Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/176 E. 2021/1042 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/176 Esas
KARAR NO : 2021/1042

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/05/2014
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
K.YAZIM TARİHİ : 09/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında 27.03.2007 tarihinde akdedilen tedarikçi şirketin tesis edeceği dağıtım hatlarıyla buhar satışına ilişkin sözleşme uyarınca müvekkili şirketin davalıya buhar tedarik etmeyi, davalının ise sözleşme’de belirtilen şekilde hesaplanan buhar birim bedeli çerçevesinde tüketimine göre müvekkili şirket tarafından hesaplanarak fatura edilen bedeli ödemeyi taahhüt ettiğini, müvekkili şirket tarafından tedarik edilen buhar bedeli karşılığında davalıya 31.08.2013 tarihli, 26.879,93 tl bedelli ve 30.09.2013 tarihli, 52.798,30 tl bedelli iki adet buhar tüketimine ilişkin fatura ve bu faturaların süresinde ödenmemesi sebebiyle sözleşme’de belirtilen şekilde hesaplanmış gecikme zammına dair 31.10.2013 tarihli ve 14.551,76tl bedelli bir adet fatura düzenlendiğini ve bahse konu faturaların davalı şirkete teslim edildiğini, faturalar teslim edilmesine rağmen davalının hiçbir ödeme yapmadığını, bu sebeple, davalı aleyhine izmir …. icra müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosya üzerinden icra takibi başlatıldığını, anılan takip çerçevesinde davalıya ödeme emri gönderildiğini ancak davalının icra takibine yetki itirazında bulunduğundan dosya bakırköy nöbetçi icra müdürlüğüne gönderildiğini, takip bakırköy … icra müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası kapsamında devam ettiğini. bu defa davalının, 20.11.2013 tarihinde sunduğu dilekçesi ile icra takibine, yetkiye, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca itiraz ettiğini. ancak davalının bu itirazının haksız ve kötü niyetli olup iptali gerektiğini, taraflar arasında akdedilmiş sözleşme ile buhar alışverişinin yapıldığı sabit olup, kendisine fatura tebliğ edilen davalının ticaret kanunu (gttk”) m. 21 çerçevesinde faturalara itiraz etmediğini dolayısıyla faturalara itiraz etmemiş olan davalının aleyhine başlatılmış icra takibine itiraz etmesinin her yönüyle haksız, kötü niyetli ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketi tarafından 2013 yılının 8 ve 9. aylarında buhar alımı yapılmadığını. bu nedenle müvekkili şirketin bahsedilen 26.879,93 tl ve 52.798,30 tl bedelli borcu bulunmadığını. 2013 yılı 8. ve 9. ayına ilişkin müvekkili şirket yetkilisi ile böyle bir ölçüm yapılmadığını yapılan herhangi bir ölçüm var ise de müvekkil şirketin haberdar edilmediğini, takibe konu faturaların icra takibi ekinde ya da öncesinde müvekkili şirkete tebliğ edilmediğini. bu nedenle de icra takibinden önce müvekkili şirket tarafından faturalara itiraz etme hakkı kullanılamadığını, faturaların tek taraflı düzenlendiğini ve gerçekte hizmet de verilmediğini. faiz faturası adı altında düzenlenen fatura da müvekkili şirkete tebliğ edilmediğini bu faturanın da haklı olmadığını. davacının davasını ispat etmek zorunda olduğunu. dayandıkları hususların ispata yeter olmadığını. 2013 yılı 8 ve 9. aylarında buhar alımı yapılmamış olmakla beraber müvekkili şirkete tebliğ edilmeyen faturalarda buhar birim fiyatının fahiş, tüketim miktarlarının da afaki olarak faturalarda gösterildiğini, davacının icra inkâr tazminatı talebinde bulunamayacağını, zira alacaklı iddiasının likit bir alacağa dayanmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dosyaya sunulan 09/05/2016 tarihli bilirkişiler …. ve …. tarafından düzenlenen raporda; Davacı tedarikçi şirketçe davalı tüketici şirkete tahakkuk edilen faturalarda, …. Doğalgaz satış fiyat tarifesi ile belirlenen birim fiyatlar hesaplamaya dahil edildiğinden ve de davalı tüketici şirketçe dava konusu 2013 yılı 8. ve 9. Aylar öncesinde dava konusu faturalardaki tüketimlerden daha fazla tüketim de gerçekleştirilmiş olduğundan dava konusu faturalarda fahiş — afaki tüketim ve ücretlendirme bulunmadığı, … nolu 31.10.2013 tarihli ve 14.551,76 tutarlı fatura muhteviyatında gecikme faizi olduğu, bu faturanın neden ve niçin tanzim edildiğinin davacı tarafından ortaya konulması gerektiği, mevcut faturanın davalı şirkete tebliği edildiğinin yasal süresi içinde davalı tarafından itiraz edilmediğinin davacı tarafından ispat edilmesi gerektiği, dava dosyasında bu yönde herhangi bir bilgi ve belge mevcut olmadığı,bu nedenle bu fatura yönünden davacının alacak talebinin ispata muhtaç olduğu, Açıklanan nedenlerle İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosya üzerinden icra takibin 79.676,38 TL. asıl alacak, 1.157,14 TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 80.833,52 TL. üzerinden davalı …. Turizm San ve Tic. AŞ. adına devam etmesi gerektiği hususları tespit edilmiştir.
Alanya …. Asliye Hukuk Mahkemesince alınan 16/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda; Davalının 2012 yılına ait Yevmiye Defterinin incelenmesinden sonra davacının önceki dönemden devreden bakiye alacağı ve dönem içerisinde düzenlemiş olduğu …, … ve …. numaralı faturalar ile birlikte 150.931,26-TL alacağı doğduğu görülmüştür. Davacının bu alacağına karşılık davalı defterinde görülmüş olan ödemelerin toplamı ise 106.093,08- TL’dir. 2012 yılı sonunda davacının 150.931,26-TL — 106.093,08-TL = 44.838,18-TL alacağı olduğu görülmüş bir sonraki döneme olduğu şekli ile devretmiştir. Davaya konu davacının düzenlemiş olduğu. 31.08.2012 tarih, … numara ve 26.656,00-TL bedelli fatura ile 14.11.2012 tarih, …. numara ve 20.709,00-TL bedelli faturaların davalıya ait 2042 yılı Yevmiye Defterinde kayıt altına alınmadığı görülmüştür. Davalının kayıt altina aldığı faturaların VUK’nun 257 maddesi ve VUK’na ait 320, 323, 324 ve 332 numarâlı Genel Tebliğlerde uyulması zorunlu olan ve banka, finans kuruluşları veya … üzerinden yapılması gereken ödeme tahsilata uyulmadığı görülmüş olup, ödemelerle alakalı olarak ispat yükümlülüğünün davalı tarafa ait olduğu hususları tespit edilmiştir.
Müflis tarafından açılan iflasın ertelenmesi talebinin Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde… E., … K. ve 11/02/2015 tarihli kararı ile reddedilerek söz konusu kararın kesinleştiği görüldü.
Kayıt kabul davası, alacağı kısmen veya tamamen red edilen alacaklı tarafından iflas idaresine karşı açılır. Davada husumet iflas masasına yöneltilmelidir. İflas masasının temsilcisi adi tasfiyede iflas idaresi, basit tasfiyede ise iflas dairesidir. Sadece alacak belgesinin bulunması, alacağın gerçek varlığı yönünde yeterli olmayıp alacaklı-borçlu arasındaki temel ilişkinin ele alınarak sair belge ve bilgilerle gerçek alacağın tespit edilmesi gerekmektedir. İspat yükü kural olarak masaya kaydı gereken alacağı olduğunu iddia eden davacı alacaklı üzerindedir.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davası devam ederken davalı hakkında iflas kararı verildiği ve verilen kararın kesinleştiğinin görüldüğü tespit edilmekle iflas kararı üzerine huzurda görülen davaya kayıt kabul davası olarak devam edilmiştir. Mahkememizce iflas idaresi davaya dahil edilmiş olup usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır. Mahkememizce davacının alacak talebi bakımından yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporlarda davacı ve davalı ticari defter ve kayıtları incelenmiş; davacı ticari defter ve belgelerine göre davacı tarafından yapılan 31/08/2013 tarih ve 30/09/2013 tarihli faturalandırmanın ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak hesaplandığı, davacının takip tarihi itibariyle 79.678,23 TL asıl alacak, 1.157,73 TL faiz olmak üzere toplam 80.835,96 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Davacı tarafından dava konusu yapılan 14.551,76 TL tutarlı faturanın ise geçmiş dönemlere ait faturalara yönelik olarak hesaplanan gecikme zammı olduğu görülmüştür. Davacı tarafından her ne kadar 31/10/2013 tarihli gecikme zammı içerikli fatura düzenlenmiş ise de geçmiş dönemler fatura borcuna karşılık davalı tarafından ödeme amacı ile çek verildiği; söz konusu çekler karşılıksız çıksa dahi davacının artık çekle ödemesi kararlaştırılan fatura alacaklarına ayrıca gecikme zammı talep edilemeyeceğinden bu fatura yönünden davacının talebi yerinde görülmemiştir. Denetime elverişli ve tekniğine uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının 79.678,23 TL asıl alacak, 1.157,73 TL faiz olmak üzere toplam 80.835,96 TL alacağının iflas masasına kaydedilmesi gerektiğinden açılan davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ ile davaya konu 79.676,38 TL asıl alacak, takip tarihine kadar işlemiş 1.157,14 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 80.833,52 TL’nin Bakırköy …. İflas Müdürlüğü’nün …. İflas sayılı dosyasında iflas tasfiye işlemleri yürütülen müflis …’nin iflas masasına davacı alacağı olarak KAYIT VE KABULÜNE,
2- Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 476,70 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 417,40 TL harcın istek halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından sarf olunan (900 TL bilirkişi ücreti + 200 TL posta/tebligat/müzekkere/talimattan ibaret) 1.100,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre (%84,77) hesaplanan 932,47 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma harcı ve 59,30 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- Kendisini vekil ile temsil ettirmeyen davalı taraf lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 164/2. madde hükmü uyarınca, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı iflas idaresinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı