Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/537 E. 2022/244 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/537
KARAR NO : 2022/244

ANA DOSYADA
BİRLEŞEN BAKIRKÖY … FSHHM’NİN … ESAS VE BİRLEŞEN BAKIRKÖY …
FSHHM’NİN …. ESAS SAYILI DOSYASINDA

ANA DOSYADA
DAVA : Marka Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 20/08/2021

BİRLEŞEN …. ESAS SAYILI DOSYADA
DAVA : Markadan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti ve Durdurulması
DAVA TARİHİ : 20/08/2021

BİRLEŞEN …. ESAS SAYILI DOSYADA
DAVA : Mülkiyet Hakkı Tanınması
DAVA TARİHİ : 17/11/2021

KARAR TARİHİ : 02/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 01/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ANA DOSYADA DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, İflas idaresi tarafından yönetilen “… San. Ve Tic.Ltd.Şti”nin geçmişi 1974 yılına dayandığını, elektrik, bobinaj ve dalgıç pompa konularındaki birikimlerini 1998 yılında … … adı altında toplandığını, müvekkilinin iflas idaresi tarafından yönetilen … Elektrik … ve Motorları Makine İnşaat Tur. San. Ve Tic. Ltd.Şti adına tescilli bulunan marka … başvuru numaralı 09. Sınıfta tescilli “…..” markası olduğunu, davalı adına tescilli bulunan markanın ise … başvuru numaralı, 09 ve 35.sınıfta tescilli bulunan “…..” markası olduğunu, müvekkili şirketi markası ile davalı adına tescil edilen markanın ayırt edilemeyecek kadar aynı olduğunu, davaya konu her iki markanın da aynı sınıflarda tescilli olduğunu, davalının kullanımlarının Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … ve … D. İş numaralı dosyaları yapılan tespitlerde kötü niyetli olduğunun görüldüğünü, açıklanan nedenlerle, davalı adına tescilli bulunan … başvuru numaralı … sınıfta tescilli bulunan “… … …” markasının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ANA DOSYADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, ….. Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketinin, “… … …” markasını 2020 yılında 9. ve 35. Sınıfta tescil ettirdiğini, müvekkilinin hukuka uygun bir markasal kullanımı olduğunu, ilgili markanın haksız kullanımının söz konusu olmadığını, davacı şirketin uzun yıllardır iflas idaresi tarafından yönetildiğini, iflas masasında bulunan bir şirketin markasını kullanmakta hiçbir menfaatinin bulunmadığını, davacı tarafın, müvekkilinin iki milyon değerindeki malına el koymasının TMK 2’inci maddesine göre korunmaması gerektiğini, davacının marka hakkına tecavüz edildiği iddiasının kabul edilmediğini, tedbiren el konulan malların imhasının amacı aşan bir ağırlık taşıdığı, el konulan ürünlerin marka, sembol ve yazılarının silinmesi/değiştirilmesi/sökülmesi mümkün olduğundan tedbir konulan malların, masrafların davalıya ait olmak üzere, üzerindeki yazı ve sembollerin silinip/değiştirilip/sökülüp ham maddelerinin davalıya verilmesini; markasız iadesinin talep edildiğini, aksi halde davalının uğrayacağı zararın çok ciddi boyutlara ulaşarak tedbir olma amacını aşacağı ve cezalandırma amacına ulaşacağını, davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYADA DAVA : Davacı vekili Birleşen Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasına tevzi olunan dava dilekçesi ile, iflas idaresi tarafından yönetilen “… Elektrik … ve Motorları Mak.İnş.Tur.San.ve Tic.Ltd.Şti.’nin, Elektrik, bobinaj ve dalgıç pompa konularındaki birikimlerini 1998 yılında … … adı altında topladığını, … sektöründe öncü haline geldiğini, yurt içi ve yurt dışına ihracatlarını yaptığını, müvekkilinin “…..” markasının … sayı ile 9.sınıfta tescilli olduğunu, davalının haksız ve kötü niyetli olarak … başvuru numaralı 9 ve 35.sınıfta “… … …” markasını tescil ettirdiğini, davalının davalının kullanımının müvekkilinin tescili ile aynı sınıfta olduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu, davalının müvekkilinin markasına tecavüz eden fiillerinin mahkememiz nezdinde değişik iş dosyalarında yapılan tespitler sonucu sabit olduğunu, davalının bu fiillerin müvekkilinin tescilli markasından doğan haklarına zarar verdiğini iddia ederek, davalının davaya konu markayı kullandığı tabelanın indirilmesini, markanın üzerinde bulunduğu fiş, magnet, broşür, poşet gibi her türlü yazılı emtiaya el konulmasını, davalının müvekkilinin tescilli markalarına olan tecavüzün tespitini, durdurulmasını ve verilecek hüküm özetinin ilanını talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, müvekkilinin kendi halinde basiretli bir tacir olduğunu, kötüniyetinin bulunmadığını, müvekkilinin kendi tescilli markasını hukuka uygun olarak kullandığını, müvekkilinin ilgili markayı 2020 yılından bu yana kullandığını, davacı yanın dava dilekçesinde ileri sürdüğü şekilde sektörün önde gelen markası olma durumu da göz önünde bulundurulduğunda davacı tarafın müvekkilinin bu kullanımı bilmemesine imkan olmadığını, davacı yanın iddia ettiği gibi hukuka aykırı bir durum var ise bu hukuka aykırılığın son bulması için talepte bulunulması gerekirken bu konuda sessiz kalınmasının TMK 2.maddesi gereği dürüstlük ilkesine aykırı olduğunu, davacının davasının bu yönüyle de haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, açıklanan nedenlerle davacı tarafın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYADA DAVA : Davacı vekili Birleşen Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasına tevzi olunan dava dilekçesi ile, iflas idaresi tarafından yönetilen “… Elektrik … ve Motorları Mak.İnş.Tur.San.ve Tic.Ltd.Şti.’nin, Elektrik, bobinaj ve dalgıç pompa konularındaki birikimlerini 1998 yılında … … adı altında topladığını, … sektöründe öncü haline geldiğini, yurt içi ve yurt dışına ihracatlarını yaptığını, müvekkilinin “…” markasının … sayı ile 9.sınıfta tescilli olduğunu, davalının haksız ve kötü niyetli olarak … başvuru numaralı 9 ve 35.sınıfta “… … …” markasını tescil ettirdiğini, davalının davalının kullanımının müvekkilinin tescili ile aynı sınıfta olduğunu, davalının kötü niyetli olduğunu, davalının müvekkilinin markasına tecavüz eden fiillerinin mahkememiz nezdinde değişik iş dosyalarında yapılan tespitler sonucu sabit olduğunu, davalının bu fiillerin müvekkilinin tescilli markasından doğan haklarına zarar verdiğini, Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 06/09/2021 Tarih, … Esas sayılı dosyasında verilen tedbir karar doğrultusunda 21/09/2021 tarihli … Silivri İcra Müdürlüğü’nün … Tal. Dosyası kapsamında gerçekleşen hacizde el konulan mallar üzerinde Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 149/1- (d) ve (e) bentleri uyarınca müvekkili adına tebdir konulan ürünler üzerinde mülkiyet hakkı tanınmasını ve dosyanın Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosya ile birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYADA CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, tedbiren el konulan malların mülkiyet hakkının davacı tarafa verilmesinin hukuken mümkün olmadığını, tedbir kararında açıkça sayılmadığı halde hukuki dayanaktan yoksun olarak tedbiren el konulan kabloların mülkiyetinin davacı yana verilmesinin usul hukuku bakımından mümkün olmadığını, 16/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda da tedbir konusu malların üzerindeki markaya ilişkin yazı ve ibarelerin silinebileceği hususunun belirtildiğini, üzerindeki yazı ve ibarelerin silinerek iadesi mümkün olan malların mülkiyetinin yekun olarak davacı yana bırakılması halinde bu durumun davalı müvekkili şirketin çok ciddi miktarda maddi zararına sebep olarak müvekkilinin iflasın eşiğine taşıyacağını, davacı tarafın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine, kabloların mülkiyetinin davalı müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan taraflar adına tescilli markaların sicil kayıtları celp olunmuştur.
Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … değişik iş sayılı dosyası celp olunmuş, talep eden … Elektrik … ve Motorları Makine İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından karşı taraf … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine delil tespiti talebinde bulunulduğu, tespit sonucu alınan bilirkişi raprounda; “Aleyhine tespit talep edilen ….. tespit edilen kullanımlarının, kendisine ait tescilli markanın ayırt edici unsurlarının değiştirilmesinin yanı sıra Tespit Talep Eden ….. ait tescilli markaya yaklaştığı, Aleyhine Tespit Talep Edilen yanın sonradan tescil edilmiş olan markasını SMK 155 kapsamında Tespit Talep Eden …. karşı ileri süremeyeceği, Aleyhine tespit talep edilen yan tarafından belirtilen mahalde gerçekleştirildiği tespit edilen kullanımların Tespit Talep Eden yanın marka haklarına tecavüz teşkil eder mahiyette olduğu” hususlarının tespit edildiği görülmüştür.
Bakırköy…. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … değişik iş sayılı dosyası celp olunmuş, talep eden … Elektrik … ve Motorları Makine İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından karşı taraf …. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine delil tespiti talebinde bulunulduğu, tespit sonucu alınan bilirkişi raprounda; ” Talep eden tarafından dosyaya sunulan ve bahsi geçen www…….com.tr internet web sitesinin güncel olarak kullanımda ve aktif olduğu, alan adinin whois (sahip) bilgileri kontrol edildiğinde bu alan adının 11.05.2021 tarihinin kayıt olunduğu ve alan adı sahibinin “…. Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi” isimli firma adına kayıtlı olduğu, İlgili internet sitesi içerik saylayıcısı tespiti için detaylıca incelendiğinde adres olarak “…. Mh. … Cd. B Blok No:3B/4 Silivri / İstanbul” şeklinde, iletişim olarak “… / ….” şeklinde belirtildiği, ilgili alan adında ve web sitesi içerisinde tespite konu “…” ve “… …” ibarelerinin ve görsellerin kullanıldığı, Bahsi geçen “….” ve “…” sosyal medya hesaplarına ait sayfaların kullanımda ve aktif olduğu ve genel profil sayfası ve paylaşımlar kontrol edildiğinde bahse konu sosyal medya içeriklerinde tespite konu “…” ve “… …” ibarelerinin ve görsellerinin kullanıldığı, Tespite konu … ve … sosyal medya hesaplarına ait genel profil sayfası ve paylaşımlar kontrol edildiğinde “www….com.tr” sayfasıyla ilişkili olduğu, bu sebeple ilgili sosyal medya sayfaların sahibi ile internet sitesinin sahibinin aynı kişi/kişiler olduğu kanaati oluştuğu” hususlarının tespit edildiği görülmüştür.
Bilirkişilerden tecavüze konu ürünler üzerindeki markaların silinebilir ya da sökülebilir olup olmadığı hususlarında ek rapor tanziminin istenilmesine, bilirkişiler 11/11/2021 tarihli raporlarında; “Davalı yan tarafından yapıldığı tespit edilen kullanımlar bakımından markaların kullanıldığı ambalajların ürünlerden sökülmesi ya da var olduğu tespit edilen ambalajların imhası ile tecavüzün giderilebileceği, bizatihi ürünlerin ihtilaf konusu markanın ürünlere kazınmak sureti ile işlenmediği, ambalajların / etiketlerin sökülmesi – imhası ile tecavüzün giderilebileceği, ürünlerin tamamen imhasında Davacı yanın hukuki ya da maddi herhangi bir yararının olmadığı, ürünün maddi değeri de dikkate alınmak suretiyle tamamen imhasının yerinde olmayacağı, bu nedenle giderlerin mütecaviz tarafından üstlenilmesi halinde, tecavüzün, ürünlerden etiketlerin sökülmek suretiyle giderilebileceği” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 18/11/2021 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi raporundaki değerlendirmelere katılmadıklarını, ürünlerin imhasının hiçbir şekilde talep edilmediğini, el konulan ürünler üzerinde mülkiyet hakkı tanınması talepli birleşen davanın mevcut olduğunu, bilirkişi tarafından yapılan değerlendirmeye bu nedenle katılmadıklarını, ürünler üzerinde müvekkilinin markasını içeren etiketlerin sökülmesi veya imhasının mümkün olmadığını, müvekkili şirketin tescilli markasını kendi adına tescil ettirerek haksız olarak kazanç sağlayan davalı şirketin, piyasada nispeten yeni olduğunu, müvekkilinin haksız kullanım nedeniyle uğramış ve gelecekte uğraması muhtemel zararları tahsil etme kabiliyetine sahip olmadığını, rapora itiraz ettiklerini, davalı yanın tedbire karşı itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 10/12/2021 tarihli celsede alınan beyanında; mahkemece verilmiş ihtiyati tedbir kararı, etiketler sökülmek suretiyle kaldırılarak el konulan ürünler davalı yana teslim edilirse ne ana davanın ne de birleşen davaların hiçbir hukuki yararı kalmayacağını, özellikle dosyaya birleşen Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esasında kayıtlı dosyada tedbir kararına konu ürünler üzerinde müvekkiline mülkiyet hakkı tanınmasını talep ettiklerini davalı firmanın 50 bin TL sermayeyle kurulmuş bir paravan firma olduğunu, bu ürünleri üretme kapasitesinin olmadığını, piyasada yaptıkları araştırmada herhangi bir kestikleri fişe rastlanmadığını, ürünler teslim edilirse müvekkilinin tedbir kararı ve infazı için yapmış olduğu 100 bin TL’ye yakın giderin boşa çıkacağını, haricen yaptırdıkları değer tespitine göre el konulan ürünlerin yaklaşık değerinin 3 milyon TL olduğunu, özellikle birleşen dosya nazara alınarak tedbirin aynı şekilde devamına karar verilmesini, davaya konu el konulan kabloların üzerinde yer alan markayı havi yazıların çıkartılmasının mümkün olmadığını, söz konusu kabloların evlerde kullanılan elektrik kablolar değil, binaların duvarlarının içinde kullanılan sanayi tipi kullanılan kablolar olduğunu ve sıkı denetim koşullarına tabi olduklarını, bu yazılar ve markalar çıkartılırsa hiçbir şekilde hiçbir yapıda kullanılamayacağını ve değerlerinin sıfır olacağını beyan etmiştir.
Davacı vekilinin 10/12/2021 tarihli celsedeki ve birleşen Bakırköy … Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyadaki iddia ve beyanları doğrultusunda mahkememizce el konularak yedi emine teslim edilen … ürünleri üzerindeki markanın kimyasal yöntemle silinmesinin mümkün olup olmadığı ve silindiği takdirde piyasadaki değerinin yok olup olmayacağı, düşüp düşmeyeceği; söz konusu marka kimyasal yöntemle silinebiliyor ise bu kabloların üzerine başka bir marka yazılabilip yazılamayacağı hususlarında rapor tanzimi için mevcut marka vekili bilirkişiye bir elektrik mühendisi ve bir kimya mühendisi eklenmek suretiyle rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişiler 23/03/2022 havale tarihli ek raporlarında; “huzurda bulunan ihtilaf konusu kullanımlar “kabartma harf ve rakamları ihtiva etmediğinden” ilgili kullanımlar üzerinde bulunan yazıların silinebilmesi mümkün ancak yapılacak silme işleminin akabinde ortaya çıkacak olan ürün kullanım konusu edilir ise; silme işlemi sırasında ürünün uğrayacağı muhtemel tahrifat nedeni ile ürünün kullanımı halinde insan hayatı ve maddi zararlara sebebiyet verilebilme ihtimali bulunacağından; arz edilen muhtemel riskler nedeni ile kabloların üzerindeki baskıların sökücü kullanarak silinmesinin detaylarıyla açıklanan tehlike ve riskler nedeniyle uygulanmasının uygun olmayacağı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Dosya, ana dosya ve birleşen dosyalar yönünden dosyanın mevcut heyete tevdi ile, ana dosya ve birleşen dosyalardaki hukuki uyuşmazlıklar bakımından rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 18/07/2022 havale tarihli raporlarında; “Davalı yan adına tescilli olan … kod numaralı markanın hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu, Davalı yanın tespit edilen markasal kullanımlarının davacı yana ait tescilli markaya tecavüz teşkil eder mahiyette olduğu, Huzurda bulunan davada tazminat talebi bulunmayan Davacı yanın el konulan ürünler üzerinde mülkiyet talep edemeyeceği” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 08/08/2022 tarihli dilekçesi ile, el konulan malların kıymet takdirinin el konulurken yapılmadığını, mahkemece görevlendirilen bilirkişiler tarafından öncelikle malların kıymet takdirinin yapılması gerektiğini, bu kıymet takdirine dayalı olarak dava değerini belirlemelerinin mümkün olacağını, ürünlerin imhasını hiçbir zaman talep etmediklerini, aksine işbu dosya kapsamında verilen ve Silivri İcra Müdürlüğü’nün … Talimat sayılı dosyası kapsamında 21/09/2021 tarihinde gerçekleştirilen haciz neticesinde yediemine teslim edilen mallar üzerinde mülkiyet hakkı tanınması talepli Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının ikame edildiğini, bu nedenle, haczedilen ürünlerin imhasının söz konusu olmadığını, bilirkişiler tarafından yapılan değerlendirmeye bu nedenle katılmadıklarını, davalı şirketin sermaye yapısı ve kuruluş tarihi ile el konulan ürünlerin piyasa değeri göz önünde bulundurulduğunda müvekkili şirketin daha sonra davalıdan para tahsil edebilmesinin mümkün görünmediğini, işbu nedenle de … esas sayılı dosyasının tefrik edilmesine karar verilmesini, el konulan malların kıymet takdirinin yapılması için ek rapor alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili 06/08/2022 tarihli dilekçesi ile, müvekkili şirketin başvurusuna konu ibare ile davacı şirketin itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde bir benzerlik bulunmadığını, taraf markaları ayırt edilemeyecek kadar benzer olmayıp, karıştırmaya neden olacak nitelikte olmadığını, tescilli emtialar arasında farklılıklar olduğunu, davacı şirketin müvekkilinin davaya konu markayı tescil tarihinden önce iflas idaresi yönetimine girdiğini, yeni emtia/ürün üretiminin söz konusu olmadığını, hal böyle iken piyasada malı kalmadığını ve hizmet sınıfında bir tescili bulunmayan davacı şirketin markası ile mal ve hizmet sınıfında usulüne uygun tescili bulunan müvekkili şirketin markası arasında iltibasa sebebiyet verebilecek yakınlık bulunduğu gerekçesiyle yekun halde hükümsüzlüğün gerektiği değerlendirmesine katılmadıklarını, her iki raporda da aynı emtialar üzerinden birbirinden çok farklı gerekçeler ile farklı kanaat bildirildiğini, bu sebeple mahkemeden emtiaların tecavüzü yönünde karar verirken yalnızca mevcut raporu değil, Nazilli …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporunun da gözetilmesini, müvekkili şirketin markasını yeni tescil ettirdiğini, tedbir konulan malların üçüncü kişilere satılmış vaziyette bulunmadığını, dolayısıyla kanunda tahdidi sayılan tecavüz eylemi kapsamına giren bir halin de söz konusu olmadığını, bilirkişi raporu ile belirtilen değerlendirmeye katılmadıklarını, davacının mülkiyet hakkının kendilerine verilmesi talepleri bakımından değerlendirmelere katılmadıklarını, limited şirketlerin genel itibariyle 50 bin TL sermaye ile kurulduğunu, dolayısıyla davacının, müvekkili şirketin sermayesinin düşüklüğünden bahisle muhtemel zararının giderilemeyeceği iddiasının yersiz olduğunu, müvekkilinin, davacı……. marka hakkını kullanarak satış yaptığı iddiasının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, kabul edilebilir nitelikte olmadığını, zira bu hususun da davacı tarafça yazılı delille de ispat edilemediğini, davacı tarafın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Ana dosyada dava, davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini; Birleşen … esas sayılı dosyada dava, davalının, davacı adına tescilli markasından doğan haklarına tecavüzün tespiti ve durdurulması; Birleşen … esas sayılı dosyada dava; tedbiren el konulan davalı ürünlerinin, davacı adına mülkiyet hakkı tanınması talebine yöneliktir.
SMK’nun 25.md’si hükümsüzlük hallerini düzenlemektedir. Buna göre 5.md’deki mutlak red; ve 6.md’deki nisbi red sebepleri hükümsüzlük sebebidir.
SMK’nun 6/1 md’sine göre, tescil başvurusu yapılan bir markanın tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.
Karıştırılma ihtimali ortalama tüketicilerin her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Eğer mal veya hizmetin aynı işletmeden ileri geldiği yönünde bir algılama ortaya çıkıyor, yani bir işletmeye ait mal veya hizmet başka bir işletmeye ait mal veya hizmet ile karıştırılıyor ve bu nedenle satın alınıyor ise doğrudan karıştırma ihtimali; eğer mal veya hizmetin markası birbirinden ayırd ediliyor ancak bunların aynı işletmenin markaları olduğu ya da bu mal veya hizmetin aralarında ekonomik bağlantı bulunan işletmelerden geldiği biçiminde bir algılama oluşuyor ise bu halde de dolaylı karıştırma ihtimalinden söz edilecektir.
SMK’nun 6/1 md’sinde nisbi red nedeni olarak düzenlenen karıştırma ihtimali, aynı kanunun 7/1 md’sinde marka hakkına tecavüz hali olarak yer almaktadır. SMK’nun 6/1 md’sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK’nun 25/1 md’si gereğince hem 5.md’de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md’de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK’nun 7/1-b md’sine göre ise, marka sahibi “tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir.
Bu ilkeler ışığında yapılan değerlendirmede, davacının davaya dayanak … tescil numaralı markasının 9.sınıfta tescilli olduğu ve “… …” ibaresinden oluştuğu; davalıya ait … tescil numaralı markanın 9.sınıfta tescilli olduğu ve “…” ibaresinden oluştuğu tespit olunmuştur. Davalının fiili markasal kullanımları ise “… …” şeklindedir ve davacı markasının tescilli olduğu emtia sınıfında bulunmaktadır. Gerek “…” kelimesinin ürün ya da hizmeti tasvir edici niteliği, gerekse taraf markalarının başkaca bir şekil unsuru ihtiva etmemesi birlikte değerlendirildiğinde, davacı ve davalı markalarının asli ve ayırdedici unsurunun “…” kelimesi olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalının tescilli markasında “…” unsuru bulunsa da, kelime unsurunu daha hafızada kalıcı niteliği, davalı markasında, davacı markasının asli unsurunun ayniyet içerir bir şekilde yer alması, renk kombinasyonlarının (“…” kelimesinin …, … kelimesinin …. renkte olması) gibi sebeplerle tüketici nezdinde işletmeler arasında bağlantı kurulmasına ya da seri marka izlenimine kapılmasına sebep olabileceği, hükümsüzlük koşullarının oluştuğu kanaatine ulaşılmıştır.
Davalının fiili markasal kullanımlarının, tescilli halinden uzaklaşarak davacı markasına yaklaştığı, bu kapsamda “…” ibaresi olmaksızın davacı markasına ayniyet derecesinde benzerlik oluşturduğu, bu itibarla birleşen Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosya bakımından tecavüz fiilinin hukuki koşullarının somut olayda gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Birleşen … esas sayılı dosya yönünden yapılan değerlendirmede ise;
Davacının davasını münhasıran tedbiren el konulmuş olan davalı ……. ait tecavüz oluşturan ürünlerin üzerinde davacı lehine mülkiyet hakkı tanınması talebiyle açtığı; maddi tazminat talebi olmaksızın mülkiyet hakkı tanınmasına karar verilemeyeceği, bu itibarla açılan davanın reddi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Ana dosyada;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE; … tescil numaralı davalı …… ait markanın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE, karar kesinleştiğinde SİCİLDEN TERKİNİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın, davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç, 10.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 397,70 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 10.516,30 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Birleşen … esas sayılı dosyada ;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-Davalının davacıya ait … tescil numaralı markasından doğan haklarına tecavüzünün tespiti ile, bu tecavüzün durdurulmasına, tecavüz teşkil eden “…” ibaresine havi davalı …… ait tabelanın indirilmesine, fiş magnet, broşür, poşet ve her türlü yazılı emtiaya el konulmasına,
-Hüküm özetinin masrafı davalı ……. karşılanmak suretiyle ulusal çapda yayın yapan traji en yüksek 3 gazeteden birinde ilanına,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın, davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç ve 228,00 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 346,60 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Birleşen … esas sayılı dosyada;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Peşin alınan 170,78 TL harçtan, alınması gereken 80,70 TL harcın mahsubu ile arta kalan 90,08 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/11/2022

Katip …
¸

Hakim ….
¸