Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/578 E. 2021/1212 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/578 Esas
KARAR NO : 2021/1212

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 28/06/2013
KARAR TARİHİ : 20/12/2021
K. YAZIM TARİHİ : 12/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; Bakırköy … İcra ve İflas Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyasında Müflis … Matbaa San. ve Tic. Ltd. Şti. İflas Masası – dosyasına alacak kaydı olarak yazdırılan 36.127,35 TL alacağın 24.719,24 TL’sinin reddedildiğini ileri sürerek, iflas tarihi olan 29.04.2011’den itibaren 24.719,24 TL alacağın işleyecek faizinin de dikkate alınarak İİK’nın 235. maddesine göre kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı iflas idare memurlarının cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirketin iflasına ilişkin Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasının Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 12.10.2012 tarih ve … E., … K. sayılı kararı ile bozulduğunu, bu nedenle iflas idaresinin görevinin sona erdiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkememizce iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonunda tesis olunan … Esas, … Karar nolu 25/03/2014 tarihli ilam ile ” Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası üzerinden verilen iflas kararının Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 12.10.2012 tarih ve … E., … K. sayılı kararı ile bozulduğu, iflas masasının dağıldığı ve davanın konusuz kaldığı” gerekçesiyle, karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği,
Kararın, davacı vekilince temyiz edildiği,
Yargıtay … HD’nce yapılan temyiz incelemesi sonunda tesis edilen … Esas, … karar nolu 17/03/2016 tarihli ilam ile “
“Dava, iflas sıra cetvelinde alacağın kayıt ve kabulüne karar verilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece yargılama sırasında Müflis … Matbaa San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkındaki iflas halinin ortadan kalktığı ve davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İİK’nın 235. maddesi uyarınca, sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. Bu davada, iflas idaresi müflis şirketi temsilen hasım konumundadır. Kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları davalar olup, genel mahkemelerdeki alacak davalarından farkı, süreye tabi olması, yetkinin kesin yetki olması, ticaret mahkemesinin görevli olması ve İİK’nın 235/3. maddesine göre basit yargılama usulünün uygulanmasıdır. Diğer yandan, genel mahkemelerde görülen alacak davası esnasında davalının iflasının açılması halinde dava, kendiliğinden kayıt kabul davasına dönüşür ve Dairemiz’in istikrar kazanmış uygulamaları da bu yöndedir (Dairemizin 20.04.2015 tarih ve 2015/863 E., 2699 K.).
Öğreti ve uygulamada genel kabul gören tanımıyla dava konusu, davacının belirli bir vakıaya dayanarak hukuki talepte bulunmasıdır. Yargılama esnasında davanın konusunun ortadan kalkması hâlinde artık esas talep hakkında yargılama yapılmasına gerek kalmayacağından mahkemece karar verilmesine yer olmadığına karar verilir (Kuru, B./Arslan, R./Yılmaz, E; Medeni Usul Hukuku, 14. Baskı, Ankara, 2002, s. 543).
Kayıt kabul davalarındaki esas talep, genel alacak davalarından farklı olmayıp, alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak amacıyla iflas sıra cetvelinde alacağın kayıt ve kabulüne karar verilmesi isteğidir. Bu açıdan kayıt kabul isteği, alacak davalarının özel bir görünüm şeklidir ve niteliği gereği alacağın tahsiline ilişkin isteği de içeriğinde barındırır. Somut olayda, mahkemece iflas hâlinin ortadan kalktığı ve iflas masasının dağıldığından bahisle davanın konusuz kaldığı sonucuna varılmış ise de, davaya konu alacak istemi hâlen varlığını devam ettirdiğinden davanın konusuz kaldığından söz edilemez. Aksi halde, kayıt kabul istemine dönüşen alacak davalarında da davalının iflas halinin ortadan kalkması durumunda davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilecek olup, bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlık varlığını devam ettirmesine rağmen çözüme kavuşmamış olur ve 1982 tarihli Anayasamız’ın 36. ve AİHS’in 6. maddesi anlamında hak arama hürriyetinin ihlali gündeme gelir.
Bu durumda, mahkemece, kayıt kabul isteminin alacağın tahsili istemini de içeriğinde barındırdığı ve uyuşmazlığın devam ettiği göz önünde bulundurulup, müflis şirket hakkındaki iflas kararı ortadan kalktığı için şirket tüzel kişiliği davaya dahil edilerek, yapılacak yargılama sonucu oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır” denilerek hükmün bozulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce atanan bilirkişi SMMM … tarafından düzenlenen raporda özetle; ” Davalı tarafın dava konusu döneme ait 2009,2010,2011 hesap yılı defterlerinin açılış Noter onaylarının tastikinin yapıldığı ve kapanışı zorunlu defterlerden olan Yevmiye defterinin Kapanış Noter onaylarının yapılmadığı, Envanter defterlerinin incelemeye sunulmadığı, davalı Müflis şirketin, defter, kayıt ve belgelerinin incelenmesinde; 11.11.2008 tarihli ve …. numaralı poliçe ye ait …bank alacağının tespit edilmediği, anılan ve takip konusu poliçe masraflarının 2009 yılında finansman giderleri veya İhracatı yapılan mallar maliyetine atılarak kapatıldığının düşünüldüğü, detaylarının tespit edilemediği, 2010 yılına devrinin bulunmadığı, bu nedenle takip ve dava tarihi itibarı ile takip ve dava konusu (İcra dosyalarında bulunan tutarlar yönünden) alacağa ait herhangi bir borç/ alacak rakamının 2009, 2010 ve 2011 hesap yılı davalı defter ve belgelerinden tespit edilemediği” hususu belirtilmiştir.
Davacı tarafından açılan davanın kayıt kabul davası niteliğinde olması, dava devam ederken iflas kararının kaldırılması ve yeniden iflas kararı verilmesinden sonra davacının başvurusu üzerine alacağın bu kez iflas idaresi tarafından kayıt ve kabulüne karar verildiği anlaşıldığından konusuz kalan dava nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ancak davalı iflas idaresinin ilk başta haksız olarak alacağı kabul etmemesi nedeniyle davanın açılmasına sebep olduğu anlaşıldığından yargılama masraflarının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava açıldıktan sonra iflas idaresi tarafından alacağın kabul edildiği anlaşıldığından davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,

2-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının mahkeme veznesine yatırılan 21,15 TL peşin/nispi harcının mahsubu sonucu bakiye 38,15 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 21,15 TL başvuru harcı + 21,15 TL peşin nispi harç + 3,30 TL vekalet harcından ibaret toplam 45,60 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (700,00 TL bilirkişi ücreti + 321,00 TL posta/tebligat/ müzekkereden ibaret) 1.021,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

Davacı davalı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır