Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/484 E. 2022/243 K. 02.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/484
KARAR NO : 2022/243

DAVA : Tasarımdan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Men ve Ref’i ile
Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/05/2021
KARŞI DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
KARŞI DAVA TARİHİ : 29/06/2021
KARAR TARİHİ : 02/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/11/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarım davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacı şirketin Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli 06.08.2019 tarihli …… tescil nolu “…..” ibareli tasarımın sahibi olduğunu, davalı şirketin, 23.01.2020 tarihli ulusal gazetelerde ve internet sayfasında ve haftalık reklam broşürlerinde; 7590 mağazasında satılmak üzere; endüstriyel tasarımı taraflarına ait olan…. ‘nin satışının 22.90 TL’ den yapılacağını duyurmuş olduğunu ve 24.01.2020 tarihinde tüm mağazalarında satış yapmış olduğunu, davacı kendisine ait “…” ibareli tasarıma yıllarca vermiş olduğu emek ve yatırımlar sonucu piyasada tanınan bir tasarım haline getirmiş olduğunu, karşı tarafın bunu fırsat bilip davacıya ait ürünün neredeyse aynısını ve belirgin şekilde benzerini piyasaya sürerek davacı şirketi mağdur etmiş olduğunu, davacıya ait orjinal ürün ile davacıyla karşı tarafın muhtelif mağazalardan (BAĞCILAR …. ŞUBE, … VE … ŞUBELERİNDEN) satın alınmış 2 sahte ürünü de sunduklarını, bilirkişi tarafından yapılacak inceleme ile karşı tarafın sattığı ürünlerin davacı şirkete ait orjinal ürünün kopyası ve sahtesi olduğu ve ürünün tamamen iltibasa mahal verecek derecede benzer ve tescilsiz olduğuna dair Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi…… değişik iş dosyası ile tespit yapıldığını, tespit talep eden tarafa ait ….. (….) numaralı tasarım ile aleyhine tespit talep edilen tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığını, bu sebeple ile benzer olarak algılandıklarını, açıklanan nedenlerle, davalının, davacıya ait tasarıma tecavüz edildiğinin ve haksız rekabet eylemlerinin tespiti ile re’fine ve men’ine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL manevi tazminatın tasarım hakkına tecavüzün tespit tarihi olan 18/06/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla (Bedel belirsiz olduğundan bedeli tespit olduğunda artırılmak üzere); 1.000,00 TL maddi tazminatın tasarım hakkına tecavüzün tespit tarihi olan 18/06/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davalı ……. A.Ş., faaliyetlerine 1995 yılında 21 mağazayla başlamış olduğunu, davalı şirketin, temel gıda ve tüketim malzemelerinin en uygun fiyatla ve yüksek kaliteyle tüketiciye ulaştırılması ana ilkesi ile faaliyetlerini sürdürmekte olduğunu, davalı şirketin marka ve tasarım tescillerine son derece önem vermekte olduğunu, hem kendi kullanımlarının yasal çerçevede gerçekleşmesi hem de üçüncü kişilerin haklarını ihlal eder nitelikteki yasaya aykırı kullanımlarını engellemek adına gerekli tüm önlemleri almakta olduğunu, Fikri ve Sınai Haklar konusunda son derece duyarlı olan davalı şirket basiretli bir tacirin göstermekle yükümlü olduğu tüm dikkat ve özeni göstermekte ve gerekli özenin gösterilmesini beklemekte olduğunu, davacı yanın dava dilekçesindeki iddialarına dayanarak Bakırköy …. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …… değişik iş sayılı dosyasından delil tespiti yaptırmış olduğunu, tespit sonucu alınan bilirkişi raporuna istinaden davacı tarafından davalı Şirket aleyhindeki işbu haksız ve mesnetsiz davanın açılmış olduğunu, davacının tasarımının yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşımadığını ve bu konuda ayırtılı açıklamaları belgeleri ile birlikte karşı davada yer verilecek olmakla birlikte, davacının işbu davadaki haksız ve mesnetsiz iddiaları taraflarınca kabul edilmediğini, davacının ….. sayılı tasarım tesciline konu ürününün, tüm dünyada “…”, “…..”, “…..” ve benzeri çeşitli adlarla bilinen ve yaygın olarak kullanılan, marketlerde ve oyuncakçılarda tüketicilere sunulan ürünler olduğunu. dünyada böyle bir sektör olduğunu, davalı şirket tarafından satışı tespit edilen ürünün, davacıya ait tasarım konusu ürünle karıştırılma tehlikesi yaratacak bir benzerlik taşımadığını, SMK’nın 56/5 maddesi uyarınca “ayırt edicilik”, bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenime göre değerIendirilmekte olduğunu, bu tarz oyun evlerinde bilgilenmiş kullanıcı gözünde ayırt ediciliği yaratan hususun, evlerin iç dekorasyonu ve kullanılan renkler olduğunu, tasarım konusu ürünün bilgilenmiş kullanıcısı çocuklar olup çocukların dikkat edeceği ve ayırt edeceği husus, evin içindeki dekorasyon renkler ve desenler olduğunu, tasarımların benzer olduğunu kabul etmemekle birlikte, aksinin kabul edilecek olması halinde, davacı şrket’e ait tasarımın yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşımadığının kabulü gerekecek olduğunu, çünkü dünyada çok sayıda firma tarafından davacı şirket adına tescil tarihi olan 06/08/2019 tarihinden çok daha önceki tarihlerden beribenzer konseptte ürünler üretilmekte olduğunu, hatta davacı tasarımına konu ürünün birebir aynısı 2013 yılı itibariyle piyasaya sunulmuş olduğunu, davalı Şirket’in işbu dava konusu kullanımının tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin kabulü imkanı bulunmamakta olduğunu açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVADA DAVA : Davalı/karşı davacı vekili karşı dava dilekçesi ile, davalı şirketin, ….. sayılı “…” endüstriyel tasarım tescili için 06/08/2019 tarihinde TPMK’ya başvuruda bulunmuş olduğunu, söz konusu başvuru 10.02.2020 tarihli Bülten’de yayınlanarak tescil edilmiş olduğunu, davalı’nın …… sayılı tasarım tesciline konu ürünün, tüm dünyada “…”, “…..”, “….” ve benzeri çeşitli adlarla bilinen ve yaygın olarak kullanılan, marketlerde ve oyuncakçılarda tüketicilere sunulan ürünler olduğunu, yani dünyada böyle bir sektör olduğunu, dilekçedeki görsellerden de açıkça görüleceği üzere, davalının dava konusu tasarımı 2013 yılından itibaren internet üzerinden satışı gerçekleştirilmek suretiyle piyasaya sunulmuş olduğunu, 2019 yılında tescil ettirilmiş davalı tasarımının yeni olmadığı açık şekilde görülmekte olduğunu, tüm dünyada aynı konseptteki karton oyun evlerini üreten ve piyasaya sunan çok sayıda firma bulunmakta olduğunu, bazı firmaların aynı konseptteki benzer ürün görselleri olduğunu, açıklanan nedenlerle, …… sayılı endüstriyel tasarım tescilinin yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşımaması nedeniyle hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
KARŞI DAVADA CEVAP : Davacı/karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesi ile, davalının karşı davası sadece tasarımın iptaline ilişkin olup, asıl davalarının haksız rekabetin ihlalinden kaynakladığını, davalı/karşı davacının, tasarımının iptaline yönelik talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, reddi gerektiğini, benzer olarak sunulan resimlerin hiçbirinin müvekkilinin tescilli ürünleriyle aynı veya benzer olmadığını, açıklanan nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davacı/karşı davalı adına tescilli tasarım sicil kayıtları celp olunmuştur.
Davalı/karşı davacı vekilinin 29/06/2021 tarihli cevap dilekçesindeki talebi üzerine davanın …. Şirketi’ne ihbar edildiği anlaşılmıştır.
Bakırköy ….. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin ….. değişik iş sayılı dosyası celp olunmuş, tetkikinde; talep eden ….. Şti tarafından, karşı taraf …. A.Ş.aleyhine delil tespiti talebinde bulunulduğu, tespit sonucu alınan bilirkişi raporunda; “tespit talep eden tarafa ait …. (1) numaralı tasarım ile aleyhine tespit talep edilen tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları” hususlarını rapor ettiği görülmüştür.
Dosya, ana davada; davalının, davacıya ait ….. numaralı tasarım tescilinden doğan haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetinin bulunup bulunmadığı, tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı, oluştuysa miktarı hususlarında; karşı davada; karşı davalıya ait …. tescil numaralı tasarımın hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 23/12/2021 tarihli raporlarında; “Davalı/Karşı Davacı tarafça dosyaya sunulan ve dava konusu ürüne benzer ürünler olduğu belirtilen internet adreslerinin güncel olarak yayında olduğu, web sitelerine bağlı sayfaların ne zamandan itibaren yayında olduğunu tespiti için detaylıca kontrol edildiğinde sayfaların ilk tarih olarak 2011 yılı itibari ile yayınlandığının tespit edildiği ve detaylarının değerlendirme kısmında ayrı ayrı ekran görüntülerinin sunulduğu, davacı / karşı davalı tarafa ait 06.08.2019 başvuru tarihli ….. numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait olduğu iddia edilen ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, davacı / karşı davalı tarafa ait ….. numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 06.08.2019 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine sahip olmadığı ve belirtilen nedenlerle hükümsüzlük şartlarının oluştuğu, hükümsüzlük davasının geçmişe etkisi dikkate alındığında davalı/karşı davacının kullanımının tasarıma tecavüz teşkil etmeyeceği” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davalı/karşı davacı vekili 05/01/2022 tarihli dilekçesi ile, davacı/karşı davalının hükümsüzlüğe konu olan tasarımının, başvuru tarihi olan 06/08/2019 tarihinden çok daha önce, 14/03/2013 tarihinde kamuya sunulduğu ve Davacı/Karşı Davalı tasarımı ile tespit edilen hükümsüzlüğe dayanak olan tasarımların, birbirlerine bilgilenmiş kullanıcı gözünde iltibasa sebep olacak derecede benzer olduğunu, bu itibarla, hükümsüzlük davasına konu olan Davacı/Karşı Davalıya ait …. sıra no.lu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasıflarını ortadan kaldırdığını ve bu suretle ….. sıra no.lu tasarım açısından hükümsüzlük şartlarının gerçekleşmiş olduğunu, hükümsüzlük davasının geçmişe etkisi dikkate alındığında davalı/karşı davacının kullanımının tasarıma tecavüz teşkil etmeyeceği şeklinde son derece ayrıntılı ve isabetli tespit ve değerlendirmeler yapıldığını ve iddialarının desteklendiğini, rapor doğrultusunda asıl davanın reddine ve karşı davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir
Davacı/karşı davalı vekili 18/01/2022 tarihli dilekçesi ile, bilirkişi raporundaki tespitlere katılmadıklarını, dava konusu tasarımla benzer olduğu hususunun Türkiye’de tescil edilmiş bir ürün olup olmadığının tespitiin gerekeceğini, müvekkiline ait tasarım tescilinin birebir aynısının davalı tarafından satışa sunulduğunu ve haksız rekabet hükümlerinin ihlal edildiğini, davalının bu ürünleri satmasının haksız rekabet oluşturup oluşturmadığının tespitinin de yapılmadığını, bilirkişi raporu değerlendirme kısmında benzer ürünlerin olduğu ve bu ürünlerin davacıdan önce kullanımda olduğuna dair linklerdeki ürünlerin ve müvekkiline ait tasarımın karşılaştırılmasının yapılmadığını, söz konusu ürünlerin materyallerinin ne olduğuna dair hiçbir değerlendirme ve karşılaştırma da yapılmadığını, davalı BİM tarafından satışı yapılan ürünlerin davacı müvekkilinin tasarımları ile neredeyse aynı renk, şekil ve özelliklerde olup bu hususların haksız rekabetin ihlali olduğunu, değişik iş raporunun iddialarını desteklediğini, rapora karşı beyan ve itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya konu edilen tasarımın hükümsüzlüğü ihtimalinde haksız rekabet hususunun yerleşmiş Yargıtay içtihatları doğrultusundad (….. Hukuk Dairesi’nin ….. E-K) yeniden incelenerek haksız rekabet iddiaları hususunda değerlendirme yapılarak ek rapor tanzimi için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 04/07/2022 havale tarihli ek raporlarında; “Tasarımcının seçenek özgürlüğü kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda Davacı / Karşı Davalı tarafa ait tescilsiz … Ambalajı tasarımı örneği ile Davalı / Karşı Davacı tarafa ait ürün örneği arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, Davacı / Karşı Davalı tarafa ait 06.08.2019 başvuru tarihli …. numaralı tasarım tescili ile davalı tarafa ait olduğu iddia edilen ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, Davacı / Karşı Davalı tarafa ait …. numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 06.08.2019 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine sahip olmadığı, Tasarım tescili ile korunan ürünün görünümü olduğundan, Dava konusu yenilik ve ayırt edici nitelik yönünden değerlendirilen tasarımların üretilmesinde tercih edilen malzemelerin, ürünlerin tasarıma dayalı görünüşlerinde ayırt edici nitelik yaratacak bir etkiye sahip olmadıkları, Davalı/Karşı Davacının, Davacı/Karşı Davalının hükümsüzlüğe konu tasarımı ve tescilsiz ambalaj tasarımı ile karıştırılmaya yol açacak bir kullanım sergilediği tespit edilmekle birlikte, ürünün Davacı/Karşı Davalı tarafından, Türkiye’de ilk defa kullanılması ve büyük emek ve para harcanarak tanıtılmasına ilişkin denetlenebilir somut bir bilgi/belgeye dosya kapsamında rastlanmadığı tespit edilmiş olup, Yukarıdaki tespitler ışığında, davalının kullanımının TTK m. 55/1-a-4 kapsamında haksız rekabet teşkil edip etmeyeceği noktasında takdirin tamamen Mahkeme’ye ait olduğu” hususlarını tespit ve rapor etmişlerdir.
Davacı/karşı davalı vekili 06/09/2022 tarihli dilekçesi ile, bilirkişilerin, haksız rekabete ilişkin tespitler yaptıklarını, davalı/karşı davacının kullanımının haksız rekabet teşkil edip etmediği noktasında takdir hususunun mahkemeye ait olduğunu rapor ettiklerini, ancak, raporun haksız rekabete ilişkin değerlendirme kısmında davalı/karşı davacının haksız rekabette bulunduğunun açıkça tespit edildiğini, dava konusu ürünün tamamen aynısının tüm uyarı ve ihtarnamelere rağmen davalı/karşı davacı tarafından kullanıldığını ve satışını gerçekleştirdiğini, davalı ……. tarafından satışı yapılan ürünlerin, davacı müvekkilinin tasarımları ile neredeyse aynı renk, şekil ve özelliklerde olduğunu, bu hususların haksız rekabetin ihlali olduğunu, bu hususların taraflarınca yapılan delil tespitindeki bilirkişi raporu ile hem de son alınan ek raporla da sabit olduğunu, bu nedenle bilirkişilerce haksız rekabet hükümlerinin ihlali nedeniyle davalı/karşı davacının ne kadar ürün sattığı ve bu ürünleri ihbar olunan şirketten kaça aldığı ve satış bedelleri ile ne kadar kar elde ettiği hususlarında ek rapor veya hesap bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davada dava, davalının, davacıya ait tasarımdan doğan haklarına tecavüzün tespiti, men ve ref’i ile maddi ve manevi tazminat talebine; karşı davada dava, karşı davalıya ait tasarımın yenilik ve ayırt edicilikten yoksun olması sebebiyle hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
Karşı davada, asıl davaya dayanak tasarımın hükümsüzlüğü talep edildiğinden ve hükümsüzlük kararının geçmişe etkisi nedeniyle öncelikle incelenmesi gereken husus davaya konu tasarımın başvuru tarihi itibariyle yenilik ve ayırt edicilik kriterlerine sahip olup olmadığıdır.
SMK’nun 56/4. Maddesine göre bir tasarımın aynısı tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
Yenilik tanımındaki küçük ayrıntının sınırları somut olaya göre farklılık göstermektedir. Aynı tasarımlardaki renk, malzeme veya boyutsal farklılıklar çoğu zaman tek başına bir ürünü farklılaştırmada yeterli olmadığından küçük ayrıntı olarak nitelendirilir. Zira bu özellikler tasarımın görünüm özellikleri açısından asli unsuru oluşturmamakta ve istisnai bazı durumlar haricinde tasarımın kimliğini etkilememektedir.
Yenilik incelenmesinde esas alınacak referans tarihi tescilli tasarımlar açısından başvuru ve rüçhan tarihidir. Yani SMK 56/4-a gereği tescilli tasarımın aynısı başvuru veya rüçhan tarihinden önce Dünya’nın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise söz konusu tescilli tasarım yeni kabul edilecektir.
Bir tasarımın ayırt edicilik özelliği ise SMK’nun 56/5 maddesinde belirlenmiştir. Buna göre bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Ayırt edicilik tasarımın koruna bilmesi için kıyaslanan tasarımlarla arasındaki farklılığın seviyesinin belirlenmesi için konulmuş bir kriterdir.
Kanunda yer alan “bilgilenmiş kullanıcı” özel bir bilgiye sahip olmadan markalar alanında markaları karşılaştırabilen ortalama tüketici kavramı ile ilgili sektörde teknik bilgiye sahip uzman arasındaki kişidir. Ayırt edici niteliğin belirlenmesinde tasarımların karşılaştırmasını yapacak bilgilenmiş kullanıcı üretici, satıcı, tasarımcı veya teknik uzman değildir. Sektörde bu tür tasarımların olduğunu bilen dikkatli ve deneyimli ürün kullanıcısıdır.
Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi de dikkate alınır. (SMK 56/6 mad.) tasarımcılar sektörel ve fonksiyonel bazda her zaman aynı derecede seçenek özgürlüğüne sahip değildir. Tasarımlarını yaparken belirli sınırlar içinde kalmaları gerekebilir. Bir tasarımcı ne kadar seçenek özgürlüğüne sahipse tasarımını o derece farklılaştırabilir.
Somut olayın yukarıda anılı ilkeler çerçevesinde yapılan değerlendirmesinde; asıl davada davacı adına kayıtlı tasarımın başvuru tarihinin 06/08/2019 olduğu, bu başvuru tarihinden önce davacı ürününün benzerinin 14/03/2013 tarihinde ….. kanalında “….” başlığı altındaki video içeriğinde kullanıldığı, yenilik kırıcı olarak 06/08/2019 öncesi internete yüklenen görsellerdeki ürün ile davacı/karşı davalı tasarımının ögelerinin benzer biçim, oran ve yerleşimde olduğu, bu itibarla davacı/karşı davalı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliğini haiz olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.
Yenilik ve ayırdedicilik kriterini karşılayamayan davacı/birleşen dosya davalı tasarımının hükümsüzlüğüne karar vermek gerekmiş ve söz konusu hükümsüzlük kararının geçmişe etkili mahiyeti nazara alınarak asıl davadaki aynı tasarımdan doğan haklara tecavüzün tespiti ve tazminat talebine yönelik davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının haksız rekabete ilişkin iddiaları yönünden ise ek rapordaki tespitler ile Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 14/03/2022 tarih, …. esas ve ….. karar sayılı içtihadı nazara alınarak TTK’nun 55/1-a-4 bendinin somut olayda uygulama yeri olmayacağı, özel kanun olan SMK’nun uygulanması ve özel kanun hükümlerinin korumasının yeterli olduğu kanaatiyle haksız rekabetten kaynaklanan davanın da reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Asıl davada;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davacı tarafça yatırılan 87,10 TL peşin harçtan, alınması gereken 80,70 TL harcın mahsubu ile arta kalan 6,40 TL harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesine göre reddedilen maddi tazminat davası yönünden 1.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen manevi tazminat davası yönünden 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Karşı davada;
1-Karşı davacının davasının KABULÜ İLE; karşı davalıya ait ….. tescil numaralı tasarımın HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE, karar kesinleştiğinde SİCİLDEN TERKİNİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın, davacı/karşı davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı/karşı davacı kendisini vekille temsil ettirmekle, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin, davacı/karşı davalıdan alınarak, davalı/karşı davacıya verilmesine,
4-Davalı/karşı davacı tarafça yapılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 190,50 TL posta/tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.809,10 TL yargılama giderinin, davacı/karşı davalıdan alınarak, davalı/karşı davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/11/2022

Katip ….
¸

Hakim …..
¸