Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1081 E. 2018/1353 K. 21.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1081 Esas
KARAR NO : 2018/1353

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2013
KARAR TARİHİ : 21/12/2018
K.YAZIM TARİHİ : 11/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 06/09/2013 tarihli dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin davalıya plastik ev eşyası ve gereçleri siparişi verdiğini, siparişe istinaden davalıya toplam 10 adet. 85.000,00 TL bedelli çeklerin verildiğini, müvekkili daha öncede davalı ile ticari ilişki içerisinde olduğundan, güven ilişkisi içerisinde çekleri teslimat yapılmadan davalıya teslim ettiğini,3 ay içerisinde kısım kısım gönderilmesi gereken malların müvekkiline gönderilmediğini, yapılan görüşmelere rağmen siparişlerin teslim edil- mediğini, müvekkilinin 15/08/2016 tarihide dahil olmak üzere vadesi gelen 7 adet çeki ödediğini, mü- vekkilinin davalıya Noter kanalı ile çeklerin iadesi ve sözleşmenin feshedildiğine dair ihtarname gönderdiğini, Diyarbakır …Noterliği’nin 03/04/2013 tarih … Yevmiye nolu ihtarnamesi davalıya ulaştıktan sonra, müvekkiline mallan en kısa sürede teslim edeceğini söylediğini, müvekkilinin söz- leşme gereği tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ancak davalının malları teslim borcunun yerine getirmediğini beyanla müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitini, davalıya ödenmek zorunda kalman 57.500,00 TL’nin davalıdan ticari faiziyle birlikte tahsilini, 15/09/2013 vade 7.500,00 TL, 15/10/2013 vade 10.000,00 TL, 15/11/2013 vade 10.000,00 TL’lik çekler hakkında tedbiren ödeme yasağı konulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 01/02/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu olmadığını, davacının 25/01/2013 tarihinde müvekkilinin işyerine gelerek sipariş verdiğini, başka firmalardan vermiş olduğu siparişler ve müvekkilinden aldığı malları 29/01/2013 tarihinde kamyon tedarik ederek sevkiyat yaptığını, davacının fazla ve yanlış mal olduğu iddiası ile malların bir kısmını iade ettiğini, başkaca malların sevkiyatının ise kendisine 12/02/2013 tarihinde yapıldığını, aradan belli bir zaman geçtikten sonra bu defa 06/04/2013 tarihinde malları satamayacağını, öde- melerde zorlanabileceğini ifade ederek bir parça malı daha iade ettiğini, müvekkilinin iade nakliye bedellerini dahi kendisinin ödediğini, davacının hakkının geçmemesi için ne istemişse yaptığını, ve- rilen çekleri piyasaya kullandığından, kendi çek ve senetleri ile müşteri çek ve senetlerini hem da- vacıya, hem de davacının borcuna karşılık onun istediği kişilere verdiğini, bu şekilde mutabık kalarak hesaplan sıfırlandıklarını,dava açılması üzerine, müvekkilinin Diyarbakır’a gittiğini, davacının dava- sını geri çekeceğini söylediğini, ancak 2 yıl gibi uzun bir süreden sonra tekrar açıldığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava İİK 72 md.ne ve bedelsizlik ididasına dayalı menfi tespit ve istirdat talebine ilişkindir.
Davacının ididasına,davalının savunmasına, ibraz olunan irsaliyeli fatura, ihtarname ve banka kayıtlarına göre ;taraflar arasında plastik ev eşyası ve gereçlerinin satışına ilişkin akdi ilişki bulun- duğu, davacının davalıya sipariş verdiği ürün karşılığında yapılan ödeme planına göre davac…’in …. Bankası …. Şubesi’ndeki hesabına tanımlı 15/03/2013 tarihli 10.000,00 TL bedelli … nolu, 15/04/2013 tarihli 7.500,00 TL bedelli … nolu, 15/05/2013 tarihli 7.500,00 TL bedelli … nolu, 15/06/2013 tarihli 7.500,00 TL bedelli … nolu, 30/06/2013 tarihli 10.000,00 TL bedelli … nolu, 15/07/2013 tarihli 7.500,00 TL bedelli … nolu, 15/ 08/2013 tarihli 7.500,00 TL bedelli … nolu, 15/09/2013 tarihli 7.500,00 TL bedelli … nolu, 15/10/2013 tarihli 7.500,00 TL bedelli … nolu, 15/10/2013 tarihli 7.500,00 TL bedelli … nolu ve 15/11/2013 tarihli 7.500,00 TL bedelli .. nolu çekleri davalıya verdiği tartışmasızdır.
Davacının ” davalıya toplam 85.000,00 TL bedelli çek verdiğini ancak davalının bu çekler karşılığında her hangi bir mal teslim etmediğini, çeklerin bedelsiz olduğunu” beyanla ,ödemesi ya- pılan 7 adet çek bedeli olan 57.000,00 TL’nin istirdatını talep etmesi, davalının ise” davacıya 90.000,00 TL tutarında mal gönderdiğini, bunlardan bir kısmının iade edildiğini, iade edilen mallar karşılığında davacıya ve davacı adına borçlu olduğu firmalara toplam 65.530,00 TL ‘lik çek ve senet verdiğini, davacıya borçlu olmadığını,iadesi gereken tutar bulunmadığını ” beyan etmesi karşısında dava konusu uyuşmazlık davacının sipariş verdiği ticari satıma konu ürünlerin davacıya teslim edilip edilmediği, ne kadarlık ürün gönderildiği, satış bedeli olarak verilen çekler nedeniyle davacının davalı tarafa borçlu olup olmadığı, ödenen çek bedellerinin istirdatının gerekip gerekmediği, istirdat edilecek tutarın ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
İddianın ileri sürülüş biçimine göre davacının davalıya 10 adet toplam 85.000,00 TL tutarında çek verdiği sabit olduğuna göre ,uyuşmazlığın halli noktasında , davalı bu çekler karşılığında ne kadarlık ürünü davacıya teslim ettiğini, davacı ise hangi miktarda ürünü davalıya iade ettiğini , ayrıca ürün bedeli olarak başlangıçta davalı tarafa verilen bir kısım çek bedeli davacı tarafça bankaya yatı- rılmış ve çek bedeli tahsil edilmiş olmakla bu kez davalı taraf iade edilen ürün bedeline mahsuben nakit + senet + çek ile davacıya ne kadar ödeme yaptığını ispat ile yükümlüdür.
Davacı dava dilekçesinde , verdiği çekler karışısında davalı yanın mal teslim etmediğini iddia etmesine rağmen dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan ve davalı tarafça davacı adına düzenlenen 12/02/2013 tarihli …. seri nolu muhteviyatı ” muhtelif plastik malzeme” olan sevk irsaliyesi içeri- ğinden bir ticari satıma konusu ürünlerin bir kısmının davacıya teslim edildiği anlaşılmış ise de , faturalandırma yapılmadığından teslimi gerçekleşen ürün bedeli tespit edilememiştir.
Tarafların ticari defter ve kayıtları , BA-BS formları ve tüm dosya içeriği dikkate alınarak SMMM bilirkişi … tarafından yapılan incelemede; dava konusu edilen ve sipariş verilen ürün bedeli olarak verildiği iddia edilen çeklerin davacı ve davalı tarafın ticari defterinde kayıtlı olmadığı , yine davalı , davacı tarafa mal teslim etmiş, davacı ise bu malların bir kısmını iade etmiş ve davacıya yeniden bir kısım mal gönderilmiş ise de , bu alım satım ve iade işlemlerinin hiç bir şekilde tarafların ticari defterlerine yansımadığı, diğer bir ifade ile tarafların ticari defterlerinde birbirleri ile ilgili her hangi bir kayıt ve işlemin bulunmadığı görülmüştür. Davacı ve davalı taraf verilen çeklere ilişkin makbuz ve teslim edilen / iade olunan ürünlere ilişkin fatura düzenlememiş, akdi ilişkiyi resmiyete dökmemiş, basiretli bir tacir gibi davranmamışlardır.
Neticede , davalının davacıya ne kadarlık mal gönderdiği ,davacının da ne kadarlık malı iade ettiği hususunda yazılı ve kesin delil sunulamadığından , tarafların beyanları ile dosyadaki diğer bilgi ve belgelere göre değerlendirme yapılmıştır.
Davacının davalıya 10 adet toplam 85.000,00 TL tutarında çek verdiği ve bu çeklerin 7 adet toplam 57.500,00 TL’lik kısmının ödendiği, karşılığında mal teslim edilmediğinden bahisle ödenen kısım için istirdat talebinde bulunduğu, davalının ise davacıya 90.000,00 TL’lik mal teslim edildiği, ancak davacının 65.530,00 TL’lim malı iade ettiğini , iade edilen mal karşılığının nakit + çek + senet olarak tamamen ödendiğini , davacıya borcunun kalmadığını savunduğu, toplanan delillerden dava- cının davalıya verdiği 57.000,00 TL tutarında 7 adet çek bedelini ödediği, davacının da iade edilen ürün bedeli olarak davacıya yaptığını söylediği 65.530,00 TL’lik ödemenin 48.530,00 TL’lik kısmını ispatlandığı, 17.000,00 TL’lik kısmına dair delil sunulmadığı, davacının davalıya gönderidği 03/04/ 2013 tarihli ihtarnamede 9 adet 75.000,00 TL’lik çekin iadesini isterken , eldeki davada sadece 57.000,00 TL tutarındaki çek bedelinin istirdat talebine konu edildiği, ihtarname tarihinden önce da- valı tarafın davacıya verdiği 15/03/2013 ve 02/04/2013 tarihli toplam 6.000,00 TL senet bedellerini ödediği, bu senetlerden bir tanesinin 21/02/2013 tanzim tarihli olduğu, davacının ihtarname gön- derdiği tarihte zaten davalıdan 34.280,00 TL tutarında senet aldığı, davalının davacıya verdiği senet vadelerinin davacı tarafça davalıya verilen çeklerin vadelerine denk geldiği, dava dilekçesinde 57.000,00 TL tutarında çekin istirdat davasına konu edildiği ve iade edilen mallar kaşılığında davalı tarafça yapılan ödemelerden bahsedilmediği, mahsup talebinde bulunulmadığı , netice itibariyle dava- cının davalıya ne kadarlık ürünü iade ettiği konusunda ispata yarar yasal delil ileri sürülemediğinden davacının dava konusu çek bedelleri ile davalıya borçlu olup olmadığı , ödenen çek bedelleri nede- niyle davalıdan istirdatı gereken tutar bulunup bulunmadığı konusunda kesin kanaat edinilememiştir.
Toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; yasal deliller ile ispatlanamayan istirdat talebinin reddine karar karar verilmiştir.
Dava dilekçesinde yer alan davacı talebinin sadece bedeli tahsil edilen 57.000,00 TL tuta- rındaki çek bedelinin istirdatı ve ödemesi yapılmayan çekler hakkında tedbir talebine ilişkin olduğu ve harcın 57.000,00 TL üzerinden yatırıldığı gözetilerek ,davanın karara bağlandığı tarihli celsede davacı vekilince ileri sürülen ancak hakkında harcı yatırılarak usulen açılmış bir dava bulunmayan 27.500,00 TL tutarındaki çeklerin iptali talebiyle ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmamış aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 35,90 TL karar ilam harcının peşin alınan 982,00 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 946,10 TL harcın karar kesinleş- tiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf olunan toplam yargılama giderinin kendi üzeride bırakılmasına,

Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine yürürlükteki AAÜT ve Av. Kan gereğince takdir olunan 6.675,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine dair,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili, davalı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
21/12/2018
Katip …

Hakim …