Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/417 E. 2019/229 K. 26.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2010/417 Esas
KARAR NO : 2019/229

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 28/10/2010
KARAR TARİHİ : 26/02/2019
K.YAZIM TARİHİ : 25/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’nın 10.08.2005 tarihinde, ….plakalı ticari taksisinin dava dışı…. Ltd Şti yetkilisi ….’dan satın aldığını, ancak kendisinin işletmeyip 15.09.2010 tarihinde kira sözleşmesi ile …. şirketine kiraladığını, müvekkilinin yurt dışında yaşadığını, 2007 yılında Türkiye’ye geldiğinde…. şirket yetkilileri …., … ve …’nun kira süreci boyunca aracın yıprandığını, yeni bir araca ihtiyaç duyulduğunu, alınacak yeni aracı yine müvekkilinin üzerine yapacaklarını, bu araç için kredi çekilebileceğini, kredinin müvekkili üzerine olması gerektiğini, …’ın da bu krediye kefil olacağını söylediklerini, müvekkilinin bu şartlar altında durumu kabul ettiğini, davalı Vakıflar Bankası Bahçelievler şubesine diğer davalılar ile birlikte gittiklerini, 25.07.2007 tarihli kredi sözleşmesini boş olarak müvekkilinin imzaladığını, kredinin tutarı hakkında müvekkilinin bilgi sahibi olmadığını, ödemelerin davalılar tarafından yapıldığını, 2009 yılının Kasım ayında başka bir kredi için bankaya müracaat ettiğinde davalı bankadan 250.000 TL kredi çekildiğini öğrendiklerini, bunun üzerine davalı bankaya yazılı olarak müracaat edilip kredinin kapsamı hakkında bu aşamada bilgi sahibi olduklarını, bu durumun davalıların hilesi neticesi gerçekleştiğini, Bakırköy CBS’ye suç duyurusunda bulunduklarını, Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi … Esas sayılı dosyadan davalılar …, … ve …. hakkında dava açıldığını, davalı banka personelinin de yaşanan bu durumdan sorumlu olduğunu, bankanın sorumluluğunun adam çalıştıran sorumluluğu olması sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 147.000 TL alacağın zararın doğduğu 18.01.2010 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. Bankası vekili cevap dilekçesine özetle; davacının hukuki ve fiili ehliyetinin sakatlandığına ilişkin bir ibare olmadığını, kredinin bir kısmının hesap kat ihtarından önce, bir kısmının da sonra ödendiğini, bankanın müşterilerine bütün bilgileri verdiğini, diğer davalılar ile arasındaki hukuki anlaşmazlıkların bankayı bağlamayacağını, bu sebeple davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …, …, … davaya karşı cevap vermemiştir.
Davacı tarafından bildirilen Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesi ….Esas sayılı dosyadan görevsizlik kararı verildiği, dosya Bakırköy … Ağır Ceza Mahkemesi …. Esas sayılı dosyasına kaydedildiği, yargılamanın devamı sırasında bu dosyanın sonucunun bekletici mesele yapıldığı, mahkemenin 21.05.2013 tarihinde ….karar numarası ile sanıklar …, … ve … hakkında beraat kararı verildiği, 15.04.2018 tarihinde kararın Yargıtay incelemesi neticesi kesinleştiği, davacı tanıklarının dinlendiği , delillerin toplandığı görüldü.
Davacı vekili 26.02.2019 tarihli celsede davadan feragat ettiğini bildirmiş, davacı … tarafından vekili Av. …’e verilen 13.11.2009 tarih Bakırköy … Noterliği vekaletnamesinde davacı vekilinin feragat yetkisi olduğu, vekil tarafından feragat beyanı sunan Av. ….’nın yetkilendirildiği, görülmüştür.
Hmk’nın 307. Maddesine göre davadan feragat davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesidir, yine aynı kanunun 311. Maddesine göre feragat kesin hüküm sonuçlarını doğurur, bu hükümler gözetildiğinde davadan feragatın davayı kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğundan kuşku bulunmamaktadır, davacının vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu ve davanın niteliği itibariyle davanın tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususlardan olduğu anlaşılmış olmakla davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Feragat nedeniyle davanın reddine,
2-Tahkikat aşamasında davadan feragat edilmiş olması nedeniyle ,Harçlar Kanunu 22.md gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 29,60 TL (44,40/3*2) karar ilam harcının peşin alınan 2.182,95 TL harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 2.153,35 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,

4- Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 6.maddesi gereğince 14.510,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
5- Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 6.maddesi gereğince 14.510,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
6- Davalı …. BANKASI T.A.O. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 6.maddesi gereğince 14.510,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/02/2019

Katip …

Hakim …