Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1034 E. 2018/135 K. 12.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1034 Esas
KARAR NO : 2018/135

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/11/2017
KARAR TARİHİ : 12/02/2018
K. YAZIM TARİHİ : 13/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … . Komutanlığı emrinde görevli J. Asb.Kd. Bşçvş. …..ve Uzm. J. IV. Kad. Çvş …..’ın 30/04/2015 tarihinde ….. Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine …. …. Tipi Kapalı Cezaevinde bulunan bir hükümlüyü teşhis hususunda görevlendirildiklerini, teşhis işlemi sonrası dönüş yolunda….Turizm Seyahat Organizasyon ve Tic. A.Ş’ye ait …. plakalı otobüs şoförü ….’in dikkatsizliği ve tedbirsizliği nedeniyle bariyerlere çarpması sonucu kaza meydana geldiğini, bu kaza sonucunda J. Asb.Kd. Bşçvş. …. ve Uzm. J. IV. Kad. Çvş …..’ın yaralan- dığını, adı geçen personellere 2330 sayılı Nakdi Tazminat Komisyonu Kanunu’na göre toplam 7.893,00 TL nakdi tazminat ödendiğini, bu ödeme nedeniyle Hazine zararı meydana geldiğini, olayda Jandarma personelinin bir kusurunun olmadığını, olayda asli kusurun….Turizm Seyahat Orga- nizasyon ve Ticaret A.Ş ve ….’in kusurlu olduğunu, ….Sigorta A.Ş’mim zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, zarar görene ödenen 7.893,00 TL’nin davalılardan faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı….Turizm Seyahat Organizasyon ve Ticaret A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan bu davada yetkili mahkemenin İstanbul …. Mahkemeleri olduğunu, müvekkili şirkete ait ….plakalı aracın kaza tarihi olan 30/04/2015 tarihinden önce düzen- lenen 13/06/2013 tarihli 49 ay süreli araç kiralama sözleşmesi ile dava dışı …. Seyahat Taş. Turizm Yat. Tic. Ltd. Şti ‘ye kiralanması nedeniyle müvekkili şirketin işleten sıfatı bulunmadığını, dolayısıyla müvekkil şirketin zararın tazmini yönünde bir sorumluluğu olamayacağını, dava dilek- çesinde belirtilen ve tazminat talebinin dayanağını oluşturan maluliyet ile ilgili herhangi bir rapor ya da bir belge ibraz edilmediğini, davaya konu kaza sonrası tutulan Trafik Kazası Tespit Tutanaklarının taraflarına tebliğ edilmediğini, ancak davacı tarafından sürücünün tam kusurlu olduğu iddia edildiğini, bu nedenle mahkemece kusur incelemesinin yapılmasının gerektiğini, müvekkili şirkete ait olan ….plakalı aracın, olay tarihini de kapsayan süreçte Araç Kira Sözleşmesi ile …. Seyahat Taş. Turizm Yat. Tic. Ltd. Şti ‘ye kiralandığından huzurdaki davanın …. Seyahat Taş. Turizm Yat. Tic. Ltd. Şti ‘ye ihbar edilmesinin gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı….Anonim Türk Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; …. plakalı araç, müvekkili şirket tarafından tanzim edilen, 05/06/2014-2015 vadeli….poliçe no’lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, Kaza Tespit Tutanağı ve diğer delil- lerin tebliğ edilmediğini, davacının iddia ettiği kazanın meydana geldiğini ve zarar görenin de bu kazaya karıştığını ispat etmesi gerektiğini, HMK 6. Madde gereği yetkili mahkeme davalı tarafın davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri olduğunu, bu nedenle davanın yetki yönünden reddi ile dosyanın yetkili İstanbul….Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesinin gerektiğini, dava konusunun sigortalının sigorta şirketine rücu talebine ilişkin olduğunu, KTK’dan kaynaklanmadığını, bu nedenle Bölge Müdürlüğü’nün yetkisinin kabul edilemeyeceğini, davacının yapmış olduğu ödemeyi ispat etmesinin gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkememizin yetkisine vaki itiraz ile ilgili olarak dosya üzerinde yapılan incelemede;
– Dava konusu rücuen tazminat talebinin haksız fiilden kaynaklandığı,
– Söz konusu davanın yetki yönünden HMK 16 ve HMK 7 hükümlerine tabi olduğu, dava- nın HMK 16 md gereğince haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği veya gelme ihtimalinin bulunduğu yer yada zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği gibi HMK 7/1 md gereğince davalılardan birinin ikametgah adresinde açılabileceği,
– HMK 16 mdyönünden yapılan incelemede haksız fiilin Eskişehir – Ankara yolunda, Ankara ili sınırları içinde vuku bulduğu, zarar gören davacının adresinin Ankara ilinde bulunduğu,
-HMK 7/1 md yönünden yapılan incelemede davalılardan….Turizm’in …. ,….Anaonim Türk Sigorta Şirketinin ….adresinde ticaret siciline kayıtlı olduğu, diğer davalı ….’in mernis adresinin ise …. /Samsun adresinde bulunduğu, mahkememizin işbu davayı görmekte yetkisiz olduğu anlaşılmakla mahkememizin yetkisizliğine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİ’ne
HMK 20. md gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri halinde dosyanın yetkili mahkeme gönderileceği , aksi taktirde mahkememizce ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3-HMK’nun 20 md gereğince kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık süre içinde talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili İstanbul ( Avrupa ) Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
4-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. md gereğince bir karar verileceğinin ihtarına,
5-Yargılama gideri ve harçların yetkili mahkemece değerlendirilmesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/02/2018

Katip …

Hakim ….