Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/480 E. 2022/25 K. 25.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/480 Esas
KARAR NO : 2022/25

DAVA : Markaların Kullanılmama Nedeniyle İptali
DAVA TARİHİ : 21/05/2021
KARAR TARİHİ : 25/02/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Markaların Kullanılmama Nedeniyle İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin 17/07/2014 tarihinde “….. Tekstil” markasını 25 ve 35.sınıflarda tescil ettirmek için TPMK nezdinde başvuruda bulunulduğunu, müvekkilinin başvurusuna davalı tarafından kendilerine ait “…..” markası ile benzerlik taşıdığı iddiası ile itiraz edildiğini, müvekkilinin itirazlarının reddedildiğini, davalı şirketin, söz konusu markasını iki ayrı başvuru ile 25 ve 35.sınıflarda tescil ettirdiğini, davalı tarafından “…..” markasının ….. başvuru numaralı başvuru ile 25.sınıf için tescil edilmiş olup, 26/03/2013 tarihinden, ….. başvuru numaralı başvuru ile 35.sınıf için tescil edilmiş olup, 17/04/2013 tarihinden, ….. başvuru numaralı başvuru ile 25.sınıf için tescil edilmiş olup 11/11/2015 tarihinden itibaren korunduğunu, söz konusu markaların TPMK nezdinde tescil edildiği tarihlerden bu yana 5 yılı aşkın süre geçtiğini, davalı şirketin bu süre zarfında markasını 25 ve 35.sınıfta yer alan hiçbir mal ve/veya hizmet için kallanmadığını, davalı şirketin, dikiş makinaları, yedek parçaları ve servis hizmetleri sektöründe faaliyet gösterdiğini, teksil ürünleri üretimi ile ilgili bir uğraşta bulunmadığını, davalının, TPMK nezdinde tescilli ….., ….., ….. tescil numaralı markaların kullanılmama nedeniyle hükümsüzlüğü ile sicilden terkinini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi, davalı tarafa usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmiş, davaya cevap vermediği anlaşılmakla davanın reddini istediği kabul edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan davalı adına kayıtlı marka tescil belgeleri celp olunmuş, tetkikinde; dava konusu ….. başvuru numaralı markanın sahibi adına bir hüküm ifade etmediğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Yargılama sırasında davalı …’ın vefat ettiği anlaşılmış, davacı vekilince … mirasçılarını gösterir veraset ilamı sunularak husumet yöneltilmiş, mirasçılar adına usulüne uygun tebligatın yapıldığı görülmüştür.
Dava, davalı adına tescilli markaların kullanılmama nedeniyle iptali talebine yöneliktir.
SMK’nun markanın kullanım külfetine ilişkin 9. Maddesi hem geçmişte tescil edilen markalar için hemde gelecekte tescil edilecek markalar için kullanma külfeti getirmiştir. Dolayısıyla davalıya ait markada kullanma külfeti altındadır. Markanın kullanımının SMK’nun 7. Maddesinin ikinci fırkasının a,b.c bentlerinde ön görülen modelde olmak üzere anılan maddenin 3. Fırkası ile 9. Maddenin 2. Ve 3. Fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir.
İptali istenen markaların kullanımının söz konusu markaların tescil edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla temel işlemine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde gerçekleşmesi icap etmektedir. Bu kullanımın markaların tüketiciye yahut son kullanıcıya ürün veya hizmetin menşeini bu ürün yada hizmetin diğer kaynaklardan gelenlerden ayırt etmesine izin verecek ve karıştırmaya mahal vermeyecek biçimde yalnızca ilgili teşebbüs nezdinde değil piyasaya ulaşacak ve belirli müşteri çevresi yaratacak şekilde ciddi olarak gerçekleşmelidir. Doğal afetler, savaş, ağır bir ekonomik buhran, ambargo, ithalat kısıtlamaları gibi durumlar markanın kullanılmaması için haklı bir neden olabilir.
Olumsuz vakıaların ispatının davacıya düşmemesine ilişkin genel hukuk ilkesi uyarınca yargılama konusu markayı kullandığını ispat yükü davalıdadır. Bir markayı kullanan ve ileride kullanmama sebebine dayalı iptal tehdidi ile karşılaşmak istemeyen basiretli tacir gibi hareket etmesi gerekli olan davalının kullanıma ilişkin kanıtları özenle saklaması gerekmektedir. Davalı kullanıma ilişkin kanıtları açık ve anlaşılabilir şekilde mahkemeye sunacaktır. Yoksa mahkeme veya davacı markanın kullanılmadığını ispatlamayacaktır. Markanın iptal müeyyidesinden kurtulabilmesi için tescil edildiği her bir emtia için bağımsız olarak ayrı ayrı kullanılması gerekir. Buna göre bir markanın bir ürün için kullanımının diğer bir ürün için kullanım sayılmaz.
Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan gelen cevabi yazıda, davalının başvuruda bulunduğu ….. başvuru numaralı markanın, markanın başvuru aşamasında kaldığı, sahibi adına bir hüküm ifade etmediğinin bildirildiği anlaşılmakla, bu marka yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında ispat yükünün davalı tarafta olması ve dava dilekçesinin davalı tarafa usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen herhangi bir beyan ve delil sunmadığı anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
-Davalılara ait … ve … tescil numaralı markaların kullanılmama nedeniyle iptaline, hüküm kesinleştiğinde sicilden terkinine,
-Dava konusu ….. tescil numaralı marka hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, alınan 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 217,00 TL yargılama giderinin, kabul/red oranına göre hesaplanan 145,00 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere 118,60 TL harç masrafının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/02/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸