Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/514 E. 2018/812 K. 10.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/514 Esas
KARAR NO : 2018/812

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2017
KARAR TARİHİ : 10/07/2018
K.YAZIM TARİHİ : 26/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasında ticari satıma ilişkin akdi ilişki bulunduğunu, müvekkilinin bu ilişki kapsamında davalıya sattığı mal bedelinden kaynaklanan 3.918,72 TL borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ve duruşmadaki beyanlarında özetle;davacı ile davalının 07/06/2016 tarihinde 07/06/2017-06/06/2017 tarihleri arasında uygulanacak alım- satım sözleşmesi akdettiklerini, davacının Beşiktaş … Noterliği vasıtasıyla keşide ettiği 18/01/2017 tarihli 20/01/2017 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi haksız olarak feshetmesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, müvekkilinin 17/03/2017 tarihi itibariyle sadece fiyat farkından kaynaklanan zararının 3.754,83 TL olduğunu, bu tarihten sonra zararın devam edeceğini, müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını, hatta alacaklı olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava,İİK 67 vd md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talepli
Celp olunan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının tetkikinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine 30/01/2017 tarihli mutabakat formu ve cari hesap bakiyesinden kaynaklanan 3.918,71 TL AA + 37,68 TL işlemiş faizden ibaret toplam 3.956,40 TL alacağın tahsili istemiyle ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 24/04/2017 tarihinde tebellüğ eden borçluyu temsilen vekilinin 27/04/2017 tarihinde (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile ” alacaklı görünen tarafın alım-satım sözleşmesini haksız olarak feshettiğini , borçlu görünen müvekkili şirketin bu fesih nedeniyle fiyat farkından doğan 3.754,83 TL zararının bulunduğunu, davacının 3.956,40 TL tutarındaki alacağı hakkında takas mahsup yapıldığını” beyanla borca ve tüm ferilerine itiraz ettiği, itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline 03/05/2017 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin 30/05/2017 tarihinde (yasal süre içinde) mahkememize müracaatla iş bu itirazın iptali davasını ikame ettiği ,
Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasında alım-satım sözleşmesinin haksız yere feshedilip feshedilmediği , davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip dayanağı fatura/cari hesap ekstresi nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
Takip ve davanın dayanağı olan ve taraflar arasında akdedilen 07/06/2016 tarihli Alım Satım Sözleşmesi’nin tetkikinde;
“Madde 2- Sözleşme Konusu:
Sözleşmenin 1 nolu ekinde nitelik ve nicelikleri belirtilen ve alıcı tarafından belirlenecek olan Uluslararası kalite standartlarına uygun ve T.C. sınırları içerisinde kullanılma ve ithal edilme izni olan ve ayrıca mülkiyeti satıcıya ait olan menkul malların ürünlerin sözleşmede belirtilen şart ve hükümlere uygun bir şekilde alım-satım ve tarafların hak ve yükümlülüklerin tespitidir.
Madde 3- Hak ve yükümlülükler:
a.) Satıcının sipariş talebine olumsuz yanıt vermesi halinde, işbu sözleşmenin diğer hükümleri uygulama alanı bulur ve özellikle satıcı, alıcının ürünleri kendisi dışındaki diğer 3. şahıslardan almasından kaynaklı her türlü zarar ve ziyan ile gecikmeden dolayı sorumlu olur. Diğer yandan alıcı, satıcıya karşı mutlak bir satın alma taahhüdünde bulunmamaktadır.

d) İşbu sözleşmenin 1 nolu ekinde belirtilen alım satım bedelleri, işbu sözleşme süresince sabittir. Ancak, sadece devlet müdahaleli çay, şeker gibi malzemeler de USD bazında alman A4 kağıdının birim fiyatları taraflarca 6 ayda bir defa olmak üzere değerlendirilecektir.
j.) Satıcı, işbu sözleşmenin imza tarihinden sonra işbu sözleşmeye konu ürünler ile ilgili olarak herhangi bir kampanya düzenler ise alıcıyı da kampanyaya dahil etmek ve kampanya kapsamında 3. Şahıslara sağladığı her türlü menfaati alıcıya da sağlamak zorundadır. Diğer yandan satıcı düzenleyeceği diğer kampanyalarla ilgili olarak alıcıyı düzenli ve yazılı bir şekilde bilgilendirecektir. Keza satıcı işbu sözleşmeye konu ürünlerle ilgili olarak üretici firmaların indirim yapması ve benzeri maliyeti düşüren gelişmeleri, işbu sözleşmeye konu alım-satım bedeline aynen yansıtılacak ve gerekirse alıcı lehine oluşan farklar, satıcı tarafından alıcıya iade dilecek ve satıcının alacaklarından tak ve mahsup edilecektir. İşbu maddeye aykırılık halinde, alıcı işbu sözleşmeyi haklı nedenlerle ve derhal feshedebilecek ve hak kayıplarını işbu sözleşmenin diğer düzenlemeleri saklı kalmak kaydıyla talep edecektir.
Madde 4- Sözleşmenin Süresi ve Feshi:
a. İşbu sözleşme 07.06.2016-07.06.2017 tarihleri arasında yürürlükle kalacaktır,
b. İşbu sözleşmedeki taraflara derhal veya haklı nedenle fesih hakkı tanıyan hükümler saklı kalmak kaydıyla, taraflardan birinin, işbu sözleşme hükümlerinden herhangi birini ihlal etmesi halinde, diğer taraf söz konusu ihlalin giderilmesini karşı tarafa yazılı olarak ihbar edecektir. İhlalin 15 gün içerisinde giderilmemesi halinde, diğer taraf işbu sözleşmeyi her türlü hak ve talepleri saklı kalmak kaydıyla, derhal fesih hakkına haiz olacaktır.
c. Alıcı sözleşme dönemi içerisindeki herhangi bir zamanda, en az 15 gün önceden yazılı bildirimde bulunmak koşuluyla; herhangi bir tazminat, kar kaybı veya hangi ad altında olursa olsun, herhangi bir bedel ödemeksizin, sözleşmeyi nedensiz olarak, tek taraflı feshetme hakkına sahiptir. Ancak satıcı alıcının talebine bağlı olarak, sözleşmenin feshedilmesinden sonra, ürünler ile ilgili olarak farklı bir firma ile yeni bir sözleşme yapılıncaya kadar, aynı şartlarla ürün teslim etmeye devam edebilecektir. Diğer yandan işbu sözleşmenin herhangi hır nedenle sona ermesi halinde, satıcı işbu sözleşmenin ifâsı için yapmış olduğu yatırım, ekipman, masraf ve benzeri olgular için alıcıdan herhangi hir talepte bulunmayacağını, kabul beyan ve taahhüt eder.
Madde 5- Teminat:
a. Satıcının alıcı nezdindeki her türlü hak ve alacağı, satıcının işbu sözleşme de üstlendiği edimlerin teminatı olarak kabul edilecektir.
b. Teminat, işbu sözleşmede belirtilen diğer düzenlemeler saklı kalmak kaydıylu, aşağıda belirtilen durumların ve benzerlerinin gerçekleşmesi halinde, hiçbir ihtar ve ihbara gerek kalmaksızın alıcı tarafından gelir olarak kaydedilir. Gelir olarak kaydedilen teminat, hiçbir şekilde,satıcının gerek kendi gerekse de 3. Şahıslara ilişkin borçlarına, mahsup edilmez.
Satıcının yükümlülüklerini kısmen veya tamamen veya süresinde getirmemesi,
Satıcını edimlerin ifasından vazgeçmesi ve edimlerin süreni içinde ifa edilemeyeceğinin alıcı tarafından tespit edilmesi,
Satıcının işbu sözleşmeden kaynaklanan hak alacak, borç ve yükümlülüklerini alıcının yazılı onayı olmaksızın devir veya temlik etmesi,
Satıcının yapılan ihtara rağmen sözleşmeye aykırı durumu gidermemesi.
Madde 6- Diğer Hükümler:
g. Mücbir Sebepler; Tarafların yangın, su baskım, deprem, heyelan, salgın hastalıklar, savaş hali, yaygın şiddet olayları, idari mercilerin kararları, sabotaj gibi iradeleri dışında oluşan ve öngörülmeyen mücbir sebepler nedeniyle işbu sözleşme hükümlerini yerme getirmemeleri durumu sözleşmenin ihlali anlamına gelmez. Bu sürenin 7 günü geçmesi halinde, sözleşmenin durumu taraflarca görüşülerek karar bağlanacaktır, Taraflar sözleşme hakkında müştereken bir karar varamadıkları takdirde, tek taraflı beyan ile işbu sözleşmeden kaynaklanan haklarına halel gelmemek kaydıyla, mücbir sebebe bağlı fesih nedeniyle tazminat talep etme hakkı olmaksızın, sözleşmeyi feshedebilir. ” hükümlerini içerdiği görülmüştür.

Davacı tarafından davalıya gönderilen 18.01.20I7 tarihli Beşiktaş … .Noterliği’nin … yevmiye nolu ihtarname ile; ‘ Haziran ayı itibariyle yenilenen sözleşmemizin işleyişi aşağıda izah edeceğim sebeplerden dolayı an itibariyle imkansız hale gelmiştir.
1- Haziran 2016 MB satış kuru 2.93,66 11, idi. Artış % 28
2- 11.11.2016 (tarihli) Resmi Gazete’de 2016/ 9422 İthalat rejimi kararı ile büro ve kırtasiye tüketim ürünlerine % l7-25 aralığında ek vergi uygulamasına başlanmıştır
3- Ülkemizde fiili olağan üstü durum ilan edilmiştir
4- Sözleşmemiz mad. 6 mad g bendi içeriği savaş hali, yaygın şiddet olaydan, idari merci kararları(olağan üstü hal uygulaması) hayata geçmesi,
5-1-2-3-4 mad. çerçevesinde sözleşme içeriği ürünlerin fiyatlarında ve satış şartlarında anormal artışların olması neticesinde, Sn. … ile yazışmalarımızdan da görüleceği üzere, Aralık başı itibariyle fiyatların revizesine yönelik mailimin hali hazırda sonuçlandırılmaması.
Bu şartlar ve olumsuz durumlar ülkemizde yaşanan herkes tarafından bilindiği halde, sözleşme şartlarını dayatma tutumunuz bizleri her geçen zaman daha da zarar sokmaktadır. bilerek ve isteyerek karşı tarafı zarara uğratmak hukukla haksız fiil olarak adlandırılmaktadır.
… Haziran 2016 başlangıç sözleşmemizi 20.01.2017 tarihi itibariyle tek taraflı fesih ettiğimi ihbar ederim . 18.01.2017 tarihi itibariyle alacağım olan 37.629,17 TL’nin üzerindeki tüm haklarım saklı kalmak kaydıyla borcun vadesinde ödenmesini ihtaren bildiririm ” denilmiştir.

Davalı vekili tarafından davacıya gönderilen 27.01.2017 tarih Bakırköy …. Noterliği’nin … Yevm. nolu ihtarnamesi ile;” Fesih iradeniz hukuka, somut gerçeklere, objektif dürüstlük kurallarına ve müvekkil şirket de akdetmiş olduğunuz sözleşmeye açıkça aykırıdır. Olağanüstü hal ilanı ve uygulaması mücbir sebep teşkil etmediği gibi, olağanüstü halin ilan edildiği ve uygulandığı tarihten hu zamana kadar sözleşmesel yükümlülüklerini de ifa ettiniz. Diğer yandan ithalat rejimleri kararları ilk kez uygulanmadığı gibi akdetmiş olduğumuz sözleşmenin 3.d mad. sözleşmenin ekinde belirtilen alım-satım bedellerinin sözleşme süre- since sabit olduğunu, sadece devlet müdahaleli çay şeker gibi malzemeler ile dolar bazlı alınan A4 kağıdının birim fiyatlarının 6 ayda bir defa olmak üzere değerlendirileceği düzenlenmiştir. Keza akdetmiş olduğunuz sözleşmenin 3.b mad ile sözleşmenin içeriğini anladığınızı, en küçük teferruata kadar herşeye vakıf olduğunuzu, sözleşmenin imzalanmasından sonra belirtilen hususların aksini ileri sürmeyeceğinizi taahhüt etmiş bulunmaktasınız. Yine sözleşmenin 6 mad benzer düzenlemeler (Belirtilenlerle sınır olmamak kaydıyla, örneğin sözleşmenin akdinden önce tüm hususların incelendiği, sözleşmenin esaslı olan veya olmayan noktalarını etki- leyebilecek tüm şartların yerinde araştırılıp, öğrenildiği, sözleşmenin tüm yasal, genel ve yerel şart ve koşullar bilinerek ve gerekli teknik ve idari bilgilere sahip olunarak akdedildiği vs ) yer almaktadır.
Sonuç olarak hukuka, somut gerçeklere, objektif dürüstlük kurallarına ve müvekkil şırker ile akdetmiş olduğunuz sözleşmeye açıkça aykırı olan fesih iradeniz sözleşmenin 5b mad. düzenlendiği gibi satıcının muhatabın edimlerinin ifadan vazgeçmesidir ki ; bu durumda sözleşmenin 5a mad. ile teminat olarak düzenlenen her türlü hak ve alacağınız hiçbir ihtar veya ihbara gerek kalmaksızın gelir olarak kaydedilebilir ve hiçbir şekilde satıcının muhatabın diğer borçlarına mahsup edilemeyebilir. Keza sözleşmenin haksız bir şekilde feshedilmesinden doğan veya ileride doğabilecek her türlü menfi veya müspet veya dolaylı ve doğrudan zararlarında tazmin yoluna gidilecek ve bu uğurda yapılacak her türlü masraf vekalet ücreti vesair giderler muhataba yükletilecektir” denilerek sözleşmenin feshinin haksız olduğu ve zararın kendilerine yansıtılacağı ihtaren bildirilmiştir.
Dava konusu alacağın varlığı ve miktarının tespiti hususunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
SMMM …. tarafından tarafların ticari defter ve kayıtları ile dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 25/04/2018 tarihli raporda;
“Taraflarca ibraz edilen 2017 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun bir şekilde açılış kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, ticari defterlerinin taraflar lehine delil niteliğinin bulunduğu,
Taraflar arasında ;davacı tarafından davalıya Kırtasiye Malzemesi vb. satışı yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğu, 07.06.2016 tarihli Alım-Satım Sözleşmesi ile davacının davalıya satış yapacağı ürünlerin fiyatlarının 07.06.2016-07.06.2017 tarihlerini kapsayan I yıl için sabitlendiği,
Davacının ticari defterlerine göre, icra takip tarihinde davacı …’nün, davalı … Liman Hizmetleri ve Lojist. San Ve Tic. A.Ş.’den 3.918,72 TL alacaklı olduğu,
Davalının ticari defterlerine göre, icra takip tarihinde davalının davacıya 3.918,38 TL borçlu olduğu, yanlar arasında sadece 0,34 krş fark olmakla, davacının davalıdan 3,918,72 TL alacaklı olduğundan bahsedilebileceği” belirtilmiştir.
Davacının, davalı/borçlu aleyhine 30/01/2017 tarihli mutabakat formu ve cari hesap bakiye- sinden kaynaklanan 3.918,71 TL AA + 37,68 TL işlemiş faizden ibaret toplam 3.956,40 TL alacağın tahsili istemiyle ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 24/04/2017 tarihinde tebellüğ eden borçluyu temsilen vekilinin 27/04/2017 tarihinde (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile “davacının sözleşmeyi haksız feshi sonucu yüksek fiyatla alım yapmasından ve fiyat farkından kaynaklanan zararını mahsup ettiği” yönünde itirazda bulunduğu, ancak toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre; davacının sözleşmenin kuruluşu sırasında davalı tarafa verdiği fiyatların piyasanın çok altında kaldığı, döviz kurundaki aşırı artış ve ülkemizde olağanüstü hal ilanı da gözetildiğinde küçük çapta bir işletme olan davacıdan zarara uğrama pahasına, sözleşmede belirlenen şartlarla satış yapmasının ve sözleşmenin devam ettiresinin beklenemeyeceği ve sözleşmenin feshinin haklı nedene dayandığı sonucuna varılmış, açılan davanın 3.918,71 TL’lik asıl alacak miktarı ile sınırlandırıldığı ve davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 3.918,71 TL (asıl) alacaklı olduğu tespit edilmekle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 3.918,72 TL lik borca vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren yıllık % 9 oranında yasal faiz uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/ borçlunun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 267,69 TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 66.93 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 19.78 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 180.98 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (1.000,00 TL bilirkişi ücreti + 80,30 TL posta/ tebligat/ müzekkereden ibaret ) 1.080,30 TL yargılama gideri ile ( 31,40 TL başvuru harcı + 66.93 TL peşin nispi harç + 4,60 TL vekalet harcından ibaret ) toplam 102.93 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.)Davalı tarafça sarf olunan 20,00 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili Av. …, davalı vekili Av. …. ‘ın yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/07/2018

Katip …

Hakim …