Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1048 E. 2019/1147 K. 26.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1048 Esas
KARAR NO : 2019/1147

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 12/09/2011
KARAR TARİHİ : 26/11/2019
K.YAZIM TARİHİ :26/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine sunmuş olduğu 12/09/2011 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; sektörün en büyük firmalarından oldukları , Türkiye’nin önde gelen çelik mutfak eşya üreticisi sıfatı ile 1948 yılından bu yana bu alanda çalışma yapıp büyümeleri sonucu , Çorlu’da inşaa edilen entegre üretim tesislerine geçtikleri, çatal- bıçak- tencere – kaşık – çaydanlık ve sofra aksesuarları olarak üretimlerini sürdürdükleri ve muhtelif şehirlerde seçkin mağazalarda dağıtım yaptıkları, bu zamana dek geliştirdikleri ürünlerin benimsendiği ve yaygın ürün modelini aldığını, bir çok firmanın yeni ürün piyasaya sürerken …. olarak kendilerini takip ettikleri, tamamen kendi tasarımları olan ürünlerde önderliğini sürdürürken 2006 yılında AR-GE ve tasarım çalışmaları neticesinde “….” adını verdikleri tencere setini üretip, sektörel fuarda sergiledikleri, tasarımı kataloglara koydukları, ürünün satış ve pazarlamasına başladıkları , tasarım olarak tescil belgesine bağlanmadığı, ancak görsel çekiciliği ve tasarruflu kullanma özelliği nedeni ile kısa sürede tüketiciler tarafından tercih edilen ürün haline geldiği, davalının ise bu tercih yoğunluğunu görerek ürünün aynısını imal edip” …. Çelik Tencere Seti” adı ile üretip satışa sunduğu, bu eylemin TTK 54 maddesine göre haksız rekabet oluşturduğu, TTK 55 maddesinin haksız rekabet eylemlerini saydığı , sayıların dışında aynı maddenin 4. Fıkrasında başkasının malları, iş ürünleri , faaliyetleri veya işleri ile , karıştırılmaya yol açan önlemler almanın zorunlu olduğu şeklinde düzenleme yapıldığı ve TTK 56 maddesinin de bu gibi durumlarda, ihlal hallerinde, alınabilecek önlemleri düzenlediği belirtilerek neticeten ,

davalının iltibas oluşturacak şekilde yaptığı tencere seti üretiminin haksız rekabet olduğunun tespiti, önlenmesi ve kaldırılması, uğranılan maddi zarar yönünden şimdilik 500.00 TL nin ve uğranılan manevi üzüntüye dayalı 7.500,00 Tl nin davalıdan tahsili talep ve dava ettiği,
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kendilerinin de … ve … Markaları ile porselen , çatal- bıçak ve tencere gruplarında ürün imal edip iç ve dış piyasaya sattıkları , Türkiye genelinde yaygın satış ağlarının bulunduğu ve büyük showroomlarda marka ve ürün çeşitliliğini sergiledikleri , en az davacı kadar ürün ve markalarının tanınır olduğunu beyanla , tasarımın harc-ı alem nitelikte olduğu , davacının kendi ürünü olarak gösterdiği tencerelerin ayırt edici özelliğinin bulunmadığı , ürettikleri tencerelerin davacıdan çok daha önce piyasada satışı ,üretim ve tanıtımı yapılan ürünler olduğu , bu nedenle davacının ayırt edici özelliği olmayan bu tencereleri tasarım olarak tescil ettirme yolunda her hangi bir girişimde bulunmadığı , iç içe tencere konulması hususunun genel ve sektörde yıllardır kullanılan teknik olduğu , …, ….., … markasında da benzer nitelikte tencere üretimlerinin bulunduğu , ürünün özelliksiz bir ürün olduğu , kaldı ki ürünler arasında hiç bir benzerlik bulunmadığı , tescilsiz bir tasarımın ancak , tasarımın bire bir kopyalanması halinde yasadan kaynaklanan haklara dayanak olabileceği gerekçesi ile davanın reddini talep ettiği,
Davanın, nitelik olarak tescilsiz tasarımın taklit edilerek üretildiği iddiasına dayalı haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi ile maddi ve manevi zararların tazmini davası olduğu,
Mahkememizce verilen …. Esas -…Karar sayılı, 01.04.2014 Karar tarihli kararının; T.C Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2014/10921Esas-2015/7758 Karar sayılı, 04.06.2015 Karar tarihli ilamı ile; “davalı tarafın, dava konusu tasarımın harcıalem olduğu yönündeki savunması üzerinde durulmadığı gibi hükme esas alınan bilirkişi raporunda da yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde bir değerlendirme yapılmamıştır. Ayrıca dosya kapsamından, davalının söz konusu ürünler üzerinde davacının haklı olarak kullandığı tanıtma vasıtalarıyla iltibas oluşturacak şekilde işaret ve benzeri tanıtma vasıtalarını kullanıp kullanmadığı da anlaşılamadığına göre davacıya ait tasarımın benzerini üreterek piyasaya sunan davalının eyleminin, sadece bu nedenle aldatıcı ve hüsnüniyet kaidelerine aykırı bir hareket olarak nitelendirilmesi doğru değildir. Bu itibarla, mahkemece yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde değerlendirme yapılmak ve gerekirse bilirkişi raporu alınmak suretiyle yazılı şekilde eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir” gerekçesi ile bozulduğu, Usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde;
Toplanan taraf delilleri , her iki şirkete ait ticaret sicil kayıtları , davacının bu ürünler ile ilgili ürün katalogları , taraflara ait internet üzerindeki ürün site kayıtları , ürünün ilk sergilendiği fuara ilişkin celp edilen faturalar , dosyada sunulu CD ye aktarılan fotoğraflar , endüstriyel tasarım olarak tescilsiz olduğu bizzat davacı tarafından ifade edilen tencere setinin, davalı tarafça üretilip piyasaya sürülen , … tencere seti ile iltibas oluşturacak şekilde , bire bir benzerlik taşıyıp taşımadığı ve bozma ilamı doğrultusunda tescilsiz tasarımın harc-ı alem olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Marka ve Patent Vekili, Makine Mühendisi …., Endüstriyel Tasarımcı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. …Endüstri Ürünleri Tasarımcısı …, Endüstriyel Tasarımcı …., Öğr. Görevlisi Mali Müşavir …. tarafından dosyaya ibraz edilen 18.12.2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
Taraflara ait tencere tasarımlarında tencereye ait kapak, kapak tutamağı kapak tutamağının kapak üzerinde ki konumu , tencere gövdesi gövdeye ait saplar tencerelerin iç içe geçtiği görsellerde algılanan unsurlar ve bunun tasarıma yansımalarının dikkate alındığı ,

tasarımların iç içe istiflenmesinin bir fonksiyonellik unsuru olduğu, ve dolayısı ile tasarıma ait unsur olmadığı için bu özellik tasarımının dikkate alınmadığı,
Davacının …pos isimli tescilsiz tencere seti tasarımının davalı tarafından kullanılan … isimli tencere seti tasarımı ile tek tek iç içe geçmiş şekilde kapaklı ve kapaksız şekilde ayrı ayrı karşılaştırmalı olarak incelenmesi sonucunda tencere gövdelerinin , gövdeye ait sapların kapak, kapak tutamağı , kapak tutamağının kapak üzerindeki konumu, biçimi, yapısı , ölçüsü ve tüm bunların birbirlerine oranlarının birebir aynı olduğu
Davalı tarafından emsal gösterilen ürünlerin davaya konu tasarım ile karşılaştırılması sonucunda tencereler tek tek karşılaştırıldığında tencere gövdelerinin, gövdeye ait sapların kapak, kapak tutamağı , kapak tutamağının kapak üzerindeki konumu, biçimi, yapısı , ölçüsü ve tüm bunların birbirlerine oranlarının benzer olmadığı,
Davalının 2011 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu,
… AŞ’nin 2011 yılı Kurumlar vergisi beyannamesinde belirtilen gelir tablosu kalemleri baz alınarak dosyaya mübrez örnek olarak beyan edilen 14.05.2011 tarihli ….. no’lu fatura 12.05.2011 tarihli … no’lu fatura 13.05.2011 tarihli … no’lu satış faturasında tespit edilen satış fiyatının KDV hariç 139,65-TL olduğu
2011 ılı Envantır Deterinde ki dönem sonu ürün stok adedinin 847 adet kaldığı bu itibarla 2457 adet (3304 adet alış- 847 adet dönem sonu stok rakamı)ürünün satışının yapıldığı ve buna göre maliyet hesaplanacağı
Neticeden 2457 adet ürün satışından 343.120,05-TL brmüt satış karı elde edildiği 211.302,00-TL ürün maliyetine katlanıldığı ve bu itibarla 2011 gelir tablosu oranlarında faaliyet gider oranının %26,09 olduğu göz önünde bulundurularamk 85.520,02 faaliyet giderine katlandığı ve sonuç olarak 2457 adet üründen 42.298,03 -TL faaliyet karı elde ettiği kanaatini bildirir rapor tanzim edilmiştir.
Taraf vekillerinin rapora itirazları doğrultusunda alınan 24.04.2018 tarihli ek bilirkişi raporunda ise ; mali değerlendirme yönünden davalının satış faturaları ve 2011 yılı envanter defterindeki kayıtlı olan …. hesap kodlu … tencere setinin stok hareketlerinden yola çıkılarak 139,65-TL tutarlı ürün satış fiyatının satış faturalarından örnekseme yolu ile tespit edildiği, bu hususun kök raporda vurgulandığı bu nedenle davacı vekilinin hayatın olağan akışına aykırılık nedeni ile yapmış olduğu itirazın değerlendirme gerecek nitelikte olmadığı, tasarıma ilişkin teknik değerlendirme yönünden ise; davalı tarafından sunulan emsal ürünlere ilişkin görsellerin davacının üretmiş olduğu … isimli tencere setinde ki tasarımla benzer olmadığı bu nedenle kök rapordaki kanaatlerini değiştirecek bir hususun bulunmadığına ilişkin kanaatini bildirir rapor tanzim edilmiştir.
Dosyada mevcut maddi tazminat hesabına ilişkin bilirkişi raporlarında varılan sonuçların birbirinden farklı olduğu, mahkememizce yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilirken daha önce alınan raporların hükme esas alınamayacak nitelikte olması ve birbirleri arasında çelişki barındırmaları sebebiyle telafi edici rapor alınmasına karar verildiği halde daha önceki raporlar bilirkişi kurulu tarafından sunulan raporda sadece sonuç bölümleri alınarak rapora geçirildiği, bilirkişi kurulunun maddi tazminat yönünden vardığı sonuca ne şekilde ulaştığının ve diğer raporlara nazaran nasıl bir yöntem izlendiğinin açık olmadığı gibi bu konuda dosyada bulunan diğer raporların da irdelenmediği anlaşıldığından her bir rapordaki maddi tazminat hesapları tartışılarak farklılığın neden kaynaklandığına ilişkin gerçekçeli rapor sunulması ve taraf vekillerinin itirazlarının da ayrı ayrı değerlendirilerek ek rapor tanzimi için dosyanın bilirkişi kuruluna tevdiine karar verilmiş; Bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulan 18.09.2018 tarihli raporda özetle; Mahkememiz … Esas – … Karar sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu ve ek raporlara vurgu yapılarak dosyaya sunulu bilirkişi

raporlarında sadece alış satış faturaları ve stok listeleri baz alınarak hesaplama yapılırken tevdi edilen görev kapsamında heyetlerince inceleme yapılırken davacının bu ürünü satması karşılığında (zira bu satışlardan mahrum kaldığı gibi faaliyet giderlerine katlanılmayarak ) elde edeceği faaliyet karının hesaplanması yönteminin doğru olacağının kanaatini bildirir ek rapor tanzim edilmiştir.
Raporlar içeriğinden davalının söz konusu ürünler üzerinde davacının haklı olarak kullandığı tanıtma vasıtalarıyla iltibas oluşturacak şekilde, işaret ve benzeri tanıtma vasıtalarının kullanıp kullanmadığı hususunun anlaşılamaması nedeni ile dosya yeniden ek rapor alınmak üzere bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; Bilirkişi heyetince 09.05.2019 tarihli ek raporunda özetle; davalının davaya konu tasarımın harcıalem olduğuna dair iddiasını ispatlayacak bir veriye rastlanamadığından davalının bu iddiasının bir dayanağı olmadığı, davaya konu ürünler üzerinde davalı tarafın davacının marka ve ticaret ünvanını kullanmadığı , kend marka ve ticaret ünvanını kullandığı , davalı tarafın davaya konu tasarımı davacı taraftan daha önce tasarlanmış olduğunun kanıtlanamadığı, davalı tarafın kendi tasarımı olmayan bir ürünü kendi tasarımıymış gibi piyasaya sürerek haksız rekabet fiilini işlediğine dair kanaatlerini bildirir rapor tanzim edilmiştir.
Somut olayda davacı ve davalının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesi bu ürüne ilişkin olarak davalının elde etmiş olduğu faaliyet karı 42.298,03-TL belirlenme biçiminin oluşa ve usule uygun bulunduğu kanaati ile davacının asıl ve ıslah edilen talepleri çerçevesinde davasının kısmen kabulüne , davalının üretilip satışa sunduğu Matruşka tencere setinin , davacının ürettiği …. tencere seti ile iltibas oluşturması, …. tencere setinde ki tasarımın davalı tarafından harc-ı alem olduğu iddiasının ispatlanamamış olması , davalı tarafından sunulan emsal ürünler ile davacı tarafından tasarlanan ürünler arasında benzerlik bulunmaması, alınan raporlarda tencerelerin iç içe geçme özelliği dışında tencereye ait kapak, kapak tutamağı kapak tutamağının kapak üzerinde ki konumu , tencere gövdesi gövdeye ait saplar tencerelerin iç içe geçtiği görsellerde algılanan unsurlar ve bunun tasarıma yansımalarının dikkate alındığında iltibasın oluşuyor olması ve bu durumun haksız rekabete sebep olmasından dolayı , davalının bu tencere setlerini imal ve satışa sunmak sureti ile oluşturduğu haksız rekabetin önlenmesi , haksız rekabete dayalı uğranılan maddi zarar olarak 42.298,03-TL’lik bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine , fazlaya ilişkin istemin reddine, davacının yaptığı Ar- Ge çalışmaları sonucunda piyasaya sunduğu ve emek vererek oluşturduğu tasarımının benzerini iltibas yaratacak şekilde imal edip satışa sunmasının davacının ticari itibarını zedelediği kanaatiyle takdiren mülga TTK 58 ve BK hükümleri çerçevesinde 5.000,00-TL lik manevi tazminatın davalıdan tazmini ile davacıya verilmesine , fazlaya ilişkin istemin reddine, ürünlerin davalı tarafça piyasaya ticari ilişki çerçevesinde satışa sunulmuş olması ve bunun davalıdan ürün alanlar ile ilgili sonuçlar doğurabileceği gözetilerek toplatma ile ilgili talebinin yerinde bulunmadığından reddine karar vermek gerekmiş, aşağıda yazılı şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile , davalının üretip satışa sunduğu …. Çelik Tencere setinin davacının ürettiği …. Çelik Tencere seti ile iltibas oluşturması ve bunun haksız rekabete sebep olması gerekçesi ile davalının bu tencere setlerini imal ve satışa sunmak sureti ile oluşturduğu haksız rekabetin ÖNLENMESİNE ,
Toplatma isteminin REDDİNE,
2-Haksız rekabete dayalı uğranılan maddi zarardan 42.298,03-TL lik bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,

Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3- Haksız rekabete ilişkin manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile takdiren 5.000,00 TL lik manevi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4-Alınması gerekli 2.889,37-TL karar ve ilam harcının yatırılan 118,80-TL peşin nispi harç ile (3.526,55-TL+136,65-TL olmak üzere toplam) 3.663,20-TL ıslah harcının toplamı olan 3.782,00-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 892,63-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan 18,40-TL başvuru harcı + 118,80-TL peşin nispi harç +2.770,57-TL ıslah harcı +2,90-TL vekalet harcından ibaret toplam 2.910,67-TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan tebligat , posta ücreti ,bilirkişi inceleme ücretinden ibaret 5.156,40-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.136,98-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davalı tarafından yapılan ttebligat , posta ücreti ,bilirkişi inceleme ücretinden ibaret 5.168,75 -TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 4.029,04-TL davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, kalan kısmın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
8-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 5.002,78-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, (maddi tazminat ile ilgili olarak)
9-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 2.725,00-TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, (manevi tazminat ile ilgili olarak)
10-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 15.832,12-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE, (maddi tazminat ile ilgili olarak)
11-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 2.725,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,( manevi tazminat ile ilgili olarak)
12-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
13-Davalı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davalıya İADESİNE,
Dair, Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/11/2019

Katip …

Hakim …