Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/41 E. 2022/22 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/41 Esas
KARAR NO : 2022/22

DAVA : İpoteğin Fekki
DAVA TARİHİ : 13/09/2017
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 23/03/2022
Mahkememizde görülen İpoteğin Fekki talebine ilişkin işbu davada, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyasına tevzi olunan dava dilekçesi ile, müvekkili ile davalı şirket arasında beş yıllık bayilik sözleşmesi imzalandığını, müvekkilini “……” markasının bayiliğini aldığını, müvekkilinin fiili açılış yaptığı 15/09/2015 tarihinden yaklaşık on beş ay sonra davalı firmanın %65’e varan zam yapıp yeni ürünlerini piyasaya sürdüğünü, davalının yüksek oranda zam yapması ve müvekkilinin mağazadaki mobilyaları almasından çok kısa bir süre sonra yeni koleksiyonunu tanıtması nedeniyle müvekkilinin elindeki mobilyaları bir an önce elden çıkarmak zorunda kaldığını, bu doğrultuda piyasada tutunmak ve diğer bayilerle rekabet edebilmek için kısa süre önce almasına rağmen güncelliğini yitiren mobilyalara %50’ye varan indirimler yapmak zorunda kaldığını, indirim yapmadan evvel davalı şirketten şifahi olarak onay alındığını, buna rağmen davalının bu indirimi bahane ederek Bursa ….. Noterliğinin 08/07/2016 tarihli …… yevmiye numaralı ihtarnamesiyle bayilik sözleşmesini feshettiğini müvekkiline bildirdiğini, müvekkilinin Bakırköy ….. Noterliğinin 18/07/2016 tarihli …. yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesini gönderdiğini, ihtarnamede davalı tarafın tek taraflı beyanı ile bayilik sözleşmesini feshetme yetkisinin bulunmadığı, bayilik sözleşmesinin ayakta olduğunu, ancak elindeki mobilyaların iade alınarak alacaklarının ödenmesi halinde feshi kabul edeceğini bildirdiğini, akabinde davalı şirketin 28/07/2016 tarihinde ihtarnamesiyle geriye dönük olarak hukuka ve usule aykırı bir şekilde tanzim ettiği birtakım faturaları müvekkiline gönderdiğini, işbu faturaların müvekkili tarafından 05/08/2016 tarihli ihtarname ile davalı tarafa iade edildiğini, davalının Bakırköy …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ….. değişik iş sayılı dosyasından sözde marka hakkının ihlaline yönelik tespit davası açtığını, “……” ibareli ürünlerin toplatılmasına yönelik tedbir talep ettiğini, mahkemece bu talebin reddedildiğini, davalının İstinaf kanun yoluna başvurduğunu, İstanbul BAM …… Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunu reddettiğini, red gerekçesinde fesih ihbarının sözleşmeyi sona erdirici etkisinin ancak feshin haklı olduğunun kanıtlanması halinde mümkün olabileceğini belirttiğini, akabinde davalı şirket tarafından ikame edilen alacak davasında değişik iş dosyası gizlenerek yeniden tedbir talebinde bulunulduğunu, şartlarda herhangi bir değişiklik olmamasına rağmen mahkemece tedbir kararı verildiğini, bu doğrultuda davalı şirketin Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı takip dosyası üzerinden tedbir kararını icraya koyduğunu, Küçükçekmece ……İcra Müdürlüğünün …… Talimat sayılı dosyasından tedbir kararının 21/09/2017 tarihinde icra edildiğini, müvekkilinin parasını vererek davalı şirketten satın aldığı tüm mobilyaların yediemine kaldırıldığını, tedbir kararının icra edildiği bu tarihte bayilik sözleşmesinin hukuken ve fiilen sona erdiğini, hukuki zorbalıkla ve kötü niyetli olarak gerçekleştirilen feshin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bayilik sözleşmesinin haksız rekabet teşkil eden ve izin alınmadan reklam ve indirim kampanyası yapıldığı gerekçe gösterilerek sözleşmenin 15.maddesi uyarınca feshedildiğinin bildirildiğini, oysa bayilik sözleşmesinde ve 16/12/2015 tarihinde yapılan bayilik toplantısında alınan kararlarda indirim yapmanın sonucunda sözleşmenin feshedileceği yönünde bir hüküm bulunmadığını, sözleşmenin 15.maddesinde indirim yapılması halinin tazminatsız fesih gerekçesi olarak yer almadığını, iskonto oranları ihlal edildiğinde müeyyidenin sözleşmenin feshi değil %30 oranında cezai yaptırım olduğunu, kaldı ki üreticinin bayilik sözleşmesi veya bayiler toplantısında alınan kararlar ile malın tüketiciye satım şartlarını belirlemesinin 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 4/2-a bendinin ihlali anlamına geldiğini, bayilik sözleşmesinin haksız fesih nedeniyle müvekkilinin zararlarının oluştuğunu, müvekkilinin kazanç ve kâr kaybına uğradığını, yine müşteri portföyünü “……” markasına kazandırdığını, bayilik sözleşmesi gereği davalı şirketin kira desteği yapması gerekir iken kira destek bedelini müvekkiline ödemediğini, bayilik ilişkisinin başladığı tarihten sözleşmenin haksız ve hukuka aykırı olarak feshedildiği 21/09/2017 tarihine kadar olan dönem için kira destek bedeli ve yine fesih tarihinden sözleşmenin süre itibariyle sona ereceği tarihe kadar olan dönem için kira destek bedelinin tahsili gerektiğini, ayrıca müvekkilinin davalıdan 87.354,60-TL cari hesap alacağının bulunduğunu, karşılığında mobilya teslimi yapılmayan çeklerin bedelsiz kaldığını, tedbir icrası ile müvekkilinin işyerinde muhafaza edilen mobilyaların bedelinin de tahsili gerektiğini, manevi zararın oluştuğunu, Tekirdağ ili, Saray ilçesi, Büyükyoncalı köyü, … mevkiinde bulunan….. ada …. parsel ve … ada ….. parselde bulunan taşınmazlar üzerine davalı şirket lehine konulan ipoteğin bayilik sözleşmesinin haksız ve hukuka aykırı olarak feshedilmesi sebebiyle fekki gerektiğini ileri sürerek belirsiz alacak davası olarak fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL kazanç kaybı, 1.000,00-TL portföy tazminatının sözleşmenin feshedildiği 21/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte, 271.000,00-TL kira desteği, 87.354,60-TL cari hesap alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte, 10.000,00-TL haksız olarak muhafaza edilen ürünlerin bedeli ile 250.000,00-TL manevi tazminatın 21/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, bayilik sözleşmesi nedeniyle Tekirdağ ili , Saray ilçesi, ….. köyü, …. Mevkiinde bulunan …… ada …. parsel ve ….. ada …. parselde bulunan taşınmazlar üzerinde davalı şirket lehine tesis edilen ipoteklerin fekkine, müvekkilinin davalı şirketten satın aldığı mobilyalar karşılığında keşide ederek davalıya verdiği …… şubesine ait ….. numaralı hesaptan keşideli, 30/07/2016 keşide tarihli, 27.665,00-TL bedelli, 30/08/2016 keşide tarihli 26.000,00-TL bedelli, 30/09/2016 keşide tarihli 26.000,00-TL bedelli, 30/10/2016 keşide tarihli 26.000,00-TL bedelli, 30/11/2016 keşide tarihli 26.000,00-TL bedelli, 30/12/2016 keşide tarihli 26.000,00-TL bedelli toplam 6 adet çek yönünden müvekkilinin borcunun olmadığının tespitine ve çeklerin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların tamamen haksız ve gerçek dışı olduğunu, Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası yönünden derdestlik itirazında bulunduklarını, müvekkilinin mobilya sektöründe Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde …… numaralı 02/02/2010 tarihli belge ile tescillenmiş “……” markası ile tanındığını, davacının tarihsiz bayilik sözleşmesi gereğince müvekkili şirketin bayisi olduğunu, mutabakat tutanağı gereğince bahse konu sözleşmenin 01/06/2015 tarihinde yapıldığını kabul edilebileceğini, 2015 yılının ortasından itibaren bayilik sözleşmesi ve mutabakat tutanağına göre bayi olan davacının dekorasyonu müvekkili şirket tarafından tamamlanan adresinde faaliyetine devam ettiğini, 16/12/2015 tarihli bayiler toplantısına katıldığını, bu toplantıda oybirliği ile haksız rekabeti önlemek amacıyla satışlarda yapılacak iskonto oranlarının belirlendiğini ve buna aykırı hareket halinde uygulanacak yaptırımların hüküm altına alındığını, bu protokol uyarınca üst sınır iskonto oranları nakit satışlar için %30, taksitli satışlar için %25 olarak belirlendiğini, aykırı davranışta bulunan bayiye teklif formu veya sözleşmedeki ürünlerin perakende liste fiyatı üzerinden %30 oranında cezai yaptırım uygulanacağı ve kararı ihlal eden bayinin hesabına borç olarak kaydedileceğinin kararlaştırıldığını, bayiler toplantısından bir süre sonra İstanbul’daki bayiler tarafından şirket merkezine yapılan uyarı ve şikayetler üzerine davacının “Açılışa Özel Tanışalım Kampanyası – %50 İndirim”şeklinde afişler asarak müvekkili şirketin onayı olmaksızın sözleşme ve protokol hükümlerine aykırılık oluşturacak şekilde kampanya başlattığının öğrenildiğini, bayilik sözleşmesinin feshi başlıklı 15.1 maddesinin 9 ve 10 nolu bentlerinde yazılı izin alınmaksızın alınan reklam ve kampanyaların ihbarda bulunmaya gerek kalmaksızın sözleşmeyi herhangi bir tazminat ödemeksizin fesih etme nedeni olarak sayıldığını, davacının bu eylemine son vermesi için birden fazla kez uyarıda bulunulduğunu, ısrar etmesi üzerine müvekkilince Bursa ….. Noterliğinin 08/07/2016 tarih …… yevmiye numaralı ihtarnamesiyle bayilik sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğini, ihtarnamede ayrıca müvekkiline ait marka olan “……” ibaresinin bulunduğu her türlü tabela, reklam, logo ve yazılarının da derhal kaldırılmasının istenildiğini, davacının ihtara aykırı davrandığını, tekrar 28/07/2016 tarihinde ihtarname keşide edildiğini, bu ihtarnamenin de sonuçsuz kaldığını, bunun üzerine Bakırköy ….. Fikri vc Haklar Hukuk Mahkemesinin …. değişik iş sayılı dosyası ile delil tespiti açtıklarını, 12/08/2016 tarihli bilirkişi raporu ile davacının haksız rekabet içeren eylemlerinin tespit edildiğini, davacının sözleşmeye aykırı olarak %50 indirim kampanyasını devam ettirdiğini ve …… markalı başka firmaya ait ürünleri de sattığını, mahkemenin yargılamayla çözümü gereken husus olduğu kanaati ile tedbir taleplerini reddettiğini, 22/08/2016 tarihinde davacıya yeniden ihtarname keşide ettiklerini, dava konusu edilen 6 adet çekin ….. kapatılması sebebiyle hiçbir hukuki ve ticari mahiyetinin kalmadığını, bahse konu çeklerden dört tanesinin müvekkili tarafından başka ticari ilişkilerinde kullanıldığını, ilk çekin günü geldiğinde çek bedelinin davacı tarafça ödenmediğini, davacıya peşin ödeme iskontosu uygulandığını fakat davacının günü gelen çeklerini ödemediğini, Küçükçekmece C.Başsavcılığının ……. sayılı soruşturma dosyasında davacı hakkında marka hakkına tecavüz suçundan suç duyurusunda bulunulduğunu, soruşturmada hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğundan bahisle tecavüzün durdurulması taleplerinin reddedildiğini, davacı hakkında taklit ürünler sattığına ilişkin ihbar ve şikayetler gelmeye başladığını, bu sebeple Bakırköy …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin …… değişik iş sayılı dosyası ile delil tespiti davası açıldığını, davacıya ait mağazada yapılan tespit sonrasında düzenlenen bilirkişi raporu ile “…… markasının kullanıldığı ürün benzerlerinin ayırt edilmeyecek şekilde satış ve tanıtım amaçlı bulundurulduğu, iltibas oluşturacak nitelikte benzer tasarımlar olduğu ” hususunun tespit edildiğini, davacının tabelasını indirmeyip bayiymiş gibi merdiven altında ürettiği taklit ürünleri satar hale geldiğini, Bakırköy C.Başsavcılığının …. sayılı soruşturma dosyası ile davacı hakkında iltibas suretiyle marka hakkına tecavüz suçundan Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını, son olarak müvekkili alacağının tahsili ve hukuka aykırılığın ortadan kaldırılması amacıyla Bakırköy …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin …… Esas sayılı dosyası ile tedbir talepli olarak belirsiz alacak davası açıldığını, mahkemece tedbir talebinin kabulüne karar verildiğini, esas yönünden dosyanın derdest olduğunu, davacının indirim kampanyası için müvekkilinden şifahi onay aldığına dair iddiasının doğru olmadığını, davacıya böyle bir izin verilmediğini, müvekkili tarafından düzenlenen faturaların hukuka uygun olduğunu, bayilik ilişkisinin beş yıl süreceği inancına binaen davacı lehine müvekkili tarafından kira bedeli, ahşap dekorasyon uygulama bedeli desteği, dekorasyona katkı payı desteği, binaya ait dış cephe uygulama bedeli adı altında birtakım dekorasyon ve bina tamirine ilişkin destekler yapıldığını, sözleşmenin davacının kusurlu eylemleri sebebiyle feshedilmesi sebebiyle yapılan harcamaların sebepsiz ve karşılıksız kaldığını, binanın halen davacı tarafından kullanılması sebebiyle harcama bedellerinin faturalandırıldığım, yediemin deposuna kaldırılan ürünlerin müvekkili firmanın ürünü olmayıp davacının ürettiği taklit ürünler olduğunu, esas davada mahkemece verilen tedbir kararma karşı davacının itiraz ettiğini, itirazının reddedildiğini, davacının istinaf yoluna başvurduğunu, istinaf aşamasının devam ettiğini, bayilik sözleşmesinin müvekkili tarafından sözleşmenin 15.1 maddesinin 9 ve 10 nolu bentlerine uygun olarak haklı sebeple feshedildiğini, davacının “……” bayilerinin uyguladığı bir kampanya gibi kendi düzenlediği kampanyayı lanse etmeye hakkı olmadığını, müvekkili şirketin onayı ve rızası olmadan kendine münhasır bir indirim kampanyası uygulayıp sözleşmeye aykırı olarak bunun reklamını yaptığını, taraflarınca hukuka aykırılığın ortadan kaldırılması ve zararlarının tazmini amacıyla Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine açmış oldukları …… Esas sayılı dosyanın bekletici mesele yapılmasına, davacının haksız ve yersiz davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraf vekillerince Bursa ……. Noterliği’nin 28/07/2016 tarihli, …. yevmiye numaralı ihtarname, Bakırköy …… Noterliği’nin 05/08/2016 tarihli …… yevmiye numaralı ihtarname, Bursa …. Noterliği’nin 22/08/2016 tarihli, …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ve Bakırköy ……. Noterliği’nin 18/07/2016 tarih, ….. yevmiye numaralı ihtarnamelerinin ayrı ayrı fotokopilerinin dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Saray Tapu Müdürlüğü’nden dava konusu taşınmazlara ilişkin tapu kayıtları celp olunmuştur.

Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesinin 28/03/2019 tarih, ….. esas ve …. karar sayılı kararı ile, dosyanın Mahkememiz ……. esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiş, mahkememizce ….. esas sayılı dosyası üzerinden 18/02/2022 tarihli celse ara kararı ile birleşen dosyaya ilişkin Tekirdağ İli, …. İlçesi,…. ada, …. parsel ile, ….. ada …. parselde kayıtlı taşınmazlar üzerindeki birleşen dava davalısı lehine tescilli 150.000,00 TL bedelli ipoteklerin fekki talebi yönünden dosyanın tefriki ile mahkememizin başka bir esasına kaydına karar verilmiş ve yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Saray Tapu Müdürlüğü’nden dava konusu taşınmazlara ilişkin tapu kayıtları celp olunmuştur.
Dava, Tekirdağ İli, …. İlçesi,…… ada, … parsel ile, ….. ada …… parselde kayıtlı taşınmazlar üzerindeki, davalı lehine tescilli 150.000,00 TL bedelli ipoteğin fekki talebine yöneliktir. Yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre ipoteğin fekki davası taşınmazın aynına ilişkin biir uyuşmazlıktır. HMK 12/1 maddesi mucibince de taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir. Buradaki yetki kuralı kesin olduğu için mahkemece res’en yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir. Somut olayda üzerine ipotek tesis edilmiş bulunan taşınmazın Tekirdağ İli Saray İlçesinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Yukarıda zikredilen kesin yetki kuralları gereği mahkememizin yetkisizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine, kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli Saray Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
2-6100 sayılı HMK’nun 20.maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi takdirde mhakememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
3-HMK’nun 20bmaddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili dosyanın yetkili ve görevli Saray Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Saray Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne gönderilmesine,
4-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2 maddesince bir karar verileceğinin ihtarına,
5-Harç, masraf ve vekalet ücretinin HMK’nun 323/1-ğ ve 331/2 maddesi gereğince yetkili mahkemesince değerlendirilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır