Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/842
KARAR NO : 2022/660
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/09/2016
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacılar vekilinin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunduğu 26/09/2016 havale harçlandırma tarihli dava dilekçesinde; 30.12.2013 günü saat … sıralarında, meydana gelen trafik kazasında, davalı sürücü …, yönetimindeki … plakalı yolcu minibüsü ile Sultangazi istikametinden …. yönüne seyir halinde iken ….. yoluna katılma mevkiinde , … plakalı aracının arızası nedeniyle dörtlü flaşörlerini yakıp gerekli tüm önlemlerini (reflektör ve diğer önlemler) alarak emniyet şeridinde aracının arkasında beklemekte olan, müvekkillerin eşi ve babaları müteveffa …’ye son derece hızlı dikkatsizce ve ağır kusurlu olacak şekilde çarptığını, …’nin feci şekilde iki araç arasında kalıp, ezilerek ölümüne ve minibüsteki yolcu …’ın ise yaralanmasına neden olduğunu, Bakırköy ….Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E.ve …. K.numaralı dosyasına verilen İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin …. gün …. sayılı raporunda feci olayın oluş şeklinden ve tanık ifadelerinden davacı müvekkillerinin murisi müteveffa …’ nin bir kusurunun bulunmadığını, davalı …’ in dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışlarından dolayı asli kusurluluğu sonucuna varıldığını, davalı ….’ in ayrıca ceza dosyasındaki tanık ifadelerine göre kazadan sonra dakikalarca aracından inmediğini, ayrıca kaza tespit tutanağında açıkça görüldüğü üzere davalı sürücü …’in aracı ile müteveffa …’ nin … plakalı aracı arasında yaklaşık 30 metre mesafe oluştuğunu, 30.12.2013 günü trafik kazasında ölen 01.03.1973 doğumlu …, evli ve üç çocuk babası olduğunu, … isimli işyerinde elektrik sigortası pano imalatında son derece iyi bir usta olup en son aldığı maaşın 2.500TL olduğunu, ayrıca çalıştığı firmadan çoğu zaman prim almakta olduğunu, ayrıca kazada hasar gören … plakalı aracıyla çalıştığı iş yerinin işçilerini ve mal taşıma işlerini de yapmakta olduğunu, bu nedenle müteveffa …’nin aylık kazancının ortalama 3.500TL civarında olduğunu, ayrıca miras bırakan …’ nin …bank …. Şubesinden 28.06.2012 tarihinde …. kredi hesap numarası ile 60 ay vadeli 48.000TL ihtiyaç kredisi kullandığını, iş bu ihtiyaç kredisi için ödediği aylık kredi taksiti tutarı 1.235.39 TL olduğunu, gösteriyor ki müvekkillerin murisi …’nin aylık geliri asgari ücretin çok çok üstünde olduğunu, dolayısıyla destekten yoksunluk tazminatı hesabı yapılırken müvekkillerin murisinin gerçekte aldığı bu gelir üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini, onun ölümüyle eşinin ve çocuklarının destekten yoksun kaldıklarını, …’nin ölümüyle eşi 05.02.1979 doğumlu … ile çocukları 27.09.1999 doğumlu oğlu …, 14.10.1997 doğumlu kızı … ve 27.08.2008 doğumlu oğlu … hem manevi varlığından ve hem de sağladığı maddi olanaklardan yoksun kaldıklarını beyan ederek; Ölümlü trafik kazası nedeniyle (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere) 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesi uyarınca belirlenecek şimdilik 2.500TL.(1000 TL eş ve 500′ er TL çocuklar için ) destekten yoksun kalma tazminatın, işleten ve sürücü yönünden olay tarihinden; sigortacı yönünden sigorta limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme tüm davalılardan alınarak davacılara ödetilmesine; Fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla( ve diğer maddi tazminat hak ve alacaklarımız saklı kalmak kaydıyla) araç maddi zararı olarak 3.000,00 TL , araç değer kaybı 500,00 TL, araç yoksunluğu zararı 500,00 TL. olmak üzere işleten ve sürücü yönünden olay tarihinden, sigortacı yönünden temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme tüm davalılardan (sigorta şirketinden araç yoksunluğu zararı talebimiz yoktur) alınarak davacılara ödetilmesine; Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla tüm davalılardan (sigorta şirketi için sigorta teminatı ile sınırlı olmak üzere) eş … için 150.000,00 TL, çocuklar … için 50.000,00 TL, … için 50.000,00 TL ve … için 50.000TL olmak üzere, her dört davacı için toplam 300.000 TL. manevi tazminatın olay tarihinden işletilecek avans faiziyle(sigorta şirketi için temerrüt tarihinden itibaren) birlikte ortaklaşa ve zincirleme davalılardan alınarak davacılara ödetilmesine; İşleten ve sürücünün taşınır taşınmaz malları ile bankalardaki ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir ve/veya ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı …. Sigorta A.Ş. vekilinin 01/11/2016 havale tarihli mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirketin bu sigorta şirketinin poliçesine göre sorumluluğu sakatlanma ve ölüm kişi başına 250.000,00.-TL ile sınırdır. … plaka sayılı araç davalı sigorta şirketi olan … Sigorta A.Ş nezdinde …. numaralı İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortalı olup söz konusu poliçe gereği Davalı sigorta şirketin sorumluluğu da 50.000,00 TL ile sınır olduğu, Davalı sigorta şirketin sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olup, keza masraf ve vekâlet ücreti sorumluluğu da bu miktara isabet eden oranlarda olacağı dava konusu kazada sürücünün kusurunun tespit edilememesi halinde davalı sigorta şirketin sorumluluğu bulunmayacağını, KTK 86 Madde gereğince araç işleteninin ve sürücünün kusursuz olduğu hallerde sigortacının da tazminat ödeme yükümlülüğü olmayacağı, sigortalı araç sürücüsüne yöneltilen kusur durumu kesin bir oran olarak belirlemediği, bu nedenle uzman bilirkişilerden alınacak heyet raporu ile kusur durumunun net bir şekilde belirlenmesinin gerektiği, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte destekten yoksun kalma tazminatı, bilindiği gibi zarar görenin gelecekte gerçekleşmesi muhtemel farazi bir zararının karşılanmasını konu aldığı, bu bağlamda tazminatın hesaplanabilmesi için müteveffa ve destekten yoksun kalanın ömürleri ,çalışma hayatları ve gelir düzeyleri vs konularda varsayımlarda bulunmak gerektiği, bu varsayımlar temelinde bir takım teknik hesaplamalar sonucu destekten yoksun kalma tazminatının bulunmasının gerektiği, davaya konu sigorta poliçesinin teminatı maktuen ödenecek rakam olmadığı, poliçede belirtilen limit ,ölüm halinde mutlak ve likit ödenecek meblağ olmayıp vefat edenin bakmakla yükümlü olduğu kişilerin yoksun kaldıkları zararın, yani destekten kalma tazminatının hesaplanması sonucunda belirleneceği, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı ölenin ölmeden önceki sürekli ve düzenli desteğini maddi olgunlarla ispat etmesinin gerektiği, yine aktüerya hesaplamasında dikkat edilmesi gereken husus ölüm tarihi itibariyle müteveffanın yaşı olduğu, Müteveffanın gelir durumunun ispatının ise davacıyla düştüğünü, davacının araç hasarı talebine ilişkin olarak davalı ödenmiş olup, bu açıdan da davalı sigorta şirketinin herhangi sigorta şirketi tarafından 9.625,00.-TL hasar bedeli 21.07.2014 tarihinde bir sorumluluğunun kalmadığını, bu nedenle davalı sigorta şirket aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davalı sigorta şirketi aleyhine açılan davanın reddine yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin 18/11/2016 havale tarihli mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Davalı …’ın araç sahibi yani işleteni olup, manevi tazminat taleplerine ve maddi tazminat taleplerine ve diğer kalemlere muhatap olmasının mümkün olmadığını, ayrıntılı olarak açıklayacağımız üzere 2918 sayılı kanunun 85 maddesinde düzenlenen bu kanunun 85 maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verildiğini, davalı …’ ın uhdesinde sorumluluktan kurtulma şartlarının gerçekleştiğini, Davalı aleyhine sırf araç sahibi olduğu için manevi tazminat taleplerinin yöneltilemeyeceğini, davalı aleyhine talep edilen ihtiyatı tedbir ihtiyati haciz taleplerine itiraz edildiği, tüm alacak kalemlerine davalı bakımından itiraz edildiği, kazaya maktulün kendi kusuruyla trafiğin aktığı ve araçların geldiği yönde bekleme yapmasına sebep olduğu, işleten sıfatı ile davalının hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, maddi tazminat kalemlerini sigorta şirketinden tahsili gerekir. Davanın adı geçen sigorta şirketine yönetilmesi gerekirken davalıya yöneltilmesine itiraz ettikleri, husumet itirazında bulundukları, maddi olay ile davalı arasında illiyet bağı bulunmadığını, davanın bu nedenle reddinin gerektiği, davalı kaza olayında hiçbir kusurunun olmadığını, Sürücü …’in kusur durumunun da kesinleşmediğini, keşif ve kamera incelemesi yapılmadan alınan rapora göre kusur tayini yapılamayacağını bu rapora göre verilmiş bulunan kararın da hukuka aykırı olup buna göre de kusur tayini yapılamayacağını, davaya dayanak olan ve halen Yargıtay da bulunan Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesi …. E sayılı dava dosyasında alınan Adlı Tıp Kurumu raporunun haksız ve hukuka aykırı olduğunu, destekten yoksun kaldığı iddia edilen davacıların davaya konu taleplerini davalıya karşı ileri süremeyeceğini, maddi ve manevi tazminat kalemlerinin davalıdan talep edilemeyeceğini, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddinin gerektiğini beyan ederek, davanın usul ve esas bakımından tüm dem reddi ve yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Davalı … vekilinin 30/11/2016 havale tarihli mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Davalı sürücü …, aracın sürücüsü olup şartları oluşmadığı için manevi tazminat taleplerine ve maddi tazminat taleplerine ve diğer kalemlere muhatap olmasının mümkün olmadığını, davalının uhdesinde davanın şartlarının gerçekleşmediğini, davalı sırf aracın sürücüsü olduğu için manevi tazminat taleplerinin yöneltilemeyeceğini, Davalının maddi tazminat taleplerine muhatap olmadığını, davalı aleyhine talep edilen ihtiyati tedbir / ihtiyati haciz taleplerine de bu nedenle itiraz ettiklerini, kazaya, maktülün kendi kusuruyla trafiğin aktığı ve araçların geldiği yönde bekleme yapması, maddi tazminat kalemlerinin sigorta şirketinden tahsilinin gerektiği, davanın adı geçen sigorta şirketine yöneltilmesi gerekirken davalıya yöneltilmesine itiraz edildiğini, maddi olay ile davalı arasında illiyet bağı bulunmadığını, davanın bu nedenle reddinin gerektiğini, davalının kaza olayında hiçbir kusurunun olmadığını, davalı sürücü …’ in kusur durumunun kesinleşmediğini, keşif ve kamera incelemesi yapılmadan alınan rapora göre kusur tayini yapılamayacağını, bu rapora göre verilmiş bulunan kararın da hukuka aykırı olup buna göre de kusur tayini yapılamayacağını, davaya dayanarak olan ve halen Yargıtay’ da bulunan Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi … Esas ayılı dosyasında alınan Adli Tıp kurumu raporunun haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyan ederek, İhtiyati tedbir / ihtiyati haciz taleplerinin reddine davanın usul ve esas bakımından tümden reddi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıyla yükletilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 11/09/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda; Önceden teknik olarak belirtenmiş hukuk normuna (Hızın Gerekli Koşullara uygunluğunu Sağlama, Kural ve Yasaklarına KİK 52/a-b Md.) karşı en ilkel (basit) dikkat ve özeni göstermediğinden ve arızi hüallerde taşıtların kullanabileceği yol kesimine tecavüz ederek (KIK 3. maddesinde yer alan banket tanımındaki düzenlemeyi ihlal ederek) kazanın oluşumunda belirleyici olan …. plakalı minibüs sürücüsü davalı …” in %80 oranında asli kusurlu olduğu, Yakıtı biten … plakalı kamyoneti gcce koşullarında bankette bırakırken Karayolları Trafik Yönctmeliğinin 135. maddesinde öngörülen hususlara uymayan, alınması gereken güvenlik ve uyarı tedbirlerini almayan, diğer tarafiı yaratacağı ihlal ya da tehlikeye karşı önlem almasına fırsat ve olanak bulunan müteveffa …’ nin % 20 oranında tali kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’ nin … tarihli raporunda özetle; dava konusu gerçekleşen olayda; davalı sürücü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında tam ve tek kusurlu olduğu, sürücü …’ nin kusursuz olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi Y. Müh. … ve …. tarafından düzenlenen 20/02/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda; Sürücü … ve idaresindeki …. plaka sayılı araç ile meydana gelen kazada kusursuz olduğu, Sürücü … sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı aracı ile meydana gelen kazada kusurlu olduğu, kanaatine varılmıştır. Davacı tarafın dava konusu yapabileceği araç hasarı tazminat miktarının 286,69.-TL olduğu Davacı …’ nin nihai ve gerçek maddi zararının 275.086,09 TL olduğu, bu tutarın 190.139,76 TL’ nı davalı sigorta şirketinden, teminat limitini aşan 84.946,33 TL’ nı davalı sürücü ve işletenden talep edebileceği, Davacı ….’ nin nihai ve gerçek maddi zararının 47.894,37 TL olduğu, bu tutarın 33.104,63 TL’ nı davalı sigorta şirketinden, teminat limitini aşan 14.789,74 TL’ nı davalı sürücü ve işletenden talep edebileceği, Davacı …’ nin nihai ve gerçek maddi zararının 13.650,18 TL olduğu, bu tutarın 9,435,02 TL’ nı davalı sigorta şirketinden, teminat limitini aşan 4.215,16 TL’ nı davalı sürücü ve işletenden talep edebileceği, Davacı …’ nin nihai ve gerçek maddi zararının 7.232,39 TL olduğu, bu tutarın 4.999,03 TL’ nı davalı sigorta şirketinden, teminat limitini aşan 2.233,36 TL’ nı davalı sürücü ve işletenden talep edebileceği, temerrüt başlangıç davalı sigorta şirketi yönünden 01.07.2015 tarihi, davalı sürücü ve işleten yönünden ise 30.12.2013 tarihi olduğu, işleyecek faiz nev’inin davalı sigorta şirketi yönünden avans faizi, davalı sürücü ve işleten yönünden ise yasal faiz olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi Y. Müh. … ve … arafından düzenlenen 06/05/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda; 30.12.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat eden …’nin eşi ve üç çocuğunun destek ( maddi) tazminat isteğinin, yargıda geçerli yöntemlerle incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucu yukarıdaki incelemeye göre her dört hak sahibinin destek tazminat tutarlarının: eş … yönünden 450.712,14-TL, kızı … yönünden 11.173,41 TL, oğlu … yönünden 4.318,05-TL, oğlu … yönünden 73.253,32-TL olmak üzere toplam 539.456,92-TL olduğu, … plaka ve (….) şasi numaralı kamyonetin onarım bedelinin KDV hariç 9.911,57 TL-KDV dahil 11.695,65 TL olduğu, davalı …. Sigorta tarafından gerçekleştirilen 9.625,00 TL tutarındaki ödemenin tenzili ile talep edilebilir net bakiyenin KDV hariç 286,57 TL-KDV dahil 2.070,65 TL olduğu, … plaka ve (….) şasi numaralı kamyonet üzerinde meydana gelen değer kaybı zararının Yargıtay içtihatlarına göre 6.000,00 TL olduğu, … plaka ve (….) şasi numaralı kamyonetin onarımı için yeterli olan 20 gün mahrumiyet nedeniyle uğranacak zararın emsal araç kiralanması halinde günlük 100,00 TL’den toplam 2.000,00 TL olduğu tespit, hesap, sonuç, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi …, … ve …. arafından düzenlenen 24/03/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; Sayın Mahkemenin maddi tazminattan indirilmesi gereken SGK tarafından bağlanan PSD (peşin sermaye değerin) maaşının 29 yıl önceden alınan ücretin indirimi konusunda hüküm kurması halinde dosyada olmadığından SGK dan müteveffanın hak sahiplerinin ayrı ayrı PSD dosyaya celbi halinde ek rapor olarak aktüeryal hesaplama yönünden indirilecek miktarın ayrıca belirleneceği ve huzurdaki davacılar yönünden ayrı ayrı hesap edilmek üzere sigorta limitini aşan miktarın hesabı yapılarak Sayın Mahkemenin takdirlerine sunulacak olup, aktüeryal hesap bilirkişisi yönünden çelişkinin giderilmesi istenmiş olup yeniden hesaplama yapılma yoluna gidilmemiştir. Nedeni ise 01.01.2021 tarihinden geçerli olan asgari ücretin 3.577,50 TL brütü ve Agili çocuklu netinin 2.919,81 TL ve pasif dönem zararı hesabında asgari ücretin netinin agisiz miktarının 2.557,59 TL değerine ulaştığı nazara alındığında sigorta limiti aşan miktarının davalılar yönünden miktarın değişeceği, Özetle, 20.02.2019 tarihli rapor hesaplama tekniğine iştirak edilmekle birlikte mezkur raporda SGK dan hak sahiplerine bağlanan aylık varsa PSD lerinin tenzilinin yapılmamış olması ve 2019 yılı Asgari Ücret verilerinin hükme en yakın tarihli veri niteliği kaybetmiş olması nedenleri ile Sayın Mahkemece davacı hak sahiplerinin SGK aldıkları aylıkların Peşin Sermaye Değerlerinin ayrı ayrı celbi halinde, hükme esas en yakın tarihleri Asgari Ücret verileri nazara alınarak hesaplama yapılabileceği görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi …, … ve …. arafından düzenlenen 15/06/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda; 30.12.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat eden …’nin desteklik tazminatının davalı Sürücü … sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı aracı ile meydana gelen kazada %100 kusurlu olduğ ATK Trafik İhtisas Dairesinin …. tarih ve …. sayılı raporunda%100 kusurlu olduğunun kabulü ile ;
a-Eş …’nin DESTEKLİK net zararı = 366.999,01 TL,
b-Kızı …’nin DESTEKLİK net zararı = 27.041 44 TL,
c-Oğlu …’nin DESTEKLİK net zararı =7.278,32 TL,
d-Oğlu … ’nin DESTEKLİK net zararı = 50.535,39 TL olduğu, sgk psd ilişkin ödeme yapmadığına ilişkin yazı göndermiş olduğu ve bu nedenle hesaplanan tazminattan indirim yapılmadığı, davalı sürücü yönünden faiz tarihinin olay tarihi olan 30.12.2013 tarihi ve faiz talebinin takdirinin sayın mahkemeye ait olacağı ve … Sigorta AŞ ile sigortalı bahsi geçen … plakalı aracın şirkete 20.12.2013/2014 tarihleri arasında …. nolu ZMMS poliçesiyle sigortalı olduğunu, ZMMS sorumluluğunun kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatı için 250.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, ayrıca …. nolu İMMS ile sigortalanan araçla ilgili sorumluluk limitinin 50.000,00-TL olduğu, Şirketin ZMMS poliçesi dahilinde sorumluluğunun
a-Eş …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 184.608,58 TL,
b-Kızı …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 13.602,44 TL,
c-Oğlu …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 3.661,15 TL,
d-Oğlu …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 25.420,41TL olduğu,
Şirketin İMMS poliçesi dahilinde sorumluluğunun
a-Eş …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 36.921,72 TL,
b-Kızı …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 2.720,49 TL,
c-Oğlu …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 732,23 TL,
d-Oğlu ….’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 5.084,08 TL
olduğu, faiz talebinin takdiri sayın mahkemeye ait olduğu,
ZMMS ve İMMS poliçeleri teminatını aşan ve işleten ve sürücüye yüklenebilecek tazminatın
a-Eş … için 145.468,71 TL,
b-Kızı … için 10.718,51 TL,
c-Oğlu … için 2.884,93 TL,
d-Oğlu …. için 20.030,89 TL olduğu,
… plaka ve (….) şasi numaralı kamyonetin onarım bedelinin KDV hariç 9.911,57 TL-KDV dahil 11.695,65 TL olduğu, davalı …. Sigorta tarafından gerçekleştirilen 9.625,00 TL tutarındaki ödemenin tenzili ile talep edilebilir net bakiyenin KDV hariç 286,57 TL-KDV dahil 2.070,65 TL olduğu, … plaka ve (….) şasi numaralı kamyonet üzerinde meydana gelen değer kaybı zararının Yargıtay içtihatlarına göre 6.000,00 TL olduğu, … plaka ve (….) şasi numaralı kamyonetin onarımı için yeterli olan 20 gün mahrumiyet nedeniyle uğranacak zararın emsal araç kiralanması halinde günlük 100,00 TL’den toplam 2.000,00 TL olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi Y. Müh. … ve …. tarafından düzenlenen 16/07/2019 havale tarihli bilirkişi ek raporunda; Davacı vekilince itiraz dilekçesinde, hesaba esas alınan kazançlara itiraz edilmekte olup, emsal ücrete göre hesaplama yapılması gerektiği yönünde itiraz edilmektedir. Kök raporda hesaba esas kazançların tespitine ilişkin gerekli ve yeterli açıklama yapılmıştır. Sayın Mahkemece de davacının emsal ücret araştırması talebi reddedilmiştir. Hal böyle olunca; davacı vekilinin itirazı doğrultusunda kök raporda değişiklik gerektiren bir husus bulunmamaktadır. Davacı vekilince itiraz dilekçesinde, davacı çocukların destek sürelerinin erkek çocuk yönünden (18), kız çocuk yönünden (22) yaşına kadar tespitine itiraz edilmektedir. Davacı çocukların açık öğretim dışında bir yüksek öğrenim programında kayıtlı öğrenci olduklarına dair belge bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; davacı vekilinin itirazı doğrultusunda kök raporda değişiklik gerektiren bir husus bulunmamaktadır. Davalı sigorta şirketi vekilince; destekten yoksun kalma maddi tazminatının farazi olarak hesaplandığı, hesaplanan tutarın fahiş olduğu yönünde itiraz edilmektedir. Yapılan itiraz somut verilere dayanmamakta olup, kök raporda kullanılan tüm veriler ve hesaplama yöntemleri Yargıtayca kabul edilen uygulamalara göre ve Yargıtay içtihatları gerekçe gösterilerek kullanılmıştır. Bu nedenle kök raporda maddi zarar hesabı yönünden değişiklik gerektiren bir husus bulunmamaktadır.
Bilirkişi Y. Müh. … ve …. tarafından düzenlenen 28/10/2019 havale tarihli bilirkişi 2. ek raporunda; Davacı vekilince itiraz dilekçesinde, hesaba esas alınan kazançlara itiraz edilmekte olup, emsal ücrete göre hesaplama yapılması gerektiği yönünde itiraz edilmektedir. Kök raporda hesaba esas kazançların tespitine ilişkin gerekli ve yeterli açıklama yapılmıştır. Sayın Mahkemece de davacının emsal ücret araştırması talebi reddedilmiştir. Hal böyle olunca; davacı vekilinin itirazı doğrultusunda kök raporda ve 1. Ek raporda değişiklik gerektiren bir husus bulunmamaktadır. Davacı vekilince itiraz dilekçesinde, davacı çocuklardan ….’ ün … Üniversitesi Hemşirelik Bölümünde yükseköğrenim görmüş olduğu ve 20.10.2016 tarihli sosyal ve ekonomik durum araştırmasında bu hususun tespit edildiği, destek süresinin 22 yaşına kadar tespit edilmesinin hatalı olduğu yönünde itiraz edilmektedir. Davacı çocuk …” ün açık öğretim dışında bir yüksek öğrenim programında kayıtlı öğrenci olduklarına veya eğitimine hala devam ettiğine dair belge bulunmamaktadır. Bununla birlikte; davacı ….’ ün bir an için sosyal ve ekonomik durum araştırmasında tespit edildiği gibi hemşirelik bölümünde öğrenim gördüğü kabul edilse dahi davacının 22 yaşında eğitimini tamamlaması mümkündür. Öğrenci Belgesi dosyaya celp olunmadığına ve halen eğitime devam ettiğine dair belge de olmadığına göre; davacı vekilinin itirazı doğrultusunda kök ve 1. Ek raporda değişiklik gerektiren bir husus bulunmamaktadır. Davalı sigorta şirketi vekilince; faiz başlangıç tarihi ve faiz nev’ine itiraz edilmektedir. Bu husustaki gerekli ve yeterli açıklama kök raporda yapılmış olup, davalı itirazı doğrultusunda bu hususta kök raporda değişiklik gerektiren bir durum bulunmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi Y. Müh. … ve …. arafından düzenlenen 03/10/2020 havale tarihli ek bilirkişi raporunda; 30.12.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat eden …’nin eşi ve üç çocuğunun destek ( maddi) tazminat isteğinin, yargıda geçerli yöntemlerle incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucu:
1-) Her dört hak sahibinin destek tazminat tutarlarının:
¸
2-) … plaka sayılı kamyonetin onarım bedeli ile ilgili talep edilebilir net bakiyenin KDV hariç 286,57 TL-KDV dahil 2.070,65 TL, onarım nedeniyle üzerinde meydana gelen değer kaybı zararının Yargıtay içtihatlarına göre 6.000,00 TL, onarımı için uygun 20 gün mahrumiyet boyunca uğranacak mahrumiyet zararının 2.000,00 TL olduğu, bir önceki bilirkişi raporuna, hesap ve değerlendirmelere iştirak etmenin mümkün olmadığı, kök raporda ZMS genel şartlarına atıf yapılarak değer 36 ay yaşı doldurduğu için teminat dışı kaldığı görüşüne yer verildiği, birinci ek raporda Hazine Müsteşarlığı için değer kaybına yönelik taslak formüle yer verildiği, kiralama bedellerinde yakıt vb. masrafların kiralayana ait olduğunun dikkate alınmadığı, ikinci ek raporda ise hasarın büyüklüğüne, niteliğine ve reel piyasa şartlarına göre nispeten düşük belirlendiği, tespit, hesap, sonuç, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi …., … ve … arafından düzenlenen 26/112021 havale tarihli ek bilirkişi raporunda; Davacı …. ,müteveffa …’ nin sosyo ekonomik durumu yani geliri konusundaki bilirkişi raporundaki tespit ve hesaplamaya yine itiraz ettiklerini, dava dilekçesinde belirttikleri gibi davacıların miras bırakanı müteveffa … elektrik sigortası pano imalatında son derece iyi bir usta olup en son aldığı maaş fiilen 3.500,00 TL olduğunu, ayrıca çalıştığı firmadan çoğu zaman prim aldığını, ayrıca kazada hasar gören … plakalı aracıyla çalıştığı işyerinin işçilerini ve mal taşıma işlerini de yaptığını, müteveffa miras bırakan …bank … Şubesinden 28.06.2012 tarihinde … kredi hesap numarası ile 60 ay vadeli 48.000 TL ihtiyaç kredisi kullanmış iş bu ihtiyaç kredisi için ödediği aylık kredi tal tutarı 1.235.39 TL olduğunu iddia ederek ücretinin asgari ücret üzerinde olduğunu ve hesaplamadaki çelişkinin giderilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamında ücretine ilişkin maaş bordrosu olmadığı tespiti ile 06.05.2020 tarihli raporda değişiklik yapacak bir durum olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi …,… ve ….arafından düzenlenen 04/03/2022 havale tarihli ek bilirkişi raporunda; Davacılar vekili müteveffanın annesi ….’nin hayatta olmadığını beyan etmiştir. Bu nedenle anne için pay ayrılmadan hesaplama yapılmıştır. Takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, ….’nin hayatta olmadığını gösteren belgenin dosyaya kazandırılması gerektiği düşünülmektedir. Ancak bu talep tazminatlar revize edilirken dikkate alınmıştır. Bu raporun hukuki değerlendirmesi ve takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere ;
1-30.12.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat eden …’nin desteklik tazminatının davalı Sürücü … sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı aracı ile meydana gelen kazada %100 kusurlu olduğ ATK Trafik İhtisas Dairesinin …. tarih ve …. sayılı raporunda%100 kusurlu olduğunun kabulü ile ;
a-Eş …’nin DESTEKLİK net zararı = 559.763,47 TL
b-Kızı …’nin DESTEKLİK net zararı = 33.4.34,95 TL
c-Oğlu …’nin DESTEKLİK net zararı = 72.933,05 TL
d-Oğlu …’nin DESTEKLİK net zararı = 8.318,07 TL
olduğu, SGK PSD İLİŞKİN ÖDEME YAPMADIĞINA İLİŞKİN YAZI göndermiş olduğu ve bu nedenle hesaplanan tazminattan indirim yapılmadığı,
2- Davalı sürücü yönünden faiz talebinin takdirinin Sayın Mahkemeye ait olacağı ve …. plakalı araç için …. Sigorta AŞ tarafından 20.12.2013-20.12.2014 tarihleri arasında … nolu ZMMS poliçesi düzenlendiği, bu poliçe kapsamında kişi başına sakatlanma ve ölüm teminat limitinin 250.000,00-TL olduğu, ayrıca …. nolu İMMS ile sigortalanan araçla ilgili sorumluluk limitinin 50.000,00-TL olduğu,
… Sigorta AŞ’nin ZMMS poliçesi dahilinde sorumluluğunun
a-Eş …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 207.489,01 TL,
b-Kızı …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 12.383,42 TL,
c-Oğlu … ’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 27.034,29 TL
d-Oğlu …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 3.083,28 TL,
olmak üzere toplam 250.000 TL olduğu,
Şirketin İMMS poliçesi dahilinde sorumluluğunun
a-Eş …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 41.497,80 TL,
b-Kızı …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 2.478,68 TL,
c-Oğlu …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 616.66 TL,
d-Oğlu …’nin destekten yoksun kalma tazminatı = 5.406,86 TL
olmak üzere toplam 50.000 TL, faiz talebine ilişkin takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu,
3 – ZMMS ve İMMS poliçeleri teminatını aşan ve işleten ve sürücüye yüklenebilecek tazminatın
a-Eş … için 310.776,66 TL,
b-Kızı … için 18.562,84 TL,
c-Oğlu … için 4.618,14 TL,
d-Oğlu … için 40.491,91 TL
olmak üzere toplam 374.446,54 TL olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Kazaya sebebiyet veren … plakalı araç 20/12/2013-20/12/2014 Vadeli Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmıştır.
Olayın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmış olan …. plakalı aracın davalı sürücüsünün %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğundan sigortalı araç sürücüsünün %100 kusuruna isabet eden tutar davacılar yararına maddi tazminat miktarı olarak dikkate alınacaktır.
Somut olay trafik iş kazası olmadığı gibi davacının yaralanmasında 3. Şahısların kastı olduğuna dair mahkeme kararı veya resmi belge olmadıkça SGK tarafından bağlanan gelirin rücu edilebilmesi 5510 sayılı yasanın 39. Maddesine göre mümkün görülmemektedir. O halde; hesaplanan maddi zarar tutarından rücuya tabi ödemeler hususunda indirime yer bulunmamaktadır.
Davacılar vekili Mahkememize sunduğu talep artırım dilekçesi ile maddi tazminata ilişkin taleplerini alınan bilirkişi raporu doğrultusunda artırmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/1’nci maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine sonra sözü geçen Kanun’un 88/1’nici maddesinde”Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
” denildikten sonra anılan Kanun’un 90’nci maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindedir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49/1’nci maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür” denilerek haksız fiil sorumluluğu belirlendikten sonra anılan Kanun’un 61’nci maddesi “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” hükmünü içermekte olup buna göre zarara sebebiyet veren sürücü,işleten ve zorunlu sigortacı zarar görene karşı haksız fiil hükümleri çerçevesinde müteselsilen sorumludurlar.Ancak sigorta şirketinin sorumluluğu teminat limiti ve sigortalısının kusuru oranındadır.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; 30/12/2013 günü saat davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … Plakalı yolcu minibüsüyle Sultangazi istikametinde …. yönüne seyir halindeyken … plakalı aracın arızası nedeniyle emniyet şeridinde arcının arkasında beklemekte olan müteveffa …’ ye çarparak ölümüne sebebiyet verdiği, meydana gelen kazada araç sürücüsü davalı …’ in %100 oranında kusurlu olduğu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Genişletilmiş Uzmanlar Kurulundan alınan kusur raporunun kaza tespit tutanağı ve ceza Mahkemesi’nde alınan rapordaki belirlemeler ile uyumlu olup hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu,Mahkememizce tekniğine uygun olup yargısal denetime elverişli olduğu belirlenen ve hükme esas alınan bilirkişi … tarafından araçta oluşan hasar nedeniyle verilen bilirkişi raporuna göre sigorta tarafından yapılan ödeme düşüldükten sonra 2.070,65.-TL onarım bedeli ile 6.000,00.-TL değer kaybı tazminatının sigorta şirketinin ZMMS poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen,2.000,00.-TL araç yoksunluğu tazminatının ise sigorta dışındaki davalılardan tahsiline,davacıların araca ilişkin maddi tazminat taleplerinin fazlaya ilişkin kısmının reddine,yine hükme esas alınan 04/03/2022 tarihli aktüerya raporuna göre davacı …’nin destekten yoksun kalma tazminatının 559.763,47.-TL,davacı …’nin destekten yoksun kalma tazminatının 33.434,95.-TL, davacı …’nin destekten yoksun kalma tazminatının 8.318,07.-TL davacı …’nin destekten yoksun kalma tazminatının 72.933,05.-TL olduğu anlaşıldığından bu tazminatın sigorta şirketi ZMMMS ve İMMS poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,,davalılardan sigorta şirketine yazılan müzekkere ile istenen belgelerden anlaşıldığına göre davacılar vekilinin eksik belgeleri tamamlayarak tekrar 18/05/2015 tarihinde sigorta şirketine başvurduğu,buna göre başvuru tarihinin 18/05/2015 olarak kabul edilmesi gerektiği,bu tarihe 8 iş günü eklenmesi suretiyle sigorta şirketinin temerrüdü 29/05/2015 tarihinde oluştuğundan bu tarihten,diğer davalılar yönünden ise temerrüdün kaza tarihi itibariyle başladığından faizin belirlenen temerrüt tarihlerinden itibaren başlatılmasına, temerrüt tarihlerinden itibaren kazaya sebebiyet veren aracın ticari olması nedeniyle avans faizi uygulanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda sigorta şirketinin ZMMS poliçe limiti olan 250.000,00.-TL davacılara garameten paylaştırılırken destekten yoksun kalma tazminatı tek başına değerlendirilerek paylaştırmanın yapıldığı,oysa poliçe limitine müteveffaya ait araçta oluşan hasar bedeli ve değer kaybının da dahil edilmesi gerektiği anlaşıldığından onarım + değer kaybı bedeli toplamı 250.000,00.-TL’lik poliçe limitinden düşülerek destekten yoksun kalma tazminatında sigorta şirketinin sorumluluğu Mahkememizce resen belirlenmiş,ayrıca ,müteveffanın anne ve babasının ölü olması gözönüne alındığında destekten yoksun kalma tazminatında bu kişilere pay ayrılmadan aktüerya hesabı yaptırılmıştır.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hâkimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davalı sürücü ile ölenyayanın kusur oranları, kazanın meydana geliş şekli, davacıların ölene yakınlık dereceleri,tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve diğer hususlar gözetildiğinde sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vermeyecek şekilde talep edilen manevi tazminatın kısmen kabulü ile,müteveffanın eşi davacı …. lehine 45.000,000.-TL,çocukları …,… ve …. lehine ise 20.000,00.-‘er TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline,sigorta şirketi tarafından düzenlenen İMMS poliçesi manevi tazminatı da içerdiğinden sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olarak belirlenen manevi tazminattan sorumlu tutulmasına,ayrıca davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen İMMS poliçesi incelendiğinde 50.000,00.-TL’lik poliçe limitinin maddi ve manevi zarar için ortak düzenlendiği,ayrımın yapılmadığı anlaşıldığından,İMMS poliçesinden poliçe limitinde belirtilen miktarın aşılmaması için maddi ve manevi tazminattan yapılacak tahsilatlarda tekerrür oluşturmamak üzere hüküm tesisine,davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı ve davalı yönünden lehine hükmedilen tazminat ve reddedilen tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacılar ve davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların,araç ile ilgili olarak açmış oldukları maddi tazminat davasının kısmen KABUL kısmen REDDİ ile;
a)2.070,65.-TL araç onarım bedeli ile 6.000,00.-TL araç değer kaybı tazminatı olmak üzere toplam 8.070,65.-TL maddi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden,davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,(Davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçe limite olan 250.000,00.-TL ile sınırlı olarak sorumlu tutulmasına)
b)2.000,00.-TL araç yoksunluğu tazminatının davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
c)Davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
2-Davacıların,davalılar aleyhine açtığı destekten yoksun kalma nedeniyle tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
a)559.763,47.-TL tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden,davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye VERİLMESİNE,(Davalı sigorta şirketinin ZMMS + İMMS poliçe limiti olan 250.000,00.-TL + 50.000,00 ile sınırlı olarak ve 200.801,36.-TL + 41.497,80.-TL olmak üzere toplam 242.299,16.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına )
b)33.434,95.-TL tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden,davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye VERİLMESİNE,(Davalı sigorta şirketinin ZMMS + İMMS poliçe limiti olan 250.000,00.-TL + 50.000,00 ile sınırlı olarak ve 12.096,47.-TL + 2.478,68.-TL olmak üzere toplam 14.575,15.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına )
c)72.933,05.-TL tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden,davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye VERİLMESİNE,(Davalı sigorta şirketinin ZMMS + İMMS poliçe limiti olan 250.000,00.-TL + 50.000,00 ile sınırlı olarak ve 26.612,23.-TL + 5.406,86.-TL olmak üzere toplam 32.019,09.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına )
d)8.318,07.-TL tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden,davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ….’ye VERİLMESİNE,(Davalı sigorta şirketinin ZMMS + İMMS poliçe limiti olan 250.000,00.-TL + 50.000,00 ile sınırlı olarak ve 2.419,29.-TL + 616,66.-TL olmak üzere toplam 3.035,95.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına )
3)Davacıların,davalılar aleyhine açtıkları manevi tazminat davasının kısmen KABUL kısmen REDDİ ile;
a)-1)45.000,00.-TL manevi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden,davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye VERİLMESİNE,(Davalı sigorta şirketinin İMMS poliçe limiti olan 50.000,00 ile sınırlı olarak ve 41.497,80.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına ve bu poliçe kapsamında, hükmün 2-(a) bendinde belirtilen 41.497,80.-TL tazminat alacağının tahsili ile tekerrür oluşturmamak kaydıyla
2-) Davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
b)1-)20.000,00.-TL manevi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden,davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye VERİLMESİNE,(Davalı sigorta şirketinin İMMS poliçe limiti olan 50.000,00 ile sınırlı olarak ve 2.478,68.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına ve bu poliçe kapsamında hükmün 2-(b) bendinde belirtilen 2.478,68.-TL tazminat alacağının tahsili ile tekerrür oluşturmamak kaydıyla
2-) Davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
c)1-)20.000,00.-TL manevi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden,davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı … ‘ye VERİLMESİNE,(Davalı sigorta şirketinin İMMS poliçe limiti olan 50.000,00 ile sınırlı olarak ve 26.612,23.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına ve bu poliçe kapsamında hükmün 2-(c) bendinde belirtilen 26.612,23.-TL tazminat alacağının tahsilinde tekerrür oluşturmamak kaydıyla
2-) Davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
d)1-)20.000,00.-TL manevi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 30/12/2013 tarihinden,davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 29/05/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ye VERİLMESİNE,(Davalı sigorta şirketinin İMMS poliçe limiti olan 50.000,00 ile sınırlı olarak ve 616,66.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına ve bu poliçe kapsamında hükmün 2-(d) bendinde belirtilen 616,66.-TL tazminat alacağının tahsilinde tekerrür oluşturmamak kaydıyla )
2-) Davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
4-Alınması gerekli 53.932,12-TL karar ve ilam harcından peşin+ıslah harcı olarak alınan 3.411,26 TL harcın mahsubu ile bakiye 51.914,34.-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye İRAD KAYDINA, (Davalı sigorta şirketinin 250.000,00.-TL + 50.000,00.-TL = 300.000,00.-TL poliçe limiti ile sınırlı olmak ve 20.493,00.-TL ‘sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına)
5-Davacılar tarafından ödenen 29,20.-TL Başvurma Harcı ile 3.411,26 TL Peşin +ıslah Harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE, (Davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 300.000,00 TL’ nin kabul edilen maddi tazminata oranlanması suretiyle 1.507,95.-TL’sinden sorumlu tutulmasına)
6-Davacılar tarafından yapılan 50 adet tebligat+posta ücreti 820,95.-TL ,bilirkişi inceleme ücreti 5.100,00.-TL ile ATK inceleme ücreti 714,50.-TL olmak üzere toplam 6.635,45.-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 6.627,26 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara VERİLMESİNE, kalan kısmın davacılar üzerinde BIRAKILMASINA, (Davalı sigorta şirketinin 250.000,00.-TL + 50.000,00.-TL = 300.000,00.-TL poliçe limiti ile sınırlı olmak ve 2.459,09.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına)
7-Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar (559.763,47.-TL + 2.517,66.-TL (araçtan kaynaklanan maddi tazminatta kendisine düşün miras payı) = 562.281,13.-TL) üzerinden hesap edilen 45.164,06 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Maddi Tazminat ile ilgili olarak) (Davalı sigorta şirketinin 250.000,00.-TL + 50.000,00.-TL = 300.000,00.-TL poliçe limiti ile sınırlı olmak ve 25.410,94.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına)
9-Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen (33.434,95.-TL + 2.517,66.-TL (araçtan kaynaklanan maddi tazminatta kendisine düşün miras payı) = 35.952,61.-TL) miktar üzerinden hesap edilen 5.392,89 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Maddi Tazminat ile ilgili olarak)(Maddi Tazminat ile ilgili olarak) (Davalı sigorta şirketinin 250.000,00.-TL + 50.000,00.-TL = 300.000,00.-TL poliçe limiti ile sınırlı olmak ve 2.186,27.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına)
10-Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen (72.933,05.-TL + 2.517,66.-TL (araçtan kaynaklanan maddi tazminatta kendisine düşün miras payı) = 75.451,71.-TL) miktar üzerinden hesap edilen 10.281,3.-TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Maddi Tazminat ile ilgili olarak)(Maddi Tazminat ile ilgili olarak) (Davalı sigorta şirketinin 250.000,00.-TL + 50.000,00.-TL = 300.000,00.-TL poliçe limiti ile sınırlı olmak ve 4.816,36.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına)
11-Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen (8.318,07.-TL + 2.517,66.-TL (araçtan kaynaklanan maddi tazminatta kendisine düşün miras payı) = 10.835,73.-TL) miktar üzerinden hesap edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Maddi Tazminat ile ilgili olarak)Maddi Tazminat ile ilgili olarak)(Maddi Tazminat ile ilgili olarak) (Davalı sigorta şirketinin 250.000,00.-TL + 50.000,00.-TL = 300.000,00.-TL poliçe limiti ile sınırlı olmak ve 455,39.-TL’sinden diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına)
12-)Davalılar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 929,35.- TL ücreti vekaletin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalılara VERİLMESİNE, (Maddi Tazminat ile ilgili olarak)
13)Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 6.650,00-TL ücreti vekaletin davalılar … ve …’ dan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
15)Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 5.100,00 TLücreti vekaletin davalılar … ve …’ dan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
16)Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 5.100,00 TLücreti vekaletin davalılar … ve …’ dan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
15)Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 5.100,00 TLücreti vekaletin davalılar … ve …’ dan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
16-Davalılar … ve … kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre 6.650,00.-TL hesap edilen TL ücreti vekaletin davacı …’ den tahsili ile bu davalılara VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
17-Davalılar …, ve … kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacı …’ den tahsili ile bu davalılara VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
18-Davalılar … ve … kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre r hesap edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacı …’ den tahsili ile bu davalılara VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
19-Davalılar … ve … kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacı …’ den tahsili ile bu davalılara VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
20-Davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen İMMS poliçesi maddi ve manevi zararı birlikte 50.000,00.-TL ile sınırlı olarak teminat altına alınıp belirlenen maddi ve manevi tazminatın İMSS poliçesi yönünden tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla verilmesi ve teminatın tamamının tüketilmesi hususu gözönüne alındığında davalı sigorta şirketine reddedilen manevi tazminat talepleri yönünden vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
21-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 896,30-TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalılar … ve …. vekili ile davalı sigorta vekilinin yokluğunda oybirliği ile verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 16/06/2022
Başkan ….
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪