Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/466 E. 2018/1253 K. 05.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/466 Esas
KARAR NO : 2018/1253

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/05/2017
KARAR TARİHİ : 05/12/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili ile davalı arasında süregelen ticari ilişkinin bulunduğunu, davalı tarafından 17/02/2017 ve 20/02/2017 tarihli fatura bedellerini ödememesi nedeniyle Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, borçlunun haksız olarak itiraz ettiğini, itirazın iptaline ve % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya karşı cevabında, müvekkilinin müşterisinden almış olduğu siparişin imalatı için davacıdan bir kısım kumaş siparişi verdiğini, siparişin parti parti teslim edildiğini, davacı tarafından gönderilen kumaşların üretime hazırlık aşamasına kadar açılmadığını, üretim aşamasında kumaşların üzerinde delikler bulunduğunun tespit edildiğini, davacı şirketin yetkilileri tarafından kumaşların bağımsız bir işletmeye çekilmesi kendilerinin kontrol edecekleri talimatı üzerine söz konusu kumaşları … San. ve Dış Tic. A.Ş. ‘nin adresine sevk edildiğini, müvekkilinin ayıp ihbarını takiben davacı adına iade faturası kesildiğini, müvekkilinin yeniden kumaş imalatı yaptırdığını, bu nedenle zarara uğradığını, davacının ayıplı ifası nedeniyle dava açma saklı kalmak üzere davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında icra takibine konu olan faturaların düzenlendiği bu fatura içeriğindeki malların davalıya teslim edildiği konusunda ihtilaf mevcut değildir. Davalı teslim edilen bu malların ayıplı olduğunu iddia etmektedir. Davalı tarafından iddiaya dayanak olan kumaşların ayıplı olduğuna dair herhangi bir tespit raporu ibraz edilmemiştir. Kumaşların …. San. ve Dış Tic. A.Ş.’de bulunduğu iddia edilmiş olup taraf vekilleri ile dava dışı …… firmasının adresine gidildiğinde ayıplı kumaşların bulunmadığı tespit edilmiştir. Davalının iddiası olan kumaşlardaki delik ayıbı kontrol makinesinde çıplak gözle inceleme ile anlaşılabilecek nitelikte ayıp olarak değerlendirilmiştir. Davalı ayıp ihbarının sözlü olarak yapıldığını iddia etmesi sebebiyle dinlenen tanıklar kumaşların ayıplı olduğunu, kesimhaneye gönderildikten sonra ayıbın tespit edildiğini ve davacıya ihbar edildiğini beyan etmişlerse de davalının ayıba ilişkin somut delilinin olmadığı, ayıp ihbarında bulunulduğuna dair tanık dışında bir delilin bulunmadığı, takip konusu olan faturaların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu anlaşıldığından davalı ayıp iddiasını ispat edememiştir.
Davalı ayıp iddiası konusunda yemin deliline de dayanmış olup davacı yemin teklifini kabul ettiğinden davacı şirket yetkilisi huzurda davalıya teslim edilen kumaşların ayıplı olmadığı, davalının ayıp ihbarında bulunmadığı ve kumaşların ….San. ve Dış Tic. A.Ş.’ye teslim edilmesi konusunda talimatı olmadığına dair yemin eda etmiş olduğundan davalının ayıp iddiası reddedilmiştir.
Davalı ve davacının ticari defterleri incelendiğinde HMK 222. maddesi gereğince lehine delil olma özelliğine sahip olduğu tespit edilmiş olup davalının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalının davacıya borçlu olmadığı aksine davacıdan 6.273,68 TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerinde davacının takip konusu alacağına dayanak yaptığı faturaların tümünün kayıtlı olduğu, taraflar arasındaki cari hesap farkının davalının 03/03/2017 – 10/03/2017 tarihli faturalarından kaynaklandığı , bu faturaların ayıp iddiası ile davalı tarafından düzenlenen faturalar olduğu, davalı tarafından ayıp iddiası ve iade ispat edilemediğinden bu faturalar dikkate alınmaksızın davacının ticari defterleri ve davalının defterleri ile uyumlu olan 25.347,63 TL alacağın varlığı tespit edilmiş olduğundan bu miktar üzerinden itirazın iptaline, alacak likit olması sebebiyle % 20 icra inkar tazminatına, reddedilen 12.121,41 TL’nin davacının hesap kaydına göre de ödenmiş olduğu anlaşıldığından bu miktar üzerinden % 20 kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiştir.
davacının alacağı ispatlanmış olup itirazın iptaline ve alacak likit olduğundan % 20 icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün….. esas sayılı dosyasından yapılan takibin 25.347,63 TL üzerinden itirazın iptaline,
2-Takip tarihinden itibaren % 9 ‘u aşmamak üzere takibin devamına,
3- 25.347,63 TL üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Reddedilen 12.151,41 TL üzerinden % 20 kötü niyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Alınması gerekli 1.731,50 TL harçtan peşin alınan 647 TL peşin harcın mahsubu ile 1.084,50 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 3.041,72 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan 678,40 TL harç, 130 TL tebligat müzekkere gideri, 1.200 TL bilirkişi ücreti toplamı 2.008,40 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,

Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/12/2018
Katip …

Hakim …