Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/327 E. 2018/110 K. 07.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/327 Esas
KARAR NO : 2018/110

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/04/2016
KARAR TARİHİ : 07/02/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki nedeniyle fatura ve cari hesap alacağı doğduğunu, alacağın tahsili için İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, borçlunun kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, itirazın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalı tarafından ödenmemiş olan 7.908 TL alacağın takip tarihinden itibaren faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya karşı cevabında alacaklı ile müvekkili arasında cari hesap ilişkisi şeklinde ticari ilişkinin bulunduğunu, cari bakiyede gözüken borca ilişkin müvekkili şirketin bir başka müşterisi 3. Şahıstan alınan keşidecisi …. Ltd. Şti’nin 15/07/2016 tarihli, 22.033 TL bedelli senedinin ciro edilerek verildiğini ve borç ilişkisinin kapatıldığını, davacı şirketin grup şirketi bulunan …. A.Ş. adına 22.000 TL bedelli senedin verildiğini, taraflarca müşteri senedinin ödenmesi durumunda müvekkili şirketin alacaklı konuma geçeceğini, mükerrer tahsilat talep edilmekte olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 11/09/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile alacağının 11.188,48 TL olduğunu belirterek davayı 3.280,48 TL ‘lik ıslah talebinde bulunduğu, usulüne uygun ıslah talebi nedeniyle talebin kabulüne karar verilmiştir.
Davacı alacağının ispatı konusunda ticari defterlere dayanmış olup defterler üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde davacı defterlerinin HMK 222 maddesine göre .. yevmiye, kebir ve envanter defterlerinin açılış noter tasdikleri, 2015 – 2016 ‘ya ait yevmiye ve kebir defterlerinin e-defter sistemine geçilerek ilgili beratlarının alındığı, envanter defterinin açılış tasdikinin süresi içerisinde yapıldığı, buna göre davacı şirketin 2014-2015-2016 yıllarına ait ticari defterlerinin lehine delil teşkil ettiği anlaşılmıştır.
Defter üzerinde yapılan incelemede davacı şirketle davalı şirket arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğu, 2016 tarihine 2015 yılından devir eden 11.388,48 TL alacağın olduğu, davalının cevap dilekçesinde belirttiği davacı şirkete dava dışı şirketlerden keşideci …Ltd Şti’nin 15/07/2016 tarih, 22.033 TL bedelli müşteri senedinin davacı şirketin ticari defterlerinde muhasebe kaydının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davalıya ticari defterlerini ibraz etmek üzere meşruhatlı davetiye gönderilmesine rağmen defterlerini ibraz etmediğinden defterler üzerinde inceleme yapılamamıştır.
TTK ‘nın 83. maddesine göre ticari uyuşmazlıklarda tarafların ticari defterlerinin ibrazının resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verilebilir. HMK’ya göre yargılamayı gerektiren davalarda senetlerin ibrazı zorunluluğu ticari işlerde de uygulanır. Taraflar arasındaki ihtilaf konusu faturaların içeriğine ilişkin olmayıp fatura bedellerinin ödenip ödenmediğine dairdir. Ödeme iddiaları ticari defterler üzerinde yapılacak inceleme sonucunda belirleneceğinden taraflara ticari defterlerini ibraz etmek üzere kesin süre verilmiştir. HMK 222/3 maddesine göre ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için defterlerin kanuna uygun şekilde tutulmuş olmalı, açılış kapanış kayıtlarının yapılmış olması, uyuşmazlık konusu işle ilgili defterlere geçirilen tüm kayıtların birbirini doğrulaması ve karşı tarafın ileri sürülen iddianın aksini kendi ticari defterleri veya diğer delillerle ispat etmiş olması gerekir. Davacının defterlerinin HMK 222. maddeye uygun olarak tutulduğu, ancak davalının ticari defterlerini ibraz etmediği anlaşıldığından artık ticari defterlere delil olarak dayanan tarafın usulüne uygun ve alacağın kaynağını oluşturan kayıtları içeren ticari defterleri lehine kati delil teşkil edecektir. Davacının ticari defterlerinde davacının alacağının 11.188,48 TL olduğu anlaşıldığından davalının senetle ödemeye ilişkin delil ibraz etmediği göz önüne alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne,
2-11.188,48 TL’nin 7.908 TL’sinin takip tarihinden itibaren 3,280,48 TL’nin ıslah tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 764,28 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL başvurma harcı, 135,05 peşin harç olmak üzere toplam 164,25 TL’den mahsubu ile 600,03 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 2,180 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 164,25 TL harç, 252,40 TL tebligat müzekkere gideri, 750 TL bilirkişi ücretinden toplam 1.166,65 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,

Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/02/2018

Katip …

Hakim …