Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1205 E. 2020/226 K. 06.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1205 Esas
KARAR NO : 2020/226

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/12/2017
KARAR TARİHİ : 06/03/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile duruşmadaki beyanlarında özetle;31/03/2008 tarihinde , … plakalı (arkasında … plakalı dorse takılı ) kamyonun Bilecik istikametinden Sa- karya istikametine seyri sırasında şerit ihlali yapması sonucu karşı istikametten gelen …’ın sevk ve idaresindeki …. plakalı araç ile kafa kafaya çarpıştığını, kaza sonucu …’ın vefat ettiğini, olayla ilgili olarak davalı taraf sürücüsü hakkında Sakarya … Ağır Ceza Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası üzerinden açılan kamu davası sırasında ATK Trafik İh- tisas Dairesi’nden aldırılan 21/01/ 2009 tarih ve …. nolu rapora göre sanık sürücü …’ın asli kusurlu, …’ın kusursuz olduğunun tespit edildiğini ve mahkemece sanığın cezalan- dırılmasına karar verildiğini, …’ın ölümünden önce yolcu otobüsü şoförü olarak çalıştı- ğını ve elde ettiği geliri ile kendisinin ve ailesinin geçimini sağladığını, ölümü ile davacı eşi ile çocuklarının desteğinden mahrum kaldıklarını, kazaya sebebiyet veren aracın trafik sigortacısı duru- mundaki davalıya 04/09/2008 tarihli dilekçe ve ekli belgelerle müracaat edildiğini , …. nolu hasar dosyasının açıldığını, davalı şirketin 24/04/2009 tarih 6300 sayılı cevabi yazıları ile ” …’ın ölümü nedeniyle yaptırılan aktüerya hesabında destekten yoksun kalma tazmi- natının çıkmadığı”ndan bahisle tazminat talebinin reddedildiğini, bu talebin red gerekçesi olarak da “maaş bağlanması” durumunun açıklandığını ,davalı şirketin KTK 97 md gereğince temerrüde düş- tüğünü beyanla olay tarihindeki sigorta limiti dahilinde BK 53 md gereği her bir davacı için 50,00 TL olmak üzere toplam 150,00 TL destek tazminatının davalının red cevabını verdiği 24/04/2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini,yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; kazaya karıştığı bildirilen … plakalı aracın …. nolu ZMMS poliçesi gereğince müvekkili şirket tarafından teminat altına alındığını, davacıların tazminat talebinin zaman aşımına uğradığını,kazanın oluşu- munda sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu belirten raporu kabul etmediklerini, davaya konu kazanın iş kazası olduğunu , talebin SGK’na karşı yönetilmesi ve SGK tarafından ödenen peşin ser- maye değerinin tenzil edilmesi gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla faiz başlangıç tarihinin dava tarihi ve faiz türünün yasal faiz olması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, BK 53/3 md ne dayalı olup haksız fiil nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
Dava konusu kazaya karışan… plakalı araç kaza tarihi itibariyle dava dışı ….’a ait olup …. nolu ZMMS poliçesi gereğince davalı … şirketi tarafından teminat altına alınmıştır.
Söz konusu olay ile ilgili olarak davalı taraf sürücüsü … hakkında taksirle bir kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet verme suçundan cezalandırılması talebiyle Sakarya … Ağır Ceza Mahkemesi’nde … Esas sayılı kamu davası açılmıştır.
ATK Trafik İhtisas Dairesi’nce Sakarya Ağır Ceza Mahkemesi dosyasına sunulan 21/01/2009 tarih …. nolu raporda ;31/03/2008 günü saat 21:45 sıralarında sanık …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı çekici ile arkasında … plakalı dorse takılı olduğu halde Bilecik istikametinden Sakarya istikametine seyretmekte iken, olay mahalline geldiğinde şerit ihlalinde bulunarak karşı yönden gelen sürücü … yöneti- mindeki … plakalı otobüs ile çarpıştığı, kaza sonucu otobüs sürücüsü …’ın vefat ettiği, birden fazla kişinin yaralandığı, olayın meydana geldiği yerde iki yönlü yolun geniş- liğinin 7 metre, zeminin asfalt kaplama ve kuru olduğu, Sakarya istikametine göre yolun sağında ban- ket devamında servis yolu bulunduğu, vaktin gece , görüşün far ışıkları altında açık olduğu, çarpış- manın Bilecik yönüne göre yolun sağ şeridi içerisinde meydana geldiği, sanığın ‘idaresindeki vasıta ile seyrine devam ettiği sırada aracında tekleme meydana geldiğini, o nedenle yan yola girdiğini, olay meydana geldiğinde tamircilerin solda bulunması nedeniyle sola doğru döndüğünü, iki yol arasında yükselti olması nedeniyle aracın yükseldiğini, aracın yüksekten düşmesi üzerine direksiyon hakimiyetini ve şuurunu kaybettiğini, karşıdan gelen otobüs ile çarpıştıklarını, olay anında 20-30 km hızla seyrettiğini ” beyan ettiği, belirtilen mahal ve şartlarda meydana geldiği anlaşılan olayda ; sanık- sürücü idaresindeki vasıta ile servis yolunu takiben seyretmekte iken , uygun olmayan mahalde sola doğru doğrultu değiştirmek suretiyle ana yola giriş yapması neticesi aracının kontrolünü kaybettiği, karşıdan gelen vasıtaya yakın mesafede yolun sağına geçtiği, bu haliyle karşıdan gelen vasıtanın önünü kapatarak olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiği , kuralla aykırı ,dikkatsiz ve tedbirsizce hareket ettiği, olayın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğu, müteveffa sürücü (…) idaresindeki vasıta ile sağ şeridi takiben seyrettiği, seyrine göre sol tarafta kalan servis yolunu takiben aracın aniden ve yakın mesafede ana yola giriş yapıp sol şerdi ihlal etmesi neticesi meydana gelen olay üzerine etken, hatalı tutum ve davranışı bulunmadığından sonuçta atfı kabil kusurunun olmadığı” tespit edilmiştir.
Sakarya …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonunda ; (davalı taraf sürücüsü ) sanık …’ın dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu bir kişinin ölümüne ve hakkında davacı olan birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet verdiği anlaşıldığından eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nun 85/2 ,62/1 md gereğince neticeten 3 yıl 4 ay hapis ile cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm temyizde onama ile 13/12/2012 tarihinde kesinleşmiştir.
Nüfus kayıtları, müteveffanın sigortalılık kayıtları, hak sahiplerine ödenen peşin sermaye de- ğerlerine ilişkin belgeler , ZMMS poliçesi, davacıların başvurusu üzerine davalı … şirketince açılan hasar dosyası, ödeme belgeleri vs deliller toplanmış, SED araştırması yapılmış, davacıların destekten yoksun kalmaya bağlı maddi zararlarının tespiti hususunda rapor aldırılmak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi …. tarafından düzenlenen 28/12/2018 tarihli kök ve 15/11/2019 tarihli ek rapora göre ; SGK ‘dan ödenen ilk peşin değerli gelirin mahsubu sonucu müteveffanın oğulları …. ve …. ın tazmini gereken destekten yoksun kalma zararının bulunmadığı, davacı eş … için 132.543.23 TL destek tazminatı hesaplandığı anlaşılmıştır.
Davacılar vekili 29/11/2019 tarihli dilekçesi ile , 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 53. Maddesi gereğince, davacı … yönünden dava dilekçesinde 50,00 TL olarak sınırladıkları tazminat talebini 132.493,23 TL artırarak 132.543.23 TL’ye çıkarmış, eksik harcı tamamlamıştır.
Toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre yapılan yargılama sonunda ; dava ko- nusu kazada davacıların murisi …’ın vefat ettiği, kazanın oluşumunda davalı taraf sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu, müteveffa’nın atfı kabil kusurunun bulunmadığı, davacı eş …’ın eşinin vefatına bağlı destekten yoksun kalma zararı nedeniyle bakiye 132.493,23 TL tazminat alacağının bulunduğu, söz konusu alacağa davalı … şirketinin “tazminat çıkmamıştır” gerekçesiyle red cevabi verdiği 29/04/2009 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği, SGK ‘dan ödenen ilk peşin değerli gelirin mahsubu sonucu müteveffanın çocukları …. ve ….’ın tazmini gereken zararlarının bulunmadığı anlaşılmakla ,davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasının KABULÜNE, davacılar … ve …. tarafından açılan davanın reddine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-A- Davacı … tarafından davalı … A.Ş. Aleyhine açılan maddi tazminat davasının KABULÜNE,
Davacı … için tespit ve takdir olunan destekten yoksun kalmaya ilişkin 132.543,23 TL maddi tazminatın davalıdan tahsil edilerek adı geçen davalıya ödenmesine,
Hüküm altına alınan maddi tazminata temerrüt tarihi olan 24/04/2009 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
B-Davacılar …. ve …. tarafından davalı … A.Ş. aleyhine açılan maddi tazminat davasının REDDİNE ,

2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 9.054,02 TL karar harcından peşin alınan 31,40 TL karar harcı + 454,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 8.568,62 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafça yatırılan 31.40 TL başvuru harcı + 31,40 TL karar ve ilam harcı + 4.60 TL vekalet harcı + 454,00 TL ıslah harcından ibaret toplam 521,40 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,

3-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı … lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükteki Av. Kan ve AAÜT gereğince takdir olunan 16.541,61 TL vekalet üc- retinin davalıdan tahsil edilerek adı geçen davacıya ödenmesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre yürürlükteki Av. Kan ve AAÜT gereğince takdir olunan 100,00 TL vekalet ücretinin davacılar ….. ve ….’dan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,

4- a.) Davacı … tarafından sarf olunan 700,00 TL bilirkişi ücreti + 261,45 TL posta tebligat müzekkereden ibaret toplam 961,45 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
Davacılar …. ve …. ile davalı tarafından ayrıca sarf olunmuş yargı- lama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine dair,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacılar vekilinin yüzüne karşı ,davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı . 06/03/2020

Katip …

Hakim …