Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/310 E. 2018/919 K. 12.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/310 Esas
KARAR NO : 2018/919

DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/03/2015
KARAR TARİHİ : 12/09/2018
K.YAZIM TARİHİ : 21/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, …’a kaldırımda yürürken plakası bilinmeyen bir aracın çarpıp kaçtığı ve savcılığa yapılan şikayete rağmen faailin bulunamadığı ve daimi arama kararı ile 2014/107274 hazırlık üzerinden soruşturmanın devam ettiği ve davacının yaralanıp sakat kaldığı ve Haseki Devlet Hastanesi raporuna göre %23 oranına göre sakat kaldığı belirtilerek neticede çarpan araç ve sigortalılık tespit edilemediğinden …nın şimdilik 10.000 TL lik işgöremezlik tazminatının …na müracaat tarihinden itibaren ticari faizi ile tahsilinden ibaret tazminat davası olduğu anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin adresinin Levent’te olduğu ve İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek yetkisizlik itirazında bulunduğu, ayrıca esastan davanın reddinin istendiği diğer yandan taleple ilgili işlem dosyasının açıldığı ve noksanlıklar ikmal edileceği yerde bu davanın açıldığını belirterek davanın zamansız açıldığını ileri sürdüğü, davacının yaralanmasının trafik kazasına bağlı olduğunun tespitine ilişkin delil bulunmadığını, bu nedenle illiyet bağı kopukluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili her ne kadar yetki itirazında bulunmuş ise de, haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği ve ya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir, zarar gören davacının adresinin Bağcılar olduğu göz önüne alındığında, davacı HMK 16. Maddede belirtilen seçimlik hakkını zarar görenin ikametgah adresi olarak tercih etmiş olup, yetki itirazı yerinde olmadığından reddine karar verilmiştir,
Bakırköy Cumhuriyet Savcılığının…. Soruşturma sayılı dosyası incelendiğinde, davacının olaydan sonra 08/08/2013 tarihinde alınan ifadesinde “Kaldırımda bulunmakta iken aniden arkadan otomobilin çarptığını, plakasını alamadığını, aracın kaçtığını, ambulansla Bağcılar Eğitim Araştırma Hastanesine götürüldüğünü.” beyanında bulunduğu, Bağcılar Eğitim ve Araştırma hastanesi tarafından 02/08/2013 tarihinde düzenlenen genel adli raporunda davacının hastaneye ADTK olarak geldiği, yapılan muayenesinde kırıkların bulunduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Adli Tıp Kurumuna yazılan müzekkere cevabında, davacıya ilk müdahalenin yapıldığı ve sonraki tetkikler değerlendirilerek, davacının 02/08/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızası tespit edilerek %10.3 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, iyileşme sürecinin 4 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir.
Her ne kadar davalı davacıdaki iş gücü kaybı ve iyileşme sürecinde ki sürenin trafik kazasına bağlı olarak meydana gelmediğini iddia etmiş ise de, davacını olaydan sonraki alınan beyanı ilk müdahalenin yapıldığı Bağcılar Devlet Hastanesinin raporları davacıda meydana gelen arazların araba çarpması nedeniyle meydana geldiği mevcut deliller ve Adli Tıp Kurumu raporu ile de anlaşılmıştır.
Davacının araç çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasından dolayı kusur durumunun tespiti için yapılan bilirkişi incelemesi ve olayın oluş şekline ilişkin delil bulunmadığı, davacıya çarpan aracın sürücüsünün olay mahallinden kaçmış olduğu göz önüne alınarak, olayın davacının yürümekte olduğu kaldırımda meydana geldiği anlaşıldığından, sürücünün %100 kusurlu, davacının kusursuz olduğu anlaşılmıştır.
Davacı dava dilekçesinde sürekli iş göremezlik tazminatının tahsilini talep etmiş olup, bu konuda yapılan aktüerya hesabına ilişkin bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, davacının 1969 doğumlu ev hanımı olduğu, SGK tarafından sadece 2009 yılı 3 ve 4. aylarda primlerinin ödendiği, belirlenmiş olup, ev kadınlarının yaşam boyu yapacakları ev hizmetleri asgari ücretler üzerinden sadece işlenmiş ve işleyecek dönem ayırma yapılarak aktif dönem, pasif dönem ayrımı yapılmaksızın hesaplama yapılarak, kaza tarihi olan 02.08.2013 tarihinden itibaren maluliyet oranı dikkate alınarak, sürekli iş görememezlik nedeniyle tazminatının 44.246,20 TL olduğu belirlenmiş olup, davacının davayı ıslah etmesi ve ıslah harcının yatırıldığı anlaşılmakla aşağıda belirtildiği gibi hüküm kurulmuştur,
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne,
2-44.246,20 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 3.022,44 TL harçtan peşin alınan 34,15 TL ve 117 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.871,29 TL ‘nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 5.217,08 TL ‘nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama gideri, peşin harç 34,15 TL, başvurma harcı 27,70 TL, ıslah harcı 117 TL, bilirkişi ücreti 1.500 TL ve posta masrafı 379,60 TL olmak üzere toplam 2.058,45 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılıp kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/09/2018

Katip …

Hakim …