Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/171 E. 2018/1119 K. 05.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/171 Esas
KARAR NO : 2018/1119

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/02/2017
KARAR TARİHİ : 05/11/2018
K.YAZIM TARİHİ : 26/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili ile davalı şirket arasında ticari ilişki kurulduğunu, müvekkilinin fatura alacağına dayalı olarak Bakırköy … İcra Müdürlüğünün…. Esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, borçlunun haksız olarak itiraz ettiğini, itirazın iptali ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya karış cevabında, müvekkili ile davacı arasında 2015 yılından itibaren inşaat malzemeleri alım satımına ilişkin ticari ilişki bulunduğunu, takibe konu olan alacağın davacının ticari defter ve kayıtları usulüne uygun tutulmamasından, müvekkili tarafından yapılan ödemelerin ticari defter ve kayıtlara eksik yansıtılmasından kaynaklandığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı fatura alacağına ilişkin talepte bulunmuştur, bu nedenle tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, davacının 2015 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliği bulunmadığı, inceleme günü Usb bellek içerisinde verildiği ifade edilen 2016 yılı ticari defterlerinin eksik olduğu ve 2017 yılları ticari defterlerinin sunulmadığı, davalının ise 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait ticari defterlerinin HMK 222 ve TTK’nın 64/3 maddesi gereğince usulüne uygun tutulduğu, sahibi lehine delil niteliğinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Davalının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalının davacıya borcu bulunmadığı, aksine davalının davacıdan 3.604,23 TL alacaklı olduğu, davacının cari hesap hareketlerine göre dava dışı …hesabına 09/02/2016 tarihi ile açıklama yazılmadan 30.000 TL ve 21/09/2016 tarihinde “….hesabına mahsuben” açıklamalı 10.000 TL tutarında yatırılan havale işleminin davalıya cari hesabına alacak olarak kaydedildiği, bunun yanı sıra 21/04/2016 tarihli 2.240,01 TL tutarında 14/06/2016 tarihli 37.264,47 TL tutarında ve 16/06/2016 tarihli 189 TL tutarında ki e-faturaların davalı tarafın defter ve belge kayıtlarında görülmemesi nedeniyle faturaların içeriğinin yerine getirilip getirilmediği ispata muhtaç olup, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 52.025,28 TL alacaklı olduğunu ispat edememiştir.
Davacı delil listesinde yemin deliline dayanmış olduğundan bu husus mahkemece resen davacıya hatırlatılmış, davacı yemin teklifinde bulunduğunu beyan ederek yemin metnini mahkemeye ibraz etmiştir, davalı şirket yetkilisi yemin teklifini kabul ederek, davacı şirkete takip konusu faturalara ilişkin borcunun bulunmadığına dair yemin eda etmesi sebebiyle, davacı iddiasını ispatlayamadığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harcın peşin alınan 887.47 TL harçtan mahsubu ile bakiye 851,57 TL’nin talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 6.072,78 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılıp kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/11/2018

Katip …

Hakim …