Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/520 E. 2022/175 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/520 Esas
KARAR NO : 2022/175

DAVA : Tasarım’dan Doğan Haklara Tecavüzün Men ve Ref’i
DAVA TARİHİ : 16/07/2021
KARAR TARİHİ : 23/09/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarım’dan Doğan Haklara Tecavüzün Men ve Ref’i davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacı müvekkili şirketin aydınlatma sektöründe faaliyet gösteren tanınmış bir firma olduğunu, davacı genellikle kendi tasarımlarını kullanmakta olup bu alanda birçok öncü tasarım gerçekleştirdiğini, müvekkili şirket dava konusu aplik tasarımları üzerinde uzun zaman çalışmış ve tasarımlarını Türk Patent Enstitüsü nezdinde; 15.10.2018 tarihinde … tescil numarası ile ve 06.12.2019 tarihinde ….. tescil numarası ile tescil ettirdiğini, davalı şirket, tasarım tescili müvekkil davacı şirkete ait olan …. tescil numaralı çoklu aydınlatma armatürü ile yine tasarım tescili müvekkil davacı şirkete ait … tescil numaralı çoklu aplik tasarımının aynını ve/veya belirgin bir şekilde benzerini üretmek ve bu tasarımları ve bu tasarımların uygulandığı ürünleri piyasaya sunmak, satmak, sözleşme akdi için öneride bulunmak için ürünü kataloğuna almış, satışına ve ticari amaçla kullanmak sureti ile 6769 sayılı SMK’nun ilgili hükümlerime açıkça aykırı hareket etmekte olduğunu, davalı şirkete Bakırköy ….Noterliğinin 24.03.2021 tarih ve .. sayılı ihtarnamesi keşide edilerek davacı müvekkil şirket adına tescilli tasarımlara vaki tecavüzün durdurulması, ürün görsellerinin katalogdan kaldırılarak, bu ürünlerin piyasaya sunulmasının, üretim/ithalat ve satışının durdurulması varsa üretilmiş ürünlerin imhası talep edildiğini, davalı şirket tarafından ihtarnameye dayanak yapılan görsellerin salt katalog görseli olduğu belirtilen ….. kodlu mantar aplik adlı ürün ihtarname tebliğine rağmen davalı şirketin 2021 kataloğunda mevcut olup katalogda satış fiyatı da belirlenerek satışa sunulmuş bir ürün olduğunu, Bu ürün müvekkilimin … (1.1-1.2) tescilli çoklu tasarımının birebir aynı olduğunu, yine davalı şirketin cevabi ihtarnamesinde görsellerini paylaşarak yer verdiği ve davalı şirketin üretim, satış ve pazarlamasını yaptığını kabul ettiği … kodlu … aplik adlı ürün tasarımları da açıkça müvekkil şirket adına tescilli … tescil numaralı çoklu aydınlatma armatürü (3.1-3.2) tasarımının aynı ve/veya belirgin şekilde benzeri olup, davalının işbu ürünleri taklit tasarımlar olup müvekkil davacı şirketin tescilli tasarımlarına tecavüz teşkil ettiğini, açıklanan nedenlerle, davalının, müvekkil davacı şirketin tescilli … (1.1-1.2) ve …(3.1-3.2) tasarımlarına ve tasarımdan doğan haklarına tecavüz fillerinin durdurulmasına ve önlenmesine karar verilerek, tecavüz teşkil eden ürünlerin ve üretimde kullanılan araçların şekillerinin değiştirilmesi veya tasarımdan doğan haklara tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhasına, hükmün ilanına, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin de davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının huzurdaki davayı ikame etmekteki dayanağı ve sunduğu deliller sayın mahkemenizce yapılacak inceleme neticesinde de ortaya çıkacağı üzere salt katalogdaki ürünlerin aynı olduğuna ilişkin olup söz konusu ürünlerin satışının yapıldığına dair hiçbir delil mevcut olmadığını, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için yalnızca katalogdaki ürünlerin aynı olduğunu düşünecek olsak dahi davacının salt katalogdaki 2 adet ürünün aynı olduğu gerekçesi ile haksız rekabet ve fikri sınai haklarına helal geldiği iddiasında bulunması hiçbir mesneti olmayan bir iddia olup benzer alanlarda faaliyet gösteren davalı müvekkiline karşı husumet ve rekabet duygusu ile hareket edildiğinin açık olduğunu, davacı yanın sunmuş olduğu kataloglardaki görsellerden de anlaşılacağı üzere müvekkili şirket tarafından satışa sürülen ürünler davalı şirket tarafından TPE nezdinde tescil edilen ürünlerle aynı ya da benzer tasarıma sahip olmadığını, mahkemece yaptırılacak bilirkişi incelemesi neticesinde müvekkili şirket tarafından satışa sunulan ürünlerin davacı şirketin ürünleri ile aynı ve/veya benzer olmadığı net olarak tespit edilecek olup salt katalog fotoğraflarının mesnet alınarak huzurdaki davanın ikame edilmiş olması ve söz konusu iddia gerçeği yansıtmadığı gibi bir de işbu ürünlerin satışının yapıldığı iddiasının mevcut olması ancak bu hususa dair hiçbir delil sunulmamış olması kabul edilebilir olmadığını, açıklanan nedenlerle haksız, mesnetsiz ve kötüniyetli davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacı adına kayıtlı tasarım tescil belgeleri celp olunmuştur.
Dosya, davalının, davacıya ait … ve … tescil numaralı tasarımlarından doğan haklarına tecavüzünün bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise sonuçlarının nasıl ortadan kaldırılacağı, bu kapsamda tecavüz var ise bu tecavüzün men ve ref’i yönünden makinaların şeklinin değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı, eğer mümkünse infaza elverişli bir şekilde ne şekilde değiştirilmesi gerektiği hususlarında olduğu rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 04/04/2022 havale tarihli raporlarında; “Davacı tarafa ait …. numaralı tasarım tescili ile Davalı tarafa ait … kodlu … ürünü arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları, Davacı tarafa ait … ve … numaralı tasarım tescilleri ile Davalı tarafa ait …kodlu … ürünü arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıkları, Dava konusu ürün bitmiş ürün olduğu ve bütün olarak tasarlama faaliyetine konu edilmiş olduğundan tasarım hakkı ihlalinin ortadan kaldırılması SMK 149 uyarınca ancak ürün imhası veya ürünler üzerinde davacı tarafa mülkiyet hakkı tanınması ile mümkün olacağından bu hususta takdirin mahkemeye ait olduğu, Ürünün üretiminde kullanılan makineler ile ilgili olarak bir tespit yapılamadığından bu konuda bir inceleme ve değerlendirme yapılamadığı” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı vekili 25/04/2022 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi heyeti davalı tarafından ürün kataloğuna alınıp satışa sunulan ürünler ile müvekkile ait tescilli tasarımları incelemiş ve ayniyet derecesinde benzer olarak algılandıklarını rapor ettiğini, bu yönden bilirkişi raporuna bir itirazları olmadığını, dosyaya tarafımızdan 18.10.2021 tarihinde davacı müvekkile ait 2 adet aplik ürün ile 2 adet katalog sunulmuştur. Yine aynı tutanakla davalı şirkete ait 1 adet katalog ile bir adet …. ürün kutusu içinde … adlı üretilmiş ürün örneği de sunulduğunu, bilirkişi raporunda, dosyaya sundukları kutu içindeki davalı şirkete ait ürün görseline yer verilmediği gibi bu ürün üzerinde incelemeye yapılmadığını belirtmiş ve bilirkişi heyetinden dosyaya sunulmuş davalıya ait …. adlı üretilip satılan ürün aslı yönünden de ek rapor alınmasına, davalının tescilli tasarımlara tecavüz teşkil eden taklit ürünlerin satışının durdurulması ve toplatılarak el konulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve haklı davamızın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 25/04/2022 tarihli dilekçesi ile, taraflarına tebliğ olan bilirkişi raporunda, huzurdaki davaya konu ürünler hakkında ayniyet derecesinde benzer olduklarına yönelik yapılan tespit tarafımızca kabul edilebilir nitelikte bulunmayıp, sayın mahkemenizden yukarıda esas numarası yazılı mahkemeniz dosyasının yeni bir bilirkişi raporu hazırlanması amacıyla yeniden bilirkişi incelemesine yollanması talebinde bulunma zorunluluğu hasıl olduğunu, bilirkişi tarafından yüzeysel bir araştırma ile hazırlanan rapor tarafımızca kabul edilebilir nitelikte olmadığını, bahse konu ürünler katalog ürünü olduğundan, müvekkili tarafından hiçbir zaman üretilmemiş olup, bu ürünlerin müvekkilinin ticaretine konu ürünler olmadığını, bilirkişinin raporu tanzim ederken bu hususu dikkate alması ve raporun temel tanzim noktasının bu husus olması gerekirken, bilirkişi tarafından raporda bu husustan hiç bahsedilmemesi dahi huzurdaki raporun ne denli eksik ve hatalı bir inceleme neticesinde tanzim edildiğini gözler önüne serdiğini, davacı yanca da yargılama sürecince ürünlerin satışının yapıldığına dair hiçbir somut delil sunulmadığını, hal böyleyken sayın bilirkişinin raporunun sonuç kısmında, müvekkili tarafından hiçbir zaman üretilmeyen ürünlere ilişkin “Tasarım hakkı ihlalinin ortadan kaldırılması SMK 149 uyarınca ancak ürün imhası veya ürünler üzerinde davacı tarafa mülkiyet hakkı tanınması ile mümkün olacağı..” yönündeki tespiti, bilirkişinin raporunu tanzim ederken, yalnızca davacı yanın soyut iddialarını esas aldığını gösterir nitelikte olduğunu, benzer apliklerin piyasada mevcut olduğu göz önüne alındığında, kabul anlamına gelmemekle birlikte, bir an için davacı tarafa ait ürünler ile müvekkile ait ürünlerin ayniyet derecesinde benzer oldukları kabul edilse dahi bu durumda hiçbir üreticinin söz konusu genel benzer aplikleri üretemeyeceği ve satışa sunamayacağı sonucunu doğurmakta olup, bu durum serbest piyasada ve hayatın olağan akışında mümkün olmadığını, bilirkişi raporunun tamamen soyut ve sadece davacı yanın iddialarını baz alarak hazırlanması sebebiyle objektif, gerçekçi ve huzurdaki davayı aydınlatmaya yeterli olmadığı açık olduğunu belirtmiş ve Yeni bir bilirkişi raporu hazırlanması için dosyanın yeni bilirkişiye tevdiine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya, davalının … Mah. … Cad. No:39B Sultangazi/İstanbul adresinde yerinde inceleme yetkisi ile birlikte davaya konu üretim araçların değerinin tespiti hususunda rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 18/08/2022 havale tarihli raporlarında; “Davalı tarafa ait … Mah. … Cad. No:39B Sultangazi / İstanbul adresinde dava konusu ürünlerin üretiminin yapılmadığı, Yapılan incelemede dava konusu ürünler ile benzerlik gösteren 152 adet ürünün “…” marka ambalaj içinde tespit edildiği, Davacı tarafa ait … numaralı tasarım tescili ile Davalı tarafa ait dava dosyasına sunulan … marka ürün örneği arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı vekili 07/09/2022 tarihli dilekçesi ile, dava konusu ürünlerle benzerlik gösterdiği iddia edilen 152 adet ürünün … marka ambalaj içerisinde tespit edilmiş olduğunu, bu ürünleri müvekkilinin … firmasından satın aldığını, bu durumu ispat eden faturayı ekte sunduklarını, bilirkişiler tarafından da dava konusu ürünlerin davalı müvekkiline ait adreste üretiminin yapılmadığı hususlarının sabit hale geldiğini, davacı yanca da yargılama sürecince ürünlerin satışının yapıldığına dair hiçbir somut delil sunulmadığını, hal böyleyken bilirkişi raporunun sonuç kısmında müvekkili tarafından hiçbir zaman üretilmeyen ürünlere ilişkin “…genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları..” kanaatine katılmadıklarını, davaya konu ürünlerin üreticisinin müvekkili olmadığını, bilirkişi raporunda benzerlik bulunduğu yönündeki tespite katılmadıklarını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davalının, davacıya ait tasarımlarına tecavüzünün tespiti, durdurulması, önlenmesi, üretimde kullanılan araçların şekillerinin değiştirilmesi veya tecavüz oluşturan ürünlerin imhası talebine yöneliktir.
SMK’nun 55.md’sine göre tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Burada kanun koyucu patent ve faydalı modelden farklı olarak fonksiyona değil, görünüme koruma bahsetmiştir. Bu nedenle tecavüz iddiaları da ürünün “görünümü” nazara alınarak değerlendirilmelidir.
Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözünde oluşturduğu genel izlenim ile bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımların birlikte dikkate alınması gerekir. Kıyaslanan tasarımlar arasında sadece küçük ayrıntılarda farklılık varsa tasarımların aynı olduğu kabul edilir. Yine bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim ile herhangi bir tasarımın böyle bir kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenim arasında genel bir farklılık varsa tasarım ayırd edici niteliğe sahip demektir. Burada, tasarım alanında, özellikle dikkat edilmesi gereker husus korumanın, görünüm, şekil, doku ve ergonomi gibi özelliklere hasredilmesidir. Tasarım hakkı ürün ve eşyaların teknik işlevini değil, dış görünümünü konu etmektedir.
Tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu, alınan bilirkişi raporları ve yukarıda değinilen yasal düzenlemeler topluca değerlendirildiğinde; davacıya ait … ve … tescil numaralı tasarımlar ile davalı kullanımı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izleminde belirgin farklılıklar bulunmadığı ve bu sebeple benzer olarak algılandıkları, böylelikle davalı eylemlerinin davacının tasarımdan doğan haklarına tecavüz oluşturduğu anlaşılmıştır.
Davacı, her ne kadar davalı tarafa ait üretim araçlarına el konularak mülkiyet hakkı tanınması talebinde bulunmuş ise de; davalının üretim yapmadığı yönündeki savunmasının aksini destekleyecek herhangi bir delilin dosyaya sunulmadığı, aksine, mahallinde bilirkişiler vasıtasıyla yapılan tespitte davalı adresinde üretim yapılmadığı ve mahallinde üretim aracının bulunmadığı anlaşıldığından bu yöndeki taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
-Davalının davacıya ait … ve … tescil numaralı tasarımlarına tecavüzünün tespiti ile durdurulmasına ve önlenmesine; tecavüz oluşturan ve dosyada mevcut rapor ve ek raporda görsellerine yer verilen davalı yana ait ürünlere el konularak hüküm kesinleştiğinde imhasına,
-Davalının üretim yaptığına ilişkin delil elde edilemediği ve mahallinde üretim aracının bulunmadığı anlaşıldığından davacının üretim araçlarına ilişkin taleplerinin REDDİNE,
-Hüküm özetinin tirajı en yüksek ulusal çapta yayın yapan 3 gazeteden birinde masrafı davalı yandan karalanmak suretiyle ilanına,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 9.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 123,50 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 9.242,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/09/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸