Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/565 E. 2019/936 K. 27.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/565 Esas
KARAR NO : 2019/936

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/06/2016
KARAR TARİHİ : 27/09/2019
G.K.YAZIM TARİHİ: 19/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkillerinin murisi ….’ın 03/04/2015 tarihinde ,davalılardan …’ın sürücüsü, … A.Ş ‘nin maliki olduğu , …. tarafından teminat altına alınan …. pla- kalı aracın çarpması sonucu yaşamını kaybettiğini , kazanın oluşumunda davalı araç sürücüsünün ku- surlu olduğunu ,davacıların destekten mahrum kaldıklarını ,ayrıca büyük üzüntü ve acı duyduklarını beyanla davacı … için 10.000,00 TL ve diğer davacılar …ile … için 2.000,00 ‘er TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tüm davalılardan müte- selsilen ve müştereken , ayrıca davacı … için 30.000,00 TL , diğer davacılar …ile … için 10.000,00’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tüm sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsilini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalılar … ile … …vekili cevap dilekçesi ile duruşmadaki beyanlarında özetle ;kazanın davacıların murisi ….’ın anidan yola fırlaması sonucu ger- çekleştiğini, talep edilen maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabul edilemez nitelikte olduğunu , müvekkillerinin kazadan sonra ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan ….’ın daha iyi tedavi edilmesi için onu özel hastaneye sevk ettirip tedavisini yaptırdıklarını,davacı tarafa yapılan 7.650,00 TL tutarındaki ödemenin takas ve mahsubunun gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı … AŞ vekilinin cevap dilekçesinde özetle;…. plakalı aracın kaza tarihi kapsayan 1/9/2014-2015 vadeli …. nolu ZMMS poliçesi ile teminat altına alındığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun ZMMS poliçesindeki sigortası limiti ve sigortalı- nın kusuru ile sınırlı olduğunu, destek ilişkisinin ,maddi ve manevi zararın ispatlanması gerektiğini, faiz talebinin yerinde olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, motorlu taşıt işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasına bağlı ölüm nedeniyle araç sürücüsünün ,malikinin ve trafik sigortacısının hukuki sorumluluğuna dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacılar tazminat talebini BK 53 ve 56. Md de düzenlenen haksız fiil hükümlerine ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 md’ne dayandırmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “İşleten ve Araç İşleticisinin Bağlı Olduğu Teşeb- büs Sahibinin Hukuki Sorumluluğu “başlıklı 85.maddesinde aynen : “(Değişik birinci fıkra: 17/10/ 1996-4199/28 md.) Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” denilmiştir.
Dava konusu 20/04/2013 tarihli kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Haksız Fiilden Doğan Borç ilişkilerin düzenleyen ikinci kısmında ;
“Ölüm ” halinde tazminata ilişkin TBK 53.maddede “Uğranılan zararlar : 1.) Cenaze giderleri, 2.)Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yiti- rilmesinden doğan kayıplar, 3.) Ölenin destiğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları ka- yıplar.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
“Manevi Tazminat” başlıklı 56. madde de “….Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar gö- renin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” denilmiştir.
Kazaya karışan araç kaydı,poliçe örneği, SGK kayıtları, davalı sürücünün yargılamasına ilişkin Küçükçekmece … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası , nüfus kayıtları vs deliller celp edilmiş, tarafların sosyal ekonomik durumları araştırılmıştır.
Davacılar vekili henüz ön inceleme aşamasında- 23/12/2016 tarihinde -ibraz ettiği dilekçe ile “açılan iş bu davadan sonra, müvekkillerinin destekten yoksun kalmaya ilişkin zararına karşılık davalı … Şti tarafından 25.000,00 TL tazminat ödendiğini, sigorta şirketi ile yapılan ve bir ör- neği dosyaya sunulan sulh anlaşması gereğince , tüm davalılar hakkındaki maddi tazminat talebinden feragat ettiklerini, ancak davalılar … ile … hakkındaki manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini , yargılamaya bu yönden devam olunmasını istediklerini” bildirmiştir.
02/01/2017 havale tarihli dilekçe ekinde dosyaya sunulan vekaletnamenin tetkikinde davadan feragate ilişkin özel yetkinin bulunduğu ,HMK 307 vd md gereğince feragatın davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olduğu, mahkemenin veya davalı tarafın kabulüne bağlı olmaksızın hukuki sonuç doğurduğu gözetilerek yargılama manevi tazminat talebi ile sınırlı olarak sürdürülmüştür.
Olayla ilgili olarak düzenlenen 03/04/2015 tarihli Ölümlü Trafik Kazası Tutanağı, alkol raporu, 30/06/2015 tarihli otopsi tutanağı, …..Hastanesi’nden celp olunan tevadi evrakları, vs delillerin tetkiki sonucu ; 03/04/2015 tarihinde davalı …’ın kullandığı …. plakalı araç ile 03 kuzey yanyol üzerinden Başakşehir istikametinden Altınşehir istikametine seyir halinde iken , seyir yönüne göre taşıt yolunun solundan sağına geçmek isteyen ….’a aracı ile çarptığı, yaralı vaziyette hastaneye kaldırılan ….’ın 28/04/2015 günü hastanede vefat ettiği, ATK tarafından düzenlenen 30/06/2015 tarih …. sayılı otopsi raporuna göre ….’ın genel beden travmasına bağlı kemik kırığı ve iç organ yırtıl- ması ile birlikte gelişen komplikasyonlar sonucu vefat ettiği,ibraz olunan kusur raporuna kaza- nın oluşunda müteveffa ….’ın asli kusurlu, davalı sürücü …’ın ise tali kusurlu ol- duğu ,yapılan ceza yargılaması sonunda sanık sürücünün cezalandırılmasına karar veril- diği, hükmün itiraz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince ATK Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen …. nolu 11/02/2019 tarihli raporda :
“Tüm dosya kapsamı,dava dilekçeleri, Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararı ve dosya içerikleri, iddianame, kaza tespit tutanağı,tüm beyanlar, bilirkişi raporu,…. Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu , olay yeri krokisi incelendiğinde kazanın yukarda ‘’OLAY’’kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiği anlaşılmıştır. Mevcut bulgulara göre ;
A)Davalı sürücü … yönetimindeki otomobili ile mahal şartlarını yol ve zemin durumu ile birlikte kaplamaya giren yayaları dikkate alıp hızını tedbir alabilecek seviyeye düşürerek kontrollü ve tedbirli bir şekilde seyretmediği , yolun belli bir kısmını kateden yayaya karşı zamanında etkin fren ve di- reksiyon tedbiri almayarak mevzu bahis yayaya çarptığı kazada tali (% 30 oranında) kusurludur.
B)Maktul yaya …. araçların hareket halinde olduğunu dikkate alıp gerekli ve yeterli kontrollerini yaparak tedbirli bir şekilde geçişini gerçekleştirmesi gerekirken bu hususlara riayet etmeyip yaya geçidini kullanmaksızın kontrolsüz bir şekilde geçiş yaparak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği, ilk geçiş hakkını gelen otomobile vermediği ,dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde geçiş yaparak kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü kazada asli (% 70 oranında ) kusurludur. ” denilmiştir.
Toplanan delillere,dinlenen tanık beyanlarına ve dosyadaki bilgi ve belgelere göre; dava ko- nusu trafik kazası ile davacıların murisi ….’ın ölümü arasında doğrudan illiyet bağı bulunduğu, ….’ın ölümü nedeniyle davacı eşi … ve çocukları …ile …’ın olumsuz şekilde etkilendiği, fiziki ve ruhsal sağlıkları ile aile bütünlüğünün bozulduğu, davalı tarafın oluşan manevi zararın tazmini ile sorumlu oldukları tartışmasızdır.
Ancak ,Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/1176 Esas, 2018/11147 karar nolu 22/11/2018 tarihli ilamında; ”…. manevi tazminat zarara uğrayan da manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşımaktadır. Buna göre manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasında amaç edilmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, tazminat sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır” denilmektedir.
Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi gereğince , somut olayın özelliğine, zararın ağırlığına ve taraflar üzerindeki etkisine, kusur durumuna, sosyal ekonomik duruma göre yapılan değerlendirme sonucu talep edilen manevi tazminat tutarının fazla olduğu değerlendirilmekle davalılar … ve … İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, maddi tazminata ilişkin talebin vaki feragat nedeniyle reddine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle ;

1-Davacılar … ……, … …… ve … tarafından davalılar …, … İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti ile ….. Sigorta Şti aleyhine açılan maddi tazminat davasının vaki feragat nedeniyle reddine,
2-Davacılar … ……, … …… ve … tarafından davalılar … ve … İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, davacılardan … için 10.000,00 TL, … …… için 5.000,00 TL ve … için 5.000,00 TL olmak üzere takdir olunan toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … İn. San. ve Tic. Ltd. Şti’nden tahsil edilerek adı geçen davacılara ödenmesine,
Hüküm altına alınan manevi tazminat tutarına kazanan vuku bulduğu 04/04/2015 gününden itibaren yasal faiz işletilmesine ,Fazlaya ilişkin talebin reddine,

3-HARÇLAR: Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 1.366,20 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 218,60 TL nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 1.147,60 TL harcın … ve … İn. San. ve Tic. Ltd. Şti’nden müteselsilen ve müştereken tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 29.20 TL başvuru harcı +218,60 TL peşin/nispi harç + 4,30 TL vekalet harcından ibaret toplam 252,10 TL harcın … ve … İn. San. ve Tic. Ltd. Şti’nden tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

4-YARGILAMA GİDERİ/DELİL-GİDER AVANSI:
a.) Davacının sarf ettiği 314,50 TL ATK Resmi Bilirkişilik Ücreti + 317,85 TL posta/ mü- zekkere /tebligattan ibaret toplam 612,35 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 202.56 TL’sinin … ve … İn. San. ve Tic. Ltd. Şti’nden tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalılar tarafından sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

5- VEKALET ÜCRETİ:
a.)Maddi tazminat talebi yönünden;
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar …, … İn. San. ve Tic. Ltd. Şti ve …. Lehine red olunan dava değerine göre yürürlükte bulunan AAÜT’nin 6. md ve Av. Kan. gereğince takdir olunan 1.362,50 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek adı geçen davalılara ödenmesine,

b.)Manevi tazminat yönünden;
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacılar lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/1 md gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … İn. San. ve Tic. Ltd. Şti’nden tahsil edilerek davacılara ödenmesine,
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar …, … İn. San. ve Tic. Ltd. Şti lehine red olunan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/2 md gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek adı geçen davalılara ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere Davacı …, Davacılar Vekili Av….. , Davalı … Vekili Av…..,’in yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/09/2019
Katip …

Hakim …