Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/680 E. 2018/1328 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/680 Esas
KARAR NO : 2018/1328

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/07/2016
KARAR TARİHİ : 19/12/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkiline 15/05/2015 başlangıç tarihli kiralayanı ….olan 20/04/2015 tarihli kira sözleşmesi ile otopark da oto yıkama hizmeti vermek üzere yer kiraladığını Bakırköy belediyesince 28/07/2015 tarihinde iş yeri açma ve çalışma ruhsatı verildiğini iş yerinin 16/09/2015 tarihinde faaliyete başladığını, bu tarih itibariyle …. başvuru da bulunduğunu 10/11/2015 tarihinde bağlantı anlaşması yapıldığını davalı firma görevlileri tarafından trafo bağlantısının yapıldığını, trafonun yetersiz olması sebebiyle başka bir trafoya bağlantı kurulması işlemlerinin başlandığını, iş yerine bağlanan sayaç müvekkili ile davalı arasında imzalanan abonelik sözleşmesi olmaması nedeniyle usulsüz kullanım uygulamasına tabi tutularak elektrik bağlantısının kesileceğinin tehdidi ile karşılaştığını ve 23/03/2016 tarihinde usulsüz kullanım tutanağı düzenlendiğini 31/03/2016 tarihinde gecikme cezası ile birlikte toplam 25/760,92 TL üzerinden taksitlendirme protokolü imzalandığını ve 5.349,85 TL peşinat yatırıldığını, bu protokolün elektriğin kesilmesinin önlenmesi için baskı ile yapıldığını, 18/04/2016 tarihinde abonelik sözleşmesinin imzalandığını, 1. Taksiti olan 5.000,00 TL’yi ödemek zorunda kaldığını, davalının bağlantı anlaşması yapılmış olmasına rağmen usulsüz elektrik kullanımı nedeniyle borç tahakkuk ettirilmesini yasaya aykırı olduğunun bu nedenle 25.760,92 TL borçlu bulunmadığının tespitine ve peşin ödenen 10.349,85 TL’nin istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya karşı cevabında husumetin …. A.Ş.’ye yöneltilmesini gerektiğini, müvekkilinin abonelik verilmesi, elektriğini parekande satışı ile iştigal ettiğini, pasif husumet yönünden reddine karar verilmesini İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu davacının iş yerinin bulunduğu adreste kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğini, zaptın yürürlükte bulunan mevduat hükümleri gereği hesaplama yapılarak kaçak elektrik kullanımının tahakkuk ettirildiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı yetki itirazında bulunmuş ise de taraflar arasında sözleşme kurulmadan önce abonesiz elektrik kullanımına ilişkin zabıt tutulduğu ve bu zapta dayalı olarak tahakkukun yapıldığı anlaşıldığından taraflar arasındaki ilişki haksız fiile dayalı olup davacının adresinin bağlı bulunduğu Adli Yargı Yer Mahkemesi yetkili olacağından yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davacı ile davalı arasında abonelik sözleşmesinin 18/04/2016 tarihinde imzalanmış olduğu kaçak elektrik tespit tutanağının 23/03/2016 tarihinde olduğu, sözleşmenin tutanak tarihinden sonra yapılmış olduğu anlaşılmıştır. 23/03/2016 tarihli tutanakta idareye kaydı olmayan sayaçla sözleşmesiz elektrik kullanıldığı gerekçesi ile tanzim edildiği, davacı şirketin tutanak tarihinden önce 6 yıldır ticari faaliyet gösterdiği gerekçesiyle 25.519,00 TL kaçak elektrik tüketimi tahakkuk ettirildiği belirtilmiştir.
Davacının davalı idareye yaptığı itiraz sonucunda dava konusu edilen 25.519,00 TL tutarındaki kaçak tahakkuku iptal edilerek 10.582,10 TL olarak yeniden değerlendirilmiştir.
Elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliğinin 26. Maddesi gereğince yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketilmesinin, kaçak elektrik enerji tüketimi olarak kabul edilmesi gerektiği, tutanak tarihi itibariyle abonelik kaydının bulunmadığı, sayaç üzerinde tespit edilen mahalde bir fiil kullanılmış olan 18.229 kilovat üzerinde davacı tarafa tahakkuk ettirildiği bu miktarın mevzuat hükümlerine uygun olduğu bu nedenle davacının davalıya 10.582,00 TL borcu bulunduğu anlaşılmakla aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuş olup davacının kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından buna ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabul, kısmen reddine,
2-23/03/2016 tarihli idareye kaydı olmayan sayaçla sözleşmesiz elektrik kullanımı nedeniyle tutulan tutanaktan dolayı tahakkuk ettirilen 25.519 TL’lik alacak miktarından davacının 14.936 TL’lik kısmı için borçlu olmadığının tespitine,
3-Davacının kötü niyet tazminat talebinin reddine,
4-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 1.020 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen 600 TL bilirkişi ücreti 161,30 TL posta masrafı toplamı olan 761,30 TL den kabul red oranına göre hesaplanan 441,38 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
8-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/12/2018

Katip …

Hakim …