Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/349 E. 2019/1199 K. 13.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/349 Esas
KARAR NO : 2019/1199

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/04/2015
KARAR TARİHİ : 13/12/2019
K. YAZIM TARİHİ : 03/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin …. plakalı motorsiklet ile kuryecilik yaptığını,geçimini bu şekilde sağladığını,10/07/2014 tarihinde, davalı …’ın maliki, dava dışı …’in sürücüsü olduğu, diğer davalı ….. tarafından teminat altına alınan …. plakalı aracın kusuru ile meydana gelen kaza sonucu müvekkilinin ağır yaralandığını, karşı taraf sürücüsünün olay yerinden kaçtığını, müvekkilinin mevcut yaralanma nedeniyle ….. Devlet Hastanesi ve sonrasında …. Eğitim ve Araştırma Has- tanesi’ne sevkinin sağlanarak ameliyat olduğunu, olay ile ilgili olarak sürücü … hakkında soruşturma yapıldığını, Büyükçekmece …. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen .. Esas sayılı davanın derdest olduğunu beyanla davacının yaralanması nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik nedeniyle 3.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte her iki davalıdan müteselsilen ve müştereken tahsilini, sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlandırılmasını, ayrıca 7.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … 21/05/2015 tarihli cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; sürücü … hakkında Büyükçekmece … Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen …. Esas sayılı davanın derdest olduğunu beyanla bekletici mesele yapılması gerektiğini, ayrıca ken- disine ait …. plakalı aracın davalı … AŞ’ye ZMMS ile sigortalı olduğunu be- yanla tazminatın adı geçen davalıdan tahsilini istediği ve davanın reddini savunmuştur.
Davalı …. vekili 14/05/2015 tarihli dilekçesinde özetle; 10/07/2014 tari- hinde meydana gelen ve …’ın yaralanmasına sebep olan kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı aracın müvekkili şirkette 22/05/2014-2015 vade ve …. sayılı poliçe ile … adına trafik (Mecburi Mali Mesuliyet) sigortalı olduğunu, söz konusu poliçeye göre temi- natın kaza tarihi itibariyle, sakatlanma ya da ölüm halinde şahıs başına azami 268.000,00 TL ile sınır- landırıldığını, … plakalı aracın kayıtlı olduğu Trafik Tescil Denetleme Şube Müdürlüğü’n- den kaza tarihinde aracın sahibinin kim olduğunun sorulmasının gerektiğini, davaya konu kaza tari- hinde …. plakalı aracın malikinin, poliçede adı geçen …’dan farklı bir kişi ol- ması halinde müvekkil Şirketin Trafik Sigorta Poliçesi’nin geçerli olmadığını, bu durumda davanın husumetten reddinin gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmekle birlikte müvekkil şirketin davaya konu kazadaki sorumluluğunun bir diğer sınırının sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı olduğunu, davacı yanın kusura ilişkin beyanlarını kabul etmediklerini, kusur yönünden rapor alınmasını raporda ayrıca davacı motosiklet sürücüsü …’ın takmakla zorunlu olduğu kask, kolluk ve dizlik v.b. ekipmanı takıp takmadığının da irdelenmesini istediklerini, davacı trafik kazası nedeniyle kalıcı sakatlık oluştuğunu iddia etmekte ise, İşgücü kaybının tespiti ve kaza ile arasındaki illiyet bağının tes- piti için Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden tüm vücut fonksiyon kaybı oranını tespit eden heyet raporu alınmasının, ayrıca davacının kaza anında takmadığı zorunlu tertibatın sa- katlıkla arasındaki illiyet bağının irdelenmesini ve tespiti halinde oranına göre tazminattan indirim ya da tazminatın reddini talep ettiklerini, konuya ilişkin Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin en güncel kara- rının 2011/5218 Esas, 2012/7375 Kararı da bu yönde olduğunu, varsa maluliyeti nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumlarınca davacıya aylık bağlanıp bağlanmadığının, ödeme yapılıp yapılmadığının araş- tırılmasını ve davacıya maluliyeti nedeniyle aylık bağlanmışsa, davacının zararı doğmamış olaca- ğından müvekkili sigorta şirketinden talepte bulunulması mümkün olmayacağını, davacının gelirinin belgeler ile ispatının gerektiğini, Karayolları Trafik Kanunu 99. maddesi gereği zarar görenlerin, olayla ilgili tüm belgeleri ekleyerek müvekkil Şirkete müracaatta bulunmasının zorunlu olduğunu, davacı tarafın müvekkili şirkete bir başvurusu olmasına rağmen dosyanın tekemmül etmesi için gere- ken evraklardan hiç birini şirkete iletmediğini,buna ilişkin yazışma çıktısının yazı ekinde sunul- duğunu, müvekkil şirketin temerrüdünun oluşmadığını, asla davayı kabul anlamına gelmemekle bir- likte Yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince müvekkil sigorta şirketinin sorumluluğu doğacaksa bile bu sorumluluğun dava tarihinden itibaren yasal faiz ile olabileceğini, manevi tazminat taleplerinin Karayolları Trafik Sigortası teminatında olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, trafik kazası (haksız fiil) sonucu maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olup BK 54 ve 56 md ‘ne dayalıdır.
Dava konusu olay ile ilgili olarak davalı taraf sürücüsü sanık … hakkında mağdur … ‘ı taksirle yaraladığından bahisle cezalandırılması talebiyle kamu davası açıldığı, davacının söz konusu davada ‘katılan’ olarak yer aldığı, yargılama sonunda ‘sanık sürücünün asli, katılanın tali kusurlu olduğu’nun tespit ve kabulü ile sanığın sübut bulan eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nun 89/1 md gereğince cezalandırılmasına karar verildiği, hükmün istinaf başvurusunun esastan reddi kararı ile kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince, Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Kurulu’nca dosyaya sunulan 31/10/2016 tarih …. sayılı raporda ‘…. oğlu 09/11/1983 doğumlu …’ın 11/07/2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen arızası sebebiyle 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 XII(32a…..1) A % 5, E cetveline göre % 4.2 (yüzdedörtnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, geçici iş görememezlik süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği’
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Kurulu’nca hazırlanan 29/04/2019 tarih … sayılı raporda “dava konusu kazanın oluşumunda davalı taraf sürücüsü ….’ın, %75 (yüzde yetmişbeş) oranında , davacı Sürücü …’ın ise % 25 (yüzde yirmi- beş) oranında kusurlu oldukları ” belirtilmiştir.
Davacı vekili … 24/03/2017 tarihli duruşmada ” maluliyet raporundan sonra yapılan aktüerya hesabına göre davalı … şirketince maddi zarar karşıladığından maddi taz- minat talebinin konusuz kaldığını, yargılamaya manevi tazminat talebi ve davalı … yönün- den devam ettiklerini “beyan etmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/1176 Esas, 2018/11147 karar nolu 22/11/2018 tarihli ilamında; ”…. manevi tazminat zarara uğrayan da manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşımaktadır. Buna göre manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasında amaç edilmemiştir. Zarar görenin zenginleş- memesi, tazminat sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır” denilmektedir.
Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi gereğince , somut olayın özelliğine, taraflar üzerindeki etki- sine, kusur durumuna ,zararın ağırlığına , tarafların sosyal ekonomik durumuna ve dava tarihindeki paranın alım gücüne göre yapılan değerlendirme sonucu talep edilen manevi tazminat tutarının fazla olduğu değerlendirilmekle davalı … aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, maddi tazminat talebi yönünden konusuz kalan davanın esası hakkında karar tesi- sine yer olmadığına karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davacının konusuz kalan maddi tazminat talebi yönünden karar tesisine yer olmadığına,
2-Davalı … aleyhine açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE,
Takdir ve tespit olunan 3.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
Hüküm altına alınan manevi tazminata kaza tarihi olan 10/07/2014 gününden itibaren işleyecek yasal faiz işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,

3- HARÇLAR: Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 204,93 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 34,16 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 170,77 TL karar harcının müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,

4-YARGILAMA GİDERİ/DELİL-GİDER AVANSI:(Davadaki haklılık durumuna göre)
a.) Davacı tarafından sarf olunan 314,50 TL ATK kusur raporu + 511,35 TL ATK maluliyet raporu+ 383,70 TL posta/ müzekkere /tebligattan ibaret toplam 1.209,55 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 725,73 TL’sinin müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı … tarafından sarf olunan 50,00 TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre 20,00 TL’lik kısmının davacıdan tahsil edilerek adı geçen davalıya ödenmesine , bakiye kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

5- VEKALET ÜCRETİ: (Davadaki haklılık durumuna göre)
a.)Maddi tazminat talebi yönünden;
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine yürürlükteki AAÜT’nin ve Av. Kan. gere- ğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin müteselsilen ve müştereken davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
b.)Manevi tazminat yönünden;
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürür- lükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT’nin 10/1 md gereğince takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.13/12/2019

Katip …

Hakim …