Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/998 E. 2019/924 K. 25.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ

BAKIRKÖY
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2015/998
KARAR NO : 2019/924

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 02/11/2015
KARAR TARİHİ : 25/09/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin uluslararası taşımacılık işi yaptığını, davalı şirketin 16/04/2015 tarihinde mail göndererek taşıma anlaşması başlıklı sözleşmenin doldurularak bu anlaşma çerçevesinde 22/04/2015 tarihinde yükleme yapılma ve 28/04/2015 tarihinde teslim edilmek şartıyla Hollanda’dan Türkiye’ye yükü olduğunu, ve müvekkilinden bu yükün taşınmasını talep ettiğini, fiyat konusunda anlaşıldığını, 28/04/2015 tarihinde 3.800 Euro bedelli faturanın kesildiğini, davalı şirketin 28/04/2015 tarihinde tekrar mail ortamında teklif göndererek 30/04/2015 tarihinde yüklenmek ve 08/05/2015 tarihinde teslim edilmek üzere Hollanda’dan Türkiye’ye yükü olduğunu bildirerek taşınmasını talep ettiğini, müvekkilinin bu taşıma nedeniyle de 08/05/2015 tarihinde 3.300 Euro bedelli faturanın kesildiğini, ilk faturanın 3.300 Euroluk kısmının davalı tarafından ödendiğini, 500 Eur etmiştir.
Davalı vekili davaya karşı cevabında müvekkili ile davacı şirket arasında taşıma sözleşmesi hususunda anlaştıklarını, ancak davacının sözleşmede yer alan hususlara uymadığını, müvekkili tarafından taşıması için temin edilen yük haricinde başkaca bir yük taşınmaması hususunda anlaşıldığını, ancak davacının yük sahibi tarafından yapılan tespit ve fotoğraflarla başkaca yük taşıdığının tespit edildiğini, bu nedenle sözleşmenin feshedildiğini, davacının kötü niyetli takip yaptığını, davanın reddine ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
B.çekmece … . İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası incelendiğinde alacaklı tarafından 3.800 Euro asıl alacak ve işlemiş faiz alacağı nedeniyle ilamsız icra yoluyla takip yapıldığı, borçlunun süresi içerisinde itirazda bulunduğu anlaşılmıştır.
Dava alacak davası olup ihtilaf konusu taraflar arasında yapılan taşıma sözleşmesi gereğince taşıma edimini yerine getiren davacının taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olarak edimini yerine getirip getirmediği, getirmemiş ise alacak miktarı, varsa tespitine ilişkindir.
Taşıma ücretine konu taşımalar Hollanda Türkiye arasında karayolu ile yapıldığı, davacı tarafından iki ayrı taşıma için fatura düzenlediği anlaşılmaktadır. Davacı tarafça dosyaya ibraz edilen 16/04/2015 ve 28/04/2015 tarihli sözleşmelerde tarafların kaşe ve imzaları bulunmamakla birlikte taraflar sözleşmenin varlığını kabul etmişlerdir. Her iki sözleşmede de “kesinlikle yükleme yeri ve müşteri aranması yasaktır, komple tahsis edilen araçlara katiyen yük atılmayacak” ibaresinin yer aldığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafından her iki sözleşmeye dayalı olarak Hollanda Türkiye arasında taşımanın gerçekleştirildiği, taşıma sırasında hasarın oluşmadığı, ancak davalının iddiasına göre taşıma sırasında başka yük taşınması sebebiyle navlun ücretinin ödenip ödenmeyeceği tartışma konusudur. Davacı yükleme yapılan araçlarda başkaca yük taşınmadığını iddia etmektedir, ancak taraflar arasında yapılan mail yazışmalarında 27/05/2015 tarihli mailde “bir araç dışında parsiyer konmuş araç yoktur” ibaresinin yer aldığı, bu nedenle davacının bir araca ilişkin parsiyer taşıma yaptığı kabul beyanında bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davalı tarafça davacıya gönderilen mailde üç aracın navlun bedelinin % 50 olarak kesileceği, bunun iade faturası ile davacıya ibraz edileceği belirtilmiştir. Karşılıklı e-maillere ilişkin tarafların itirazlarının bulunmadığı anlaşıldığından davalı tarafından gönderilen fotoğraflar CMR senetleri incelendiğinde dava konusu faturalara ilişkin araçlar olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davalının üç araca ilişkin parsiyer taşıma iddiası kanıtlanamadığı, sadece bir araca ilişkin kabul beyanı ile kanıtlandığı anlaşıldığından davacının bakiye alacağının 2.150 Euro olduğu göz önüne alınarak bu miktar üzerinden itirazın iptaline, alacak likit olduğundan % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından yapılan takipte 2.150 Euro asıl alacak 13.61 Euro işlemiş faiz yönünden itirazın iptaline,
2- Takip tarihinden itibaren %6 yı aşamamak üzere kamu bankalarında euro cinsinden mevduata uygulanan faizin devami ile takibin devamına, 7.224.22 TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 493,48 TL harçtan peşin alınan 205,17 TL peşin harcın mahsubu ile 288,31 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 2.725 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 232,87 TL harç, 138,80 TL tebligat müzekkere gideri, 1.500 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.871,67 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne davalı vekilinin yokluğunda karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/09/2019

Katip …

Hakim …