Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1202 E. 2022/1016 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1202
KARAR NO : 2022/1016

DAVA :Menfi Tespit-istirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2017
KARAR TARİHİ : 19/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit-İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile Davaya konu çekin keşideciden alınarak genel merkeze gönderilmek üzere … kargoya verildiğini, fakat …. kargo da çekler kaybolduğunu, çeklerin kaybolduğunu düşünen müvekkilinin çeklerin takibe konulmasından sonra çalındığını anladığını, çeklerin kaybolması üzerine çeklerin iptali amacı ile Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile davada ödemeden men kararı aldığını, kaybolan çekin sahte ciro ile cirolandığını, müvekkilinin …. Tic.Ltd.Şti. ile hiçbir ilişkisinin bulunmadığını, alacaklı olduğunu iddia eden … Tic. Ltd. Şti. kimyevi madde sattığı düşünüldüğünde piyasada genel olarak çek ile satılması ve bu kadar uzun vadeli çek kabulünün pek mümkün olmadığını, söz konusu fatura kesildiği iddia edilen malzemeler … ürünleri USD cinsinden satıldığını, bunu satan kişiler tarafından nakit veya çok kısa vade çekler talep edildiğini, alacaklı olduğunu iddia eden ve çeki elinde bulunduran yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre elinde bu malı aldığına ve satışını yaptığına dair mal teslimini ispatlaması gerektiğini, … Tiç. Ltd. Şti. ile davalılar arasında bir işbirliği olduğunu, … ‘nin kötü niyetli olarak hareket ettiğini, söz konusu çekin istirdadına, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, davalıya aleyhine % 20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesi ile müvekkili şirketin dava konusu çeki, diğer davalı …. Tic, Ltd. Şti.’ye yapmış olduğu mal satışı karşılığında ciro zinciri tam olarak almış olup, iyiniyetli üçüncü kişi durumunda olduğunu ve meşru hamil olduğunu, müvekkili şirketin toptan ve parekende satışları bulunduğunu, ticari faaliyetinin de bunun üzerine olduğunu, İnternette faaliyetlerine ve satım konusu emtiaya dair ilanlarının mevcut olduğunu, müvekkili şirketin, davacı şirket ile temel ilişkisinin bulunmayıp temel ilişki belirtildiği üzere diğer davalı …. Tic. Ltd. Sti. ile olduğunu, müvekkili şirketin dava konusu çeki bankaya ibraz etmesi üzerine, çek hakkında Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasında iptal davası açıldığını ve çek üzerinde ödeme yasağı bulunduğunun öğrenilmesi ile birlikte çekin ellerinde bulunduğu ve meşru hamili olduklarını, Davacı tarafın, müvekkili şirket hakkındaki asılsız ve itibar zedeleyici ithamları soyut ve fiili gerçeklikten uzak olduğunu, dava konusu çekin müvekkilinin eline ticari teamüllere uygun bir ciro silsilesi ile geçtiğini, davalı şirket ciro yoluyla hamil olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü, Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğü, ….banka, Gebze Ticaret Sicil Müdürlüğü, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, …. Bankası, ….Sosyal Güvenlik Kurumu, Esenler İlçe Emniyet Müdürlüğü müzekkere cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
Gebze Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimat ile alınan 12/10/2020 tarihli raporda Davacı şirket, dava konusu çeki düzenleyen … San.ve Tic. Ltd. Şti ile ticari ilişki içinde olduğu ve bu ticari ilişkiden dolayı davacı şirket, çeki düzenleyen …Tekstil San.ve Tic. Ltd. Şti” den alacaklı olduğu, Dava konusu 25.09.2017 keşide tarihli … nolu 25.000 TL tutarlı çekin davacı şirketin ticari defter kayıtlarında olmadığı tespit edilmiş olup, dava konusu olan çekin davacının meşru hamili olup olmadığının takdirinin mahkemenin olduğu, Davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre; davacı şirketin, davalı … Tic. Ltd. Şti. ve davalı … Ltd Şti ile ticari ilişkisinin olmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
31/08/2022 tarihli Bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda inceleme konusu çekteki 1.ciro imza ile … ve …’un karşılaştırma belgelerindeki imzaları arasında grafolojik ve benzerlik noktasında bir ilişki saptanmaması nedeni ile yüksek derecedeki uyumsuzluk ve benzemezlikler nedeni ile 25.10.2017 olan, …. nolu, 25.000 TL bedelli çekte … Tic. Ltd. Şti. kaşesi üzerindeki imzanın, karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla, … ve …’un eli ürünü olmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava,menfi tespit ve çek istirdadı davasıdır.
TTK’nun 659 ve 825. Maddeleri uyarınca, borçlu senedin geçersizliğine veya senedin metninden anlaşılan def’ileri ile alacaklı her kimse ona karşı şahsen sahip olduğu defileri ileri sürebilir. Öte yandan TTK’nun 801. Maddesine göre, muhatabın çekin ödenmesi sırasında ciroların sıhhattini kontrol yükümlülüğü bulunmaktadır. Kıymatli evraktan kaynaklanan bir borç, ancak senedin teslimi ve senet aslındaki cirolardan hak sahibi olduğu anlaşılan bir kişiye ödenir. Bu durumda, kıymetli evraka dayalı bir hakkı devir alan kişi, kendisinden önceki ciro silsilesinin düzgün olup olmadığını denetleyerek senedi iktisap etmekle yükümlüdür. Bu kapsamda imzaların istiklali ilkesine göre, çekte geçerli bir imzası bulunmayan kişi çek nedeniyle sorumlu olmaamasına rağmen diğer imza sahipleri ile keşidecinin sorumlulğunun süreceği kuşkusuzdur.
TTK’nın 790. Maddesinde ” cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır”. hükmü düzenlenmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 792. maddesinde “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790’ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir.
Dosya tüm deliler ile birlikte değerlendirildiğinde; davacının ileri sürdüğü imzanın kendisine ait olmadığı hususu mutlak defi niteliğinde olup herkese karşı ileri sürülebilmektedir. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile imzanın davacıya ait olmadığı tespit edilmiş olup davacı şirketin şirket yetkililerine ait olmayan imza ile çek nedeniye borçlandırılması mümkün olmamasına göre mahkememizce başka bir araştırma yapılmaksızın menfi tespit davanın kabulüne karar verilerek davacı yanın çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. Davacının istirdat talebi bakımından ise davacının 6102 sayılı yasanın 792. maddesi ve 687. maddesi uyarınca; davacı tarafından, çekin hamili olan davalının bu çeki ciro yoluyla iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olduğunun, başka bir deyişle kötü niyetli ve iktisapta ağır kusurlu olduğunun kanıtlanması gerekmekte olup, dava konusu çekin mücerretlik vasfı nedeni ile davalının çeki elinde bulundurma nedenini açıklama zorunluluğu bulunmadığı, ciro silsilesinde kopukluk olmadığı, bu kapsamda dosyaya sunulan bir delil olmadığı, davalı son hamilin çeki iktisabında kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğu ispatlanamadığından açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN menfi tespit DAVASINININ KABULÜNE,
1-Davaya konu …. Bankasına ait Keşidecisinin …Tic.Ltd.ŞTİ olduğu, … çek numaralı 25.10.2017 keşide/vade tarihli 25.000,00 TL bedelli çek nedeni ile davacının davalılara BORÇLU OLMADIĞININ TESPTİNE,
AÇILAN İSTİRDAT DAVASININ REDDİNE,
2-Alınması gerekli 1.707,75 TL harçtan peşin alınan 426,94 TL peşin harcın mahsubu ile 1.280,81 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40- TL başvuru harcı, 44,40-TL peşin nispi harç, 4,60-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 462,94- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 631,10 TL tebligat müzekkere gideri, 1.800 TL Bilirkişi ücreti toplamı 2.431,10 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/10/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”