Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/603 E. 2022/97 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/603 Esas
KARAR NO : 2022/97

DAVA : Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini
DAVA TARİHİ : 26/08/2021
KARAR TARİHİ : 01/06/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/06/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin Tiyatro, sinema, seslendirme ve televizyon dizilerinde bir çok başarıya imza atmış yaklaşık 40 yıldır sektörde olduğunu, TV’de yayınlanmak üzere …….. Film Yapım Tic. Ltd. Şti’nin yapımcılığını üstlendiği ……… adlı dizide ………. adlı karakteri oynadığını, söz konusu dizinin bölümlerinin davalı şirketin sahibi bulunduğu televizyon kanalında yayınlandığını, müvekkilinin yapımcı şirket olan …….. Yapım ile 2017 yılında İcracı Sanatçı sözleşmesi yaptığını, ifa edeceği görev için icra ücreti ve hak devir ücreti olarak toplamda 5.000,00 TL + %20 Stopaj + KDV şeklinde anlaştıklarını, daha sonra tarafların anlaşması üzerine söz konusu ücretin 2019 yılı başında 78.bölümden sonra 7.150,00 TL + %20 Stopaj + KDV, yani 8.758,75 TL olduğunu, bu süreç içerisinde müvekkilinin makbuzunu kesip ödemesini aldığı her bölüm için yapımcı şirketten ayrıca o bölümlere dair hak devrine ilişkin muvafakatname alınarak hak devrini gerçekleştirdiğini, fakat söz konusu eserin önceki bölümlerine ilişkin haklarını ayrı bir muvafakatname ile devretmiş olmasına rağmen 92-93-94-95-96-97-98-99 bölümlerinin yani toplam 8 bölümün ücretinin kendisine ödenmediğinden yayma, işaret, ses ve/veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakları dahil hiçbir hakkını yapımcıya devretmediğini, yapımcı şirketin davalı şirketin baskısını gerekçe göstererek hala müvekkili ile irtibata geçmeye çalışarak muvafakatnameleri talep etmesine rağmen müvekkilinin ödemelerini almadığı için hak devrini yapmaya rızası olmadığını beyan ettiğini, yayıncı kuruluş olarak müvekkilinin icracı sanatçı olarak yer aldığı eseri müvekkilinin FSEK’e uygun herhangi bir muvafakati olmadan, izinsiz ve herhangi bir ödeme yapmaksızın bir şekilde aylarca umuma ilettiğini, söz konusu fiillerin mali haklara tecavüz niteliği taşıdığı gibi FSEK 71.madde bağlamında suç teşkil ettiğini, taraflarından Beyoğlu …….. Noterliği’nin 21/06/2021 tarih ve …….. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile daalı şirkete FSEK’den doğan haklara tecavüzün durdurulması için adı geçen dizinin yayınının durdurulmasını, 68/1.maddede yer alan sözleşme bedelinin üç katı kadarı tutarında giderim bedelinin taraflarına ödenmesinin talep edildiğini, ilgili ihtarnamede davalı şirket tarafından yayına devam edilecek ise şartları taraflarınca kabul edilecek kanuna uygun bir muvafakatname ile haklarının devredildikten sonra anca devam edileceğinin bildirildiğini, davalı şirketin ihtarnameye rağmen bir adım atmadıkları gibi kendileriyle iletişime de geçilmediğini, dizi bölümlerinin halen davalı şirketin web sitesinde yayınlanmaya devam ettiğini, açıklanan nedenlerle FSEK 68.madde uyarınca üç katı giderim taleplerine karşılık şimdilik her bölüm için 26.276,25 TL olmak üzere 8 bölüm için toplam 210.210,00 TL’nin olay tarihlerinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak taraflarına ödenmesini, FSEK m.70/1 uyarınca ihlal edilen manevi haklarına karşılık her bir bölüm için 2.000,00 TL’den toplam 16.000,00 TL’nin olay tarihlerinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tazminine, haksız fiilin bir yayın kuruluşu tarafından işlenmiş olması sebebiyle FSEK m.67 ve 78 uyarınca hükmün davalı şirketin TV kanalı olan …….. TV’de ilanına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, huzurdaki tazminat davası açısından arabuluculuğa başvuru dava şartı niteliğinde olduğunu, mahkemece bozma öncesi verilen kararın hukuka uygun olduğunu, davanın müvekkili şirket açısından pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddinin gerektiğini, davacının HMK uyarınca delillerini somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacı ile müvekkili şirket arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi olmadığını, davanın muhatabının üçüncü kişi olan müvekkili şirket değil, yapımcı olduğunu, davacı ile yapımcı arasında dava konusu diziye ilişkin mali hakların devrine ilişkin beyan ve bu hakların müvekkili şirketin grup şirketi olan Alilancea devrine ilişkin muvafakatname olmak üzere iki ayrı ek protokol düzenlendiğini, davacının FSEK uyarınca müvekkili şirkete karşı öne sürdüğü taleplerinin hukuksuz olduğunu, davacının huzurdaki davaya ilişkin tüm süreçte dürüstlük kuralına aykırı davrandığını, huzurdaki davanın zenginleşme amacıyla ikame edilmiş olduğunu, davanın kabulü halinde davacının sebepsiz olarak zenginleşeceğini, davacının manevi tazminat talebinin hukuka aykırı olduğunu, davanın yapımcı şirkete ihbarına, usul hukukuna aykırı, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davacı vekili 31/05/2022 tarihli dilekçesi ile, tarafların sulh olması nedeniyle feragat ettiklerini, açılan davadan tüm sonuçları ile beraber feragat ettiklerini, davalı taraftan vekalet ücreti ile yargılama giderleri de dahil olmak üzere hiçbir taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği, davacının vekaletnamesinde davadan feragate yetkisinin olduğu görülmüştür.
Davalı vekili 01/06/2022 tarihli celsede alınan beyanında; davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini, davacı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; feragat davaya son veren taraf işlemi olduğundan vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığına ilişkin beyanı doğrultusunda bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Taraflarca yapılan yargılama giderinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/06/2022

Katip ……
¸

Hakim …….
¸