Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1066 E. 2020/101 K. 07.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1066 Esas
KARAR NO : 2020/101

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/11/2017
KARAR TARİHİ : 07/02/2020
K. YAZIM TARİHİ : 26/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle;
Davalı vekilinin, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından borçlusu ….. Ltd. Şti. olan ve alacaklısı … görünen takipte … adına aldığı haciz yazısı ile şirket merkezi görünen adrese geldiğinde, bu iş yerinde … şirketinin olmadığını ve yeni şirket …. Ltd. Şti.’nin olduğunu görünce, haciz ve muhafaza yapmak üzere gerekli işlemlere başladığını, ancak …. şirketinin sahibi mevcut olmadığından, yapılan itirazların dikkate alınma- dığını, davalı vekilinin …. şirketinde çalışan söz konusu borçla alakası olmayan müvekkillerinden baskı ve zorla 8.000,00 TL senet ve 12.000,00 TL nakdi para alarak muhafaza yapmaktan vaz geç- tiğini, kamyonlara yüklenen malzemelerin para ve senet alınınca geri indirildiğini, delili yapılan masrafın dosyaya işlendiğini, kamyoncu ve muamele yapan icra memurunun, okul müdürü ve gece güvenliğinin şahit olduğunu,
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının borçlusu görünenlerden … Ltd. Şti.’nin keşideci, şirket sahibinin …. ve alacaklının … olduğunu, araların- daki alışverişten dolayı senetlerin verildiğini ve icra takibi başlatıldığını, … şirketi ile … arasında ihtilaf doğduğunu, takibe konu senetler karşılıksız kaldığından İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan …. Esas sayılı borçsuzluk davasının derdest olduğunu, … şirketinin 2013 yılında faaliyet gösterirken 2014 yılında taşındığını, boşaltılan binayı 3. şahıs olan …. tarafından kurulan …. şirketinin kiraladığını ve eğitim işine başladığını, davalının … şirketinin taşındığını bilmeden …. şirketinin faaliyet gösterdiği adrese geldiğini, … şirketinin eskiden verdiği ve menfi tespit davasına konu edilen senetlerle ilgili olarak, (… şirketinin boşalttığı binada …. şirketi olduğundan) borçlu olmayan …. şirketinin malla- rının haciz edildiğini, …. şirketinin İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nde istihkak davası açarak icra takibine …. E. sayılı dosya ile itiraz ettiğini, teminatsız olarak takibin durdurulması kararı aldığını,
22/05/2017 tarihinde hacze gelindiğinde (3. şahıs …. yetkilisi …. şirket dışında ol- duğundan) kurumda bulunan personelle muhatap olunduğunu, alacaklı vekilinin muhafazayı durdur- mak için 400,000,00 TL bedelli senet imzalanmasını istediğini, personelin bu rakamı imzalamala- rının mümkün olmadığını söylediğini, davalı vekiline 12.000,00 TL nakit ve Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasından takibe konu edilen müvekkillerine ait 8.000,00 TL’lik senedin verildiğini, müvekkillerinin söz konusu icra dosyasından herhangi bir borcu olma- dığından, baskı altında alınan senedi ödeme yükümlülükleri olmadığını, takibin iptali ve paranın da iadesinin gerektiğini,
Davalının borçlusu … olan şirketin taşınması sebebiyle, aynı adreste yeni kiracı olan …. şirketinin mallarının haczi ve muhafazası işlemlerinin ifasında şirket merkezinde bulunan çalı- şanların İİK 97 maddesine göre 3. şahıs itirazı dikkate alınmadan muhafaza yapması üzerine, çalı- şanların ceplerinden 12.000,00 TL ve Büyükçekmece …. İcra dairesinden takibe konulan 8.000,00 TL tutarlı senedin baskı altında alınması nedeniyle, borçla alakası olmayan müvekkillerinden borcun karşılıksız ve temelsiz olması sebebiyle, senedin iptal edilmesini ve takibin durdurulmasını, 12.000,00 TL’nin istirdatını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle;
Müvekkilinin alacaklı olduğu, dava dışı … aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …. E sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin, haciz mahalline yapılan tebligat ile kesin- leştiğini, haciz işlemleri için 2015 yılında dava dışı borçlu şirketin adresine gidildiğini, haciz mahal- linde davacı …’nun şirket müdürü olduğu dava dışı …. yetkilileri tarafından’… ile hiçbir bağlantılarının olmadığı ve yeri devir aldıkları’nın beyan edildiğini,
Yapılan haciz işlemleri neticesinde, istihkak iddiasında bulunan dava dışı …. ile … tarafından İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine istihkak davası açıldığını, yapılan yargılamada “…’in 05/07/2012-09/12/2014 tarihleri ara- sında haciz mahallinde faaliyet gösterdiği, şirketin menkul mallarının ve şirket tarafından işletilen özel okulun çalışma ruhsatının …. Eğitim tarafından satın alındığını, aksinin davacı tarafça ispatla- namadığı” anlaşıldığından “davanın reddine” karar verildiğini, işletmeyi devralanın devredenle bir- likte, müteselsil borçlu olarak iki yıl süreyle sorumlu olduğunu, müvekkilinin alacağına kavuşmasını engellemek adına dava dışı … tarafından dava dışı ….’e muvazaalı devir yapıldığını, ….. tarafından çalışma ruhsatının ve demirbaşların ivazsız dilecek bir bedelle dava dışı ….’e dev- redildiğini, … ve …. aleyhine İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E sayılı dosyası ile tasarrufun iptali davası açıldığını, dosyanın derdest olduğunu, İstanbul …. İcra Hukuk Mah- kemesi’nin …. E. … Karar sayılı dava dosyasında, dava dışı ….’in istihkaka iddiası reddolduğundan, İstanbul ….İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyasından tekrar haciz mahalline gidildiğini, haciz yapıldığını, haczin yasal dayanağı olduğundan, davacılar vekilinin ‘haciz mahallinde borçlu şirketin bulunmadığı, ….’in faal olduğu, bu nedenle haciz işleminin yapıla- mayacağı’ itirazının yerinde olmadığını, ….’in haksız olarak haczedilen mallar üzerinde istihkak iddia ederek, İstanbul …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. E saylı dosyası ile dava açtığını,
Şirket müdürü …’nun haciz mahallinde 12.000,00 TL nakit ile 8.000,00 TL’lik senet verdiğini, borcun tamamını yapılandırma ve taksitle ödeme teklifinde bulunduğunu, 24/05/2017 tarihinde görüşüleceği hususunun tutanak altına alınarak haciz işlemine son verildiğini, alınan nakit ve senet ile ilgili makbuz verildiğini,
Dava dışı … ile …’ruın münferit imza yetkilisi ve şirket müdür olduğu …. arasında organik bağ olduğunu,
İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosya ile … aleyhine başlatılan icra takibinin haciz mahalline yapılan tebligat ile kesinleştiğini, takibin kesinleştiği tarih itibariyle …’in ortaklarının …. vc ….’ün kız kardeşi ile evli …. oldu- ğunu, …’ün ….’in münferit imza yetkilisi …’nun annesi olduğunu, ….’te öğretmen olduğunu iddia eden …’in de …’nun kardeşi olduğunu, ….’in sahibi olduğu iddia edilen …’ın haciz mahalline gelmeyip, telefonla da irtibata geçmediğini.
Davacı …’nun, takibin kesinleştiği tarih itibariyle, annesi …. ve ….ın sahibi olduğu …’in işletme ruhsatının muvazaalı bir şekilde devredildiği ….’in ailesiyle birlikte gerçek sahibi olduğunu, borcun bir kısmım ödemesi ve sulh görüşmeleri için beyanda bulunmasının muvazaalı devrin ispatı olduğunu,
Davacıların iddia ettikleri gibi sadece şirket personeli olmaları halinde, borcun muhatabı gibi hareket edip ödeme yapmayacaklarını ve haciz işlemlerinin durdurulması için teklifte bulunmaya- caklarını, haciz esnasında icra memurları ve polislerin de bulunduğunu, baskı ve zor kullanma iddia- larının yerinde olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.

Dava, menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir.

İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının tetkikinde; davalı ….. tarafından, 11/12/2013 tarihinde İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile dava dışı …, …., …, …. ve … aleyhine 2 adet 253.637,00 TL bedelli senede dayanarak icra takibi başlatıldığı , takibin kesinleşmesi üzerine 01/04/2015 tarihinde … şirketinin -borcun doğum ve icra takip tarihindeki adresi olan- …. Mah. … Sok, No,… …./…. adresinde haciz işlemi yapıldığı ,
İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasının tetkikinde; …. ve …. Eğitim tarafından ,davalının 01/04/2015 tarihinde yaptığı haciz işlemine konu malların esasen takip konusu borç ile ilgili bulunmayan kişilere ait olduğundan bahisle istihkak davası açıldığı, mahkeme yapılan değerlendirme sonucu tesis olunan 28/06/2016 tarih …. Esas sayılı karar ile ” Haciz yapılan mahallin davacı …. şirketinin tescilli iş yeri adresi olduğu, takip borçlusu şirket …’in 05/07/2012-09/12/2014 tarihleri arasında haciz mahallinde faaliyet gösterdiği, -davacı- nın açık kabulü ile sabit olduğu üzere- menkul malların ve ruhsatın satın alındığı, işletme devri nite- liğindeki bu işlemle birlikte tüm deliller hep birlikte değerlendirildiğinde mülkiyet karinesinin alacaklı lehine olduğu, aksinin davacı tarafça ispatlanamadığı” gerekçesiyle “davanın reddine” karar verildiği,
İstanbul …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasının tetkikinde; da- valı tarafından, dava dışı …. şirketinin adresinde 22/05/2017 tarihinde yapılan ikinci haciz işlemi ile ilgili olarak …. şirketi tarafından 23/05/2017 tarihinde davalı …. aleyhine İstihkak da- vası açıldığı, 20/12/2018 tarih ….. sayılı ilam ile “davacı üçüncü şahıs şirket ile borçlu şirkete ilişkin ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde, dosyanın açıldığı tarihteki borçlu şirketin sahibinin …. olduğu, …’ün ise davacı şirketin müşterek imza yetkilisi ….’nun annesi olduğu, dolayısıyla davacı 3. kişi ve borçlu arasında birinci dereceden akrabalık bağı ve organik bağ bulunduğu, aralarında alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı işlemler yapıl- dığı, bu koşullarda İİK’nun 97’a maddesindeki mülkiyet karinesinin, borçlu dolayısıyla alacaklı yara- rına kabul edilmesi gerektiği, ispat yükü altında olan ve karinenin aksini her türlü delille kanıtlama olanağına sahip olan üçüncü kişinin, mahcuz malların kendisine ait olduğuna ilişkin kesin kabul edilebillir herhangi bir delil ibraz edemediği, sunduğu faturalarında borcun doğumundan sonra dü- zenlendiği ve her zaman temini mümkün belgelerden olduğu ” gerekçesiyle ” davanın reddine” karar verildiği görülmüştür.
22/05/2017 tarihli makbuzda; 22/05/2017 tarihinde, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya borcu kapsamında 12.000,00 TL nakit ve davacılardan 23/05/2017 vadeli 8.000,00 TL bedelli senet alındığı belirtilmiştir.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının tetkikinde ; davalı …. tarafından, davacılar … ve … aleyhine 09/11/2017 tari- hinde Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden 23/05/2017 vade tarihli ve 8 000,00 TL bedelli senedin tahsili talebiyle icra takibi başlatıldığı,
Büyükçekmece … İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. E. sayılı dosyasının tetkikinde; davacı … tarafından, davalı …. aleyhine 16/11/2017 tarihinde Büyükçek- mece … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra takibine şikayet davası açıldığı, 20/11/2017 tarihli … nolu ilam ile “şikayetin reddine” karar verildiği görülmüştür.
Her ne kadar davacılar vekili ;dava dışı … şirketinin borcu nedeniyle kendi adres- lerinde şirketlerine ait mallar üzerinde haciz yapıldığını, istihkak iddialarına itibar edilmediğini, icra tehdidi altında muhafaza işlemini durdurmak için davacıların esasen kendilerine ait olmayan borç için davalı tarafa kambiyo taahhüdünde bulunduklarını, 8.000,00 TL’lik senet verdiklerini ve 12.000,00 TL nakit ödeme yaptıklarını beyanla davacıların söz konusu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve 12.000,00 TL tutarındaki ödemenin iadesini talep ve dava etmiş ise de ; davacıların senet üze- rindeki imzayı inkar etmedikleri, senedin cebir ve baskı altında imzalandığına dair delil sunulmadığı, kambiyo senedi niteliğindeki bononun temel ilişkisinden soyut borç ikrarı içerdiği, davacıların dava dışı üçüncü kişinin borcu için yaptığı nakit ödeme ile ilgili itirazi kayıt ileri sürmediği vs un- surlar gözetilerek sübuta ermeyen davanın reddine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-DAVANIN REDDİNE,

2- Karar kesinleştiğinde;24/11/2017 tarihli tensip kararı gereğince, icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmemesi için tesis olunan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına, bu hususta Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmasına,

3- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 136,62 TL nispi harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına , bakiye 82,22 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacılara iadesine,

3-Davacılar tarafından sarf olunan toplam yargılama giderinin kendi üzeride bırakılmasına,

Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine yürürlükteki AAÜT ve Av. Kan gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsil edilerek davalıya ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usu- len anlatıldı. 07/02/2020

Katip …

Hakim …