Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/73 E. 2022/200 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/73 Esas
KARAR NO : 2022/200

DAVA : Marka’dan Doğan Haklara Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men ve Ref’i
DAVA TARİHİ : 22/03/2022
KARAR TARİHİ : 12/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka’dan Doğan Haklara Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men ve Ref’i davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacının, kurye aracılığıyla perakende ürün satışı gerçekleştiren bir teknoloji platformu hizmeti sunuduğunu, zamanla kadar yarışan müşterilerine bir kolaylık sağlamak adına dakikalar içerisinde ihtiyaçlarını kapıya getirmeyi vaat ettiğini, bu hizmet kapsamında …, meyve-sebze ve diğer yiyecekliçecek ürünlerinden teknoloji ürünlerine, kişisel bakım ürünlerinden temizlik malzemelerine, ev aletlerinden evcil hayvan besinlerine, bebek bezi ve bakım ürünlerinden bebek yiyeceklerine ve giyim/aksesuarlardan oyun ve oyuncaklara kadar pek çok çeşitli ürünü müşterilerinin bulunduğu noktaya 7/24 getirme hizmetini dünyada bir ilk olarak gerçekleştrdiğini, “…” yüksek bir kullanıcı kitlesine sahip geniş bir kitle tarafından tanınan ve bilinen bir marka olduğunu, karşı tarafça https://www….com/ ibareli internet sitesi ve https://www….com/…./, https://www….com/…/, ibareli sosyal medya hesapları ile https://www…..com/… https://www…..com/…, https://www….com/… ibareli online pazaryeri satış platformu aracılığıyla aktif olarak müvekkilinin tescilli hak sahibi olduğu ve ayırt edicilik kazandırdığı “…” markaları ve müvekkilinin ticari faaliyetleri haksız bir şekilde birebir taklit edilerek kullanıldığını, karşı taraf kullanımlarının, müvekkiline ait “…” markalarına ayırt edilemeyecek derecede benzer olması ve “…” esas unsurlu kullanımlar ile doğrudan müvekkilinin markalarının tüketici nezdinde tanınmışlık kazandığı alanda faaliyet göstermesi sebebiyle marka haklarının ve ticari itibarının zarara uğraması tehlikesinin doğduğunu, karşı tarafın ” …” ibareli kullanımlarını, yine müvekkilinin yoğun kullanım ve reklam çalışmaları ile ayırt edicilik kazandırdığı yazı stiline çok yakın olacak şekilde kullandığının görüldüğünü, karşı tarafın tüm bu kullanımlarına ek olarak ” …” esas unsurlu marka başvurularında bulunduğunu, müvekkili tarafından herhangi bir izin ya da onay olmamasına rağmen, karşı tarafın ısrarlı ve haksız kullanımlarının SMK ve TTK hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini, açıklanan nedenlerle, davalının, davacı markasından doğan haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men ve ref’ini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin ticari hayatına son verdiğini, online satış yaptığı bütün platformlardaki hesaplarını kapattığını, bu sebeple davacının huzurdaki davaya devam etmesinde herhangi bir hukuki yararının kalmadığını, davanın usulden reddine karar verilmesini, müvekkili şirketin 2019 yılında kurulduğunu, Hatay bölgesinde meşhur olan yöresel lezzetleri online satışa sunarak ticari faaliyetini başlattığını, müvekkilinin ilk kullanıma başladığı 2019 yılı dikkate alındığında henüz davacının markasının “tanınır marka” statüsünde olmadığından davacının marka hakkından bir yarar sağlamasının olanaksız olduğunu, ayrıca müvekkilinin kullanmış olduğu logo ve marka incelendiğinde davacının markasıyla aralarında bir benzerlik olmadığını, özellikle logo yönüyle ayırt edicilik özelliğini taşıdığını, müvekkilinin kullanmış olduğu markanın tescili için 2020 yılında gerekli başvuruları yaptığını ve ” …” markasını kısmi olarak tescil ettirdiğini, davacının itirazları neticesinde tescile ilişkin başvuru sürecinin halen devam ettiğini, davanın usulden veya esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacıya ait marka sicil kayıtları ve davalının marka başvurusuna ilişkin işlem dosyası celp olunmuştur.
Mahkememizin … değişik iş sayılı dosyası dosya içerisine alınmış, tetkikinde, talep eden … tarafından, karşı taraf …u aleyhine delil tespiti talebinde bulunulduğu, tespit sonucu alınan bilirkişi raporunda; “Talep eden tarafından tespiti için dosyaya sunulan ve bahsi geçen “www….com” internet web sitesinin güncel olarak kullanımda ve aktif olduğu, alan adının whois (sahip) bilgileri kontrol edildiğinde bu alan adının 15.01.2019 tarihinde kayıt olunduğu ve alan adı sahibinin açıkça belirtilmediği (gizli tutulduğu), Tespite konu ilgili “www….com” internet sitesi içerik saylayıcısı tespiti için detaylıca incelendiğinde şirket ünvanının “… Gıda Turizm ve Organizasyon” olarak, adresinin “… Mahallesi … Caddesi No:45/A 31030 Antakya / HATAY”, olarak talep dilekçesinde belirtilen adresin belirtildiği, iletişim numarasının “…” olarak sitenin “Mesafeli Satış Sözleşmesi” sayfasında açıkça belirtildiği ve web sitesi içerisinde tespite konu “ …” ibarelerinin ve görsellerin kullanıldığı, Tespite konu bahsi geçen “…. – (…” ve “… – ….” isimli sosyal medya hesaplarına ait sayfaların kullanımda ve aktif olduğu ve genel profil sayfası ve paylaşımlar kontrol edildiğinde “www….com” sayfasıyla İlişkili olduğu, bu sebeple ilgili sosyal medya sayfaların sahibi ile internet sitesinin sahibinin aynı kişi/kişiler olduğunun anlaşıldığı ve bahse konu sosyal medya içeriklerinde tespite konu “ …” ibarelerinin ve görsellerinin kullanıldığı Talep eden tarafından tespiti için bahsi geçen ilgili www…..com internet sitesinde bulunan “….” isimli mağazanın, *www…..com’” internet sitesinde bulunan “….” isimli mağazanın, “www….com” internet sitesinde bulunan sayfa linkinin güncel olarak yayında olduğu ve “ …” ibareli ürünlerin aktif olarak satışlarının yapıldığı, bahsi geçen bütün satış sitelerindeki satıcının aynı kişi/kişiler olduğu kanaatine varıldığı, satıcı üye mağaza detaylarına bakıldığında Şirket Ünvanının “… -…. GIDA TURİZM ORGANİZASYONU” olduğu, Vergi Kimlik Numarasının “…” olduğu, Satıcı Şehir’in “Hatay” olduğu detaylarına ulaşıldığı, Tespit talebine konu alan adlarında yapılmış olan inceleme ile tespit edilmiş olan, yukarıda dikkatinize sunulmuş olan, görsellerde yer alan, … asli unsurlu markasal kullanımların tespit talep eden yanın tescilli markaları ile hak sahibi olduğu emtialar / hizmetler üzerinde gerçekleştirilmekte olduğu; ilgili kullanımların tespit talep eden yanın markalarından kaynaklanan hakları ihlal eder mahiyette olduğu ve bahse konu kullanımları görecek olan nihai tüketicinin tespit talep eden yanın tescilli markaları altında kullanım yaptığı kanaati ile iltbasa düşebilecekleri, arz olunan gerekçeler ile aleyhine tespit talep olunan tarafından yapıldığı tespit edilen kullanımların tespit talep eden yana ait markalardan kaynaklanan hakları ihlal eder mahiyette olduğunun değerlendirilebileceği” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Dava, davalının, davacıya ait “…” esas unsurlu markalardan doğan haklarına tecavüzün tespiti, men ve ref’i talebine yöneliktir.
SMK’nun 6/1 md’sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md’sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. SMK’nun 6/1 md’sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK’nun 25/1 md’si gereğince hem 5.md’de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md’de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK’nun 7/2-b md’sine göre ise, marka sahibi “tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir.
Somut olayda taraf markalarında aynıyet taşıyan “…” kelimesi ayırd edici unsur mahiyetindedir ve aynı ve benzer emtia ve hizmetlerde tescilli taraf markaları arasında tüketici nezdinde karıştırma ihtimali doğurmaktadır. Dosyaya celbedilen deliller ve mahkememizin … değişik iş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporuyla sabit olduğu üzere davalı markasının bu karıştırma ihtimali ile davacının marka hakkına tecavüz teşkil ettiği hukuki kanaatine ulaşılmıştır
Tespiti yapılan tecavüz fiilinin gerçekleştirildiği internet adreslerinin ise tecavüzün devam ve tekrarını önlemek amacıyla erişimlerinin engellenmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacının haksız rekabete ilişkin iddiaları yönünden ise Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 14/03/2022 tarih, 2019/5189 esas ve 2022/1852 karar sayılı içtihadı nazara alınarak TTK’nun 55/1-a-4 bendinin somut olayda uygulama yeri olmayacağı, özel kanun olan SMK’nun uygulanması ve özel kanun hükümlerinin korumasının yeterli olduğu kanaatiyle haksız rekabetten kaynaklanan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan tüm gerekçelerle davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
-Davalıların, davacıya ait “…” esas unsurlu markalarından doğan haklarına tecavüzlerinin tespiti ile, bu tecavüzün men ve ref’ine, davalıların “…” ibaresini markasal olarak kullanmalarının men’ine,
-https://www….com/
-https://www….com/…./
-https://www….com/…/
-https://www…..com/…
-https://www…..com/…
-https://www….com/… ibareli adreslere erişimin engellenmesine,
Tecavüz oluşturan “…” ibaresine havi basılı malzemeleri, tabela, bayrak, broşür ve tanıtım malzemelerini kullanmalarının men’ine ve ref’ine,
-Davacının haksız rekabet davasının REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul olunan tecavüzün tespiti davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen haksız rekabetin tespiti davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı ve 305,25 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 466,65 TL yargılama giderinin, davanın kabul-ret oranına göre 233,33 TL.’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/10/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸