Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/245 E. 2018/734 K. 26.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/245 Esas
KARAR NO : 2018/734

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 10/03/2017
KARAR TARİHİ : 26/06/2018
K. YAZIM TARİHİ : 29/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki gereğince müvekkilinin davalı taraftan cari hesap alacağının bulunduğunu, alacağın ödenmemesi üzerine davalı/borçlu aleyhine Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile icra takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla iti- razın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; elektronik aletlerin ticareti ile iştigal eden müvekkilinin uzun yıllardır taşıma sektöründe faaliyet gösteren davalı şirket ile ticari ilişkide bulunduğunu, müvekkilinin davalı tarafça sunulan hizmet bedellerinin tamamını zama- nında ödedikten sonra mallarını teslim aldığını, bakiye borcunun bulunmadığını,alacağın dayanağını oluşturan faturanın tebliğ edilmediğini, davacı tarafça başlatılan takibin haksız, itirazın ise yerinde olduğunu beyanla davanın reddini savunduğu,aynıca kötü niyetle takip başlatan davacının % 20 den az olmamak üzere tazminat ile mahkumiyetini istemiştir.
Dava; İİK 67 vd md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının tetkikinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine cari hesaptan kaynaklanan 2.000,86 USD (fatura) alacağının tahsili istemiyle 24/10/2016 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 07/11/2016 tarihinde tebellüğ eden borçlunun 19/01/2015 tarihinde (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile ” alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle “borca , faize faiz oranına ve tüm ferilerine ” itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki itilafın; aralarında akdi ilişki bulunup bulunmadığı, ne tür bir ilişki bu- lunduğu, davacının takip ve dava tarihi itibariyle faturaya/cari hesaba dayalı borç nedeniyle dava- lıdan alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplandığı tespit edilmiş ve taraflar uyuşmazlığın sulh ve arabuluculuk yoluyla çözümü için teşvik edilmiş ise de;bu yönde talep ve başvuru bulunmadığından tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Her ne kadar iş bu dava mahkememizde ikame olunmuş ise de ;emsal nitelikteki Yargıtay 11. HD’nin 2015/326 Esas, 2015/5496 Karar nolu 20/04/2018 tarihli ilamında vurgulandığına üzere,
“6762 sayılı Türk Ticaret Yasası’nın 4. maddesine eklenen fıkrada, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığı’nca, bu Yasa’nın dördüncü kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin ihtilaflara bakmak ve Asliye derecesinde olmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemeleri’nin kurulacağı, bu mahkemelerin yargı çevresinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirleneceği” hususunun düzenlendiği,
6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Yasası’nın 5/2. Maddesinde de “bir yerde Asliye Ticaret Mahke- mesi varsa, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevi içinde bulunan ve 4’üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca Ticaret Mahkemesi’nde görülecek diğer işlere Asliye Ticaret Mahkemesi’nde bakılacağı, bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mah- kemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca, Asliye Ticaret Mahkemeleri’nden biri veya birkaçı münhasıran bu kanundan ve diğer kanunlardan doğan Deniz Ticaretine ve Deniz Sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilece- ği”nin hüküm altına alındığı ve bu hükmün 6762 sayılı Yasa’nın 4. maddesine eklenen fıkra ile aynı mahiyette olduğu, bu durumda 6762 sayılı Yasa zamanında anılan yasal düzenleme doğrultusunda alınan Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 24/03/2005 tarih ve … sayılı kararı geçerli olup bu tür davalara Denizcilik İhtisas Mahkemesi bulunmayan yerlerde Ticaret Mahkemesi varsa 1 numaralı Ticaret Mahkemesi, Ticaret Mahkemesi yok ise 1 numaralı Asliye Hukuk Mahke- mesi’nin Denizcilik İhtisas Mahkemesi olarak görevlendirildiğinin bu kararda belirlendiği, Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatlı Ticaret Mahkemesi ile diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisi olduğu, Denizcilik İhtisas Mahkemesi’nin görev alanın tayininde davanın değerinin değil uyuşmazlığın deniz ticaretinden kaynaklanıp kaynaklanmadığının esas olduğu,
Somut olayda, davacı tarafından başlatılan icra takibine konu alacağın deniz taşımasından kaynaklı demuraj bedeline ilişkin olduğu, uyuşmazlığın çözümünde 6102 sayılı yeni TTK’nın “Deniz Ticareti Sözleşmeleri” başlıklı 1119 vd. maddelerinin hükümlerinin uygulanması gerektiği, davanın görülüp sonuçlandırılmasının Denizcilik İhtisas Mahkemesi’nin görevine girdiği, kamu düzeninden sayılan mahkemenin görevi hususunun HMK 114/1-c md de dava şartları arasında düzenlendiği , taraflarca ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alınmakla görevsizlik kararı verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesi’nin görevli olduğuna,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahke- memize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,

3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin ihtarına,
5- Yargılama gideri ve harçların nihai karar ile birlikte değerlendirilmesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere Davacı/Vekili Av. … , Davalı/Vekili Av. …’in yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/06/2018

Katip …

Hakim …