Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1183 E. 2020/689 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1183
KARAR NO : 2020/689

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/12/2015
KARAR TARİHİ : 21/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacılar vekili dava dilekçesi ile 20/04/2014 günü davalı …’ın kullandığı …’ın ruhsat sahibi olduğu …plakalı araç ile geri geri manevra yaptığı sırada aracın arka tampon ve çeşitli yerleri ile müvekkillerinin murisi …’a çarptığını ve altına alarak ezilerek yaralanmasına sebep olduğunu, … Devlet Hastanesi’ne kaldırılan murisin ilk müdahalenin ardından …. Hastanesi’ne sevk ediliğini ancak 25/04/2014 tarihinde iç kanama ve ağır kırıklar sonucu vefat ettiğini, bu nedenle …plakalı aracın tafik kaydına üçüncü şahıslara devir ve temlinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, her bir müvekkili için 25.000 TL olmak üzere toplam 100.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan yasal faizi ile müşterek ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL maddi ve destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı …. vekili cevap dilekçesi ile destekten yoksun kalma tazminatının, mirastan ayrı ve bağımsız bir hak olduğundan destek iddialarının kanıtlanması gerektiğini, müteveffanın davacılara sürekli ve düzenli bir şekilde yardım ettiğinin somut delillerle kanıtlanamamış olması halinde davanın reddine karar verilmesini, davaya konu kazanın oluşumundaki kusur oranlarının tespitinın adli tıp vasıtasıyla yapılması gerektiğini, kusur durumu ve maluliyet belirlendiğinde dosyanın hesaplama amacıyla, aktüeryal rapor hazırlanabilmesi için aktüerya bilirkişisine verilmesini, SGK tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarının tespit edilerek müvekkili kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Dosyaya sunulan 26/08/2020 tarihli bilirkişiler … ve … tarafından düzenlenen raporda 20.04.2014 tarihli trafik kazasında; Sürücü …’ın % 90 oranında kusurlu olduğu, Yaya …’ in %10 oranında kusurlu olduğu, Davacı …’ ın nihai ve gerçek destekten yoksun kalma maddi zararının 110.441,03 TL olduğu, Davacıların nihai ve gerçek cenaze-defin gideri maddi zararının 1.872,00 TL olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebinden ibarettir.
Türk Borçlar Kanunu 49/1. madde, “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
Türk Borçlar Kanunu 58/1. madde, “Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. “
Türk Borçlar Kanunu 74/1. madde, “Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir. hükmünü içermektedir.
Türk Borçlar Kanunu Madde 56 hükmü; “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklindedir.
Borçlar Yasası’nın 56. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları gözönünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru-doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi ( fonksiyonu ) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum ( tatmin ) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel ( objektif ) ölçülere göre uygun ( isabetli ) bir biçimde göstermelidir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 74. maddesi (818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 53. maddesi) uyarınca hukuk hâkimi, ceza mahkemesinin beraat kararı ile bağlı değil ise de hem ilmi, hem de kökleşmiş yargı kararlarında ceza mahkemesince belirlenen maddi olgunun hukuk hâkimini bağlayacağı kabul edilmektedir.
Davacıların maddi tazminat talebi bakımından dava konusu olayın gelişim biçimi ve tarihi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde; davacıların murisinin 20.04.2014 tarihili kaza nedeni ile vefat etmiş olduğu, bu hususta Büyükçekmece …. Asliye Ceza Mahkemesinin …. Esas … Karar Sayılı dosyasında davalı …’ın taksirle bir kişinin ölümüne neden olma suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Mahkememizce kaza nedeni ile tarafların kusur durumunun tespiti bakımından dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, 26.08.2020 tarihli raporda müteveffa yayanın %10, davalı sürücünün ise %90 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Mahkememizce maddi tazminat miktarının hesaplanması için dosya aktüerya bilirkişisi …’a tevdi edilmiş 26.08.2020 tarihli aktüerya bilirkişi raporunda; davacı annenin … bakımından 110.441,03-TL destekten yoksun kalma tazminatı 1.872,00-TL cenaze ve defin giderleri olmak üzere toplam 112.311,03-TL maddi zararının meydana geldiği tespit edilmiş olup usul ve yasaya uygun rapor dikkate alınarak davanın bu miktar üzerinden kabulüne, davalı … şirketi yönünden 12.05.2014 tarihinden itibaren ( sigorta poliçe teminatı limiti ile sanırılı olmak üzere) diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 20.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine; diğer davacılar bakımından ise … ın 32 yaşında, …’nın 36 yaşında ve ….’ın 38 yaşında olması nedeni ile destekten yoksun kalma şartları oluşmadığından maddi tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacıların manevi tazminat talebi bakımından dava konusu olayın gelişim biçimi ve tarihi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile dinlenen tanık beyanları gözetildiğinde; Davacılar vekili davacıların kaza nedeni ile uğradığı manevi zararlarının tazminini de dava etmiştir. Manevi tazminat, mal varlığı dışındaki hukuksal değerlere yapılan saldırılar sonucu meydana gelen eksilmenin giderilmesidir. Hukuksal değerlerde meydana gelen ve para ile ölçülemeyen eksikliklerin doğrudan karşılanmasının imkansızlığı, bunların zarar kavramı dışında tutulması için bir gerekçe olamaz. Manevi zarar karşılığında paraya hükmedilmesi, bu zararın doğrudan giderilmesinin olanaksızlığındandır. Zarar verenden belirli bir meblağın alınarak zarar görene verilmesi suretiyle yaşanılan acıları dindirmek, ruhsal dengeyi sağlamak, böylece zedelenen yaşama sevincini yeniden temin etmek amaçlanmakta olup tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kazanın oluş şeklinde davalı sürücünün %90 kusurlu olması, müteveffanın yaşı, kazanın oluş şekli il de dikkate olunarak davacı eş … ın açmış olduğu manevi tazminat davasının kabulü ile 25.000,00 TL Manevi tazminat, Davacı … için toplam 15.000,00 TL Manevi tazminat, Davacı … için toplam 15.000,00 TL Manevi tazminat, Davacı … için toplam 15.000,00 TL Manevi tazminatın davalı asiler bakımından kaza tarihi olan 20.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
DAVACI …’IN AÇMIŞ OLDUĞU MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KABULÜNE,
1-Davacı … bakımından 110.441,03-TL destekten yoksun kalmaya yönelik, 1.872,00-TL cenaze ve defin giderleri olmak üzere toplam 112.311,03-TL maddi tazminatın davalı … şirketi yönünden 12.05.2014 tarihinden itibaren ( sigorta poliçe teminatı limiti ile sanırılı olmak üzere) diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 20.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
DAVACILAR …, … VE … ‘ın maddi tazminat davasının REDDİNE,
DAVACI … IN AÇMIŞ OLDUĞU MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KABULÜNE,

1-Davacı … için toplam 25.000,00 TL Manevi tazminatın davalı asiler bakımından kaza tarihi olan 20.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
DAVACILAR …, … VE …’ın AÇMIŞ OLDUĞU MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜNE,

1- Davacı … için toplam 15.000,00 TL Manevi tazminatın davalı asiler bakımından kaza tarihi olan 20.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2- Davacı … için toplam 15.000,00 TL Manevi tazminatın davalı asiler bakımından kaza tarihi olan 20.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- Davacı … için toplam 15.000,00 TL Manevi tazminatın davalı asiler bakımından kaza tarihi olan 20.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
4- Fazlaya İlişkin Talebin Reddine,
HARÇLAR
a-Harçlar kanununa göre hesaplanan ve tahsili gereken 12.453,66 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 25,20 TL harç ile 1.875,33 TL ıslah harcının mahsubu sonucu bakiye 10.553,13 TL harcın davalılar … ve …’dan müteselsilen ve müştereken tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
b-Davacı tarafça yatırılan 25,20 TL başvuru harcı, + 8,10 TL vekalet harcı, +25,20 TL peşin nispi harç + 1.875,33 TL ıslah harcından ibaret 1.933,83 TL harcın davalılar … ve …’dan müteselsilen ve müştereken tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
YARGILAMA GİDERİ
a-Davacı tarafça sarf olunan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, + 390,10 TL tebligat posta müzekkere vs. ‘den ibaret toplam 1.390,10 TL yargılama giderinin davalılar … ve …’dan müteselsilen ve müştereken tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
b-Davalı tarafça sarf olunmuş yargılanma gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c-Sarf olunmayan yargılama gideri ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
VEKALET ÜCRETİ
A-Maddi Tazminat Yönünden
a-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacılar lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükteki AAÜT ve Avukatlık Kanunu gereğince tespit ve taktir olunan toplam 14.619,55 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müteselsilen ve müştereken tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
b-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalıl lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükteki AAÜT ve Avukatlık Kanunu gereğince tespit ve taktir olunan toplam 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacılar …, …, …’den müteselsilen ve müştereken tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
B-Manevi Tazminat Yönünden
a-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacılar lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükteki AAÜT ve Avukatlık Kanunu gereğince tespit ve taktir olunan toplam 6.650,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müteselsilen ve müştereken tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı asillerin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/10/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”