Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/96 E. 2022/11 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/96 Esas
KARAR NO : 2022/11

DAVA : Tasarımdan Doğan Haklara Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i, Ref’i ile Tazminat
DAVA TARİHİ : 09/11/2017
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/03/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarımdan Doğan Haklara Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i, Ref’i ile Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyasına tevzi olunan dava dilekçesi ile, müvekkili şirkete ait …… üretim tesislerinin 1969 yılında Avusturya’da açıldığını, koltuk kaplama kumaşları konusunda dünya çapında güçlü bir itibar kazandığım, bir çok ülkede safış ofislerinin bulunduğunu, internet sitelerinin www…….ait olduğunu, söz konusu kumaş tasarımı ürünü ……. ismi ile lanse edildiğini ve 2011 tarihinden bu yana satışa, tanıtımlara ve satış amaçlı yazışmalara konu olduğunu, ……. Kumaş tasarımımı aynısı/ayırt edilemeyecek derece benzerinin karşı yanın internet sitesi üzerinden müvekkilin izni olmaksizın aynen satışa sunulduğunu, internet sitesi içeriğinden edinilen bilgiye göre söz konusu ürünlerin çok satanlar listesinde lanse ettiklerinden satışın da gerçekleştirilmiş bulunduğunu, davalı tarafın meydana getirmiş olduğu ihlalin Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ….. D.iş dosyasında tespit edildiğini, karşı yanın müvekkili firmanın ……. ismiyle piyasaya sürülen tasarımının belirgin dereccde benzerini ve hatta aynısını müvekkilinin izni olmaksızın kullandığını, web sayfasında sergilediğini ve adreslerde sattığı tespit dosyasında bilirkişi marifetiyle tespit edildiğini, açıklanan nedenlerle müvekkilinin tasarım hukukundan doğan haklarına davalı tarafından gerçekleştirilen haksız rekabetin tespiti ve men’ine, haksız rekabetin neticesi olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, davalının bilerek ve isteyerek kötü niyetle yarattığı haksız rekabet nedeniyle kusurlu olmasından dolayı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazmınata hükmedilmesini ve hükmün ilan edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davaya konu davacının ……. model isimli ürünün davacının tescilli bir tasarımı olmadığını, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununda tescilsiz tasarımların koruma süresinin 3 yıl olduğunu, daha önce yürürlükte bulunan 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkındaki KHK’da ancak tescil edilmiş tasarımların endüstriyel tasarım olarak korumadan faydalanabileceğinin yer aldığını, dolayısıyla davacının hem yeni kanun hem de daha önce yürürlükte olan KHK nezdinde herhangi bir koruması ve hak sahipliği bulunmadığını, nitekim söz konusu tasarımın ilk defa kim tarafından üretildiği, kim tarafından tanıtılıp satıldığının belli olmadığını, tescilli olmayan ve fikri sınai haklara sahip olunmayan bir tasarımın kamuya mal olduğunun açık olduğunu, müvekkili firmanın 1961 yılında kurulduğunu, Türkiye’nin ilk kadife dokuma fabrikası olduğunu ve bünyesinde onlarca faydalı modeli tescili bulundurduğunu, dava konusu kumaş modelini müvekkili firma tarafından sadece bir sefere mahsus olmak üzcre sipariş üzerine üretildiğini, davacı tarafından yaptırılan keşifte kumaş numunelerine ulaşılamamasının sebebinin bu olduğunu, söz konusu kumaşı üretmeden önce araştırmasının yapıldığını ve tescilli olmadığını, tescilsiz koruma için gerekli zaman aşımı süresinin de geçtiğinin saptandığını ve bunun üzere bir kereye mahsus üretildiğini ve üretimin nihayetlendirildiğini belirterek, davacı tarafından ilk olarak üretildiği bahsedilen kumaş deseninin tasanının tescili olmaması, tescilsiz koruma açısından ise zaman aşımı süresinin 2014 yılında dolmuş olması sebebi ile açılmış olunan haksız davanın reddini talep etmiştir.
Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/12/2017 tarih, ….. esas, …. karar sayılı kararıyla mahkemelerinin görevsizliğine karar verilerek dosyanın Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ne gönderildiği, mahkemece karşı görevsizlik verilerek olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü amacıyla dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ……. Hukuk Dairesi’ne gönderildiği ve ilgili dairenin 18/07/2018 tarih, ….. esas, …… karar sayılı ilamıyla uyuşmazlığa bakmakla görevli mahkemenin Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi olduğundan bahisle kararın kaldırıldığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dosya, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller doğrultusunda davaya konu tescilsiz tasarımının korumadan yararlanıp yararlanamayacağı, haksız rekabet koşullarının oluşup oluşmadığı ve varsa davacının maddi tazminat miktarının hesaplanması amacıyla bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 04/02/2019 tarihli raporlarında; “Davacı tarafa ait tescilsiz tasarım ile davalıya ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı tarafa ait tescilsiz tasanımın koruma kupsamında kalmadığı, haksız rekabet konusunun Mahkeme’nin takdirinde olduğu, Mahkeme’nin takdirinden sonra davacının maddi tazminat talebine yönelik olarak yöntem belirlenmesi ve dosyaya dayanak olacak gerekli ticari defter ve belgelerin sunulması gerekirse yerinde inceleme yetkisinin verilmesi” yönünde tespit ve raporlarını sundukları görülmüştür.
Davacı vekili 13/02/2019 havale tarihli dilekçesi ile, bilirkişi raporunda, heyette haksız rekabet alanında uzman bir bilirkişi bulunmadığından haksız rekabet koşullarının oluşup oluşmadığı konusunda bir değerlendirme yapılamadığının beyan edildiği, ancak raporda müvekkiline ait tescilsiz tasarım ile davalıya ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebeple benzer olarak algılandıklarına yönelik lehlerine yapılan tespit olduğunu, haksız koşullarının oluşup oluşmadığı konusunda inceleme yapmak üzere uzman hukukçu bir bilirkişiden ve maddi tazminatın hesaplanabilmesi için hesap uzmanı bir bilirkişiden oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyetinden yeni bir rapor tanzim edilmesini talep etmiştir.
Dosyanın, heyete haksız rekabet konusunda uzman bilirkişi dahil edilerek TTK haksız rekabet kanunlarına göre davalının, davacıya yönelik haksız rekabet olup olmadığı ve istenebilecek tazminat miktarının ne olduğuna ilişkin rapor tanzimi için yeniden heyete tevdi edildiği, bilirkişilerin 21/01/2020 tarihli raporlarında; “davalının davacıya ait tescilsiz tasarımların benzerlerini kullanmasının takdiri mahkemeye ait olmak üzere TTK 55/1-a-4 hükmünün ihlali sayılabileceği, talep edilen tazminatın hesabı için taraf ticari defterlerinin incelenmesi gerekli olup taraf ticari defterleri ibraz edildiğinde mali bilirkişi tarafından inceleme yapılabileceği” yönünde görüşlerini sunmuşlardır.
Davacı vekili 29/01/2020 tarihli dilekçesi ile, kök bilirkişi raporunda da davacı tarafa ait tescilsiz tasarım ile davalıya ait web sitesinde yer alan ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu nedenle benzer olarak algılandıkları kanaatine varıldığını, somut olayda davalının, davacıya ait tescilsiz tasarımların benzerlerini kullanmasının TTK md. 55/1-a-4 hükmünün ihlali sayılabileceği kanaatine varıldığını, bilirkişiler ek raporlarında da tazminatın hesaplanması için taraf ticari defterlerinin incelenmesinin gerekli olduğu belirtildiğini, davalının müvekkiline ait tescilsiz tasarımların benzerlerini kullanmasının TTK’da düzenlenen haksız rekabet hükümlerinin ihlali, bu ihlal fiilinin davalının basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne aykırı davranmasından dolayı kusurlu olarak – işlendiği değerlendirildiğinden, zararın hesaplanması için davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 10/02/2020 tarihli dilekçesi ile, davacı tarafın Türkiye’de tescilli ve korumayı gerektiren bir belgesinin bulunmadığını, daha önceki bilirkişi raporunda da bu konunun açıkça tespit edildiğini, ürünlerin rekabete girmiş olmasından bahsedilemeyeceğini, müvekkilinin üretimi yapmadığını ve piyasaya satışının söz konusu olmadığını, haksız rekabetten bahsedilebilmesi için ürünlerin Türkiye içinde satışa sunulmuş olması gerektiğini, bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 27/01/2021 tarihli ara karar ile, dosyada mevcut tüm deliller ve yapılan tespit karşısında davalı ürünlerinde tanıtıcı bir işaret(marka ve benzeri gibi) bulunup bulunmadığı hususunda ek rapor tanzimi için dosyanın heyete tevdine karar verilmiş, bilirkişiler 05/04/2021 tarihli raporlarında; “dosya içerisinde yapılan kapsamlı incelemede, davalı tarafa ait tespit edilen ürün görsellerinde herhangi bir marka veya benzeri şekle rastlanmadığı, dolayısıyla 21/01/2020 tarihli kök raporlarındaki görüşü değiştirecek bir durum olmadığı” hususlarını rapor etmişlerdir.
Dava, davalının, davacıya ait tescilsiz tasarımdan doğan haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ile maddi tazminat talebine yöneliktir.
SMK’nun 55.md’sine göre tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Burada kanun koyucu patent ve faydalı modelden farklı olarak fonksiyona değil, görünüme koruma bahsetmiştir. Bu nedenle tecavüz iddiaları da ürünün “görünümü” nazara alınarak değerlendirilmelidir.
Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözünde oluşturduğu genel izlenim ile bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımların birlikte dikkate alınması gerekir. Kıyaslanan tasarımlar arasında sadece küçük ayrıntılarda farklılık varsa tasarımların aynı olduğu kabul edilir. Yine bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim ile herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenim arasında genel bir farklılık varsa tasarım ayırd edici niteliğe sahip demektir. Burada, tasarım alanında, özellikle dikkat edilmesi gereker husus korumanın, görünüm, şekil, doku ve ergonomi gibi özelliklere hasredilmesidir. Tasarım hakkı ürün ve eşyaların teknik işlevini değil, dış görünümünü konu etmektedir.
Davaya konu tasarımın tescilsiz olduğu, ilk önce davacı tarafça kamuya sunulduğu ancak kamuya sunma tarihi üzerinden 3 yıl geçmekle koruma süresinin dava tarihi itibariyle dolduğu anlaşıldığından tasarım tecavüzünden kaynaklı talep ve davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Somut olayda her ne kadar davacı yana ait tasarımın koruma süresi dolmuşsa da, bir işletmenin tescilsiz tasarımının başkası tarafından teknik bir zorunluluktan kaynaklanmadığı halde yanıltıcı benzerlik oluşturacak şekilde küçük farklılıklar dışında benzetilmesi , haksız rekabet teşkil eder , somut olayda davalı tarafın kullanımının davacıya ait profillerin iç kısımlarının zorunluluk olmadığı halde birebir aynı şekilde kullanımı söz konusu kullanımın bilerek ve isteyerek meydana getirilmesi haksız rekabeti önleyecek tedbirlerin alınmaması , davacı tarafın tasarımlarının piyasada var olan ve tutulan bilinen , özelliklerde olup taklit şekilde kullanılması haksız rekabet olarak kabul edilmiş, bu nedenle haksız rekabetinin tespitine ve bu haksız rekabetin men’ine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, haksız rekabeti oluşturan davalıya ait dosya içerisinde mevcut raporlarda görsellerine yer verilen tasarıma sahip ürünlere el konularak hüküm kesinleştiğinde masrafı davalı yanca karşılanmak suretiyle imhasına karar verilmiştir.
Mahkememizce taraf vekillerine ticari defterlerini sunmak üzere 4 haftalık kesin süre verildiği, ancak verilen kesin süre içerisinde ticari defterlerin sunulmamış olduğu dikkate alındığında; daha önceki mali bilirkişi raporu ve borçlar kanunu hükümleri hakkaniyet gereği talep ile bağlı kalınarak 1.000 TL maddi tazminatın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının tasarım hakkından doğan haklara tecavüzün tespiti ve önlenmesi talebinin REDDİNE,
2-Davacının haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi talebinin KABULÜ ile;
-Davalının davacıya yönelik haksız rekabetinin tespitine ve bu haksız rekabetin men’ine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, haksız rekabeti oluşturan davalıya ait dosya içerisinde mevcut raporlarda görsellerine yer verilen tasarıma sahip ürünlere el konularak hüküm kesinleştiğinde masrafı davalı yanca karşılanmak suretiyle imhasına,
-1.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Hüküm özetinin, masrafı davalı yanca karşılanmak suretiyle ulusal çapta yayın yapan tirajı en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına,
3-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 49,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen haksız rekabetin tespiti talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen maddi tazminat talebine yönelik 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen tasarıma tecavüz tespiti talebine yönelik 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 3.100,00 TL bilirkişi ücreti, 316,50 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.416,50 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre hesaplanan 2.277,70 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 31,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 62,80 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸