Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/958 E. 2020/400 K. 13.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/958
KARAR NO : 2020/400

DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/11/2015
KARAR TARİHİ : 13/07/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/08/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile davalı … Bankası …. şubesi ile 11 .05.2015 tarihinden itibaren ticari olarak çalışmaya başladığını, davalı bankanın alternatif dağıtım kanallarından pos makinasini kullandığını, 27.07.2015 tarihinde iş yerinden Suriye asıllı olduğunu düşündüğü 3 kişinin 21.000 TL + KDV 21.210 TL tutarında et alışı yaptığını. ödemenin 800,00 TL’sini nakit, kalanını kredi kartı ile yapıldığını, müvekkilinin bir sonraki gün hesabına geçen parayı havale yaptığını, fakat davalı banka tarafından havale işlemi iptal edilip yapılan kredi kartı satış bedelinin blokeye alındığını, davalı banka tarafından, satış bedellerinin kart sahiplerine geri aktarıldığının bildirildiğini, müvekkilinin zararının mağduriyetinin giderilmesini davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile dava yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkisizlik kararı verilmesini, davanın husumetten reddi gerektiğini, dava konusu uyuşmazlığın uluslararası bankacılık uygulamaları ile …./ters ibraz adı verilen işleyişe ilişkin olduğunu, müvekkili bankanın uluslararası olarak kabul gören tüm güvenlik önlemlerini aldığını, müvekkilinin …. dolayısı ile dava dışı 3. Şahsa iade edilen tutardan dolayı sorumlu tutulamayacağını, dava konusu olayda dava dışı 3. Şahsa ait olduğu düşünülen kartın kim tarafından kullanıldığı, kartı ele nasıl geçirdiği, ortada dolandırıcılık mı yoksa başka bîr fiilin mi olduğunun belli olmadığını, davacının iddia ettiği kusuru ispatlayamadığı gibi, buna dair hiçbir delil de sunmadığını, ve iddialarını somutlaştıramadığını, davacı tarafından banka uygulaması ile iddia edilen zarar arasında illiyet bağının ispat edilemediğini, müvekkilinin bankanın almış olduğu önlemlere rağmen, davacının aynı özen ve dikkatle olaya yaklaşmadığını ve basiretli bir tacir gibi davranmadığını, belirtilen olayda işlem pos cihazından şifre ile yapılmadığından davacının ağır kusur ve ihmali bulunduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Dosyaya sunulan 18/06/2018 tarihli bilirkişi …. tarafından düzenlenen ek raporda davacının kredi kullanımına ilişkin üzerine düşen sorumlulukları davalı tarafından sunulan belgelerde belirtilmediğinden, davacının sorumlulukları yerine getirip getirmediği davacıya bir sorumluluk bu sözleşme ile yüklenmediği, dosya içinde davalı banka tarafından yurt dışındaki bankaya başvuru yapıldığına dair belgeye rastlanılmadığı, davacı üye işyeri (…’ın) sorumluluğunu gerektirecek ihmal ve suiistimali bulunduğunun tespit edilemediğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan 28/09/2019 tarihli bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda davalı banka tarafından davacı … adına tahsis edilen POS cihazından 27.07.2015 tarihinde Yurt Dışı Kredi Kartı ile mal alımı ile ilgili olarak toplam 21.100,00 TL tutarında 21 adet Slip çekimi yapıldığı, dava konusu blokaja konu olan 21 adet 21.100,00 TL tutarındaki işleme ait slipte şifre kullanılmadan işlem yapılmış olmasına rağmen ancak kart hamilinin slip belgeleri üzerine kart sahibinin imzasını ve kimlik fotokopisini aldığı, ve satış yaptığı kişiye fatura kestiği, ancak şifresiz işlemlerin sözleşmeye uluslararası kart kurallarına göre kural hataları olduğu ve chargeback riskleri yarattığı, …. risklerinin öncelikle bankanın sorumluluğu altında olduğu, chargeback bedellerini itiraz edebilecek kart hamillerine iade edilmek üzere karşı bankalara otomotik olarak ödeme yükümlülüğü bulunduğu, dava konusu blokaj teminatın riskin gerçekleşebileceği süre ile sınırlı olması gerektiği bu sürenin de …. ve …. kurallarına göre en çok 120 gün olarak tespit edildiği, işlemlerin en çok bu süre kadar bloke tutulabileceği, chargeback riski bu süre sonunda sona ereceğinden blokenin kaldırılarak işlem bedellerinin davacı üye işyerine ödenmesi gerekeceğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından açılan dava; davalı bankanın pos cihazının kullanılarak yapılan satış bedellerinin tahsili istemine ilişkindir.
“…Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporundan, davacının aynı kişiye, aynı anda yaptığı satışlara ilişkin P.O.S.cihazından bu miktarı 3’e bölmek suretiyle ayrı ayrı işlem yapmasının sözleşmenin 12. maddesi ile örtüşmediği, davacının bu şekilde sahte kontrol işleminden kurtulmaya çalıştığı ve kartın tek işlem limitini kırma çabası içinde olduğunun anlaşıldığı, davalı bankanın bu şekli ile iki yıl süre ile harcama tutarını bloke hakkı olduğu, takip tarihi ile işlem tarihi arasında bu sürenin dolmadığı gerekçesi ile zamansız açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir…” T.C. YARGITAY 19.HUKUK DAİRESİ, 2007/9572 Esas, 2008/4334 Karar.
“…Yine, davalı banka vekilinin 12/10/2016 tarihli dilekçesinin ekinde sunulan belgeler göre kart hamillerinin harcamalara itiraz ettikleri ve bilirkişinin raporuna göre de; davalı bankanın Visa İnternationel Kuralları gereği 540 gün süreyle bloke uygulama hakkı olduğu ve bu sürenin de 30/10/2015 tarihinde dolduğu, ancak davanın süre dolmadan 05/10/2015 tarihinde açıldığı, her davanın açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla; Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’ nin 24/04/2008 tarih 2007/9572 Esas 2008/4334 karar sayılı ilamı da dikkate alındığından ilk derece mahkemesince erken açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak dairemizce davanın reddine ilişkin hüküm kurulması gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur…” T.C. İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ , 2017/1076 Esas, 2018/394 Karar.
Taraf beyanları, dosyada mevcut bilgi belgeler ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı banka tarafından davacı … adına tahsis edilen POS cihazından 27.07.2015 tarihinde Yurt Dışı Kredi Kartı ile mal alımı ile ilgili olarak toplam 21.100,00 TL tutarında 21 adet Slip çekimi yapıldığı, dava konusu blokaja konu olan 21 adet 21.100,00 TL tutarındaki işleme ait slipte şifre kullanılmadan işlem yapılmış olmasına rağmen ancak kart hamilinin slip belgeleri üzerine kart sahibinin imzasını ve kimlik fotokopisini aldığı ve satış yaptığı kişiye fatura kestiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık konusu bankanın bu şekilde blokaj koyup koyamayacağı ve davacının talep hakkının olmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkememizce aldırılan 01.04.2020 tarihli bilirkişi raporunun 9. Sayfasında belirtildiği gibi şifresiz işlemlerin sözleşmeye uluslararası kart kurallarına göre kural hataları olduğu ve chargeback riskleri yarattığı, Chargeback risklerinin öncelikle bankanın sorumluluğu altında olduğu, …. bedellerini itiraz edebilecek kart hamillerine iade edilmek üzere karşı bankalara otomotik olarak ödeme yükümlülüğü bulunduğu, dava konusu blokaj teminatın riskin gerçekleşebileceği süre ile sınırlı olması gerektiği bu sürenin de … ve …. kurallarına göre en çok 120 gün olarak tespit edildiği, işlemlerin en çok bu süre kadar bloke tutulabileceği, …. riski bu süre sonunda sona ereceğinden blokenin kaldırılarak işlem bedellerinin davacı üye işyerine ödenmesi gerekmektedir. Ancak davacı davasını 18.11.2015 tarihinde açmış olup bankanın blokaj süresi 27.11.2015 tarihinde dolmakta olup T.C. Yargıtay 19.Hukuk Dairesi, 2007/9572 Esas, 2008/4334 Karar ilamı ile T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi , 2017/1076 Esas, 2018/394 Karar sayılı ilamı da dikkate alınarak erken açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 54,40 TL ilam harcından peşin alınan 362,22 TL harçtan mahsubu ile bakiye 307,82 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafından sarfedilen 850 TL’nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/07/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”