Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1193 E. 2019/830 K. 06.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1193 Esas
KARAR NO : 2019/830

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2017
KARAR TARİHİ : 06/09/2019
K. YAZIM TARİHİ : 12/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (hizmet sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin davalıya ütü-paket işi yaptığını, ancak davalının iş bedeline ilişkin faturaları ödemediğini, alacağın tahsili hususunda Bakırköy …. .icra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyası üzerinden girişildiğini, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini,yargılama gideri ile vekalet ücretinin talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davacı tarafa ütü paket işi yapmak üzere yaklaşık 10.000 adet ürün teslim edildiğini, davacının hem ütü hem de kolileme işini eksik ve yanlış yapması nedeniyle bu işin tekrardan dava dışı .. Tekstil-… isimli iş yerine sevk edildiğini, davacı taraf Beyoğlu… . Noterliği’nin 24/11/2017 tarih …. nolu ihtar- namesinde kendisine teslim edilen ürünleri doğrudan “… ” firmasına sevk ettiğini bildirmiş ise de bunun gerçek olmadığını, davacı tarafça düzenlenen fatura içeriklerine Bakırköy … No- terliği’nin 20/11/2017 tarih …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile itiraz olunduğunu, davalı aleyhine girişilen takibin haksız itirazın ise yerinde olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Celp olunan Bakırköy ….İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının tetkikinde davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine faturaya dayalı toplam 19.866,80 TL alacağın tahsili istemiyle 06/12/2017 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 11/12/2017 tarihinde tebellüğ eden borçlunun aynı tarihte vekili aracılığıyla (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile ” ala- caklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle borca , faize, faiz oranına ve tüm fer’ilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık; davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu faturalar nede- niyle davalıdan alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
Tarafların ticaret sicili ve vergi kayıtları, takip konusu alacağın dayanağını oluşturan faturalar, ihtarnameler vs deliller celp ve ibraz olunmuş, dava konusu alacağın varlığı ve miktarının tespiti hususunda tarafların ticari defter ve kayıtları ile fatura içeriği ürünler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince Tekstil Mühendisi …. ve SMMM …. tarafından tarafların ticari defter ve belgeleri , dava konusu ürünler ve dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 19/08/2019 tarihli raporda;
”Davacı ve davalı tarafından ibraz edilen ticari defterlerin usulüne uygun bir şekilde açılış tasdiklerinin yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde tutulduğu,taraflar arasında davacı tarafından davalıya Ütü Paket ve Kolileme Hizmeti verilmesi şeklinde ticari ilişki kurulduğu, davacının ticari defterlerine göre icra takip tarihinde davalıdan 19.866,29 TL alacaklı olduğu, davalı taraf , her ne kadar davacının yaptığı fason ütü ve paketleme işleminin ayıplı olduğunu ayıplı yapılan ürünlerin ütü ve paketleme işinin dava dışı … Tekstil -…. ‘a yeniden yaptırıldığını iddia etmiş ise de , davacının bu ayıbı kabul etmediği, dava- lının söz konusu ürünleri bilirkişi incelemesine sunmadığı gibi, ayıpla ilgili tarafsız kişi ve kuruluşlarca yapılmış her hangi bir tespit raporunun da bulunmadığı , ayıp iddiasının ispata muhtaç olduğu, davacının davalıdan 19.866,29 TL alacaklı olduğu” hususu belirtilmiştir.
Davalı taraf her ne kadar bilirkişi raporuna itirazında , dava konusu ürünlerin müvekkili şirkete teslim edildiğine dair iddiaların doğru olmadığını , faturanın ön yüzünde böyle bir ibare bulun- madığını, ürünlerin şirket çalışanı …’e teslim edildiğine dair belgelerin sahte belgeler olduğunu, …. ‘in böyle bir evrak alma görevinin ve yetkisinin bulunmadığını , davacının arkadaşı olan …. ‘in müvekkili şirketten ayrıldıktan sonra söz konusu fatura içeriğini teslim almış gibi imzaladığını , ayrıca bu faturaları da tebliğ almadığını , faturalara karşı yasal süre içinde ayıp ihbarında bulunulmadığına dair iddianın da gerçek dışı olduğunu , söz konusu ürünlerin ayıplı olduğunun davacıya bildirildiğini ,davacının da işin ayıplı olduğunu kabul ettiğini, ancak ürünlerdeki ayıbı kendisinin gideremeyeceğini ve tüm sorumluluğun kendisinde olduğunu söylediğini, bu nedenle dava dışı … Tekstil- …isimli başka iş yerinde bu ürünlerin yeniden paketleme ve ütü- leme yapıldığını belirtmiştir.
Dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan 31/01/2017 tarihli tutanakta …. (…. Tekstil) tarafından düzenlenen 31/10/2017 tarih …. nolu ve 4.653,68 TL bedelli faturanın 31/10/2017 tarihinde , 20/10/2017 tarihli tutanakta ise 20/10/2017 tarih … nolu 15.212.12 TL bedelli faturanın 20/10/2017 tarihinde …. tarafından …. Ltd.Şti adına …’e teslim edildiği belirtilmektedir.
Fatura teslim tarihi olan 20/10/2017 ve 31/10/2017 tarihi itibariyle …’in davalı şirket çalışanı olmadığına dair bir iddia veya beyanda bulunulmadığı gibi fatura teslimine ilişkin tutanakların …’in davalı iş yerinden ayrılmasından sonra geriye dönük olarak kötü niyetle imzalandığına dair yasal delil ileri sürülmemiştir.
Davalı taraf noter vasıtasıyla 20/Kasım/2017 tarihinde “birinci ve ikinci kalite ürünlerin aynı kolilere paketlenerek yerleştirildiği, ürünlerin kontrol edilemediği, ürünlerin depodan geri geldiği, ürünlerin yerinde kontrolünde müşteri tarafından 3 defa reddedildiği” gibi nedenlerle ayıp ihbarında bulunmuş ve kendilerine tebliğ edilen takip dayanağı faturaya itiraz etmiştir.
Ancak davacı taraf ayıp iddiasını kabul etmemektedir.
Diğer yandan davalı delili olarak sunulan dava dışı … Tekstil- …isimli işyeri tarafından davalı adına düzenlenen irsaliyeli faturalar ile … Firması tarafından 23/10/2017 tarihli Optik Kalite Kontrol formu ürün türü, yapılan işin niteliği vs unsurları taşımadığından dava konusu ürünler ve davacı tarafından fason olarak yapılan iş ile ilişiklendirilememiştir.
Ütü ve paketleme işi yapılan ürünler ile ilgili tarafsız kişi ve kuruluşlarca yapılmış her hangi bir tespit raporu bulunmamaktadır.
Söz konusu ürünler bilirkişi incelemesine de sunulmadığından ayıplı ifa savunması ispatlana- mamış sonuçta davacının yaptığı ütü- paketleme işi bedelinin davalıdan tahsili gerektiği sonucuna varılmıştır.
Davacının icra takibi 15.213,12 TL + 4.653,68 TL = 19.866,80 TL fatura bedelinin tahsili talebiyle davalı aleyhine icra takibine giriştiği, davalının takibe itirazı üzerine açılan iş bu davada toplanan deliler ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre yapılan yargılama sonunda ; davacının davalı taraftan tahsili gereken alacağının 19.866,29 TL olduğu , davalı/borçlunun bu miktardaki likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği gözetilerek , davanın kısmen kabulüne karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 19.866,80 TL’lik borcun 19.866,29 TL’lik kısmına vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2.md gereğince TC Merkez Bankası tarafından kısa vadeli avans kredilerine uygulanan faiz oranları dikkate alınarak yıllık % 9,75 ve değişen oranlarda basit usulde (3095 S.K. Md 3.) temerrüt faizi uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/ borçlunun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 1.357,06 TL karar harcından mahkememiz vez- nesine yatırılan 339,28 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 99,33 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 918,45 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (2.000,00 TL bilirkişi ücreti + 209,85 TL posta/tebligat/ müzekkereden ibaret ) 2.209,85 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 2.187,75 TL’si ile ( 31,40 TL başvuru harcı + 339,28 TL peşin nispi harç + 4,60 TL vekalet harcından ibaret ) toplam 375,28 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,
4-a.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin dava- lıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
b.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tari- hinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 0,51 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulma- sına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere Davacı/Vekili Av. … , Davalı/Vekili Av. …’in yüzüne karşı, verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/09/2019
Katip …

Hakim …