ve yönetim planlarından anlaşıldığı üzere, ya o taşınmaza ilişkin bağımsız kat maliklerinin kuracağı yönetim ve denetim kurulunca yada kurulmuş veya kurulacak…. Site İşletme Kooperatifi Yönetim Kurulu eliyle yapılacağının kararlaştırıldığı, iptale konu 2017 hesap yılı çalışma programı, tahmini bütçenin görüşülmesine ilişkin 8 nolu gündem maddesinde, …….. ….ayi Sitesi Yapı Kooperatifinin 2017 yılına ilişkin tahmini bütçesi görüşülmesi gerekirken , ana sözleşme değişikliğinin yapılması ve kat malikleri toplantısına yönelik ayrı bir gündem maddesi oluşturulup…. Toplu Yapı Site Planının kat maliklerince kabulü sağlanmadan ve yapı kooperatifinin, ana sözleşme değişikliği ile nevi değişikliğine giderek işletme kooperatifine dönüşmeden ,yapı kooperatifi tahmini bütçe kalemi içinde ” yönetim kuruluna kat malikleri adına dava açma yetkisi ile sitenin kooperatif tüzel kişiliği aracılığı ile yürütülmesine (güvenlik, temizlik v.b hizmetlerin) . kira gelirlerinin site fienel hizmetlerinde kullanılmasına dair alınan kararın kanun . ana sözleşme ve ivinivet ilkelerine aykırı olması nedeniyle iptal edilmesi gerekeceği yönündeki kanaat ve görüşlerini sunmuşlardır.
Bilirkişiler Fahriye Öztürk, Enis Eren ve Seyit Cındık tarafından düzenlenen 09/10/21018 havale tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda özetle; İstanbul Ticaret Sicili’nin 203413 sicil numarasında kayıtlı SS İstanbul Ayakkabıcılar…. ….ayi Sitesi Yapı Kooperatifinin 16/05/2017 tarihinde yapılan 2016 yılı olağan genel kurulu toplantısında gündemin (8) maddesi ile alman yıllık aidat belirleme kararının kanuna, ana sözleşme hükümlerine ve iyiniyet/ dürüstlük kurallarına aykırı bulunmadığı, Kooperatif ortakları arasındaki hak ve vecibelerde eşitlik kurallarına aykırılık görülmediği, kararın İptali /bozulması koşullarının oluşmadığı,arz olunur ” şeklinde düzenlendiği görüldüğünü, sonuç olarak; anılan bu dosyada verilen bilirkişi görüş ve kanaatine katılmadığımızı, her iki rapor arasındaki görüş farkı ve kanaat konusundaki takdir ve değerlendirmenin ise sayın mahkemeye ait olacağını beyan ederiz, davalı kooperatifin kök rapora yönelik itirazları . Bakırköy …. ATM …. e sayılı dosyaya sunulan bilirkişi raporu tarafların dosya kapsamındaki beyanları tapu kayıtları ve site yönetim planları çerçevesinde iptali talep edilen 8 nolu genel kurul kararı yönünden yeniden irdeleme ve değerlendirmeler:2016 hesap Yılı Olağan Genel Kurul Toplantı Tutanağının davaya konu iptali talep edilen ;16/05/2017 tarihinde düzenlenen … Sitesi Yapı Kooperatifi 2016 Yılı Olağan Genel Kurul Toplantı Tutanağının 8 nolu maddesinde;”2017 yılı çalışma programı ve tahmini bütçenin okunması, müzakereye açılması, oylanması maddesine geçildiği, aidatların tutanağa ekli bütçede yer aldığı şekilde her ayın sonuna kadar toplanmasını, ödeme yükümlülüğünü zamanında yerine getirmeyen ortaklardan aylık % 1,5 oranında gecikme zammı tahsil edilmesine 1 red oyuna karşılık 610 kabul oyu ile oy çokluğu ile karar verildiğini, kooperatif her ne kadar güvenlik hizmeti verse dahi işyerleri ile ilgili asli sorumluluğun işyeri sahiplerinde olduğu konusunda genel kurula bilgi verildiği Ek olarak yönetim kuruluna kat malikleri adına dava açma yetkisi ile sitenin kooperatif tüzel kişiliği aracılığı ile yönetilmesine ( güvenlik, temizlik vb hizmetlerin) devam edilmesine, kira gelirlerinin site genel hizmetlerinde kullanılmasına oy birliği ile karar verildiği, yönetim kuruluna huzur hakkı ödemelerinin bütçe kapsamında toplantı başına haftalık aşağıdaki net rakam + (AGİ) olacak şekilde ödenmesine oy birliği ile karar verildiği, buna göre Yönetim Kurulunun teklifi olan 6 iı A-B-C-D-E-F Blok ve 4 lü B-C-D ve Çarşı Bloklar için metrekare başına 0,80 kuruş, 4 lü A Blok ve ….Ada 3 Parsel, ….Ada 2 Parsel, 415 Ada 4 Parsel b Blok …Ada 4 Parsel Ada(1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13,14,15,16 (610-11- 12-13-14- 15- 16-17-18-19-20-21-414) ve …Ada 5 Parsel için metrekare başına 0,50 kuruş olmasına oy birliği ile karar alındığını, mahkemenin bilirkişi kuruluna yönelik yeniden yaptığı görevlendirmede,genel kurulun 8. Maddesinde yer alan tüm kararlar ile ilgili olarak bir değerlendirmenin yapılmadığı belirtilerek bu madde içinde alınan tüm kararların ayrı ayrı değerlendirilmesi ve incelenmesi istendiğini, tekrara yer vermemek için bilirkişi kurulu kök raporunda ayrıntılı olarak ve detayları ile irdelendiği üzere 8. Madde içinde yer alan” Davalı kooperatifin nevi değişitirerek işletme kooperatifi olmaması nedeniyle tahmini bütçe kalemi içinde yer alan yönetim kuruluna kat malikleri adına dava açma yetkisi ile, sitenin kooperatif tüzel kişiliği aracılığı ile yürütülmesine,[ güvenlik, temizlik v.b hizmetleri) kira gelirlerinin site genel hizmetlerinde kullanılmasına’ dair alınan kararın iptali gerekeceği yönündeki bilirkişi görüş ve kanaatimizin değişmediğini, ana sözleşme: paylar 8.Madde:” Bir ortaklık payının değeri ¨10.000 dir ortaklar en çok 1.000 pay taahhüt edebilirler. Ancak her ortağın en az 1 pay taahhüt etmesi zorunludur.”ortakların şahsi sorumlulukları 20. Madde “Her ortak kooperatifin borçlarına karşı,taahhüt ettiği pay tutarı kadar sorumludur.” ortaklık payı dışındaki ödemeler 21. Madde ” Ortaklar taahhüt ve tediye ettikleri ortaklık payı bedelleri dışında kooperatif amaçlarının gerçekleştirilmesini sağlamak üzere genel kurulca kararlaştırılacak miktarlardaki arsa, alt ve üst yapı, inşaat, ortak alan ve tesisler ile genel giderler katılım paylan taksitlerini ödemek zorundadırlar. “gene kurul gündemi: 1163 sayılı kooperatifler kanunun 46. Maddesinde düzenlendiği üzere gündemde olmayan maddeler genel kurulca görüşülemez 12/04/2017 tarihinde 18 sayılı yönetim kurulu kararı ile 16/05/2017 tarihinde yapılacak 2016 hesap yılı genel kurul gündem maddelerinin belirlendiği görülmüştür. Davaya konu iptali talep edilen 16/05/2017 tarihinde yapılacak 2016 hesap yılı genel kurul gündem maddelerinin saygı duruşu ve istiklal marşının okunması, 2016 dönemi yönetim kurulu yıllık çalışma raporunun okunması, 2016 dönemi denetim kurulu yıllık çalışma raporunun okunması, 2016 dönemi bilanço ve gelir gider farkı hesabının okunması, okunan raporlar ile bilanço ve gelir gider farkı hesabının müzakeresi ve oylanması, yönetim ve denetim kurullarının ayrı ayrı ibrası, 2017 yılı çalışma programı ve tahmini bütçenin okunması, müzakereye açılması ve oylanması ite bütçede fasıllar arası aktarma yapılması konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesi, site otoparkı için otopark yönetmeliği hazırlanması ve yönetmeliğin uygulanması ile sahipsiz araçların site dışına çıkarılması konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesi, site bünyesinde yer alan tuvaletlerin kiraya verilmesi hususunda yönetim kuruluna yetki verilmesi, …ada 5 parselde bulunan cami ve otopark alanı olarak tanımlanan taşınmaz ile ilgili olarak plan tadilatının yapılması ile inşaatın yapım yönteminin belirlenmesi ve yapılacak inşaat ile ilgili tüm kamu ve özel kurum ve kuruluşlar nezdinde taahhütname vermeye , sözleşme imzalamaya fesih etmeye, tapu dairelerinde gerekli işlemleri yapmak üzere yönetim kuruluna yetki verilmesi, dilek ve temenniler şeklinde, düzenlendiği görüldüğünü, 12 maddeden ibaret genel kurul gündeminde iptale konu 8 nolu gündem maddesinin ” 2017 yılı çalışma programı ve tahmini bütçenin okunması, müzakereye açılması ve oylanması İle bütçede fasıllar arası aktarma yapılması konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesine ilişkin olduğu kısacası yapı kooperatifi olan davalının 2017 yılı çalışmalarına ilişkin genel kurula sunulan 2017 yılı tahmini bütçesinin genel kurulca karara bağlanmasının görüşülüp konulaşacağı bir gündem maddesidir. Bu bağlamda anılan bu madde içinde sadece bu hususların görüşülüp karara bağlanması gerekirken, tahmini bütçe görüşmesi niteliğinde bulunmayan ‘Yönetim kuruluna kat malikleri adına dava açma yetkisi ile, sitenin kooperatif tüzel kişiliği aracılığı ile yürütülmesine,( güvenlik, temizlik v.b hizmetleri) kira gelirlerinin site genel hizmetlerinde kullanılmasına’ dair alınan kararın, 1163 sayılı kanunun 46. Maddesine açıkça aykırılık teşkil edeceğidir. somut davada 8 nolu gündem maddesinde de 2017 yılı tahmini bütçenin görüşülmesi maddesi olması nedeniyle Tahmini bütçe gündemi içinde olmayıp bu gündem maddesinde kararlaştırılan yönetim kuruluna kat malikleri adına dava açma yetkisi ile sitenin kooperatif tüzel kişiliği aracılığı ile yönetilmesine karar verilmesi yönündeki alınan kararın kanun, ana sözleşme ve objektif iyiniyet kurallarına aykırı olması nedeniyle iptal edilmesi gerekeceği , yönündeki kök rapordaki detayları ile tek tek açıkladığımız bilirkişi görüşümüzün değişmeyeceğidir. yapı kooperatifi olduğu gerek dosya kapsamı, gerek ana sözleşme ve gerekse tarafların kabulü ile sabit bulunan davalı kooperatifin, öncelikle kooperatif ana sözleşme değişikliğine gitmesi ve bu konuyu ayrı bir gündem maddesi olarak ele alarak genel kurulunda görüşmesi gerekeceğidir. Eşitlik ilkesi; 1163 sayılı kanunun 23. Maddesinde düzenlendiği üzere Ortaklar bu Kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde hak ve vecibelerde eşittirler. Kanunda tanımlanan bu eşitlik ilkesi mutlak bu bağlamda ortaklardan tahsil edilecek aidatların belirlenmesi ile ilgili hesaplamanın 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi ve ana sözleşmenin 61. maddesinde uygun olup “, olmadığının denetlenmesi gerekeceğidir. Davacı yanca ortakların eşit şekilde kullanımı ve faydasına açık kooperatifin sunduğu genel hizmetler nedeniyle oluşan genel giderlerin eşitlik ilkesi gereğince yine ortaklara eşit olarak paylaştırılması ve ortaklardan eşit tutarda aidat toplanması gerekirken, genel gider ödemesi adı altında toplanacak aidat tutarının ortaklar arasındaki eşitlik ilkesine aykırı olarak ortakların sahip oldukları işyeri m2 lerine göre aidat toplanmasına yönelik alınan kararın kanun ana sözleşme ve objektif iyi niyet kurallarına aykırılığı sebebiyle iptalini talep ettiği görülmüştür. Bu bağlamda iptale konu 8 nolu karar ile ortaklardan tahsil edilecek ödeme nevinin ve tahmini bütçede yer alap giderlerin, eşitlik prensibi çerçevesinde ister yararlansın isterse yararlanmasın tüm ortaklara aynı oranda, aynı miktarda yararlanmasını sağlayacak kooperatifin genel hizmet giderlerinden mi, şerefiye giderlerinden mi, yoksa üyeye tahsis edilen bağımsız bölümün m2 sine göre belirlenecek inşaat imalat giderlerinden mi olduğunun irdelenmesi ve belirlenmesi gerekeceğidir. Kooperatifi olan davalının ana sözleşmesinde belirtilen amacına yönelik inşaat imalat harcamaları, şerefiye bedellerinin tahsiline yönelik harcamalardan olmayıp! m2 bazlı inşaat i imalat harcama giderleri) tamamen kooperatifin kurulu bulunduğu alan içinde, bağımsız bölüm sahibi olan ortaklardan ( ister ortak olsun isterse olmasın) Kat mülkiyeti prensibi çerçevesinde bağımsız bölümler dışında kalan ortak alanların işletilmesi, bu bağlamda çalışan personellerin maaş ve Özlük hakları, SSK prim ödemeleri, ortak alan emlak vergisi, ortak alan tamir bakım gideri, ortak alan düzenleme gideri, kooperatif tüzel kişiliğinin yürütülmesine yönelik yönetim gideri, huzur hakları,güvenlik, otopark düzenlemesi vb gibi genel hizmet giderlerinin karşılanmasına yönelik ve site yönetimine dair faaliyetleri içerdiği, anılan tahmini bütçe gider kalemlerinden de açıkça anlaşıldığıdır. Bu bağlamda Yapı kooperatiflerinde tüm ortakların eşit yararlanacağı ve faydalanacağı genel gider,niteliğindeki harcamaların, aidat olarak üyelerden tahsilinin talep edilmesi halinde, ortaklardan talep edilecek aidat tutarının m2 ye göre değil tüm ortaklardan eşitlik prensibi gereğince eşit miktarda tahsil edilmesi gerekeceğidir. Bunun tek istisnasının da her bir ortağın sahip olacağı bağımsız bölümün inşaat imalat gider harcaması ile bağımsız bölümler arasındaki eşitsizliğin giderilmesini sağlamaya yönelik ^ şerefiye bedeli ödemelerinde bağımsız bölümün m2 sine durum ve konumuna göre ödemenin tahsil edilmesi gerekeceği ancak tüm ortakların eşit şekilde yararlanacağı genel yönetim giderleri harcamalarından her bir ortağa eşit şekilde ve aynı oranda aidat tahakkukun yapılması gerekeceğidir. Bir diğer değişle kooperatifin genel gider niteliğindeki tüm harcamalarına ortağın kullandığı kullanmadığı yararlandığı yararlanmadığına ve bağımsız bölümünün m2 büyüklüğüne bakılmaksızın kooperatif tüzel kişiliğinin genel gider niteliğindeki harcamalar toplamının tüm ortaklardan eşit şekilde tahsil edilmesi gerekeceği, davaya konu anılan kararla eşitlik ilkesine aykırı olarak genel gider harcamalarının ortaklardan m2 üzerinden aidat ödemesi belirlenemeyeceğidir. Ortak arasındaki eşitlik ilkesine aykırı olarak genel gider niteliğindeki ödemelerin m2 üzerinden alınmasına yönelik alınan kararın, kanun , ana sözleşme ve objektif iyi niyet kuralına aykırı olması nedeniyle iptal edilmesi gerekeceği, davalı kooperatifin daha önceki genel kurutlarında bu nitelikteki harcamaları anılan eşitlik prensibine aykırı olarak m2 ye aidat toplaması, kooperatifin 1163 sayılı kanunun 23. Maddesine aykırı olarak yaptığı bu düzenlemeyi ve uygulamanın benimsediğinden söz edilemeyeceği iptal edilmedikçe geçmişte alınan genel kurul kararlarının tüm ortakları o dönem içinde bağlayacağıdır. Bu nedenle de diğer dosyadan verilen bilirkişi görüş ve kanaatine bilirkişi kurulumuzca katılmanın mümkün olmayacağıdır. Davaya konu 8 nolu karar içindeki “Aidatların tutanağa ekli bütçede yer aldığı şekilde her ayın sonuna kadar toplanması, ödeme yükümlülüğünü zamanında yerine getirmeyen ortaklardan aylık % 1,5 oranında gecikme zammı tahsil edilmesine ” yönelik alınan karar He Yönetim kuruluna huzur hakkı ödemelerinin bütçe kapsamında toplantı başına haftalık aşağıdaki net rakam + (AGİ) olacak şekilde ödenmesine yönelik kararın ise kanun, ana sözleşme ve objektif iyi niyet İlkelerine aykırı olmadığının kabul edilmesi gerekeceğini bildirdikleri görülmüştür.
Davacının davalı kooperatifin üyesi olduğu ve taraflar arasında bu yönde uyuşmazlık bulunmadığı gibi dosyaya ibraz edilen genel kurul hazirun cetveli üzerinde yapılan incelemede davacının davalı kooperatifin hazirun cetvelinin 1981 sırasında kayıtlı 7006 nolu üyesi bulunduğu ve genel kurul toplantısına katılmış olduğu,buna göre kooperatif üyesi bulunan davacı şirketin, huzurdaki genel kurul kararlarının iptali davasını açma hakkı bulunmaktadır.
Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesine göre, dava açmaya yetkili olan kişilerin iptal davasını, toplantıyı kovalayan günden başlamak üzere bir ay içerisinde açmaları gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, bu sürenin geçmesinden sonra dava açma hakkı düşecektir.
6100 sayılı HMK 92/2 maddesi gereğince Süreler; hafta, ay veya yıl olarak belirlenmiş ise sürenin başladığı güne son hafta,ay veya yıl içindeki karşılık gelen tatil gününün saatinde 93/1 maddesine göre Resmî tatil günleri, süreye dâhildir. Sürenin son gününün resmî tatil gününe rastlaması hâlinde, süre tatili takip eden ilk iş gününün çalışma saati sonunda biteceğidir.
Davalı kooperatifin davaya konu 16/05/2017 tarihinde yapılan 2016 hesap yılı olağan genel kurulunda alınan kararlara karşı iptal isteminin, harç makbuzuna göre 15/06/2017 tarihinde açılmış olduğu dikkate alındığında , olağan genel kurulun iptal edilebilir nitelikteki kararları yönünden, iptali davasının yasanın öngördüğü şekilde toplantıyı kovalayan 1 aylık hak düşürücü süre içinde açılmıştır.
Dava dosyasına ibraz edilen 16/05/2017 tarihinde yapılan 2016 hesap yılı genel kurul tutanağı üzerinde yapılan incelemede ise davacı şirketin 2017 yılı tahmini bütçesinin görüşüldüğü 8 nolu karara muhalefet şerhini tutanağa koyduğu, anılan 8 nolu genel kurul kararına karşı oy verip ve muhalefet şerhini toplantı tutanağına geçiren davacı şirketin iptal edilebilir nitelikteki karar yönünden iptal davasını açma hakkının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, genel kurul kararlarının hukuken varlık ve geçerlilik kazanabilmesi için gerekli şartlar kanunda çeşitli hükümlerde düzenlenmiş olup; bir genel kurul kararı ilgili hükümlere ve bu hükümler çerçevesinde düzenlenmiş ana sözleşme hükümlerine veya iyiniyet kurallarına aykırılık taşıdığı takdirde hukuken sakatlanır. Yokluk, butlan, askıda hükümsüzlük ve iptal edilebilirlik şeklinde geçersizlik halleri ortaya çıkabilir. Somut olayda geçersizlik, iptal, yokluk ve butlandan bahsedildiği için söz konusu geçersizlik hallerini ve hangi hallerde uygulanacağını kısaca değerlendirmek faydalı olacaktır.
Anılan yaptırımlardan en ağırı olan yokluk bakımından, bir hukuki işlemin hukuka uygun olarak doğabilmesi için öngörülen kurucu nitelikteki emredici hükümlere aykırılık, işlemin kurucu unsurlarında eksikliğe yol açmakta ise işlemi yokluk ile sakatlayacaktır. Yok sayılan bir hukuki işlem şeklen dahi meydana gelmemiştir. Yokluğun tespiti her zaman ve herkes tarafından ileri sürülebilir ve yokluk kararı yalnızca açıklayıcı niteliktedir. Bu çerçevede, bir genel kurul kararının varlığından bahsedebilmek için iki unsur gerekir. Bunlardan ilki toplantı yapılması ve ikincisi toplantıda yeterli irade beyanları ile karar alınmasıdır. Bunlardan birisindeki eksiklik halinde hukuki işlem yani genel kurul kararı hiç doğmamış sayılır (Ayrıntılı bilgi için bkz. Erdoğan MOROGLU, Anonim Ortaklıkta Genel Kurul Kararlarının Hükümsüzlüğü, İstanbul 2014, s. 25 vd.) Uygulama ve öğretide sayılan ve genel kurul kararının yokluğuna yol açan başlıca örnekler şöyledir; genel kurula davet, yetkili kişi veya organlarca yapılmamış veya TTK’daki istisna dışında davet yapılmaksızın toplantı yapılmış ve karar alınmışsa, ya da oylama yapılmaksızın karar alınmışsa, genel kurul toplantısı yapılmaksızın karar alınmışsa yokluk yaptırımı uygulanır. Hükümet komiserinin bulunmadığı bir toplantıda alınan kararlar, komiserce imzalanmamış bir tutanakta yer alan karar yine yoklukla maluldür. Nisap bakımından aykırılıklar da genel kabule göre yokluğa sebebiyet vermektedir. Mevcut olmayan pay adedince mevcut oy nisap bakımından alınan kararların geçerliliğine etki ediyor ise, diğer bir ifade ile söz konusu oylar mevcut olmadan yeter sayı sağlanamıyorsa bu hâlde kanunda öngörülen yeter sayıda irade beyanı bulunmadığı için işlem yoklukla malul olacaktır.
“Kavram olarak yokluk; bir hukuki işlemin doğabilmesi için öngörülen ve kurucu nitelikte olan emredici hükümlere aykırılık halidir. Bu aykırılık, işlemin unsurlarında eksikliğe yol açar ve işlemi “yokluk” ile sakat hale getirir. Yok sayılanı, şeklen dahi meydana gelmemiştir. Yokluk, bunu ileri sürme konusunda hukuki menfaati bulunan herkes tarafından her zaman ileri sürülebilir ve tespit ettirilebilir, hâkim tarafından da re’sen dikkate alınır. Mahkemenin vereceği tespit hükmü, bu durumu açıklayıcı niteliktedir.
Kooperatifler hukukundaki emredici hükümlere göre, genel kurul kararlarının oluşabilmesi için iki kurucu unsur gereklidir: Birincisi genel kurul toplantısı yapılması, İkincisi toplantıda karar alınmasıdır. Bunların birisindeki eksiklik halinde, işlem ( karar ) hiç doğmamış sayılır; yani baştan itibaren yoktur. Örneğin, karar alınmadığı halde alınmış gibi gösterilirse veya Bakanlık temsilcisinin toplantıda bulunmaması halinde işlem, yoklukla sakat olacaktır.
Butlan ise; bir işlemin, konusuna ilişkin emredici hükümlere aykırı olması halidir. Eş söyleyişle, bir işlemin konusu; kanuna, ahlaka, adaba, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı ya da, imkânsız ise, bu işlem batıldır. Yokluktaki gibi, butlanda da kesin geçersizlik söz konusudur; hâkim bunu re’sen göz önünde bulundurur ve herkes bu geçersizliği, iptal davasında öngörülen bir aylık süreyle bağlı olmaksızın ileri sürebilir ve tespit ettirebilir. Yokluk ve butlan arasında sonuçları değil, sebepleri bakımından farklılık bulunmaktadır.
İptal yaptırımı açısından, dava açılmasının maddi hukuka ilişkin şartlarından ilki ise ortada bir genel kurul kararının bulunmasıdır. Ortada şeklen dahi geçerli bir genel kurul kararı yok ise bu halde yokluk yaptırımı ile karşılaşılır. İkinci olarak kararın kanuna, ana sözleşmeye veya dürüstlük kuralına aykırılık taşıması iptal için gerekli bir diğer maddi hukuk şartıdır. Üçüncü olarak aranacak şart ise karar ile aykırılık arasında illiyet bağı bulunmasıdır.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45/2. maddesi, “genel kurul sözleşmede gösterilen şekil ve surette toplantıya çağrılır. Toplantı nisabı sözleşmede gösterilir. Ancak yapı kooperatiflerinin genel kurul toplantısında ortakların en az 1/4 ünün şahsen veya temsilen hazır bulunmaları şarttır.” hükmünü; aynı Kanun’un 51/1. maddesi ise “Kanun veya anasözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça, genel kurul kararlarında ve seçimlerde oyların yarıdan bir fazlasına itibar olunur” hükmünü; anasözleşmenin 33. maddesinin 1. fıkrası “Genel kurulun toplanabilmesi ve gündemdeki konuları görüşebilmesi için, kooperatife kayıtlı ortaklardan genel kurula katılma hakkına sahip olanların en az 1/4’ünün şahsen veya temsilen toplantıda hazır bulunması gerekir.” hükmünü; 2. fıkrası ise “Genel kurulda kararlar, ortaklar cetvelinde imzası bulunanların yarıdan fazlasının oyu ile alınır.” hükmünü içermektedir. Anılan hükümler emredici nitelikte olup, bu hükümlere aykırılık teşkil eden genel kurul kararları,6098 sayılı TBK’nın 26 ve 27. maddeleri hükümlerine göre mutlak butlanla batıldır ve mutlak butlan nedenleri tarafların istek ya da itirazları olmasa dahi hakim tarafından resen nazara alınır.
16/05/2017 tarihinde düzenlenen … Sitesi Yapı Kooperatifi 2016 Yılı Olağan Genel Kurul Toplantı Tutanağının 8 nolu maddesinde;
“2017 yılı çalışma programı ve tahmini bütçenin okunması, müzakereye açılması, oylanması maddesine geçildiği,
-Aidatların tutanağa ekli bütçede yer aldığı şekilde her ayın sonuna kadar toplanmasını, ödeme yükümlülüğünü zamanında yerine getirmeyen ortaklardan aylık % 1,5 oranında gecikme zammı tahsil edilmesine 1 red oyuna karşılık 610 kabul oyu ile oy çokluğu ile karar verildiği,
-Kooperatif her ne kadar güvenlik hizmeti verse dahi işyerleri ile ilgili asli sorumluluğun işyeri sahiplerinde olduğu konusunda genel kurula bilgi verildiği Ek olarak yönetim kuruluna kat malikleri adına dava açma yetkisi ile sitenin kooperatif tüzel kişiliği aracılığı ile yönetilmesine ( güvenlik, temizlik vb hizmetlerin) devam edilmesine, kira gelirlerinin site genel hizmetlerinde kullanılmasına oy birliği ile karar verildiği,
-Yönetim kuruluna huzur hakkı ödemelerinin bütçe kapsamında toplantı başına haftalık aşağıdaki net rakam + (AGİ) olacak şekilde ödenmesine oy birliği ile karar verildiği,
Buna göre Yönetim Kurulunun teklifi olan 6 lı A-B-C-D-E-F Blok ve 4 lü B-C-D ve Çarşı Bloklar için metrekare başına 0,80 kuruş, 4 lü A Blok ve…. Ada 3 Parsel, …. Ada….Parsel, …. Ada …. Parsel b Blok …. Ada…. Parsel Ada (1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13, 14, 15, 16 (610-11-12-13-14-15-16-17- 18-19-20-21-414) ve …Ada 5 Parsel için metrekare başına 0,50 kuruş olmasına oy birliği ile karar alındı denmiş ise de davacı ve diğer 3 ortağın alınan karara muhalefet şerhi koymuş olduğu,
Bütçede fasıllar arası aktarma yetkisi konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesi maddesinde yönetim kurulu aidatlardan her hangi bir artış olmamasına geçen yıl ödenen metrekare başı birim fiyatları aynı şekilde devam etmesine karar verilmiş,
Bu gündem maddesine …. Otomotiv A.Ş., davacı ….Tekstil ve Deri Sanayi A.Ş., …Gıda San. Tic. A.Ş. ile ….’nun şerh koymuş olduğu görülmüştür.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;İptale konu 20106 hesap yılına ait genel kurulda davalı kooperatifin ,ana sözleşme değişikliği ( nevi değişikliği) ile işletme kooperatifine dönüşmesine yönelik gündem maddesi konulmadığı gibi ana sözleşme değişikliğine dair karar alınmadığı,işletme kooperatifine dönüşen konut yapı kooperatifinin, site işletme kooperatifi ana sözleşme hükümleri kapsamında 634 sayılı kat mülkiyeti kanununa göre yetki verildiğinde ancak site yönetimini üstlenmelerinin mümkün olabileceği, Yapı Kooperatifi olan davalı kooperatifin, işletme kooperatifine dönüşmediğinden kat mülkiyeti kanunu kapsamında site toplu yönetimi ve idaresi dahilinde verilmesi gereken hizmetler karşılığı site yönetimi gibi hareket edemeyeceği, çap örneğine göre davacı şirkete ait olduğu anlaşılan ….İlçesi, ….Mahallesi, ….Ada, …. Parselde yer alan E Blok binanın, aynı ada-parselde yer alan C Blok bina komşuluğunda müstakil konumda bulunduğu, Tapu müdürlüğünden gelen, tüm tapu kayıtları ve ekli 15 adet site yönetim planı gereğince, davalı kooperatif bünyesinde, birden fazla parselden oluşan bu taşınmazlara yönelik olarak her bir taşınmaz parseli için birden fazla site yönetim planının düzenlendiği,…. Toplu Yapı Site Yönetim planının bulunmadığı,site yönetim planlarında , parsel bazında ortak yerlerin genel giderleri, bakım, onarım, güvenlik harcamalarının bu yönetim planları dahilinde kat maliklerinden toplanmasına karar verildiği ve yönetim planlarından anlaşıldığı üzere, ya o taşınmaza ilişkin bağımsız kat maliklerinin kuracağı yönetim ve denetim kurulunca yada kurulmuş veya kurulacak…. Site İşletme Kooperatifi Yönetim Kurulu eliyle yapılacağının kararlaştırıldığı,iptale konu 2017 hesap yılı çalışma programı, tahmini bütçenin görüşülmesine ilişkin 8 nolu gündem maddesinde, …….. ….ayi Sitesi Yapı Kooperatifinin 2017 yılına ilişkin tahmini bütçesi görüşülmesi gerekirken , ana sözleşme değişikliğinin yapılması ve kat malikleri toplantısına yönelik ayrı bir gündem maddesi oluşturulup…. Toplu Yapı Site Planının kat maliklerince kabulü sağlanmadan ve yapı kooperatifinin, ana sözleşme değişikliği ile nevi değişikliğine giderek işletme kooperatifine dönüşmeden ,yapı kooperatifi tahmini bütçe kalemi içinde ” yönetim kuruluna kat malikleri adına dava açma yetkisi ile sitenin kooperatif tüzel kişiliği aracılığı ile yürütülmesine (güvenlik, temizlik v.b hizmetlerin) . kira gelirlerinin site genel hizmetlerinde kullanılmasına dair alınan kararın kanun . ana sözleşme ve objektif iyiniyet kurallarına aykırı olması nedeniyle iptal edilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın kısmen KABUL kısmen REDDİ ile; davalı kooperatifin 16/05/2017 tarihli olağan genel kurulunda, 2017 hesap yılı çalışma programı tahmini bütçenin görüşülmesine ilişkin 8 nolu gündem maddesinde, yapı kooperatifi tahmini bütçe kalemi içinde yer alan “Yönetim kuruluna kat malikleri adına dava açma yetkisi ile sitenin kooperatif tüzel kişiliği aracılığı ile yürütülmesine (güvenlik, temizlik v.b.hizmetleri) kira gelirlerinin site genel hizmetlerinde kullanılmasına” dair alınan kararın kanun, ana sözleşme, iyi niyet kurallarına aykırı olması nedeni ile İPTALİNE,
2-Davacının,fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken ¨44,40 peşin harcın davacı tarafından yatırılan ¨ 31,40 ‘den mahsubu ile bakiye ¨13,00 harcın davalıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 12 tebligat+posta ücreti ¨160,55, iki bilirkişi inceleme ücreti ¨ 7.000,00 olmak üzere toplam ¨7.160,55 yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına(1/2) göre hesaplanan ¨3.580,27’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen kısım üzerinden hesap edilen ¨2.725,00 ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen kısım üzerinden hesap edilen ¨2.725,00 ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafından peşin olarak yatırılan ¨894,80 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekillerinin yüzlerine karşı oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı.24/01/2019

BAŞKAN …
☪e-imzalıdır.☪
ÜYE …
☪e-imzalıdır.☪
ÜYE …
☪e-imzalıdır.☪
KÂTİP 135165
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”