Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/305 E. 2018/552 K. 08.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/305 Esas
KARAR NO : 2018/552

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/03/2017
KARAR TARİHİ : 08/05/2018
K. YAZIM TARİHİ : 18/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirkete Nak- liyat Emtia Sigortası Abonman Sözleşmesi ile sigortalı olan dava dışı … Tic. Aş. Nin …firmasına satmış olduğu emtianın 13 paletinin davalı şirket tarafından taşındığı sırada hasara uğradığını, ekspertiz çalışması sonucu tespit olunan 1.899,98 Euro (5.799,87 TL) hasar bedelinin 19/11/2015 tarihinde sigortalıya ödendiğini, söz konusu hasardan taşımı işini gerçekleştiren davalı taşıyıcının sorumlu olduğunu , rücu talebini içerir yazının sonuçsuz kalması üzerine davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının takip ve davaya konu ettiği hasarın neden kaynaklandığı, neye ilişkin olduğu hususunun ekspertiz raporundan anlaşılamadığını, söz konusu hasar nedeniyle müvekkilinin tazminat sorumluluğunun doğmadığını, rücuen tazminat istemiyle başlatılan takibin haksız itirazlarının yerinde olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.

Dava; taşıma sözleşmesi kapsamında davacının sigortalısına ait emtiada oluşan hasarın rücuen tazmini istemiyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.

Celp olunan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine rücuen tazminat amacıyla 5.799,87 TL AA + 220,24 TL işlemiş faizden ibaret toplam 6.020,11 TL alacağın tahsili istemiyle 31/03/2017 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 11/04/2017 tarihinde tebellüğ eden borçlunun 12/04/2017 tarihinde (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile ” alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun ve tazminat sorumluluğunun bulunmadığı”ndan bahisle borca , faize faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki itilafın, davacının sigortalısına ait emtianın davalı tarafça taşınması sırasında hasara uğrayıp uğramadığı, sigortalıya ödenen hasar bedelinin davalıya rücu koşullarının oluşup oluşmadığı, davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplandığı hususunda toplandığı tespit edilmiş ve taraflar uyuşmazlığın sulh ve arabuluculuk yoluyla çözümü hususunda teşvik edilmiş ise de; bu yönde talep ve başvuru bulunmadığından tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Takip ve dava konusu alacağın dayanağı olan cari hesap ekstresi, ticaret sicili kayıtları, taraf- larca dayanılan diğer yazılı deliller celp edilmiş, dava konusu alacağın varlığı ve miktarın tespiti hususunda rapor aldırılmak üzere tarafların dosya üzerinde bilirkişi incelemesine karar verilmiştir.
Taşıma ve Lojistik Öğretim Üyesi Dr. …. ve Mali Müşavir Öğr. Gör. …tarafından dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 22/03/2018 tarihli raporda;
”Somut olayda sigorta poliçesi, ödeme belgesi, temlik hükümlerini havi ibraname içeriği ve sigorta ekspertiz raporu ile sigortalının satış teslim şekli birlikte değerlendirildiğinde davacının aktif husumete ehil olduğu,
Davacının toplam gerçekleşen zarar bakımından %50 müşterek sigorta yaptığı ve meydana gelen zararın %50 kısmını tazmin ettiği gözetilerek yaptığı ödeme ile sınırlı halefiyete ve rücuen tazmin talebine hakkı olduğu,
Hasar ve kısmi zayi zararının taşıma sürecinde ve CMR m.17 ve devamı hükümlerine göre taşıyıcının sorumluluğunu gerektirir şekilde meydana geldiği,
Oluşan zararda yükleme-istifleme ve ambalaj yetersizliğinin de en az taşıma süreci faaliyetleri kadar etkili olduğu gözetilerek CMR m. 17/5 gereği eşit kusurlu olmalarının somut olaya uygun olacağı,
Hesaplanan zararın 3.799,96 EURO miktarında, davacının sorumlu olduğu zararın %50 müşterek sigorta hükümlerine göre 1.899,98 EUR karşılığı 5.799,87 TL olduğu ve bunu ödemiş bulunduğu,
Zarar hesabında sigorta ekspertiz raporunun kadri marufunda somut olaya uygun hesaplama yaptığının kabul edildiği,
Davacının sigortalısı ile davalının da eşit kusurlu olduğu gözetildiğinde 2.899,94 TL tazminattan davalının sorumlu tutulabileceği,
Takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi hesaplanabileceği ” hususu belirtilmiştir.

Davacının 5.799,87 TL AA + 220,24 TL işlemiş faizden ibaret toplam 6.020,11 TL alacağın tahsili istemiyle 31/03/2017 tarihinde ilamsız takibe giriştiği, yapılan yargılamanın sonunda tahsili gereken alacağının 5.799,87 TL olduğu, takip öncesi faiz talebinin yerinde olmadığı, dava konusu alacağın yargılama gerektirdiği ve likit alacak niteliği taşımadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 6.020,11 TL lik borcun 2.899,94 TL lık kısmına vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2.md gereğince TC Merkez Bankası tarafından kısa vadeli avans kredilerine uygulanan faiz oranları dikkate alınarak yıllık % 10,50 ve değişen oranlarda basit usulde (3095 S.K. Md 3.) temerrüt faizi uygulanmasına,
Yasal şartlar oluşmadığından davacı lehine icra/inkar tazminatı takdirine yer olmadığına,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 198,09 TL karar harcından mahkememiz vez- nesine yatırılan 102,81 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 30,10 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 65,18 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (1.000,00 TL bilirkişi ücreti + 119,10 TL posta/tebligat/ müzekkereden ibaret ) 1.119,10 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 537,16 TL’si ile ( 31,40 TL başvuru harcı + 102,81 TL peşin nispi harç + 4,60 TL vekalet harcından ibaret ) toplam 138,61 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin dava- lıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı ,davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/05/2018

Katip …

Hakim …