Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1032 E. 2018/732 K. 26.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1032 Esas
KARAR NO : 2018/732

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/11/2016
KARAR TARİHİ : 26/06/2018
K. YAZIM TARİHİ : 04/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin, taraflar arasındaki ticari satım ve faturalar kapsamında davalıdan alacaklı olduğunu, davalı tarafın dava dilekçesine ekli fatura ve irsaliyelerden kaynaklanan borcu ödenmemesi üzerine Bakırköy …. İcra Müd. … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini , takibe ve borca itiraz üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 40 oranından az olmamak üzere icra/ inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; icra takibine konu fatura alacağının 25/11/2016 tarihinde davacı şirkete ödendiğini, davacının takip talebinde 4.820,06 TL asıl alacak + 83,91 TL faizden ibaret toplam 4.903,97 Tl alacak talep ettiğini ancak müvekkili şirketin takipten önce temerrüde düşürülmediğini ve bu nedenle faiz,harç,yargılama gideri ,vekalet ücreti vs talep edilemeyeceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava; İİK 67 vd md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar/kötü niyet tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının tetki- kinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine ödenmeyen 15/08/2016 ve 29/07/2016 tarihli fatura bedelinden kaynaklanan 2.961,56 TL (fatura bedeli) asıl alacak + 51,12 TL işlemiş (yasal) faiz + 1.858,50 TL (fatura bedeli) asıl alacak + 32,79 TL işlemiş (ticari) faizden ibaret toplam 4.903,97 TL alacağın tahsili talebiyle 18/10/2016 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, borçlu- nun 22/10/2016 tarihinde ödeme emrini tebellüğ ettiği, (süresi içinde) 26/10/2016 tarihinde borçlu vekilinin ibraz ettiği dilekçe ile ” müvekkilinin alacaklı görünen şirkete her hangi bir borcunun bulunmadığını ” beyanla takibe, borca, takibe konu faturalara, istenilen faize, faiz oranına, icra vekalet ücretine, harç ve masraflara açıkça itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince icra müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, davacı vekilinin 23/11/2016 tarihinde mahkememize müracaatla hak düşürücü süre içinde iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Dava konusu itilafın; taraflar arasında akdi ilişkinin mevcut olup olmadığı, davacı tarafın takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu fatura bedeli nedeniyle davalı taraftan alacaklı olup olmadığı, tahsili gereken asıl alacak tutarının,temerrüt tarihinin, uygulanması gereken faiz oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar ve kötü niyet taz- minatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiş ve taraflar uyuşmazlığın sulh ve arabuluculuk yoluyla çözümü hususunda teşvik edilmiş ise de;bu yönde talep ve başvuru bulunmadığından tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Takip ve dava konusu alacağın dayanakları, ticaret sicili kayıtları, taraflarca dayanılan diğer yazılı deliller celp edilmiş, dava konusu alacağın varlığı ve miktarın tespiti hususunda rapor aldırılmak üzere tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesine karar verilmiştir.
Davacının ticari defterleri üzerinde Hendek …. Asliye Mahkemesi’nce talimat yoluyla yapılan inceleme sonucu düzenlenen 08/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
” Davacının defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 4.820,06 TL (asıl) alacaklı olduğu, takip tarihi itibariyle tahsili gereken toplam alacağın takip öncesi işlemiş faiz dahil 4.926,12 TL olarak hesaplandığı ve davalı şirketin 25/11/2016 tarihinde (dava tarihinden bir gün sonra) 4.820,06 TL alacak aslını banka havalesi ile ödediği “belirtilmiştir.
SMMM … tarafından davalının ticari defterleri ve tüm dosya kapsa- mında yapılan inceleme sonucu düzenlenen 23/05/2018 tarihli raporda ise;
”Talimatla incelenen davacı ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 4.820,06 TL asıl alacaklı olduğunun tespit edildiği,
Davalının lehine delil teşkil eden 2016 yılı ticari defterlerine göre; takip tarihi (19/10/2016) tarihi itibariyle davalının davacıya 4.820,06 TL borçlu olduğu,
Davalının dava (23/11/2016) tarihinden sonra 25/11/2016 tarihinde davacıya mübrez banka dekontu ile 4.820,06 TL EFT ile ödeme yaptığı, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 4.820,06 TL alacaklı olduğu hususunda taraf ticari defterlerinin mutabık olduğu,
Takip öncesi işlemiş faiz talebinin dayanağının bulunmadığı,
Davalının dava tarihinden sonra (25/11/2016 günü) yaptığı 4.820,06 TL’lik ödemenin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
Davacının toplam 4.903,97 TL tutarındaki alacağın tahsili talebiyle davalı borçlu aleyhine taki- be giriştiği,davalı /borçlunun borcun tamamına itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği, itirazın iptali talepli iş bu davanın yargılaması sonunda takip tarihi itibariyle tahsili gereken alacağın 4.820,06 TL olarak tespit edildiği, takip öncesi faize ilişkin talebin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 4.903,97 TL’lik borcun 4.820,06 TL lik kısmına vaki itira- zının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Dava tarihinden sonra yapılan 4.820,06 TL tutarındaki ödemenin infaz aşamasında değer- lendirilmesine,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2.md gereğince TC Merkez Bankası tarafından kısa vadeli avans kredilerine uygulanan faiz oranları dikkate alınarak yıllık % 10,50 ve değişen oranlarda basit usulde (3095 S.K. Md 3.) temerrüt faizi uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/ borçlu- nun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 329,25 TL karar harcından mahkememiz vez- nesine yatırılan 83,75 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 24,52 TL harcın mahsubu sonucu bakiye 220,98 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (700,00 TL bilirkişi ücreti + 477,65 TL posta/tebligat/ müzekkere/talimattan ibaret ) 1.177,65 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 1.154,09 TL’si ile ( 29,20 TL başvuru harcı + 83,75 TL peşin nispi harç + 4,30 TL vekalet harcından ibaret ) toplam 117,25 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı tarafça sarf olunan 737,50 TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 14,75 TL’sinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine, bakiye kısmın kendi üzerinde bırakılmasına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalı- dan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine
Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 83,91 TL vekalet ücretinin dava- cıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. …’ın yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/06/2018

Katip …

Hakim …