Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/13 E. 2018/344 K. 28.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/13 Esas
KARAR NO : 2018/344

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/01/2017
KARAR TARİHİ : 28/03/2018
K. YAZIM TARİHİ : 09/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirket ta- rafından verilen hizmetlere ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine davalı borçlu aleyhine Ba- kırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, ödeme emrinin 04/11/2016 tarihinde borçluya tebliği edildiğini, 11/11/2016 tarihinde borca itiraz edildiğini, ancak borçlunun aynı gün takip çıkış tutarı olan 36.935,00 TL’yi müvekkilinin hesabına haricen ödediğini, icra vekalet ücreti ve masraflarının ödenmediği beyanla, vekalet ücretinin 3/4’ü ve takip masrafları bakımından 5.172.80 TL itibari ile itirazın iptalini, davalı tarafın % 20 oranından az olma- mak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; dava ve takip konusu borcun davacı şirkete haricen ödendiğini, takip kesinleşmeden borç ilişkisinin sona erdiğini, itirazın haksız olmadığını, davacının dava konusu taleplerini itirazın iptali davasına konu olamayacak talepleri olduğunu, beyanla davanın reddini savunmuş, müvekkili lehine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.

Dava; İİK 67 vd md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.

Celp olunan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasının tetki- kinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine cari hesaptan kaynaklanan 36.935,00 TL asıl alacağın tahsili istemiyle 02/11/2016 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 04/11/2016 tarihinde tebellüğ eden borçlunun 11/11/2016 tarihinde (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile “alacaklı görünen şirkete böyle bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle borca, imzaya işlemiş faize ve ferilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.

Dava konusu ihtilafın, takip ve dava konusu ticari ilişki kapsamında davacının alacağının bu- lunup bulunmadığı, takip tarihi itibari ile tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplan- dığı tespit edilmiş ve taraflar uyuşmazlığın sulh ve arabuluculuk yoluyla çözümü için teşvik edilmiş ise de; bu yönde talep ve başvuru bulunmadığından tahkikat aşamasına geçilmiştir.

Takip ve dava konusu alacağın dayanağı olan cari hesap ektresi, ticaret sicili kayıtları, taraflarca dayanılan diğer yazılı deliller celp edilmiş, dava konusu alacağın varlığı ve miktarın tespiti hususunda rapor aldırılmak üzere tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesine karar verilmiştir.

SMMM …tarafından dosya ve tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 25/01/2018 tarihli raporda;
”Davacının lehine delil niteliği bulunan ticari defterlerine göre takip tarihi (18/10/2016) itiba- riyle davacının davalıdan 23.670,98TL alacaklı olduğu,
Davalının 02/03/2017 tarihli cevap dilekçesinde; “iki taraf arasında mutabakat sağlanmadığı, bu uyuşmazlıklar giderilmeden, davacı yanın icra takibine başladığını, müvekkil şirket, mutabık kal- madığı bedelden dolayı başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, tarafların ticari defterleri incelen- diğinde, açıklanan uyuşmazlıkların daha net anlaşılacağını, işbu uyuşmazlığın, bilirkişi incelemesine muhtaç olduğu”nu beyan etmesine, davalı taraf ile yapılan telefon görüşmeleri ve mail yazışmalarına rağmen müteaddit defalar istenilen evrakların inceleme için bilirkişiye sunulmadığı,
Dosya münderecatında davacının dava dilekçesi eklerinde sunulan, dava konusu uyuşmazlık nedeni olan faturalar incelendiğinde davacı tarafından davalıya fatura içeriğindeki emtiaların teslim edildiği,
Yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde takip tarihi itibariyle davacının davalından 23.670,98-TL alacaklı olduğu ” hususu belirtilmiştir.

Davacı tarafça başlatılan takibin ve açılan davanın takip öncesi faiz miktarını içermediği, davacı talebinin sadece cari hesaptan kaynaklanan 23.670,98 TL asıl alacağa ilişkin olduğu, toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre yapılan yargılama sonunda ; davacının takip tarihi itibariyle, davalıdan 23.670,98 TL alacaklı olduğu,takip konusu (asıl) alacak ve takip sonrası faiz türü ve oranı yönünden talepte fazlalık ve yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı tarafın likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği takip anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üze- rinden takibine girişilen 23.670,98 TL’lik borca vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2.md gereğince TC Merkez Bankası tarafından kısa vadeli avans kredilerine uygulanan faiz oranları dikkate alınarak (01/01/2015 sonrası) % 10,50 oranında basit usulde ( 3095 S.K. Md 3.) temerrüt faizi uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/ borçlu- nun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine

2- Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 1.616,96 TL karar harcından mahke- memiz veznesine yatırılan 285,90 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan toplam 118,35 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.212,71 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,

3- a.) Davacı tarafından sarf olunan ( 31,40 TL başvurma harcı + 285,90 TL peşin nispi harç + 4,60 TL vekalet harcından ibaret ) 321,90 TL harç ile ( 700,00 TL bilirkişi ücreti + 141,80 posta/ tebligat/müzekkereden ibaret ) 841,80 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine

4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av.Kan ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.840,52 TL vekalet ücretinin davalı taraftan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2018

Katip …

Hakim …