Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/585 E. 2022/273 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/585
KARAR NO : 2022/273

DAVA : Markadan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Durdurulması ve
Önlenmesi ile Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 25/10/2021
KARAR TARİHİ : 30/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka’dan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi ile Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı işyeri yetkilisi tarafından işletilen ve “……. Mah. ……. Cd. No:…… Bağcılar, İstanbul” adresinde bulunan işletmede müvekkilinin tescilli markalarının yahut ayırt edilemeyecek derecede benzerlerinin mağaza tabelasında ve diğer her türlü tanıtım vasıtalarında kullanıldığının tespit edildiğini, söz konusu tecavüz eylemlerinin durdurulması amacıyla karşı tarafa Kartal ……. Noterliği’nin 04.03.2021 tarih ve …… yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, davalı aleyhine Bakırköy …… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ……. D. İş sayılı dosyası ile ihtiyati tedbir istemli delil tespiti davası açıldığını, bu kapsamda alınan bilirkişi raporu ile davalının tecavüz teşkil eden eylemlerinin ispatlandığını beyan ederek davanın kabulü; tecavüzün tespitine, önlenmesine, durdurulmasına, tecavüz teşkil eden malların dava sonucunda imha edilmesine, hükmün ilanına karar verilmesini, dava konusu markaya tecavüz nedeniyle, müvekkili şirketin uğramış olduğu maddi zararların giderilmesi amacıyla SMK madde 150 ve 151 uyarınca fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi ve müvekkili ……….’in markasının toplum nezdindeki güvenilirlik ve saygınlığının uğramış olduğu manevi zarar nedeniyle 75.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile davalıdan tahsiline, hükmün ilanına, Bakırköy ……. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …… esas sayılı delil tespiti dosyası ve Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı ihtiyati tedbir dosyası ile taraflarınca yapılan yargılama masrafları ile vekalet ücretinin işbu dava dosyasında değerlendirilerek davalıdan tahsiline, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, süresi içerisinde davaya cevap vermediği görülmüştür.
Davalı vekili beyan dilekçesi ile, davacı yanın keşide ettiği ihtarnamenin akabinde kullanımların sonlandırıldığını, müvekkilinin mail kullanmayı bilmemesinden dolayı kendisiyle ……. numaralı telefondan ulaşan ……. isimli …… yetkilisine mail bilmediğinden dolayı kullanımları sonlandırdığına ilişkin …… üzerinden fotoğraf göndermesi durumunda sorun çıkıp çıkmayacağını sorması üzerine herhangi bir sorun olmayacağı bilgisini aldığını, davanın kötü niyetle ikame edildiğini, nitekim ihtarname sonrası kullanımların sona erdiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizin ……. değişik iş sayılı dosyası dosya arasına alınmış, tetkikinde; talep eden ……. vekili tarafından karşı taraf …….. aleyhine delil tespiti talebinde bulunulduğu, tespit sonucu alınan bilirkişi raporunda; “İlgili işyerinde …….. ‘in Kocasinan Vergi Dairesi’ne bağlı olarak ……. Vergi Numarası ile 03/09/2018 tarihinde işe başladığı, …… Ana Faaliyet Kodu ile tespit konusu adreste faaliyette bulunduğu, aleyhine tespit istenilene ait işyerindeki kullanımın “markasal nitelikte kullanım” arz ettiği, karşı tarafın tespit talep edene ait markada yer alan unsurları, aynı şekilde kullanımı eyleminin, tarafların emtiaları, faaliyet alanları ve müşteri kitlesi dikkate alındığında, talepte bulunanın iznine dayanmadığı sürece, markaya tecavüz ve haksız rekabete sebebiyet verebileceği” hususlarını tespit ve rapor ettiği görülmüştür.
Dosya, davalının davacıya ait “……” esas unsurlu markalardan doğan haklarına tecavüzünün bulunup bulunmadığı, maddi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, oluştuysa miktarı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 17/05/2022 tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporlarında; “Davalı yanın kullanımlarının davacı yan adına tescilli markalardan doğan haklarına tecavüz teşkil eder mahiyette olduğu, davacının maddi tazminat hesabına ilişkin seçimlik hakkını kullandığı 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu md. 151- (2) c) “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli.” uyarınca, davalının işe başladığı 03.09.2018 tarihi ile tedbir kararının uygulandığı 08.09.2021 tarihi arasındaki 3 yıllık dönemde, davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminat miktarının 7.136,00 TL olarak hesap edildiği” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı vekili 01/06/2022 havale tarihli dilekçesi ile, müvekkilinin, ihtarnamenin tebliğ tarihi ile, derhal harekete geçerek davacı markaya dair her türlü emareyi kaldırarak kapattığını, müvekkilinin küçük esnaf samimiyeti taşıdığından ihtarnamenin tebliği ardından markaya dair emareleri kaldırdığını fotoğraflayarak, …….. yetkilisine ……. üzerinden gönderdiğini, fakat davacı tarafın ısrarla markaya dair görsellerin ihtarnameye rağmen kaldırmadığını beyan ettiğini, bilirkişinin de bu beyanı esas alarak maddi tazminatı belirlediğini, bu durumun müvekkilinin mağduriyetine sebep olduğunu, davacının büyük bir marka, davalının ise iyiniyetli küçük bir esnafolduğunu, davacı için küçük olan meblağların davalı için külfetinin ağır olduğunu, bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini, raporun tekrar düzenlenmesini beyan etmiştir.
Davacı vekili 06/06/2022 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi raporunda salt davalı yanın elde ettiği net kazanç üzerinden hesaplama yapılmasının, taleplerine aykırılık teşkil ettiğini, maddi tazminat hesaplamasının talepleri uyarınca SMK m.151/f.2-c bendi uyarınca hesaplama yapılması gerektiğini, bilirkişi raporunda söz konusu hesaplama yönünden yerleşik yargı içtihatlarına uygun hesaplama yapılmadığını, %12 emsal lisans oranının neye göre tespit edildiğinin açıklanmadığını, dosyaya sunmuş oldukları emsal fatura örneklerinin dikkate alınmadığını, sektör bilirkişisinin bulunduğu yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasını talep etmiştir.
Dava, davalının, davacıya ait markadan doğan haklarına tecavüzün tespiti, durdurulması ve önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat talebine yöneliktir.
SMK’nun 6/1 md’sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md’sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. SMK’nun 6/1 md’sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK’nun 25/1 md’si gereğince hem 5.md’de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md’de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK’nun 7/1-b md’sine göre ise, marka sahibi “tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir.
Somut olayda, yukarıda ayrıntısı yer alan değişik iş tespiti ile mahkememizce alınan raporlara göre, davalının herhangi bir lisans sözleşmesi veya hukuka uygunluk nedeni olmaksızın davacıya ait “…….. ” esas unsurlu markasını işyerinde markasal olarak kullandığı, bu itibarla davacıya ait markalardan doğan haklara tecavüzün hukuki koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi raporu ile tespit olunan 7.136,00 TL’nin dosya içeriği ile uyumlu olduğu ve maddi tazminat talebinin bu miktar üzerinden kabulü gerektiği kanaatine varılmış olsa da, taleple bağlılık ilkesi gereği 1.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmiştir.
İhlal edilen hakkın boyutu, kusurun derecesi ve tarafların mali durumları nazara alınarak 10.000,00 TL manevi tazminatın yeterli ve dengeleyici olacağı kanaatine ulaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalının davacıya ait markalardan doğan haklarına tecavüzünün tespiti ile, bu tecavüzün durdurulmasına ve önlenmesine, mahkememizin 23/08/2021 tarihli 2021/160 d.iş sayılı dosyası kapsamında verilen ve işbu esas dosya kapsamında 25/10/2021 tarihinde devamına karar verilmiş olan tedbir kararı gereği Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …….. sayılı dosyası üzerinden uygulanan ve yed-i emine teslim edilen tecavüz teşkil eden ürün ve materyallerin karar kesinleştiğinde İMHASINA,
-1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
-Hüküm özetinin masrafı davalı yandan karşılanmak suretiyle ulusal çapta yayın yapan traji en yüksek 3 gazeteden birinde İLANINA,
2-Peşin alınan 1.297,89 TL harçtan, alınması gereken 751,41 TL harcın mahsubu ile arta kalan 546,48 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen tecavüzün tespiti davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesine göre kabul edilen maddi tazminat davası yönünden 1.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen manevi tazminat davası yönünden 10.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen manevi tazminat davası yönünden 10.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yapılan 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 74,00 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.074,00 TL yargılama giderinin, kabul/red oranına göre hesaplanan 2.185,94 TL’sinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafça yatırılan 751,41 TL peşin harç ve 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 810,71 TL harç giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı asilin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/11/2022

Katip ……

Hakim……..
¸