Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/93 E. 2022/283 K. 07.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/93
KARAR NO : 2022/283

DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 11/04/2022
KARAR TARİHİ : 07/12/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/01/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarım Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkil …. San. Ve Tic. Ltd. Şti; her nev’i tül ve çeşitlerinin toptan alımı, satımı, pazarlaması, ithali ve ihracı, her nev’i iplikten her nevi tül imalatı yapmak, malzemeli olarak fason yaptırmak, toptan satmak, pazarlamak ve ihraç etmek, her nev’i iplikten örme ve dokuma mefruşat ürünlerinin imali, toptan satışı, pazarlaması ve ihracı konularında faaliyet göstermekte olduğunu, davalının …. tescil numaralı 27/09/2021 tarihli … sınıfına ait 1. numaralı desen tasarımın sahibi olduğunu, bu tasarıma sahip ürünleri de münferit yetkilisi olduğu …. San. Ve Tic. Ltd. Şti. aracılığıyla piyasaya sunduğunu, davalı, münferit yetkilisi olduğu şirket aracılığıyla 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu hükümlerine göre yenilik ve ayırt edici özelliği bulunmayan bu tasarıma dayanarak müvekkili şirket aleyhine İstanbul …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … Değişik İş sayılı dosyası ile tasarım hakkının ihlal edildiğine yönelik delil tespit talebinde bulunduğunu, davalının delil tespit talebinde bulunduğunu ve kendi tescilli tasarımı ile aynı tasarıma sahip olduğunu iddia ettiği ürünler “….” isimli ürünler olduğunu, nitekim İstanbul … . Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı delil tespit dosyasında bulunan bilirkişi raporunda da müvekkil şirketin fabrikasında bulunan “….” isimli ürünler üzerinden kıyaslama yapıldığını, söz konusu ürünler piyasada polyester örme kumaş olarak bilinmekte ve yaygın olarak üretilip kullanılmakta olduğunu, bu ürünlerin makinelere verilen ve makinelerin kataloglarında bulunan kodlar yardımıyla oluşturulan tasarımlara sahip olduğunu, müvekkili firmanın da üretici olup bu ürünleri iç ve dış pazarlarda satışa sunduğunu, söz konusu ürünler başta davalının münferit yetkilisi olduğu …. San. Ve Tic. Ltd. Şti. olmak üzere birçok firmaya satıldığını, davalı, tasarımının tescili için 27/09/2021 tarihinde başvuru yaptığını ve tasarımın aynı tarihte tescil edildiğini, müvekkili şirketin, bu tasarıma sahip ürünlerin üretimini tescil tarihinden çok daha önce yapan firmalardan biri olduğunu, hatta davalının münferit yetkilisi olduğu ve davaya konu tasarıma sahip ürünlerin pazarlandığı …. San. Ve Tic.Ltd.Şti. ile de ticari iş ilişkisi içinde olduğunu, davaya konu tasarımın kullanıldığı ürünlerin tasarımın tescil tarihinden önce ve sonra müvekkil şirket tarafından davalı şahsın münferit yetkilisi olduğu şirkete satıldığını, müvekkili şirket üretici firma iken, davalının yetkilisi olduğu şirketin satıcı olduğunu, davalının yetkilisi olduğu şirket, davaya konu tasarımın tescilinden sonra dahi müvekkil şirketten davaya konu tasarıma sahip “….” isimli ürünleri satın almaya devam ettiğini, hatta alınan bu ürünün İstanbul …. Fshhm … d.iş dosyasındaki bilirkişi raporunda incelenen ve ihlal oluşturduğu tespit edilen “…” kodlu ürün olduğunu, davalı şahsın üreticisi bile olmadığını, tescil talebinden çok daha önce kamuya sunulmuş ve hiçbir ayırt edici özelliği bulunmayan tasarıma dayanarak suiniyetli bir şekilde müvekkil şirket aleyhine tasarım hakkına tecavüz iddiasıyla delil tespit talebinde bulunduğunu, açıklanan nedenlerle davalı adına kayıtlı TPE … tescil numaralı 27/09/2021 tarihli …. sınıfına ait 1. numaralı desen tasarımın 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 56. Maddesinde belirtilen “yenilik” ve “ayırt edicilik” özelliklerine sahip olmadığından Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 77. Maddesi gereğince; öncelikle hükümsüzlüğüne, daha sonra söz konusu tasarımın sicilden terkinine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacı hakkında İstanbul …. Fikri Sınai ve Haklar Hukuk Mahkemesi … D.iş dosyası ile tasarım ihlaline sebebiyet vermeleri dolayısıyla davacı adresine tespite gidilmiş olup, söz konusu tespite konu tasarım ürününün birebir benzerinin davacı tarafından kullanıldığı bilirkişi tarafından tespit edildiğini, davacı tarafa açmış oldukları tespit davasında bilirkişi raporu gözetildiğinde, karşı tarafın, tespit davasına karşılık müvekkile ait tescilli tasarım hakkında hükümsüzlük davası açmış olduğu görüldüğünü, müvekkile ait firma … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. ….(…) markasıyla 2000 yılından beri tekstil sektöründe hizmet verip faaliyet gösteren piyasa nezdinde saygınlığa ve güvenilirliğe sahip bir firma olduğunu, müvekkilinin, bin bir emek ve çaba sonucu üretip yurt dışı ve yırt içi olmak üzere dünya pazarında satıp pazarladığı ve tüketicinin arzına sunduğu ürünleri TPMK nezdinde tescil ettirdiğini, buna istinaden müvekkil firma SMK ilgili maddeleri gereği söz konusu ürünler üzerinde münhasır hak sahibi olduğunu, müvekkili firmanın üzerinde münhasır hak sahibi olduğunu ve TPMK nezdinde tescilli olmasından ötürü …. tescil numaralı … sınıfına ait 1. Numaralı desen tasarımının SMK koruma hükümlerinden yararlanması gerektiğini, kendisine müvekkili tarafından hiçbir izin verilmemiş bulunan … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. söz konusu tescilli ürünü birebir kopyalamak suretiyle haksız ve hukuka aykırılık teşkil eden fiillerde bulunup müvekkilinin tasarım hakkına tecavüz edildiğini, bununla birlikte davalının sunmuş olduğu müvekkili ile ilgili düzenlenen ‘air vega’ faturalarının sebebinin, davacı taraf ile daha öncesindeki ticari ilişkilerinin varlığından kaynaklı olduğunu, müvekkilinin, tescilini aldığı tasarımı davacı tarafa da ürettirmiş olup, müvekkilin davacı tarafın tasarımını satın alınması gibi bir durum söz konusu olmadığını, müvekkili tasarımının üretimini davacı taraf ile o dönemki ticari ilişkilerine güvenerek üretimini yaptırdığını, ancak davacı tarafın ticari ilişkileri sonlandıktan sonrada farklı farklı birçok firmalara da üretmeye ve pazarlamaya devam ettiğini, müvekkilin davacı taraf ile ticari ilişkisi son bulduktan sonra, işbu tasarımın üretilmesine ilişkin hiçbir muvafakati ve onayı olmaksızın davacı tarafça üretilmeye ve pazarlanmaya devam edilmiş olup davacı taraf sunmuş olduğu farklı firmalar ile ilgili ‘air vage’ konulu faturaları ile de buna delil oluşturduğunu, müvekkil, davacı taraf ile ticari ilişkisi son bulduktan sonra, dava konusu desen tasarımının üretimin ve kullanımının durdurulmasını talep etmiş ve bu konuda uyarmışsa da davacı taraf üretmeye ve pazarlamaya devam ederek müvekkilin tasarım hakkına tecavüz etmeye devam ettiğini, müvekkiline ait tescilli tasarım olan desenin, daha çok tül perdelerde ve türevlerinde kullanılan raşel (rachel) polyester çözgülü örme tekniği ile üretildiğini, işbu amaçla üretilen ürünler arasında da belirgin farklılıklar bulunmakta olup, hepsinin örme tekniği birbirinden farklı olduğunu, müvekkilinin tasarımını yapmış olduğu bu desenin ile ilgili çözgülü örme tekniği kullandığını ve desenin yakından incelenmesinde de görüleceği üzere, desenin çok fazla ayırt ediciliği ve ayrıntısı mevcut olduğunu, kılavuz raylarının sayısının fazla olması raşel kumaşların geniş çeşitlilikte desenleme potansiyelini ortaya çıkardığını, tüm çözgülü örme kumaşlarda açık ve kapalı ilmek bulunduğunu, raşel kumaşlarda da iplik besleme ayırt edici bir özellik olduğunu, iki çözgü gerektiğini, ön çözgü (siyah) normal açık ilmek yaparak alt beslemeler yardımıyla bağlantı yaptığını, arka çözgü, sadece alt besleme oluşturduğunu, ilmek oluşumu olmadığını, alt beslemelerin olduğu yerde, sadece iplik yatırımı denilen işlem gerçekleştirildiğini, kalın ipliklerde iplik yatırılarak desen efektleri oluşturulabildiğini, davacı tarafın beyanlarının aksine, müvekkiline ait tescilli desende, yine çözgülü örme tekniği kullanılarak raşel kumaştan kalın ipliklerden iplikler yaratılarak desen efektleri ile oluşturulmuş yeni bir tasarım hükmüne haiz olduğunu, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davalı adına kayıtlı tasarım tescil belgeleri celp olunmuştur.
İstanbul …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyası celp olunmuş, tetkikinde; talep eden … Sanayi Ticaret Limited Şirketi vekilince, karşı taraf … aleyhine karşı tarafın, talep eden adına kayıtlı … tescil numaralı tasarıma iltibas yaratacak derecede benzerlik gösterdiğinin ve benzer olup olmadığının tespiti talebinde bulunulduğu, tespit sonucu bilirkişinin raporunu dosyaya sunduğu görülmüştür.
Dosya, davalıya ait …. tescil numaralı tasarımın tescil başvuru tarihi itibariyle yeni ve ayırt edici nitelikte olup olmadığı, hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 24/10/2022 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “…. numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 27.09.2021tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı vekili 23/11/2022 tarihli dilekçesi ile, tasarımın ayırt edicilik unsuruna ilişkin değerlendirmesinin “bilgilenmiş kullanıcı” nezdinde yapılması gerektiğini, ancak değerlendirmede bu hususa gerekli önemin verilmediğini, müvekkilinin tescilli tasarımının yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşıdığını, sonsuz tasarım imkanı mevcut olsa da teknik zorunluluktan kaynaklı benzerliklerin mevcudiyetinin tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine engel getirmeyeceğini, zira aksi durumun, tasarım konusunda büyük bir tekel hakkı getireceğini ve tasarımların korunmasının imkansız hale geleceğini, müvekkilinin tasarımının yenilik ve ayırt edicilik unsurlarına haiz olduğunu, mahkemeye sunmuş oldukları numuneler üzerinden yapılacak olan inceleme neticesinde tasarımın “bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim” doğrultusunda tasarımın teknik ve nitelikli özelliklerine de dikkat edilerek rapor düzenlenmesi gerektiğini, itirazlarının kabulüne, itirazları doğrultusunda dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdine, davanın reddine, yargılama giderleri ve masraflarının karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davalı adına kayıtlı … tescil numaralı tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığından bahisle hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
SMK’nun 56/4. Maddesine göre bir tasarımın aynısı tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Yenilik tanımındaki küçük ayrıntının sınırları somut olaya göre farklılık göstermektedir. Aynı tasarımlardaki renk, malzeme veya boyutsal farklılıklar çoğu zaman tek başına bir ürünü farklılaştırmada yeterli olmadığından küçük ayrıntı olarak nitelendirilir. Zira bu özellikler tasarımın görünüm özellikleri açısından asli unsuru oluşturmamakta ve istisnai bazı durumlar haricinde tasarımın kimliğini etkilememektedir.
Yenilik incelenmesinde esas alınacak referans tarihi tescilli tasarımlar açısından başvuru ve rüçhan tarihidir. Yani SMK 56/4-a gereği tescilli tasarımın aynısı başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise söz konusu tescilli tasarım yeni kabul edilecektir.
Bir tasarımın ayırt edicilik özelliği ise SMK’nun 56/5 maddesinde belirlenmiştir. Buna göre bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edicilik tasarımın koruna bilmesi için kıyaslanan tasarımlarla arasındaki farklılığın seviyesinin belirlenmesi için konulmuş bir kriterdir.
Kanunda yer alan “bilgilenmiş kullanıcı” özel bir bilgiye sahip olmadan markalar alanında markaları karşılaştırabilen ortalama tüketici kavramı ile ilgili sektörde teknik bilgiye sahip uzman arasındaki kişidir. Ayırt edici niteliğin belirlenmesinde tasarımların karşılaştırmasını yapacak bilgilenmiş kullanıcı üretici, satıcı, tasarımcı veya teknik uzman değildir. Sektörde bu tür tasarımların olduğunu bilen dikkatli ve deneyimli ürün kullanıcısıdır.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi de dikkate alınır. (SMK 56/6 mad.) tasarımcılar sektörel ve fonksiyonel bazda her zaman aynı derecede seçenek özgürlüğüne sahip değildir. Tasarımlarını yaparken belirli sınırlar içinde kalmaları gerekebilir. Bir tasarımcı ne kadar seçenek özgürlüğüne sahipse tasarımını o derece farklılaştırabilir.
Somut olayın yukarıda anılı ilkeler çerçevesinde yapılan değerlendirmesinde; davalı adına kayıtlı tasarımın başvuru tarihinin 27/09/2021 olduğu, bu başvuru tarihinden önce resen yapılan araştırma neticesinde davalı adına kayıtlı …. numaralı tasarım tesciline benzer ürünün 21/12/2019 ve 04/02/2020 tarihinde internet üzerinden dava dışı firmalar tarafından kamuya sunulmuş oldukları bilirkişi raporuyla sabittir.
Yenilik kırıcı olarak 27/09/2021 tarihinden önce dava dışı firmalar tarafından kamuya sunulan ürünler ile davalı tasarımlarının benzer biçim, oran ve biçimde olduğu, bu itibarla davalı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliğini haiz olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-Davalıya ait …. tescil numaralı tasarımın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE, karar kesinleştiğinde SİCİLDEN TERKİNİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 4.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 149,00 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 4.810,40 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/12/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸