Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/615 E. 2022/204 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/615 Esas
KARAR NO : 2022/204

DAVA : Kullanılmama Nedeniyle İptal
DAVA TARİHİ : 01/12/2021
KARAR TARİHİ : 12/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/11/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Kullanılmama Nedeniyle İptal davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin … ibareli markasını menşe ülke Fransa’da tescil ettirdiğini ve global olarak da tescil ve kullanımını sağlamak üzere …. aracılığı ile tescil başvurusunda bulunduğunu, müvekkilinin …. numaralı başvurusunun, 18.sınıf bakımından … başvuru numarası ile TPMK nezdinde başvuru yapıldığını, ancak davalıya ait işbu davaya konu marka tescillerinin varlığı nedeniyle reddedildiğini, davalı adına kayıtlı … sayı ile tescilli “…” ve … sayı ile tescilli “…” ibareli markaların kullanılmadığının tespit edildiğini, sicili işgal ediyor olması sebebiyle huzurdaki davayı açma gereğinin hasıl olduğunu, açıklanan nedenlerle davalıya ait … sayı ile tescilli “…” ibareli ve …. sayı ile tescilli “….” ibareli markaların kullanılmamadan dolayı tüm sınıflar bakımından iptaline ve markaların sicilden terkinini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkili şirket ve markaların, ulusal ve uluslararası tanınmışlık statüsüne sahip olduğunu, müvekkili şirketin 1964 yılından itibaren … olarak SAAT sektöründe hizmet veren aile şirketinin ticari faaliyetlerine http://www…com, sitesinde hem sosyal medya kanalında hem de Merkezi olan adreste devam ettiğini, dünyaca ünlü …, …. saatlerinin dağıtımını yapan müvekkilinin; Türkiye ve Hong Kong merkezli 2 ofisiyle 28 ülkede ve Türkiye’ de 1000’ in üzerinde bayisiyle hizmet verdiğini ve bu sayede tüketiciye en iyi hizmeti vermeye çalıştığını, saat sektöründe yatırımlarını gerçekleştirmekte ve sektöre her anlamda katkı sağlayacak yenilikleri oluşturmak için ürün ve hizmetlerini artırarak yürütmekte olduğunu, müvekkil şirketin uzun yıllardır iptali istenen markalarını kullanmakta, özellikle saat ürünleri yönünde yoğun bir şekilde kullanmakta olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davalıya ait marka sicil kayıtları celp olunmuştur.
Dosya, davalıya ait … ve …. tescil numaralı markaların kullanılmama nedeniyle iptal koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 20/09/2022 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “Davalı tarafın dava konusu ….tescil numaralı “…” ibareli markayı dava tarihinden önceki son 5 yıl içinde, “saatler” bakımından ciddi biçimde kullandığı lakin normalde 14. Sınıf içinde yer alan “saat” emtiasının davalının tescil kapsamı içinde yer almadığı, Dolayısıyla 14 ve 18. kapsamındaki emtiaların hiçbiri bakımından kullanmadığı ve kullanmamasına neden olacak haklı bir sebebin bulunmadığı tespit edilmiş, 14 ve 18. sınıflar kapsamındaki emtiaların tamamı için kullanmama nedeniyle iptal koşullarının mevcut olduğu, davalı tarafın dava konusu … tescil numaralı “…” ibareli markayı dava tarihinden önceki son 5 yıl içinde 08, 09, 18, 20, 21, 24. sınıflar kapsamında yer alan emtiaların hiçbiri bakımından kullanmadığı, kullanmamasına neden olacak haklı bir sebebin bulunmadığı tespit edilmiş ve kullanmama nedeniyle 08, 09, 18, 20, 21, 24 sınıflar kapsamındaki emtiaların tamamı için kullanmama nedeniyle iptal koşullarının mevcut olduğu, hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı vekili 10/10/2022 tarihli dilekçesi ile, müvekkili şirketin ve markalarının, ulusal ve uluslararası tanınmışlık statüsüne sahip olduğunu, müvekkili şirketin uzun yıllardır iptali istenen markalarını fiili olarak kullandığını, özellikle saat ürünleri yoğun yönünde yoğun bir şekilde kullandığını, markanın kullanılmasında temel ölçütün, markanın, marka hukukuna özgü şekilde, işlevine uygun olarak kullanılması olduğunu, markanın farklı müşteriler tarafından talep edildiğinin ispatında faturalardan yararlanılabileceğini, faturaların tek bir tarihte toplanmayıp farklı yıllara ve aylara ait olmasının, farklı adreslere, farklı dağıtıcılar tarafından gönderilmesinin, kullanımının görünüşte kalmadığının, yaygın ve gerçek bir ticari çabanın bulunduğunun göstergesi olduğunu, somut olayda müvekkili tarafından tescil edilen markanın tescil edildiği şekilde ticari ilişkileri çerçevesinde kullanıldığını ve buna markanın kullanıldığına ilişkin faturalar düzenlendiğini, fatura içerikleri ile markanın tescil edildiği mal ve hizmet sınıfından kullanıldığı sabit olmasına rağmen fatura içeriklerinin bilirkişiler tarafından tam olarak incelenmediğini, müvekkilinin tescil ettirdiği mal ve hizmet sınıfında saat, süs eşyası, aksesuar olarak kullanıldığını, yine saatlerin deri kordonları ve saatlerin kutularında söz konusu markanın ciddi şekilde kullanıldığını, müvekkili şirkete ait 2019-2020-2021 tarihli faturalar incelendiğinde müvekkilinin … markasını aktif olarak kullandığı görülmesine rağmen müvekkilinin … markasını kullanmadığı yönünde beyanda bulunulmasının açıkça hukuka aykırı olduğunu, raporu kabul etmediklerini, önceki bilirkişiler dışında marka hukuku alanında uzman üniversite öğretim görevlisi bilirkişilere dosyanın tevdi edilerek yeniden rapor alınmasını talep etmiştir.
Dava, davalıya ait …ve … tescil numaralı markaların kullanılmama nedeniyle iptali talebine yöneliktir.
İptali istenen markaların kullanımının söz konusu markanın tescil edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla temel işlemine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde gerçekleşmesi icap etmektedir. Bu kullanımın markanın tüketiciye yahut son kullanıcıya ürün veya hizmetin menşeini bu ürün yada hizmetin diğer kaynaklardan gelenlerden ayırt etmesine izin verecek ve karıştırmaya mahal vermeyecek biçimde yalnızca ilgili teşebbüs nezdinde değil piyasaya ulaşacak ve belirli müşteri çevresi yaratacak şekilde ciddi olarak gerçekleşmelidir. Doğal afetler, savaş, ağır bir ekonomik buhran, ambargo, ithalat kısıtlamaları gibi durumlar markanın kullanılmaması için haklı bir neden olabilir ancak somut olayda davalının böyle bir iddia ve beyanı bulunmamaktadır.
Olumsuz vakıaların ispatının davacıya düşmemesine ilişkin genel hukuk ilkesi uyarınca yargılama konusu markayı tescilli olduğu sınıflarda kullandığını ispat yükü davalıdadır. Bir markayı kullanan ve ileride kullanmama sebebine dayalı iptal tehdidi ile karşılaşmak istemeyen basiretli tacir gibi hareket etmesi gerekli olan davalının kullanıma ilişkin kanıtları özenle saklaması gerekmektedir. Markanın iptal müeyyidesinden kurtulabilmesi için tescil edildiği her bir emtia için bağımsız olarak ayrı ayrı kullanılması gerekir. Buna göre bir markanın bir ürün için kullanımının diğer bir ürün için kullanım sayılmaz.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında dosyada toplanan tüm deliller ve bilimsel gerekçeye sahip ayrıntılı bilirkişi raporu karşısında, davalı marka sahibinin söz konusu markalarını tescilli olduğu sınıflarda ciddi bir şekilde bir kullanımının bulunduğuna dair yeterli delil ibraz etmediği, davalı tarafından sunulan faturalardaki kullanımların yukarıda anılı kriterler ışığında tek başlarına ciddi kullanım için yeterli olarak kabul edilemeyeceği, markanın tanımış yahut bilinirliği yüksek olmasının, kullanma yükümlülüğünü değiştirmeyeceği, bu hali ile markaların sicilden iptal sebebinin yasal koşullarının oluştuğu anlaşıldığından davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KABULÜ ile;
-Davalıya ait …ve .. tescil numaralı markaların kullanılmama nedeniyle iptaline,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 164,50 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.283,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/10/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸