Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/619 E. 2022/72 K. 22.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/619 Esas
KARAR NO : 2022/72

DAVA : Faydalı Model Belgesi’nden Doğan Haklara Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i ve Ref’i ile Tazminat
DAVA TARİHİ : 08/12/2021
KARŞI DAVA : Faydalı Model Hükümsüzlüğü
KARŞI DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 22/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/04/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Faydalı Model Belgesinden Kaynaklanan davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili …’ın diğer davacı şirketlerin yetkililerinden olduğunu, müvekkili …’ın geliştirmiş olduğu anahtarsız kilitlenebilen güvenlik kilidi başlıklı faydalı modelini TPMK nezdinde ……. tescil numarasıyla tescil ettirdiğini, yapılan inceleme sonucunda ürünün yenilik unsuruna haiz olduğunun TPMK nezdinde tespit edilerek faydalı modelin tescil edildiğini, davacı …’ın diğer davacı ……. şirketi vasıtasıyla kendisine ait tescilli olan ürününü üreterek diğer yetkili olduğu davacı … isimli şirket ile piyasaya sürüp satışını gerçekleştirdiğini, davalı şirketin faaliyet alanının müvekkilinin yetkili olduğu şirketler ile aynı olduğunu, davalı şirketin yetkilisi dava dışı …… tarafından ise TPMK nezdinde yaptıkları çalışmaların tescil başvurusuna konu edildiğini, dava dışı …… tarafından …. tescil numaralı emniyet kilidi başlığıyla tescil başvurusu yapıldığını ve tescil edildiğini, yapılan tespitlerde davalı şirket tarafından dava dışı yetkilisine ait …… tescil numaralı faydalı modeline uygun olarak üretebileceği Anahtarla Ancak Kilitlenebilen Emniyet Kilidi olmasına rağmen, davalı şirketin ürününü üretmek ve satmak yerine müvekkiline ait …… tescil numaralı …… Anahtarsız Kilitlenebilen Güvenlik Kilidi özellikli sunulan ürün üretip sattığını ve davalının bu eyleminin müvekkiline ait faydalı modele tecavüz ve haksız rekabet eylemi teşkil ettiğini, açıklanan nedenlerle davalının müvekkiline ait tescilli faydalı modele tecavüz ve haksız rekabetinin tespitine, men’ine, ref’ine, belirsiz alacak niteliğinde olmak ve gerekirse dava sonlandırılmadan artırılmak üzere şimdilik fazlaya ilişkin saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ve KARŞI DAVA : Davalı/karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile, yetki itirazında bulunduklarını, dava dilekçesinde yer alan adres bilgileri incelendiğinde yetkili mahkemenin İstanbul (Çağlayan) Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri olduğunu, dava konusu faydalı modelin … adına tescilli olduğunu, faydalı model sahibi bulunmayan …… PVC ile ……. PVC açısından husumet itirazında bulunduklarını, davacıların “Zorunlu Dava Arkadaşı” olmadıklarını, ayrı dava açması gerektiğini ve her bir ayrı iddia ve talepte bulunması gerektiğini, taraflar arasında zorunlu dava arkadaşlığının usulen olamayacağını, dava konusu Faydalı Model tescilinin mevcut haliyle yenilik unsuru taşımamasının yanı sıra hazırlanış olarak da hatalı olduğunu, SMK kanunu kapsamında …. nolu faydalı modelin yenilik unsuru barındırmaması, tekniğin bilinen durumu dahilinde kalması vb.nedenlerle hükümsüzlüğünü, …… nolu faydalı model tescilinin özellikle 1.isteminin anlatım bozuklukları, anlaşılmazlığı ve alanında uzman olan kişilerce farklı farklı yorumlanma olasılığı gözetilerek tüm istemlerin hükümsüz kılınmasını, ….. nolu faydalı model tescilinin özellikle 2.ve 3.istemlerinin yenilik unsuru taşımaması yanında eş değer niteliklerinin bilinen durum kapsamında kalması gözetilerek tüm istemlerin hükümsüz kılınmasını, müvekkili aleyhine açılan asıl davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVAYA CEVAP : Davacı/karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesi ile, müvekkiline ait faydalı modelin tarifname istemleri incelendiğinde, müvekkiline ait faydalı modelin amacı ve yenilik unsuru ortaya konulduğunu ve TPMK tarafından tescil edildiğini, bu hususlar dikkate alındığında davalı/karşı davacının mesnetsiz hükümsüzlük iddialarının reddi gerektiğini, tüm bu hususlar dikkate alındığında, davalı/karşı davacının hükümsüzlüğe dayalı iddialarının da reddi ile esas davanın kabulüne ve karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp olunmuştur.
Asıl davaya konu uyuşmazlık: davalının, davacı adına kayıtlı faydalı model belgesinden kaynaklı haklarına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, men’i ve ref’i ile tazminat talebine yönelik; karşı davaya konu uyuşmazlık: karşı davalı adına tescilli ….. tescil numaralı faydalı modelin hükümsüzlüğü talebine yöneliktir .
6769 sayılı SMK’nın 156/3.maddesinin “Sınai mülkiyet hakkı sahibi tarafından, üçüncü kişiler aleyhine açılacak hukuk davalarında yetkili mahkeme, davacının yerleşim yeri veya hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği yahut bu fiilin etkilerinin görüldüğü yer mahkemesidir.
” şeklinde düzenlenmiştir.
Davaya konu olayda sınai mülkiyet sahibi sıfatıyla dava açan davacının yerleşim yeri mahkememiz yargı alanı değil Kayseri’dir. Hukuka aykırı fiilin gerçekleştiği, yani tecavüz oluşturduğu iddia olunan ürünlerin üretimi ise davalı yanca yapıldığına göre davalı adresi olan İstanbul Arnavutköy’dür. Tecavüz fiilinin etkilerinin ise mahkememiz yetki alanı içerisinde de görüldüğüne dair (internet üzerinde satışlar gibi) herhangi bir iddia bulunmamaktadır. Bu durumda ana davada yetkili mahkeme HMK uyarınca da genel yetkili olan ve SMK’ya göre de haksız fiilin gerçekleştiği yer olan davalı adresinin bulunduğu yer yahut davacı yerleşim yeridir. Davalı yetki itirazında bu yetkili mahkemelerden birini (İstanbul Mahkemelerini) usulüne uygun bir şekilde seçtiğine göre mahkememizce yetkisizlik kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine, kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli İstanbul (Çağlayan) Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
2-6100 sayılı HMK’nun 20.maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi takdirde mhakememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtaratına,
3-HMK’nun 20bmaddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili dosyanın yetkili ve görevli İstanbul (Çağlayan) Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul (Çağlayan) Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne gönderilmesine,
4-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2 maddesince bir karar verileceğinin ihtarına,
5-Harç, masraf ve vekalet ücretinin HMK’nun 323/1-ğ ve 331/2 maddesi gereğince yetkili mahkemesince değerlendirilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi.22/04/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸