Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/172 E. 2018/745 K. 29.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/172 Esas
KARAR NO : 2018/745

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/07/2013
KARAR TARİHİ : 29/06/2018
K.YAZIM TARİHİ : 06/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas sırasına kayıtlı dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin ….. Kargo’da çalıştığı dönemde davalı bankanın ….Şubesi’nde TR…. IBAN numaralı hesabı açtığını, …. Kargo tarafından bu hesabın üzerinde tasarruf yetkisi vermeye zor- landığını, ancak müvekkilinin iş sözleşmesinin …. Kargo tarafından 05/06/2012 tarihinde haksız surette feshi yoluyla işten çıkarıldığını, müvekkilinin azilname düzenleyerek vekaletname ile … Kargo’ya verdiği banka hesabı üzerindeki tüm yetkilerini geri aldığını, bu azilnameyi ….bank nez- dindeki hesapta tasarruf yapılmaması için davalı …’a da ilettiğini, azilnamenin 05/06/2012 tarihinde saat 15.00 civarında elden bankaya ulaştırıldığını, ancak bankanın bu anda müvekkilini bek- lettiğini, …. Kargo’ya haber vererek gelip hesap üzerinde tasarruf etme fırsatı tanıdığını, müvek- kilinin azil dilekçesini gecikmeli olarak işleme koyduğunu, azilnamenin gecikmeli de olsa bankaya ulaştığı anda banka hesabında en az 10.000,00 TL olduğunun banka hesabı ekstresinin celbi ile anlaşılacağını, davalı bankanın müvekkilinin hesabında yetkisiz olduğunu bildiği halde ….. Kar- go’nun tasarruf yapmasına izin verdiğini ve banka hesabındaki parayı … Kargo’ya ödediklerini beyanla şimdilik 10.000,00 TL alacağın 05/06/2012 tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tah- siline karar verilmesini talep ve dava etmiş , 27/01/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 59.572,44 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile duruşmadaki beyanlarında ; davaya konu işlemin 05/06/ 2012 tarihinde gerçekleştiğini, davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, davacının he- sabında meydana gelen dava konusu işlemi banka hesabını sorguladığında öğrendiğini dava dilekçesi ile ikrar ettiğini, banka hesabı sorgulandığında dava konusu işlemin miktarı ve mahiyetinin net ve likit olarak görüldüğünü, davacının davasını ikame ettiği tarihte alacağın miktarını net ve kesin olarak bildiğini, belirsiz alacak davası şeklinde bu davanın açılamayacağını, azilname ulaştıktan sonra işlem yapılmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonunda tesis olunan ….Esas…. Karar nolu 24/02/2015 tarihli ilam ile ” davacı tarafından düzenlenen azilname 05/06/2012 tarihinde şubeye ulaştığı halde ihbar olunan …. Kargo’ya 06/06/2012 tarihinde havale yapıldığı, davacının hesabından havale yapılan miktarın davacı banka tarafından gönderilen eksterelerde mevcut olduğu, davacının bu miktar üzerinden ıslah dilekçesi ibraz ettiği” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz etmiştir.
Yargıtay …. HD’nce yapılan temyiz incelemesi sonunda tesis edilen …. Esas, …. Karar nolu ve 02/03/2016 tarihli ilamda :
” Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK 4/f maddesinde “Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava” olduğu, yasa’nın 5/1 maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesinin tüm ticari davalara bakmakla görevli” bulunduğu, 6100 sayılı HMK 114/c maddesinde “mahkemenin görevli olması”nın dava şartı olarak öngörüldüğü HMK 115/2 maddesinde de “mahkemenin, dava şartı noksanlığını tespit etmesi durumunda davanın usulden reddine” karar vereceği düzenlenmiştir.
Uyuşmazlık taraflar arasındaki Bankacılık işleminde kaynaklanmakta olup, Asliye Ticaret Mahkemesinin görev alanında bulunduğundan yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir” denileerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bakırköy … AHM’nin …. Esas sırasına kaydedilen dosya üzerinden yapılan yargılama sonunda hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda tesis olunan …. karar nolu 28/12/2016 tarihli ilamı ile “mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine “karar verilmiş, süresi içindeki talep ve başvuru üzerine dosya mahkememiz esasına kaydedilmiştir.
Toplanan deliller ve dosyadaki bilgi ve belgeler göre mahkememizce yapılan yargılama so- nunda ; davacının iş bu davanın dayanağı olan azilnameyi Kocaeli … Noterliği huzurunda 05/06/2012 günü saat 15:02 ‘de düzenlediği, davacı ile ve tanık beyanlarına göre, azilnamenin aynı gün 15:00- 15:10 arasında bankanın İzmit şubesi’ne elden teslim edildiği, davalı vekilinin 2. Cevap dilekçe- sindeki beyanlarına göre ise 03.45 ‘de davalı bankaya ulaştığı, sonuçta azilnamenin 05/06/2012 günü davalı bankaya teslim edildiğinin kabulünün gerektiği, celp ve ibraz edilen hesap ekstresine göre dava konusu paranın azilnamenin tesliminden bir gün sonra 06/06/2012 tarihinde davalı banka tarafından dava dışı …. Kargo Servisi’nin hesabına havale yoluyla ve hukuka aykırı şekilde aktarıldığı, bu surette davacının hesabında meydana gelen azalmadan davalı bankanın sorumlu olduğu sonucuna varılmakla sübuta eren davanın kabulüne karar verilmiş,aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜNE,
Dava konusu 59.572,44 TL’nin 05/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine ,

2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 4.069,39 TL karar harcından mahke- memiz veznesine yatırılan 170,80 TL peşin nispi harç ile 846,58 Tl tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 3.052,01 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,

3-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükteki Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 6.902,97 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

4- a.) Davacı tarafından sarf olunan (950,00 TL bilirkişi ücreti +218,40 TL tebligat,müzekkere ve postadan ibaret) 1.168,40 TL yargılama gideri ile davacı tarafından yatırılan ( 24,30 TL başvuru harcı +170,80 TL peşin nispi harç + 3,75 TL vekalet harcı+846,58 TL tamamlama harcından ibaret) 1.045,43 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine dair,

Davacı/Vekili Av. … ile Davalı/Vekili Av. …’in yüzüne karşı, tebliğden itibaren 15 gün içinde Yargıtay’a gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılacak dilekçe ile temyiz yolu açık üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/06/2018

Katip …

Hakim …