Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/512 E. 2018/481 K. 24.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/512
KARAR NO : 2018/481

DAVA : TAZMİNAT

DAVA TARİHİ : 26/05/2016
KARAR TARİHİ : 24/04/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili tarafından Silivri Asliye Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne hitaben yazmış olduğu 27/06/2015 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; 19.10.2014 tarihinde meydana gelen kaza sonrasında müvekkilinin aracında büyük hasar meydana geldiğini, müvekkilinin oğlunun yaralandığını, aracın normalde değerinin ¨45.000,00- ¨50.000,00 civarında olduğunu, ancak davalının sigorta tarafından yapılan değerlendirmede aracın değerinin ¨40.000,00 olarak kabul edildiğini, mahkemece yapılacak bilirkişi değerlendirmesinden sonra aracın değerinin tespit edileceğini, davalı sigorta firmasının değerlendirilmesi sonucu aracın hasarlı hali ile ¨20.600,00’ye satıldığını, … Sigorta AŞ’nin müvekkilinin aracını kullanan …’in %50 kusurlu olduğunu kabul ederek müvekkiline sadece ¨9.700,00 ödeme yaptığını, müvekkilinin SHM’nin … d.iş sayılı dosyasında yaptırdığı tespitte kusur oranının %90 olarak tespit edildiğini, kusur oranları ve aracın değerinin düşük gösterilmesi nedeniyle müvekkilinin maddi hasarını gerçek anlamda tazmin edemediğini, bu nedenle şimdilik ¨1.000,00 maddi tazminat ile ¨803,320 tespit masrafının tüm davalılardan ,¨5.000,00 manevi tazminatını ise davalılar … ve …’den talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne ¨1.000,00 maddi tazminat ve ¨803,20 tespit harç ve masrafının kazanın meydana geldiği 19/10/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan ,¨5.000,00 manevi tazminatın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin de davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı … tarafından sunulan 31/07/2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle; adına kayıtlı … plakalı aracın … Oto Kiralama firması aracılığıyla 21/09/2014 tarihinden itibaren davalı …’a kiraya verdiğini, aracın bir ay boyunca …’ta kiralık olarak kalacağını ancak 19/10/2014 tarihinde kaza yapıp perte çıktığını, 2918 SAyılı Karayolları Trafik Kanunun 3. Maddesi hükmüne göre başka bir kişinin aracının kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere iş lettiğini ve araç üzerinde fiili tasarffu bulunduğunu ispat edemediği takdirde kayda göre araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun veya kısa süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı veya rehin alan kişi; işletendir. Aynı Kanunun 85. Maddesi hükmüne göre ise bir moturlu aracın işletilmesinden doğan zarardan o aracın işleteni sorumlu olur maddesince hakkında açılan davanın reddedilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili … Sigorta A.Ş. Tarafından 20/06/2014-19/12/2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı … Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınan … plakalı aracın davacıya ait … plakalı aracın trafik kazasına karıştığını, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının, sigortalının kusuru oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına azami ¨26.800,00 ile sınırlı olduğunu, teminat limitlerinin bildirilmesinin davanın kabul edildiği anlamında olmadığını, poliçe kapsamında, dava konusu 19/10/2014 tarihli kazanın müvekkili şirkete ihbar edildiği ve … numaralı hasar dosyası açıldığını, açılan hasar dosyası kapsamında ekspertiz incelemesi yaptırıldığı ve davacının aracı üzerinde meydana geldiği tespit edilen ¨9.700,00 hasarın müvekkili şirketçe 03/12/2014 tarihinde karşılandığınıiş bu trafik kazası ile ilgili olarak bakiye teminat limitinin ¨26.800,00 – ¨9.700,00= ¨17.100,00 ile sınırlı olduğunu, ancak belirtildiği gibi bakiye teminat limitini blidirmelerinin davayı ve iddiaları kabul anlamında olmadığını, bu tür sigortalarda asıl amacın zarar görenin uğradığı gerçek zararın giderilmesi, bu konuda Özel Daire 08/11/1985 gün ve … sayılı kararında gerçek zararı ispat etmenin zarara uğradığını iddia eden kişiye ait olduğunun belirtildiği, gerçek zararın miktarının ispat külfetinin zarar görene ait olduğunun vurgulandığını, müvekkili şirket; karşı tarafın zararından poliçe limiti dahilinde ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, dava konusu kazaya ilişkin davacının gerçek zararının tespiti için öncelikle kusur oranlarının tespit edilebilmesi için dosyanın tüm deliller toplandıktan sonra Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesi ve kusur oranlarını bildirir rapor alınması, trafik sigortalarında sigortacının sorumluluğunun öncelikle hasar gören parçanın onarımı veya eşdeğeri parça ile değişimi olduğunu, sigortacının bu iki halin mümkün olmaması durumunda parçanın orijinali ile değiştirilmesinden sorumlu olduğu, dolayısı ile davacının gerçek zararı tespit edilirken öncelikle hasar gören parçalırn onarım ve eşdeğer parça ile değiştirilme durumlarında ödenmesi gerekecek miktarın belirlenmesi gerektiği, bunun mümkün olmaması durumunda orijinal parça fiyatları üzerinden hesaplama yapılacak ise de müvekkil sigorta şirketinin sahip olduğu tedarik iskontosu ve işçilik iskontosu haklarının da hesaplamada göz önünde bulundurulması gerektiğini, Silivri Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … Değişik iş sayılı dosyası ile yapıldığı iddia edilen tek taraflı tespitin taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, söz konusu tespit raporunun taraflarınca denetiminin mükmün olmadığını, mevcut ise eksik ve hatalı hususlarının da itiraz etme şanslarının bulunmadığını, mahkemece tespit edilen raporun dikkate alınmayarak yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmesi talebinin bulunmadığı, davacı taraf her ne kedar tespit ve harç, bilirkişi giderlerinin davalılardan tehsilini talep etmiş ise de müvekkili şirketin bu ekspertiz raporunun alınmasına sebebiyet vermediğini ve bu tür giderlerin … Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartlarında sigorta teminatı içerisinde sayılmadığını, bu nedenle tespit harç ve gideri adı altında ödenmesi talep edilen 803.20 TL bedelden müvekkil sigorta şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, talep edilen ¨5.000,00 manevi tazminat talebine liişkin ZMS poliçelerinde manevi tazminat taleplerinin teminat altına alınmadığını, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları uyarınca manevi tazminat talepleri sigorta kapsamı dışında tutulmadığını, dolayısıyla manevi tazminata ilişkin ¨5.000,00 talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişiler Prof.Dr…., Prof. Dr. … ve Prof. Dr. … tarafından mahkememize sunulan 27/10/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; olayda sürüca …’in asli, tam ve %100(yüzde yüz) oranında kusuru bulunduğunu, sürücü …’ın ise herhangi kusurunun bulunmadığı kanısı ile rapor sunulmuştur.
Bilirkişiler Prof.Dr…., Prof. Dr. … ve Prof. Dr. … tarafından mahkememize sunulan 06/03/2018 havale tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; kök rapordaki görüşün muhafaza edildiği ve kazada sürücü …’in asli, tam ve %100 (yüzde yüz) oranında kusurunun bulunduğu, sürücü …’ın ise herhangi bir kusurunun bulunmadığı kanaati ile bilirkişi ek raporu sunulmuştur.
Kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın kaza tarihi itibariyle davalı …’e ait olduğu ve tescil belgesine göre aracın kullanım amacının hususi olduğu anlaşılmıştır.
Kazaya sebebiyet veren … plakalı araç 20/06/2014-20/06/2015 vadeli Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi ile sakatlık halinde zeyilnameye bakılmaksızın ¨26.800,00 teminatla davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/1’nci maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine sonra sözü geçen Kanun’un 88/1’nici maddesinde”Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
” denildikten sonra anılan Kanun’un 90’nci maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindedir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49/1’nci maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür” denilerek haksız fiil sorumluluğu belirlendikten sonra anılan Kanun’un 61’nci maddesi “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” hükmünü içermekte olup buna göre zarara sebebiyet veren sürücü,işleten ve zorunlu sigortacı zarar görene karşı haksız fiil hükümleri çerçevesinde müteselsilen sorumludurlar.Ancak sigorta şirketinin sorumluluğu teminat limiti ve sigortalısının kusuru oranındadır.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;davacı vekili,davacıya ait araca davalı …’e ait olup davalı … tarafından sevk ve idare edilen aracın çarpması sonucu müvekkilinni oğlunun yaralandığını ve aracın hasar gördüğünü,hasar bedelinin bir kısmını kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın zorunlu sigortacısı davalı sigorta şirketi tarafından ödendiğini,hasar bedelinin sigorta şirketi tarafından eksik ödendiğinden bahisle gerçek maddi zararın belirlenerek tüm davalılardan tahsiline,ayrıca söz konusu kazada müvekkilinin oğlunun yaralanması nedeniyle müvekkilinin uğradığı manevi zararın da kazaya sebebiyet veren aracın işleten ve sürücüsünden tahsiline karar verilmesini talep etmiş ise de,Mahkememizce alınan ve yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre de kusur konusunda son merciilerden biri olarak kabul edilen İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Ulaştırma Birimi Karayolu ve Trafik Kürsüsünden seçilen öğretim üyeleri tarafından düzenlenen ve hükme esas alınan kusur raporuna göre,meydana gelen kazada … plaka sayılı sürücünün kusurunun bulunmadığı,buna göre davalı sürücünün kusurunun bulumaması nedeniyle haksız fiil sorumluluğunun,davalı işletenin ve sigortacısının ise yine haksız fiili işlediği iddia edilen sürücünün meydana gelen trafik kazasında kusurunun bulunmaması nedeniyle KTK’nun 85/1 maddesine göre (tehlike sorumluluğu) sorumlu olmamaları nedeniyle davalılar hakkında açılan maddi ve manevi tazminat davalarının reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli ¨35,90 karar ve ilam harcının peşin yatırılan ¨116,19’den mahsubu ile fazla alınan ¨80,29’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı … ile davalı … Sigorta A.Ş. kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen ¨1.803,20 ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile bu davalılara VERİLMESİNE,(Maddi Tazminat ile ilgili olarak)
5-Davalı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen ¨2.18,00 ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile bu davalıya VERİLMESİNE,(Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
6-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan ¨539,00 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı ile davalı … vekilinin yüzlerine karşı, davacı vekili ile diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı.24/04/2018

KÂTİP …

HÂKİM …